Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1213 E. 2019/55 K. 01.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/1213 Esas
KARAR NO : 2019/55
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 19/02/2008
BİRLEŞEN İSTANBUL 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN 2009/642 ESAS SAYILI DOSYASINDA:
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 07/09/2009
KARAR TARİHİ: 01/02/2019
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan itirazın iptali davalarının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili davacı ile davalı şirket arasında imzalanan 28.04.2006 tarihli taşeron sözleşmesi uyarınca davacının üzerine aldığı işi, sözleşme koşullarına uygun olarak tamamladığını, hak edişlere uygun faturalarını düzenlediğini, sözleşmenin 10. md. uygun olarak yapması gereken ödemeleri eksik yapan ve ihtara rağmen ödemeyen davalının, aleyhine girişilen İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… E.s. ilamsız icra takibine haksız ve kötü niyetle itirazda bulunduğunu, takibin durduğunu ileri sürerek itirazın iptalini, takibin devamına, % 40’tan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; taraf şirketler arasında yapılan sözleşme çerçevesinde yapılan işler, düzenlenen hak edişler ve kesilen faturalar ile tahakkuk eden alacakların sözleşmede belirtili şartlar dahilinde davacıya ödenmekte olduğunu, davacı tarafından 21.02.2008 tarihinde İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… E.s. dosyası ile aynı sözleşmeden doğan aynı alacak hakkında mükerrer olarak 143.996,38-TL alacağın tahsili istemiyle takibe geçildiğini, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, davacının açtığı ikinci icra takibi ile ilk takip ve bu davanın konusuz kaldığını, davacının alacağını talep edebilmesi için gerekli şartların tahakkuk etmediğini, tüm işçilik primlerini ve borçlarını …’na ödemek suretiyle bakiye alacağını talep etmesi gerektiğini, yapılan işler nedeniyle tahakkuk eden alacaktan teminattan artan kısmın ödendiğini, bakiye alacağın teminat hesabına alındığını, şartların tahakkuku sonucu ödeneceğini, davacının …’dan aldığını ileri sürdüğü borçsuzluk yazısının yeterli ve geçerli olmadığını, her iki tarafın onay ve imzası ile davacının eksik bildirimde bulunduğu prim bedellerine ilişkin 100.636,00-TL’nın mahsup edilip teminat hesabına alındığını, davacıya 120.000,00-TL ödeme yapıldığını, bu bedeli aşan alacağı çıktığı takdirde işin kesin hesabının İSKİ tarafından onaylanmasından sonra belirlenip ödeneceğini açıkça kabul edildiğini, teminat hesabına alınan alacak haricinde davacı alacağının bulunmadığını savunduğunu, haksız ve kötü niyetli davanın reddine, %40’tan aşağı olmamak üzere tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; teminat kesintisinden alacak ile işlemiş faiz istemi yönünden başlatılan İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının iptali ile icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiş, davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; asıl alacağın 13.04.2009 tarihinde icra dosyasına ödenmesi karşısında bedelin asıl alacağa değil, fer’ilerine ilişkin bulunduğunu ve bu nedenle talep ile icra inkar tazminatı isteminin de yerinde olmadığını savunmuştur.
G E R E K Ç E /
Davacı vekilinin 18/01/2019 tarihinde. Uyap sisteminden e-imzalı olarak göndermiş olduğu feragat dilekçesi ile davalı …. Şti. aleyhine ikamet ettikleri davadan ve dava konusu tüm haklarından feragat ettiklerini bildirdiği, davanın feragat nedeni ile reddine karar verilmesini talep ettiği ve vekaletnamesinde davadan feragat yetkisinin bulunduğu görülmüş, davalı vekilinin de 31/01/2019 tarihinde uyap sisteminden e-imzalı olarak göndermiş olduğu dilekçesi ile; davacının feragati sonrası vekalet ücreti ve yargılama gideri talep etmedikleri anlaşılmıştır.
Bu nedenlerle; HMK 307, 309 ve 311 maddeleri gereğince, davayı sona erdiren taraf işlemlerinden olan davadan feragatin maddi anlamda kesin hükmün sonuçlarını doğurması dikkate alınarak, aşağıdaki gibi asıl ve birleşen davanın feragat nedeni ile reddine karar verilmesi gerektiği hüküm ve sonucuna varılmıştır.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Asıl ve Birleşen Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-)Asıl davada;
2.a-)Harçlar Kanunu 22. maddesi dikkate alınarak, alınması gereken 29,60-TL harcın peşin alınan 1.531,30-TL’den mahsubu ile karar kesinleştiğinde ve talep halinde fazla yatırılan 1.501,70- TL’ nin davacı yana İADESİNE,
2.b-)Davacı tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına, taraflar karşılıklı olarak yargılama gideri ve ücreti vekalet talep etmediklerinden bu konuda HÜKÜM KURULMASINA YER OLMADIĞINA,
3-)Birleşen Davada;
3.a-)Harçlar Kanunu 22. maddesi dikkate alınarak, alınması gereken 29,60-TL harçtan peşin alınan 15,60 TL’nin mahsubu ile eksik 14.00 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile, hazineye gelir KAYDINA,
3.b-)Davacı tarafça yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına, taraflar karşılıklı olarak yargılama gideri ve ücreti vekalet talep etmediklerinden bu konuda HÜKÜM KURULMASINA YER OLMADIĞINA,
4-HMK 120.maddesi gereğince; taraflarca asıl ve birleşen davalarda yatırılan gider/delil avansının var ise kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde taraflara İADESİNE,
Dair, tarafların yokluğunda HMK’nun 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.
Başkan …
Üye …
Üye …
Katip …