Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1092 E. 2020/69 K. 06.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1092 Esas
KARAR NO : 2020/69

DAVA : MALIN İADESİ
DAVA TARİHİ : 15/11/2018
KARAR TARİHİ : 06/02/2020

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine mahkememize açılan; “Malın İadesi” davasının yapılan yargılaması sonunda;
D A V A /
Dava eden vekili 15/11/2018 harçlandırma tarihli dava dilekçesinde özetle: Taraflar arasında 6361 Sayılı Kanun çerçevesinde Finansal Kurumlar Birliğinde 14/11/2017 tarihli ve … tescil numaralı 13/11/2017 tarihli ve … numaralı, … Noterliğinin … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile ödeme planı değiştirilen finansal kiralama sözleşmesi akdedildiğini, davalının sözleşme hükümlerine aykırı davrandığından davalı kiracıya … Noterliğince keşide edilen 17/08/2018 tarihli … yevmiye numaralı ihtarname ile 60 günlük yasal süre içerisinde borcun ödenmemesi halinde sözleşmenin feshedileceği, fesih süresinden itibaren ise 3 gün içerisinde sözleşme konusu malların teslimine ilişkin ihtarname çekildiği, davalının sözleşme hükümlerine uymaması neticesinde sözleşmenin feshedilmiş olması ve davalı tarafın sözleşmeye konu malları teslim etmemiş olması karşısında işbu davanın açılması zorunluluğunun hasıl olduğu belirtilerek; davalı tarafından iade edilmesi gereken sözleşme muhteviyatı makina ve ekipmanlarının müvekkili şirkete iadesine, muhakeme masrafları ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

S A V U N M A /
Davalı vekili dosyaya sunduğu yazılı beyanlarında özetle; Davacı tarafından keşide edilen fesih ihbarnamesinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini, taraflar arasında tanzim edilen sözleşmede belirtilen adres karşısında tebliğ edilen ihtarnamenin bu adrese tebliğ edilmediğinden ötürü feshin geçersiz olduğunu savunmuş, bu doğrultuda davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

G E R E K Ç E /
Dava, 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring Ve Finansman Şirketleri Kanunu 18. vd. maddeleri ( Mülga 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanunun 24 ve 25. Maddesi) hükümlerine dayalı olarak açılmış olup, finansal kiralama konusu malların davalı kiracıdan alınarak davacı kiralayana verilmesi istemine ilişkindir.
Dosyada mübrez bulunan davacı tarafından davalı şirkete …Noterliğince keşide edilen, 05.06.2018 gün ve … yevmiye numaralı ve 17/08/2018 tarihli … yevmiye numaralı ihtarname ile; 6361 Sayılı Kanun çerçevesinde Finansal Kiralama Sözleşmesine konu edilen 2 adet ekskavatöre ilişkin olarak 60 günlük yasal süre içerisinde borcun ödenmemesi halinde sözleşmenin feshedileceğine ilişkin ihtarname çekildiği anlaşılmıştır.
Davalı vekili dosyaya sunmuş olduğu beyanlarında; keşide edilen ihtarnamenin usulüne uygun olarak sözleşmede belirtilen şirket adresine tebliğ edilmediğini, bu haliyle feshin geçersiz olduğunu ileri sürmüştür.
Davalı yanın bu minvalde yaptığı itirazına ilişkin yapılan tartışma ve değerlendirmede; dosyada mübrez sicil kayıtlarından ve ihtarname ile eki tebligatların incelenmesinden; keşide edilen ihtarnamenin şirketin müseccel adresine tebliğe çıkartıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasında akdolunan finansal kiralama sözleşmesinin Kiracının Tebligat Tarzına Uyma Yükümlülüğü başlıklı 34. Maddesinde; “Kiracı ve kefiller, işbu sözleşmede yer alan hususların yerine getirilmesi ve kiralayan tarafından kendine gerekli tebligatın yapılabilmesi için bu sözleşmede isim ve unvanları yanında belirtilmiş adresleri kanuni yerleşim yeri ittihaz ettiklerini, belirtilen yerde adres yazılmaması halinde ticaret sicil dosyalarındaki son adreslerinin veya kiralayan tarafından son kayıtları bulunmasa bile yasal yerleşim yerleri olduğunu, ileride diğer bir mahalli kanuni yerleşim yeri ittihaz edecek olurlarsa, bu yeni adresi derhal noter aracılığı ile kiralayana bildirmeyi, bildirmedikleri takdirde bu sözleşmede yazılı yada yukarıda yer alan adreslerine ya da kayıtlı elektronik posta adreslerine 7201 sayılı Tebligat Kanununun 7a, 10 ve devamı hükümlerinde yer alan usule göre gönderilecek her türlü tebligatın kendilerine tebliğ edilmiş sayılacağını kabul ve taahüt ederler… Şeklinde düzenlenmiştir.
