Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1125 E. 2021/532 K. 05.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/1125 Esas
KARAR NO:2021/532 Karar

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:23/11/2018
KARAR TARİHİ:05/07/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi;
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 26/07/2017 tarihli sözleşme imzaladığını, davalının fuar katılım bedeli olarak 32.379,00TL ödemeyi taahhüt ettiğini, bu bedele istinaden davalının 14/08/2017 tarihinde 7.379,00 TL “… alan yer ücreti” açıklaması ile müvekkile ödeme yaptığını düzenlenen faturanın davalıya gönderildiğini, kalan bakiyenin tahsili amacıyla …. İcra müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında başlatılan takibe davalının itiraz ettiğini belirterek davalının icra takibine itirazının iptalini takibin devamını ve %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini ve ayrıca dava masraf ve giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin imzaladığı herhangi bir sözleşme bulunmadığını, bahse konu fuara katılım göstermediğini, davacı firmaya sehven ödeme yapıldığını, yetkisizlik kararı verilmesini, devamla davacı aleyhine alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere haksız ve kötü niyetli icra takibi ikamesi nedeniyle tazminata mahkum edilmesini, vekalet ücretinin karşı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini savunmuştur.
DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dosyada delil olarak; dava dilekçesi ve ekleri, cevabi yazı içerikleri, ticaret sicil kayıtları, sözleşme örneği, …. İcra müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bulunmaktadır.
Mahkememizde açılan dava öncelikle, görev, yetki, taraf sıfatı ve diğer dava şartları açısından incelenmiş ve mahkememizin görevli ve yetkili olduğu ve ayrıca diğer dava şartlarının da bulunduğu anlaşılmış olduğundan davanın esasına geçilmiştir.
Dosyamız mündericatında aslı yer alan, …. İcra müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı/alacaklının, davalı/borçlu hakkında, 25.000,00TL asıl alacak ve 554,79 İşlemiş faiz olmak üzere toplam: 25.554,79-TL alacağın tahsili için ilamsız icra takibi yaptığı ve davalı/borçlunun süresi içerisinde, borca, faize ve icra dairesinin yetkisine itiraz ederek takibi durduğu görülmüştür.
Taraflar arasında akdedilen, … katılım hizmet sözleşmesi örneği ile taraflarca usulüne uygun olarak ibraz edilen ve bildirilen deliller dosya arasına alınmış ve incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılarak tarafların iddia ve savunmaları, uyuşmazlık konusu, tarafların üzerinde anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, dava şartlarının bulunup bulunmadığı, ilk itiraz olup olmadığı, tarafların sulh olup olamayacakları ortaya konulmuş ve yargılama ön inceleme duruşmasında tarafların da onay verdikleri uyuşmazlık nitelendirmesi ile sonuçlandırılmıştır.
Dava, … katılım hizmet sözleşmesinden kaynaklanan bakiye alacağın tahsili için yapılan icra takibine yönelik itirazın iptali ile takibin devamı ve icra inkar tazminatı istemlerine ilişkindir.
Tüm bu bağlamda, mahkememizce toplanmasına karar verilen tüm deliler toplanmış ve icra dosyası da celp edilerek, 09/06/2020 tarihli ara kararla; “… nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmasına ve dosyanın Smmm bilirkişiye tevdii ile: Davalı yanın ticari defter ve kayıtlarının bulunduğu beyan edilen, “… Mah. … … Cad. No:110/1 …/…” adresinde mahallinde inceleme yapılarak, taraflar arasındaki akdi ilişkinin var olup olmadığı, alacak-borç ilişkisinin varlığı ile varsa miktarlarının ne olduğunun, ayrıntılı ve gerekçeli olarak tespit edilerek, taraf iddia ve savunmalarını da içerecek şekilde rapor düzenlenmesinin istenilmesine” karar verilmiş, bilirkişi tarafından …. ATM’nin … Talimat sayılı dosyası üzerinden yapılan görevlendirme sonucu, 08/09/2020 tarihli rapor tanzim edilerek dosyaya ibraz edilmiş olup, raporun incelenmesinde özetle; “Davalı tarafa ait 2017 yılı ticari defterlerin … sayılı TTK’nun 64/3. maddesi ve V.U.K. 182, 220, 221 Maddesi uyarınca yapılması gereken noter açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde yapıldığı, …-…olarak işi 31/12/2017 tarihinde bıraktığı, 2018 yılında 27/06/2018 tarihinde tekrardan işletme hesabı defteri ile …olarak faaliyete başladığı, Usulüne uygun tutulan ticari defterlerin sahibi lehine delil vasfına sahip olduğu. Davalı taraf 2017 yılı ticari defterlerinde, davacı şirketin herhangi bir cari hesapta izlenmediğinin görüldüğü, dava dilekçesi ekinde sunulan 14/08/2017 tarihli …tarafından Davacı şirket hesabına gönderildiği sabit olan 7.379,00 TL “Fuar Alan Yer ücreti” açıklamalı ödemenin davalı taraf ticari defterlerinde kayıt altına alınmadığı, Davacı şirket tarafından düzenlenen 30/03/2018 tarihli … nolu 32.379,00 TL bedelli faturanın ise; …’ın … olarak faaliyetini 31/12/2017 tarihinde sonlandırmış olması, 2018 yılında …olarak 27/06/2018 tarihinde ilk işe başlama tarihi olduğu, işletme hesabı defteri tuttuğu, faturanın düzelenme tarihi olan 30/03/2018 tarihinde gayri faal olduğu İçin ticari defterlerinde faturanın kaydının bulunmadığı, Davalı taraf ticari defterlerine göre davalı tarafın icra takip tarihinde davacı şirkete borcunun bulunmadığı, Taraflar arasında yapılan sözleşme içeriği ile yapılacak olan değerlendirmeler hukuki yönden değerlendirme gerektirecek olup, uzmanlık alanına girmediğinden dolayı takdirin sayın mahkemenize ait olduğu, mahkemeiz tarafından taraflar arasındaki imzalanmış olan 26/07/2017 tarihli sözleşmenin varlığının kabul edilmesi halinde; sözleşme ödeme bölümünde belirtilen Toplam katılım tutarının %20’sinin davalı tarafça ödendiği sabit olup, …yönetmelikler madde 21 gereği, sözleşmede belirlenen toplam tutardan yapılan ödemenin mahsubu halinde takdiri sayın mahkemenize ait olmak üzere, davalı tarafın 25.000,00 TL davacı şirkete borçlu olabileceği, Davacı şirketin takip talebinde, takip tarihine kadar işlemiş faiz isteminde bulunduğu, takip tarihinden itibaren asıl alacak İçin yıllık % 9 Yasal faizi ile birlikte tahsili talebinde bulunduğu, davalı tarafın 2017 yılında bilanço esasrna göre defter tuttuğu ve tacir olduğu, tacirin borcunun dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 6102 sayılı TTK’nın 19/1. maddesi uyarınca ticari nitelik gösterdiği, bu davanın aynı Kanun’un 4/1. madde hükmü uyarınca nispi ticari dava olduğu, tacirler arası bu sözleşmenin aynı Kanun’un 3. maddesi uyarınca ticari iş niteliğinin de bulunduğu, dolayısıyla ticari işlerde 3095 sayılı Yasa’mn değişik 2/2. maddesi gereğince avans faiz oranı üzerinden fa’ız istenilebilecek ise de takdiri sayın mahkemenize ait olmak üzere avans faiz ve yasal faiz oranları olmak üzere terditli işlemiş faiz hesabı yapıldığı, takdiri sayın mahkemenize ait olmak üzere davalı tarafın sözleşmesinden kaynaklı olarak davacı şirkete 25.000,00 TL borçlu olacağı kanaatine varıldığı takdirde, davacı şirket tarafından 14/06/2018 tarihli ihtarname ödemesinin ihtar edildiği temerrüt tarihinin 17/06/2018 tarihi olduğu buna göre avans faiz oranına göre talep edebileceği işlemiş faiz tutarı 73,46 TL, yasal faiz oranına göre talep edebileceği faiz oranı; 67,81 TL olarak hesapladığı” şeklinde tespitler yapılmıştır.
Mahkememizin 20/10/2020 tarihli ara kararı ile iş bu kerre; “Dosyanın Smmm … ile Bilişim Uzmanı …’den oluşan bilirkişi heyetine tevdi ile Smmm Bilirkişinin davacı yan ticari defter ve kayıtları üzerinde ; mahkememizce davalı yan kayıtları üzerinde talimat yoluyla alınan bilirkişi raporu da değerlendirilmek suretiyle rapor düzenlenmesinin ve bilişim uzmanı bilirkişininde davacı E-Posta adresleri ve diğer yazışmalar üzerinde inceleme yaparak davacı yanca dosyaya ibraz olunan sözleşmenin davalı yan mail adresine veya başka bir adrese gönderilmiş ise hangi adrese gönderildiğinin tespiti ile ortak rapor düzenlenmesinin istenilmesine” karar verildiği, bilirkişi heyeti tarafından 04/01/2021 tarihli raporun tanzim edilerek mahkememize ibraz edildiği, raporun incelenmesinde özetle de; “Tarafların sahip oldukları kurumsal e-posta hesaplarına ait e-posta iletilerinin dava dosyasına dijital ortamda sunulmaması, e-posta yazışmalarının üzerinden iki yıldan fazla süre geçmesi, erişim sağlayıcı ve yer sağlayıcısı açısından LOG tutma sürelerinin yasal olarak en fazla iki yıl olması sebebiyle kesin olarak teknik tespit yapılamayacağı, sayın Mahkeme “e-posta adresleri ve diğer yazışmalar üzerinde inceleme yapılarak sözleşmenin davalı e-posta adresine veya başka bir adrese gönderilmiş ise hangi adrese gönderildiğinin tespitini.” talep etmişse de dosya kapsamında bu tespit teknik açıdan dijital veri olmaması ve LOG tutma sürelerinin geçmesi sebebiyle teknik tespit sağlanamayacağı, genel olarak KEP (Kayıtlı Elektronik Posta) üzerinden yapılan bir gönderiyle ilgili gönderici, alıcı, teslim zamanı, erişim bilgisi gibi birçok bilgi bütün olarak kesin ve değiştirilemez bir şekilde koruma altında 20 yıl süre ile saklanmakta olduğu, yaşanacak herhangi bir anlaşmazlık durumda bütün bu noktaların delil olarak kullanılabildiği, KEP üzerinde yer alan bilgilerin hepsinin gizlilik içerisinde saklandığı, İşbu davada tarafların KEP hesabına sahip olmadıkları, teknik tespit yapılamadığı, davacı şirkete ait ibraz edilen ticari defterlerin usulüne uygun düzenlenmiş olduğu, 14.08.2017 tarihinde davalı …adlı şahsa ait … Bankası nezdindeki hesaptan, davacı şirkete ait … Bankası nezdindeki hesaba “… ALAN YER ÜCRETİ PEŞİNATI” açıklamasıyla 7.379,00 TL gönderildiği, sözleşme ile bedelin %20’sinin imza anında, %40’ının 01.11.2017 tarihinde, kalan %40’ın da en geç 02.01.2018’de ödeneceğinin, ödeme hükümlerine uyulmadığı takdirde aylık %8 gecikme faizi uygulanacağının kararlaştırıldığı, buna karşılık en son 14.06.2018 tarih, 14091 nolu, …. Noterliğine ait ihtarname ile bakiyenin 3 gün içinde ödenmesinin ihtaren davalıya bildirildiği dikkate alındığında, takip tarihine kadar işlemiş faiz tutarının aşağıda hesaplandığı üzere 733,33 TL olduğu, Tarih Aralığı;17.06.2018 28.06.2018, Süre (Gün) 11, Anapara (TL) 25.000,00TL, Faiz Oranı (Aylık) % 8, Faiz Tutarı 733,33 TL olduğu, Davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 25.000,00 TL asıl alacak ve 733,33 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 25.733,33 TL alacaklı olduğu” şeklinde tespitler yapılmıştır.
Mahkememizce, gerek talimat yoluyla ve gerek se asıl dosya üzerinden alınan bilirkişi raporlarının incelenmesinde, raporların hukuki yönleri ayrık olmak üzere yapılan tespit ve hesaplamalar bakımından ayrıntılı, gerekçeli ve dosya kapsamına uygun oldukları anlaşılmıştır.
Tüm bu açıklamalar ışığında, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporları ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde de;
Mahkememizce görülüp karara bağlanan davanın, … katılım hizmet sözleşmesinden kaynaklanan bakiye alacağın tahsili için yapılan icra takibine yönelik itirazın iptali ile takibin devamı ve icra inkar tazminatı istemlerine ilişkin olduğu, bu bağlamda tüm delillerin toplandığı, davacı tarafça …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı sayılı icra dosyası üzerinden davalı-borçlu aleyhine, 25.000,00TL asıl alacak ve 554,79 İşlemiş faiz olmak üzere toplam: 25.554,79-TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya tebliği üzerine davalının süresinde, icra müdürlüğü’nün yetkisine, asıl alacağa, faize ve tüm ferilere itiraz ettiği, alacaklı vekilinin yasal süresi içerisinde itirazın iptaline ve davalı aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava ettiği, davalı borçlu tarafından her ne kadar müvekkilinin imzaladığı herhangi bir sözleşme bulunmadığı, bahse konu fuara katılım gösterilmediği, davacı firmaya sehven ödeme yapıldığı ve yetkisizlik kararı verilmesi talep edilmiş ise de; tarafların tacir olduğu, tacir olan davalının kendisine ait … Bankası nezdindeki hesabından, davacı şirkete ait … Bankası nezdindeki hesaba “… ALAN YER ÜCRETİ PEŞİNATI” açıklamasıyla göndermiş olduğu bedeli sehven gönderdiğini ve davacıya sehven ödeme yapıldığını iddia etmesinin, basiretli bir tacirden beklenemeyeceği, ayrıca davalı yanca bu ödemenin başka bir ilişki için ödendiğinin de iddia ve ispat edilemediği sonuç ve vicdani kanaatine ulaşıldığından, davalının akdi ilişkinin kurulmadığına ilişkin savunmasına itibar edilmediği ve taraflar arasında, … katılım hizmet sözleşmesinin kurulduğu, bu kapsamda yapılan değerlendirmede de; hukukumuzda sözleşmeye bağlılık ilkesinin (…) kabul edildiği, bu kurala göre, sözleşmenin yapıldığı andaki gibi aynen uygulanması ve hükümlerine riayet edilmesi gerektiği, sözleşmeye bağlılık ilkesinin, hukuki güvenlik, doğruluk ve dürüstlük kuralının da bir gereği olarak, sözleşme hukukunun temel ilkelerinden birisi olduğu, bu haliyle de taraflar arasında kurulduğu anlaşılan sözleşmenin 22. maddesi gereği fuara katılmayı taahhüt eden katılımcının sonrasında fuara katılmaktan vazgeçemeyeceği, sözleşmenin yükümlülüklerini yerine getirmek zorunda olduğu, fuara iştirak etmese bile, sözleşme bedelinin tamamını organizatöre ödemek zorunda olduğunun açıkça hüküm altına alındığı, iş bu hükümlerin az yukarıda izah edildiği üzere sözleşmeye bağlılık ilkesinin de bir sonucu olduğu anlaşıldığından, davacının sözleşme bedeli olan 32.379,00 TL’den peşin ödenen 7.379,00 TL düşüldükten sonra kalan 25.000,00 TL’yi de ödemek zorunda olduğu ve bu haliyle de, davacı tarafından açılan davanın, taleple de bağlı kalınarak, 25.000,00- TL asıl alacak yönünden kabulüne ve bu miktar üzerinden davalı yanın itirazın iptaline ve ayrıca davalı yanca her ne kadar icra müdürlüğü ve mahkememizin yetkisine itirazda bulunulmuş ise de, taraflar arasında kurulduğu anlaşılan … katılım hizmet sözleşmesinin “Yargı Yetkisi” madde başlıklı 25. Maddesindeki yetki şartı gereği … İcra Daireleri ve Mahkemeleri yetkili olduğundan davalı yanın yetkiye ilişkin itirazına da itibar edilmediği ve yine her ne kadar davacı yanca icra-inkar tazminatı talep edilmiş ise de, dava ve takip konusu alacak miktarının sözleşmeden kaynaklandığı, yani (likit) belirlenebilir olmadığı ve yargılama sonucu belirlendiği anlaşıldığından, davacının koşulları oluşmayan icra inkar tazminatı isteminin de reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile;
1-Davalı-Borçlunun, …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yönelik itirazının, taleple bağlı kalınarak, 25.000,00 TL asıl alacak yönünden İPTALİ ile takibin iş bu miktar (25.000,00 TL) üzerinden takip talebindeki şartlarla AYNEN DEVAMINA,
2-Davacının koşulları oluşmayan icra inkar tazminatı isteminin REDDİNE,
3-Alınması gerekli 1.707,75-TL karar ve ilam harcından299,17-TL peşin harcın mahsubu ile geriye kalan 1.408,58-TL eksik harcın davalıdan tahsili ile Hazineye GELİR YAZILMASINA,
4-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 35,90.-TL yargılama gideri ile yargılama aşamasında yapılan posta masrafı ve bilirkişiler ücreti 3.262,20-TL olmak üzere toplam 3.298,10-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 4.080,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya VERİLMESİNE,
6-Tarafların HMK 120. maddesi gereğince, varsa yatırdıkları gider avansından kalan miktarın karar kesinleştiğinde ilgili tarafa İADESİNE,
7-…. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının karar kesinleştiğinde İADESİNE,
8-HMK Yönetmeliğinin 58/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın ve hükmün taraflara tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; Taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK’nun 341/1 vd. maddeleri uyarınca; gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliyesi Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 05/07/2021

Katip …

Hakim …