Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1164 E. 2021/42 K. 26.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/1164 Esas
KARAR NO:2021/42

DAVA:Menfi Tespit
DAVA TARİHİ:04/12/2018
KARAR TARİHİ:26/01/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Menfi Tespit davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle: Müvekkili şirket aleyhine davalı tarafından … Bankası …’ya ait, keşidecisi ….ŞTİ., lehtarı ….A.Ş. olan, 25.04.2016 keşide tarihli , 27.04.2015 vade tarihli, … seri numaralı, 25.000,00 TL bedelli çekin tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile 22.09.2015 tarihinde kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, müvekkili şirket aleyhine başlatılan icra takibi çerçevesinde müvekkili şirketin davacı/alacaklıya herhangi bir borcu bulunmadığını, takibe konu edilen çekin davalı … tarafından …LTD.ŞTİ.’ne olan borcundan dolayı ciro edildiği, …ŞTİ. Tarafından da müvekkile Ciro yoluyla geçtiği, müvekkili şirketin 27.04.2015 tarihinde söz konusu çeki, tahsil amacıyla muhatap bankaya ibraz ettiğini ve çekin arka yüzüne şirket kaşesi ve imzasını atarak çeki muhatap banka lehine ciro ettiğini, ancak çekin karşılığının olmadığının öğrenilmesi üzerine müvekkil şirket tarafından çekin arka yüzündeki şirket kaşesi üzerinde atılı bulunan şirket yetkilisine ait imza çizildiğini, müvekkili şirketin çekin arka yüzündeki şirket kaşesi üzerindeki imzayı, ciroyu iptal etmek amacıyla karaladığını, yapılacak bilirkişi incelemesi ile de bu hususun sabit hale geleceğini, TTK m.790/2’ye göre çizilmiş cirolar yok hükmünde olup hiç yazılmamış sayılacağı, bu sebeple çek hamilinin kendinden önceki çizilmiş ciroya müracaat hakkı bulunmadığını, çek bedelinden çizilmiş ciro sahibinin sorumlu tutulamayacağı belirtilerek; davacı şirketin davalı tarafa takibe konu çek sebebiyle borcunun olmadığının tespitine, davacı şirket aleyhine başlatılan dava konusu haksız, hukuka aykırı ….İcra Müdürlüğü’nün … E. (Yeni Esas … ) sayılı icra takibinin iptaline, davalı taraf aleyhine %20 oranında kötü niyet tazminatına, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalıya usulüne uygun olarak dava dilekçesi ve tensip tutanağının tebliğ edildiği, ancak süresinde herhangi bir cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
G E R E K Ç E /
Dava; İİY’ nin 72 maddesi uyarınca açılmış; “Menfi Tespit” davası niteliğindedir.
İcra dosyası celp edilmiş, deliller toplanmış, bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Celp edilen ….İcra Müdürlüğü’nün … E. (Yeni Esas … ) sayılı icra takip dosyası incelendiğinde; davalı- alacaklı tarafından aralarında davacı- borçlunun da bulunduğu borçlular hakkında 23.800,00 TL asıl alacak, 1.020,43 TL faiz, 2.380,00 TL tazminat olmak üzere toplam 27.200,43 TL üzerinden 25/04/2015 tanzim ve 25.000,00 TL meblağlı çek yönünden kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibine girişildiği görülmüştür.
Davamızın ve …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı (Eski Esas No: …) icra takip dosyasının dayanağı olan 25.04.207 keşide tarihli , 25.000,00 TL bedelli, … Bankası … … Şubesi … nolu çek’in incelenmesinde; Keşidecisinin ….ŞTİ., lehtarının ….A.Ş. olduğu, ilk cironun lehtar ….A.Ş. tarafından yapıldığı, sonrasında sırasıyla …, …,…ŞTİ., davacı … LTD ŞTİ cirolarının bulunduğu, davacının cirosunun üzerinin karalanmış olduğu, çekin 27.04.2015 tarihinde bankaya ibraz edildiği, karşılıksız kaşesi vurulduğu, sonrasında …’ın cirosunun bulunduğu, bankaya ibraz ile banka sorumluluk tutarı1.200,00 TL’nin ödendiği, karşılıksız kalan tutarın 23.800,00 TL olduğunun tespit edildiği görülmüştür.
Çekteki davacı şirket cirosundaki imzanın şirket temsilcisi …’ a ait olup olmadığı noktasında bilirkişi raporu tanzim ettirilmiştir.