Memleketimiz hukukunda temel bir ilke olarak kabul edilen sözleşme özgürlüğünün; sözleşme yapıp yapmama, sözleşmenin karşı tarafını seçme, sözleşmenin içeriğini, tipini ve şeklini belirleme, sözleşmenin içeriğini değiştirme ve sözleşmeyi ortadan kaldırma gibi görünüm şekilleri bulunmaktadır.
Türk Borçlar Kanunu’ nun 26. Maddesinde bir sözleşmenin taraflarının, kanunda öngörülen sınırlar içerisinde, sözleşmenin içeriğini özgürce belirleyebilecekleri düzenlenmiştir. Genel itibariyle TBK’da yer alan hükümler emredici olmaktan çok tamamlayıcı ve yorumlayıcıdır.
Sözleşmenin içeriği kavramından ne anlaşılması gerektiği TBK’da açıkça belirtilmemiştir. Uygulamada ve öğretide tarafların yapmış oldukları sözleşme kapsamında, üzerinde anlaşmaya vardıkları her şeyin sözleşmenin içeriğine dâhil olduğu ifade edilmektedir. Örnek verilecek olunursa; tarafların belirledikleri edim veya edimler, bu edimlerin nerede ve ne zaman ifa edileceği, yan edimler, yan yükümlülükler, sözleşmenin şekli, tarafların yapmaması gereken fiil ve davranışlar ve sair pek çok şey ile birlikte hali hazırda tartışılan tarafların birbirlerine yapacağı ihbar ve ihtarların şekli, sözleşmenin içeriğine dahildir.
Taraflar arasında tanzim edilen sözleşmedeki adres ile davalı şirketin müseccel adresinin birbirinden farklı olması karşısında; davalı- kiracının kurulan sözleşme esnasında müseccel adresini bildirmemesi veyahut daha sonradan resmi adresinin değiştirilmesi halinde davacı- kiralayana bu adresini bildirmemesi karşısında (dava dosyasına adres değişikliği ve bildirime ilişkin bir savunma yapılmamış olması ve delil de sunulmamış olması dikkate alınarak) tarafların serbest iradeleri ile imza altına aldıkları ve bağlayıcı olan sözleşme doğrultusunda yapılan bu halli değerlendirmede keşide edilen ihtarnamenin tebliğine ilişkin olarak dem vurulan itirazın yersiz olduğu anlaşılmıştır. Ayrıca davacı tarafından, davalının sözleşmede yer alan adresine yukarda belirtilen 05.06.2018 gün ve … yevmiye numaralı ihtarname gönderilmiş, bila tebliğ iade edilmesi üzerine, bu kez sicil adresine 17/08/2018 tarihli … yevmiye numaralı ihtarname gönderilmiştir. Açıklanan nedenlerle davalı yanın gerek verilen ihtiyati tedbir kararına gerekse davanın esasına ilişkin bu yönlü beyan ve itirazları kabul görmemiştir.
Uyuşmazlığın esasına gelince;
Finansal kiralama sözleşmesi sözleşme taraflarına tam borç yükleyen bir sözleşmedir. Bu kapsamda TBK 123 ve FFFK’ nın 31. Maddeleri birlikte değerlendirilerek; kiralayanın, finansal kiralama bedelini ödemede temerrüde düşen kiracıya ihtarname çekerek ifa için otuz günlük süre vermesi gerekir. Ancak, sözleşmede, süre sonunda mülkiyetin kiracıya geçeceği kararlaştırılmış ise, bu süre altmış günden az olamaz. Aynı zamanda bir yıl içinde kira bedellerinden üçünü veya üst üste ikisini zamanında ödemeyen kiracılarla yapılan finansal kiralama sözleşmesi kiralayan tarafından derhal feshedilebilir.
Finansal Kiralama konusu mal 6361 sayılı Kanun 12 ve 23. maddeleri (3226 sayılı Kanunun 17. maddesi) gereğince kiralayan şirketin mülkiyetindedir. 6361 sayılı Kanun 24/1.maddesi (mülga 3226 sayılı Kanun 13. maddesi) hükmü gereğince de kiracı, sözleşme süresince finansal kiralama konusu malın zilyedi olup, malı sözleşmede öngörülen şart ve hükümlere göre özenle kullanmak zorundadır. 6361 sayılı Kanun 30.maddesi sözleşmenin sona ermesi, 31.maddesi sözleşmenin ihlali (finansal kiralama bedelini ödemede temerrüde düşme), 32.maddesinde de sözleşmenin feshinin sonuçları düzenlenmiş; (mülga 3226 sayılı Yasa’nın 21.maddesine göre, sözleşme süresinin dolması, 22.maddesine göre sözleşmenin diğer sebeplerle sona ermesi ve 23.maddesi hükmüne göre de sözleşmenin ihlali hallerinde aynı yasanın 24 ve 25.mad. gereğince) ve 6361 sayılı Kanunun 33/1.maddesinde de sözleşmenin kiralayan tarafından feshi halinde (ve yine 30/2.maddede öngörülen “kiracının tasfiye sürecine girmesi gibi” hallere ilişkin olarak sözleşmenin kiracı tarafından feshi halinde de), kiracı finansal kiralama konusu mal yahut malları kiralayana geri vermek ve teslim etmekle yükümlüdür.
Dosyaya sunulan deliller birlikte değerlendirildiğinde, davalı kiracının finansal kiralama sözleşmesinde belirtilen ödeme tablosu dahilinde kira bedelini ödemediği saptanmıştır. 6361 sayılı Kanun 23/1.maddesi uyarınca finansal kiralama konusu malın mülkiyeti kiralayana aittir. Yine 6361 sayılı Kanun’un 33/1maddesi hükmüne nazaran da sözleşmenin kiralayan tarafından feshi halinde kiracı malı iade ile yükümlüdür. Davalı, finansal kiralama bedelini ödediğini, yahut ödememesi gerektiğini, bedelin istenebilir olmadığını, Türk Medeni Kanunun 6. maddesi ve HMK. 200 ve izleyen maddeleri hükümleri uyarınca yasal delillerle kanıtlayamadığından sözleşme hükümlerine göre malın aynen iadesi ile yükümlü olduğu sonucuna varılarak, davanın kabulüne ilişkin aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile; dava konusu malların (1 ADET …MARKA, …MODEL, … TİPTE, TESCİL PLAKA NO: …, ŞASİ SERİ NO: …, MOTOR SERİ NO: …, PALETLİ EKSKAVATÖR (YENİ VE KULLANILMAMIŞ) ve 1 ADET… MARKA, … MODEL, … TİPTE, TESCİL PLAKA NO:…, ŞASİ SERİ NO: …, MOTOR SERİ NO:…, PALETLİ EKSKAVATÖR (YENİ VE KULLANILMAMIŞ) ) davalıdan alınıp aynen davacı yana iadesine,
2-Alınması gereken 54.648,00 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin ve tamamlama yoluyla yatırılan 13.663,88 TL’ nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafça peşin olarak yatırılan 13.663,88 TL harç giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Davacı tarafından yapılan 35,90 TL başvurma harcı parası, 110,20 TL davetiye posta masrafı olmak üzere toplam; 146,10 TL yargılama masrafının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir edilen 57.050,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-HMK 120 maddesi uyarınca taraflarca yatırılan gider/delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, HMK’nun 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …