Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/213 E. 2018/147 K. 05.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/213 Esas
KARAR NO : 2018/147
DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/08/2014
KARAR TARİHİ : 13/02/2018
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Tazminat davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili Mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; Müvekkili davalı sigorta şirketi nezdinde 15/08/2013 tanzim tarihli … numaralı Gelir Koruma Sigortası Poliçesi ile 15/8/2013-15/08/2014 tarihleri arasında geçerli olmak üzere sigortalandığını, söz konusu poliçe ile müvekkilinin istediği dışında işsiz kalması halinde poliçede belirtilen teminat bedelinin müvekkile ödeneceğinin hüküm altına alındığını, müvekkilinin poliçe hükümlerine uygun olarak poliçede, belirlenen prim toplamı olan 2.160-TL prim borcu ödemiş olduğunu, rizikonun gerçekleşmesi halinde davalı tarafından ödeneceğinin taahhüt edilen tutarın 30.000-TL olduğunu, sigorta poliçesinin süresinin devam ederken riziko gerçekleştiğini, müvekkilinin iş akdinin … A.Ş tarafından haksız olarak feshedildiğini, yasal ve gerektirici nedenler doğrultusunda müvekkilinin fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak koşulu ile davanın kabulü ile gelir koruma sigortası poliçesi kapsamında gerçekleşen riziko gereğince müvekkile ödenmesi gereken 30.000-TL nin ihtarnamenin davalıya tebliğ edildiğini, 17/03/2014 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı vekili Mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; davacı sigortacının iş akdi vereni … A.Ş tarafından 4857 sayılı İş Kanunu md.18’e göre geçerli nedenlerle feshedildiğini, kanun koyucunun düzenlenmesine göre işçinin yetersizliğinden, işçinin davranışlarından ve iş yerinin gereklerinden dolayı iş akdi geçerli nedenle feshedildiğini, davacının haksız ve mesnetsiz ikame etmiş oldukları davanın reddi ile yargılama giderleri ile avukatlık ücretleri dahil tüm dava masraflarının davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEMEMİZİN İLK KARARI:
Mahkememizin 2017/51 karar sayılı ve 13/02/2017 günlü kararıyla;”…İstanbul … İş mahkemesinin…esas ve …karar sayılı işe iade kararının yargıtay …hukuk dairesinin …0esas ve …karar sayılı ilamla ise davacınınkusuru olmadan işten çıkarıldığı kabulü durumunda ise davacı işe iade edildiği için mahkeme kararı ile sigorta poliçesi koruması altındaki halin gerçekleşmemiş olduğu tespit edildiğinden davanın reddine…” şeklinde karar verilmiştir.
İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 17.HUKUK DAİRESİNİN KARARI:
17. Hukuk Dairesinin … esas, … karar sayılı ve 14/02/2018 günlü kesin olarak verilen karar ile “… mahkemece görevli mahkemenin tüketici mahkemesi olduğu gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usülden reddine karar verilmesi gerekirken işin esası hakkında karar verilmiş olması yerinde görülmediğinden, esasa ilişkin hususlar incelenmeksizin davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne ve ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına…” şeklinde karar verilmiştir.
G E R E K Ç E /
Dava, Gelir Koruma Sigorta Poliçesi kapsamında tazminat istemine ilişkindir.
Taraflar arasında uyuşmazlık, davacı ile davalı sigorta şirketi arasında sigorta poliçesinin düzenlendiği, davacının 17/02/2014 tarihli ihbarname ile iş akdinin fes edildiği, davacının dava dışı iş veren şirkete karşı açmış olduğu, dava sonucunda iş mahkemesi tarafından iş akdinin işverence yapılan feshinin geçerli nedene dayanmadığının tespitine ve davacının işe iadesine karar verildiği kararın 23/03/2015 tarihli Yargıtay ilamı ile onandığı konularında herhangi bir uyuşmazlık yoktur. Uyuşmazlık, davacının sigorta poliçesi kapsamında tazminat talep hakkının mevcut olup olmadığıdır. Dava, Gelir Koruma Sigorta Poliçesi kapsamında tazminat istemine ilişkin olup mahkememizce … esas … karar sayılı ve 13/02/2017 günlü kararıyla davanın reddine karar verilmiştir.
İş bu kararın İstinaf edilmesi üzerine dosya İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesine gönderilmiş ve ilgili dairenin … esas, … sayılı ve14/02/2018 günlü kararlarıyla,..” 28/11/2013 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanarak 6 ay sonra yürürlüğe gireceği düzenlenen ve dava tarihi 06/08/2014 tarihinde yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 3.maddesine göre, tüketici, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici işlemi, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileride dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına veya hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmelerde dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder. 6502 sayılı yasanın 73.maddesi bu Kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Bir hukuki işlemin sadece 6502 sayılı yasada düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığı tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukuki işlemin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir. 6502 sayılı yasanın 83/2. fıkrasında “Taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması,bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez.”düzenlemesine yer verilmiştir, ilgili yasa maddesi ile görev konusunun tartışılmasının önüne geçilmiştir. Somut uyuşmazlık, taraflar arasındaki gelir koruma sigorta poliçesinden kaynaklanmaktadır. Sigorta poliçesi 3.kişilere verilen zarara ilişkin değildir. Açıklanan yasal düzenleme kapsamında uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığından davaya bakmakta görevli mahkeme tüketici mahkemesidir. 6102 sayılı TTK nun 4. maddesinde, her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları, bu kanunda düzenlenen ve diğer yasalarda düzenlenmekle birlikte ticari dava olduğu belirtilen davaların ticari dava olduğu düzenlenmiş, aynı yasanın 5.maddesinde ise, ticari davalar ve çekişmesiz yargı işlerinin görüleceği mahkemeler olarak, aksine bir hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın Asliye Ticaret Mahkemesi olarak belirtilmiştir. Yasal düzenlemeler kapsamında yukarıda açıklandığı üzere görevli mahkeme Tüketici Mahkemesi olup Ticaret Mahkemesi değildir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 1. maddesinde, mahkemelerin görevinin ancak kanunla düzenleneceği, göreve ilişkin kuralların kamu düzeninden olduğuna yer verilmiştir. Aynı yasanın 114/1-c bendinde Mahkemenin görevli olması dava şartları arasında sayılmıştır. Mahkemenin görevi ile ilgili yasal düzenlemeler sonucunda görevle ilgili konular taraflar yönünden usulü kazanılmış hak oluşturmaz. Çünkü dava şartlarının mevcut olup olmadığı, mahkemece davanın her aşamasında kendiliğinden araştırılır ve dava şartı noksanlığı halinde HMK 115. maddesinde davanın usülden reddine karar verilmesi gerekir…” gerekçesiyle kararımız bozulmuştr.
Yukarıda açıklanan nedenlerle; Görevli mahkeme Tüketici Mahkemesi olduğu nedenle mahkememizin görevsizliğine aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-) Mahkemenin görevine ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan, HMK’nun 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın görev yönünden usulden REDDİNE,
2-Karar kesinleştiğinde HMK madde 20 uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren iki hafta içerisinde taraflarca talep edilmesi halinde dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Tüketici Mahkemesi’ne GÖNDERİLMESİNE, şayet yasal iki haftalık süre içerisinde taraflarca talep edilmemesi halinde DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA KARAR VERİLMESİNE,
3-HMK’nun 331/2 md. uyarınca harç, yargılama gideri ve gider avansının görevli mahkemece değerlendirilmesine, davaya başka bir mahkemede devam edilmediği takdirde talep üzerine harç yargılama gideri ve gider avansı konusunda mahkememizce karar OLUŞTURULMASINA,
Dair taraf vekillerinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.
Katip
E-İMZALIDIR
Hakim …
E-İMZALIDIR