Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/23 E. 2021/307 K. 14.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/23 Esas
KARAR NO :2021/307

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:09/01/2018
KARAR TARİHİ:14/04/2021

Davacı tarafından davalılar aleyhine açılan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili; 27/10/2016 günü saat 14:30 sularında davalı sürücü … sevk ve idaresindeki …plakalı aracın yaya müvekkili …’a çarpması sonucu yaralanmalı trafik kazası meydana geldiğini, kazada davalı yanın asli kusurlu olduğunu, müvekkilinin kaza sonrası kaldırıldığı hastanede müşahede altına alındığını, müvekkilinin … Eğitim ve Araştırma Hastanesinden almış olduğu sağlık kurulu raporuyla %18 oranında malul kaldığının görüldüğünü, müvekkilinin ATK’ya sevki ile maluliyet oranının belirlenmesini talep ettiklerini, müvekkilinin işletme sahibi olduğunu, kaza nedeniyle işletmesini devretmek zorunda kaldığını, aynı tarihte müvekkilinin … isimli iş yerinde maaş ve prim şeklinde de çalışmakta olduğunu, kaza nedeniyle söz konusu gelirlerinden mahrum kaldığını, kaza sonrasında sağlık ve ulaşım giderleri olmak üzere harcamalarda bulunduğunu, davalıların sevk ve idaresindeki aracın kaza tarihinde sigortalı bulunduğunu, sigorta şirketine yapılan başvuru sonucunda 31.528,00-TL tazminat tahsil edildiğini, tahsil edilen miktarın yetersiz olduğunu belirterek davanın kabulü ile 1.000,00-TL maddi tazminat ile 50.000,00-TL manevi tazminatın faizleriyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı …Ş vekili; davaya konu trafik kazasına karışan aracın müvekkili şirket nezdinde kaza tarihinde sigortalı bulunduğunu, söz konusu kaza nedeniyle davacı yanın başvurusu üzerine hasar dosyası oluşturulduğunu, tespit edilen miktar olan 31.528,00-TL’nin davacı yana ödendiğini, davacı yanın söz konusu kaza ile ilgili müvekkili şirketi ibra ettiğini, alacağı kalmadığını kabul ettiğini, müvekkili şirketin başkaca sorumluluğunun kalmadığını, müvekkili şirkete sigortalı aracın kazada %87,5 kusurlu olduğunu, bu kusur oranının dikkate alınması gerektiğini, ATK’dan rapor alınarak maluliyet oranının belirlenmesi gerektiğini, müvekkili şirketin tedavi harcamalarına ilişkin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, SGK’dan davacıya rücuya tabi herhangi bir ödeme yapılıp yapılmadığı, maaş bağlanıp bağlanmadığı hususlarının sorulması gerektiğini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Diğer davalılar vekili; davacının dava dilekçesinde alacak miktarının net ve miktar itibariyle ayrı ayrı belirtmediğini, talebin usule uygun olmadığını, davaya konu olayın gerçekleşmesinde müvekkillerinin kusuru bulunmadığını, kazanın meydana geldiği bölgede yaya geçidinin bulunmadığını, … 21. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında kaza anına ilişkin fotoğraf ve kaza bölgesinde yaya geçidinin bulunmadığına ilişkin evrakların bulunduğunu, davacı tarafından maddi tazminat istemlerinin içinde yer alan sağlık giderlerinin davacı tarafça ispatı gerektiğini, davacı yanın kaza nedeni ile kendisine ait işletmesini devrettiği ve maaşlı çalıştığı firmayı terk etmek zorunda kaldığına ilişkin iddialarının hiçbir hukuki temeli bulunmadığını, manevi tazminat miktarının kabul edilemez miktarda olduğunu, sigorta şirketi ile imzalanan poliçeye bakıldığında teminat limitinin 310.000,00-TL olduğunu, ancak teminat limitinin aşıldığı durumlarda müvekkillerine başvuru yapılabileceğini, sigorta şirketinden 31.528,00-TL ödeme alındığını, ve sigorta şirketinin ibra edildiğini, müvekkillerinden bu yönde fazlaya ilişkin talepte bulunulamayacağını beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
G E R E K Ç E /
Dava; davalı … şirketi lehine düzenlenen ibranamenin iptali ile 27/10/2016 tarihli yaralanmalı trafik kazası sonucu davacıda oluşan sürekli iş göremezlikten kaynaklı maddi zararlar ile manevi zararların 6098 sayılı TBK’nun 54 ve 56. maddeleri kapsamında tazmini istemine ilişkindir.
Davacı yanca, … 21. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasından alınan kusur raporu, iddianame ve ifade tutanağı ibraz edilmiştir.
Davalı …Ş vekili tarafından, 27/12/2017 tarihli ibraname, ödeme dekontu, aktüerya raporu ve poliçe örneği ibraz edilmiştir.
Kazaya ilişkin olarak davacının tedavi gördüğü hastanelerden muayene ve tedavi evrakları, geçici iş göremezlik ödemelerini de içerir şekilde SGK kayıtları, poliçe ve hasar dosyası, … 21. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı ceza dosyası getirtilmiş, davacının ve gerçek kişi davalıların sosyal ve ekonomik durum araştırmaları yaptırılmış, dosyaya ibraz edilen dilekçe ve belgeler ile celbolunan kayıtlar incelenmiştir.
Davaya konu kaza nedeniyle davacıda maluliyet oluşup oluşmadığı ve oluşmuşsa oranının tespiti bakımından rapor aldırılmasına karar verilmiş, Adli Tıp Kurumu 2. Adli Tıp İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen 27/03/2019- … karar numaralı raporda; … kızı, 1978 doğumlu …’ın 27.10.2016 tarihinde maruz kaldığı trafik kazasına bağlı arızası nedeniyle olay tarihinde yürürlükte olan 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası Grup 1 kabul olunarak: Gr 1 XII (32a…1) A %5, E cetveline (yaşına) göre %5 (yüzdebeş) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (iş göremezlik/iş ve güçten kalma) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği mütalaa olunmuştur.
Kaza ve poliçe tarihine nazaran bu kez Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre değerlendirilmesi bakımından dosya yeniden Adli Tıp Kurumu’na gönderilmiş, 2. Adli Tıp İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen 30/10/2019- 22876 karar numaralı raporda; …’ın 27/10/2016 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının, 30.03.2013 tarih, 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre; Kas-İskelet Sistemi Tablo 3.33b Alt ekstremite özürlülüğü %5, Tablo 3.2’ye göre; 1. Kişinin tüm vücut engellilik oranının % 3 (yüzdeüç) olduğu, 2. İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği mütalaa olunmuştur. Rapor taraflara tebliğ edilmiş, beyan ve itirazda bulunulmamıştır.
Davaya konu kazanın oluşumundaki kusur durumunun ve davacı yanca talep edilebilecek tazminat miktarlarının tespiti noktasında bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, kusur ve hesap bilirkişileri tarafından tanzim olunan 15/03/2021 tarihli raporda; davalı sürücü …’ın döner kavşaktan sağa dönüşle çıkış yaparken dikkatsiz ve tedbirsiz davranışı, KTK’nun 53/d-2, 74, Trafik Yönetmeliğinin 109/ c-4 ve 109/d maddelerini ihlali nedeniyle meydana gelen olayda %100 (tam) kusurlu olduğu, davacı yaya …’ın kurallara aykırı bir davranışı olmaması nedeniyle olayda kusursuz olduğu, davacıya yapılan ödeme ile ödeme tarihindeki verilere göre davacının maddi zararının fazlasıyla karşılandığı ve davacının ödeme tarihindeki verilere göre talep edebileceği maddi zararının kalmadığı, hal böyle olunca maddi tazminat yönünden davalıların sorumluluğuna gidilemeyeceği tespitlerinde bulunulmuştur. Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davalı …Ş vekili tarafından beyan dilekçesi sunulmuş, diğer taraflarca süresinde beyan ve itiraz dilekçesi sunulmamıştır.
İddia, savunma, dosya kapsamında toplanan deliller ve alınan tüm raporların değerlendirilmesinde; davacının, 27/10/2016 tarihinde gerçekleşen trafik kazası sonucu uğradığı güç kaybından kaynaklı maddi zararların ve manevi zararların tazminini talep ettiği, davalı yanca ödeme ve ibraname nedeniyle maddi zarardan kaynaklı sorumluluğun kalmadığı, sigortalı araç sürücüsünün kusuru bulunmadığından manevi tazminat istemlerinin yerinde olmadığından bahisle davanın reddini talep ettikleri anlaşılmıştır. Uyuşmazlığa ilişkin Yasal düzenlemeler irdelendiğinde;
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49. maddesinde: Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiil ile başkasına zarar verenin bu zararı gidermekle yükümlü olduğu; 54. maddesinde; Tazminat talep edilebilecek bedensel zarar kalemlerinin, tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar olduğu düzenlenmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 85. maddesinde: Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı; 91. maddesinde: İşletenlerin bu Kanunun 85. maddesinin 1. fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu; 97. maddesinde: Zarar görenin dava açmadan önce ZMMS sigortacısına başvurması gerektiği, sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde zarar görenin dava açabileceği; 99. maddesinde: trafik sigortacısının, hak sahibinin başvuru tarihinden itibaren 8 iş günü içinde ZMMS kapsamındaki miktarları ödemek zorunda olduğu; 111. maddesinde: bu Kanunla öngörülen hukuki sorumluluğu kaldıran veya daraltan anlaşmaların geçersiz olduğu, tazminat miktarlarına ilişkin olup da, yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmaların veya uzlaşmaların yapıldıkları tarihten başlayarak iki yıl içinde iptal edilebileceği düzenlenmiştir.
Somut olayda; davalı … adına kayıtlı olan ve davalı… yönetimindeki … plakalı aracın yaya halde bulunan davacıya çarpması suretiyle meydana gelen 27/10/2016 tarihli trafik kazasında davacı … yaralanmıştır. Kazaya karışan … plakalı araç, 12/01/2016- 2017 tarihleri arasında … numaralı trafik sigorta poliçesi ile davalı … şirketi tarafından ZMMS poliçesi ile sigortalanmıştır. Sigorta poliçesindeki kişi başı ölüm/ sakatlık azami teminat tutarı 310.000,00 TL’dir.
Yaralanma olayına ilişkin…. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası üzerinden yapılan yargılamada; mahallinde yapılan keşfen inceleme sonucu trafik bilirkişisinden alınan raporda araç sürücüsünün ilk geçiş hakkını yayaya vermemesi nedeniyle asli kusurlu, yayanın ise hafif tali kusurlu olduğu tespit edilmiş, ATK Trafik ihtisas Kurulu’ndan alınan raporda araç sürücüsünün asli kusurlu olduğu, yayanın tali kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Dosyamızdan alınan ve bahse konu ceza dosyasından alınan raporları da irdeler şekilde tanzim olunan bilirkişi raporunda ise davalı araç sürücüsünün asli kusurlu, davacı yayanın kusursuz olduğu tespit edilmiş olmakla ve bu yöndeki tespitlere taraflarca itirazda bulunulmamakla dosyamızdan alınan kusura yönelik bilirkişi tespitlerine itibar edilmiştir.
Maddi tazminat istemlerine ilişkin yapılan değerlendirmede; davalı … şirketi tarafından davacıya dava konusu kaza nedeniyle 26/12/2017 tarihinde 31.528,00 TL ödeme yaptığı noktasında taraflar arasında ihtilaf bulunmamakla, dava 2 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır. Ancak dosyamızdan yaptırılan bilirkişi incelemesinde ödeme tarihindeki verilere göre davacının sürekli iş göremezlikten kaynaklı maddi zararının 18.927,53 TL olduğu, SGK tarafından yapılan 5.510,41 TL iş göremezlik indirimi sonucu kalan 13.417,08 TL davacı zararının ve davalı … şirketi tarafından yapılan ödemelerle fazlasıyla karşılandığı tespit edilmiş olmakla davacının davalılardan başkaca maddi tazminat talep hakkının kalmadığı sonucuna ulaşılmış, maddi tazminat talebi bakımından davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Karayolları Trafik Kanunu’nda manevi tazminat konusunda özel bir düzenleme yapılmadığından trafik kazası nedeniyle oluşan cismani zarar nedeniyle manevi tazminat talep edilmesi halinde kaza tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK’nun 56. Maddesi dikkate alınacaktır. TBK’nun 56. maddesinde; Hakimin, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda olayın özelliklerini göz önünde tutarak zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebileceği şeklinde düzenleme yer almaktadır. Bu Yasal hüküm gereğince, hükmedilecek para, zarara uğrayanda manevi huzur duygusunu doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer işlevi olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanması da amaç edinilmemiştir. O halde, tazminatın miktarı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerektiği kadar olmalıdır. Hakim, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Manevi tazminat takdir edilirken, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli, davacının uğradığı zararın kapsamı, davalının sorumluluğunun niteliği, kusur oranları ve özellikle caydırıcı bir etki doğuracak düzeyde olması gerektiği de göz önünde tutularak, meydana gelen trafik kazası sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen tutarlara hükmedilmesi gerekmektedir.
Dava konusu kazada, davacının yaralandığı, tedavi gördüğü, maluliyeti oluştuğu, bu kapsamda olay nedeniyle, davacının acı ve elem yaşayacağı, bir üzüntü duyacağı bir gerçektir.
Davacı tarafça davalı sürücü ve işletenden 50.000,00 TL manevi tazminat talebinde bulunulmuştur.
Yukarıda açıklanan Yasal düzenlemeler ile ilkeler ışığında ve tüm dosya kapsamı itibariyla manevi tazminat talebi değerlendirildiğinde; tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli, davacının uğradığı zararın kapsamı, davalı yanların sorumluluğunun niteliği, kusur oranları ve özellikle manevi tazminatın caydırıcı bir etki doğuracak düzeyde olması gerektiği de göz önünde tutularak, meydana gelen trafik kazası sebebiyle davacı tarafça duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla davacı için 14.000,00 TL manevi tazminatın makul ve uygun olacağı, davalıların kazaya sebebiyet veren aracın sürücüsü ve malik- işleteni olmaları nedeniyle takdir edilen manevi tazminat bedelinden kaza tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte sorumlu oldukları sonuç ve kanaatine ulaşılmış, manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Maddi tazminat talebine yönelik davanın REDDİNE,
2-Manevi tazminat talebine yönelik davanın KISMEN KABULÜ ile, takdiren 14.000,00 TL manevi tazminatın 27/10/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar …- … ve…- …’ dan alınarak davacıya VERİLMESİNE, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
3-Maddi tazminat davası bakımından alınması gereken 59,30 TL maktu karar ve ilam harcının davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
4-Manevi tazminat davası bakımından alınması gereken ‭956,34‬ TL nispi karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 174,20 TL’nın mahsubu ile bakiye 782,14 TL harcın davalılar … ve…’dan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davacı tarafından peşin harç olarak yatırılan 174,20 TL’nın davalılar … ve…’dan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan 51,90 TL dava açılış masrafı, ‭452,9‬0 TL müzekkere ve davetiye posta masrafı, 1.400,00 TL bilirkişi ücreti ve 1.124,00 TL ATK rapor masrafı olmak üzere toplam 3.028,80 TL yargılama masrafının davanın kabul ve reddedilen miktarına göre hesap edilen 831,44 TL’nın davalılar … ve…’dan alınarak davacıya VERİLMESİNE, arta kalan kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Manevi tazminat davası bakımından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ve…’dan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Manevi tazminat davası bakımından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca ve 10/2. maddesi de dikkate alınarak reddolunan dava değeri üzerinden hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar … ve…’a VERİLMESİNE,
8-Maddi tazminat davası bakımından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara VERİLMESİNE,
9-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
10-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; davacı vekili ve bir kısım davalılar vekili yüzüne karşı, diğer taraflar yokluğunda, HMK’nun 341/1 ve 345. maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.14/04/2021

Katip …
e-imzalıdır .

Hakim …
e-imzalıdır .