Grafolog Bilirkişi … tarafından tanzim edilen raporda özetle; İnceleme konusunun, dava konusu çek üzerindeki 5. Ciranta imzası (davacı şirket kaşesi üzerindeki imza)nın davacı şirket yetkilisi …’ a ait olup olmadığının tespiti olduğu, çek aslı üzerinde yapılan incelemede, ilgilinin dosya içerisindeki mevcut mukayeseye esas imzalarına kıyasla aralarında uygunluk ve benzerliklerin bulunduğunu, çekteki davacı şirket kaşesi üzerindeki imzanın … isimli şahsın eli mahsulü olduğu yönünde kanaat ve sonuca varıldığı, ancak eli mahsülü olduğu belirlenen imzanın bitirilmesini müteakip, benzer mürekkep renk tonlu kalem ile üzeri karalama tarzında çizilerek iptal edilmiş olduğunun kuvvetle muhtemel olduğu görüşü bildirilmiştir.
Çekin çıplak gözle mahkememizce incelenmesinde de çek üzerindeki davacı şirkete ait cironun üzerinin karalanmış olduğu görülmüştü. Ancak hak kaybına sebebiyet verilmemesi ve doğru sonuca ulaşılabilmesi için çek üzerinde bilirkişi incelemesi de yaptırılmış ve dava konusu çek üzerindeki davacı şirkete ait cironun üzerinin karalanmış olduğu bilirkişi tarafından da teyit edilmiştir.
Davacı tarafçada zaten imzaya itiraz edilmeyip, davacı şirkete ait cironun çekin bankaya ibrazı sonunda karşılıksız çıkması üzerine çizildiğini, çizilen ciroların yok hükmünde olduğunu, bundan dolayı sorumluluklarının olmadığı ileri sürülmüştür.
6102 sayılı TTK’nun 790. Maddesine göre; Cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa bile, kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde yetkili hamil sayılır. Çizilmiş cirolar yazılmamış hükmündedir. Bir beyaz ciroyu diğer bir ciro izlerse, bu son ciroyu imzalayan kişi çeki beyaz ciro ile iktisap etmiş sayılır.
6102 sayılı TTK’nın 686/1. Maddesine göre; Bir poliçeyi elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa da kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde, yetkili hamil sayılır. Çizilmiş cirolar bu hususta yazılmamış hükmündedir. Bir beyaz ciroyu diğer bir ciro izlerse son ciroyu imzalayan kişi, poliçeyi beyaz ciro ile iktisap etmiş sayılır.
Dosya kapsamında toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporunun yasal düzenlemeler ışığında değerlendirilmesinde; 6102 sayılı TTK’nun 686/1 ve 790 maddeleri gereğince çekte çizilmiş cironun yazılmamış sayılacağı, çek arkasında ciranta imzası bulunan davacı borçlunun isim ve imzasının karalanmak suretiyle çizildiği, bu çizme işlemi nedeniyle davacı cirosunun yazılmamış sayılacağı ve davacı borçlunun çek bedelinden sorumlu olmayacağı sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır.
Bu sebeplerle, davanın kabulü ile, davacının, davalıya, …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı (Eski Esas No: …) icra takip dosyası ve dayanağı olan 25.04.207 keşide tarihli , 25.000,00 TL bedelli, … Bankası … … Şubesi … nolu çekten dolayı borçlu olmadığının tespitine ve ayrıca, davalının kötü niyeti tespit edilemediğinden davacının tazminat isteminin ise reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KABULÜ İLE; Davacının, davalıya, …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı (Eski Esas No: …) icra takip dosyası ve dayanağı olan 25.04.207 keşide tarihli , 25.000,00 TL bedelli, … Bankası … … Şubesi … nolu çek nedeniyle BORÇLU OLMAĞININ TESPİTİNE,
2-Davacı yanın kötü niyet tazminat talebinin REDDİNE,
3-Alınması gereken 1.858,06 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin olarak yatırılan 464,52 TL’ nin mahsubu ile bakiye 1.393,54 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA, davacı tarafından peşinen karşılanan 464,52 TL’ nin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan 35,90 TL başvurma harcı parası, 190,40 TL müzekkere ve davetiye posta masrafı, 700,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam; 926,30 TL yargılama masrafının davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir edilen 4.080,06 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
7-HMK 120 maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde re’ sen davacı yana İADESİNE,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde sunulacak dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/01/2021

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza