Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1068 E. 2019/940 K. 06.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1068 Esas
KARAR NO : 2019/940

DAVA : MENFİ TESPİT
DAVA TARİHİ : 08/11/2018
KARAR TARİHİ : 06/12/2019

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan menfi tespit davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekilince dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket, aleyhine İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Değişik İş sayılı dosyası ile ihtiyati haciz kararı alındığını, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile davalı tarafından kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, söz konusu icra takibinin konusu ise 25.000,00-TL bedelli, 25.10.2018 tarihli çek olduğunu, ancak takibe dayanak çek, müvekkilinin iradesi dışında çalınmış olduğunu, çekin çalınmasıyla ilgili Kocaeli …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile zayi nedeniyle çek iptali davası açıldığını, açılan çek iptali davasında da mahkeme 10.10.2018 tarihinde ödemeden men yasağına karar vermiş ve ilgili bankaya ödemeden men yasağına dair yazı gönderildiğini, icra takibine konu çekin arka yüzü incelendiğinde “Kocaeli … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile 10.10.2018 tarihli kararıyla ödeme yasağı bulunduğundan, çek üzerinde işlem yapılamamıştır” ibaresi olduğunu, icra takibine ve ihtiyati hacze konu edilmiş, usule aykırı olarak ihtiyati haciz kararı alınıp, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takibe konu edildiğini, başlatılan icra takibi neticesinde müvekkilinin tüm banka hesaplarına haciz şerhi işlendiğini, icra ve haciz tehdidi altında dosya borcunu ödemek zorunda kaldığını, bu nedenlerle müvekkili şirketin, davalı alacaklıya borcu olmadığının tespitini ve icra dosyasına yatırılan 33.780,89-TL’nin davalı alacaklıya ödenmemesi hususunda da tedbir kararı verilmesini, paranın davalı/alacaklıya ödenmesi halinde İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına ödenen 33.780,89-TL’nin istirdadına ve karar verilmesini, fazlaya ilişkin dava ve talep haklarının saklı kalmak kaydıyla ve yargılama gideri ile vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

S A V U N M A /
Davalı vekilince mahkememize sunulan cevap dilekçesinde özetle; davacının müvekkiline menfi tespit konulu dava yöneltmesinde hukuki yararı olmadığını, nitekim davacı tarafından ödeme yapıldığını, dava konusu çek, müvekkili şirkete faktoring sözleşmesine istinaden ve ciro yoluyla geçtiğini, çek üzerindeki ciro silsilesi düzgün olduğunu, ve müvekkil şirketin iyi niyetli yetkili hamil olup bile bile davacının zararına hareket etmediğini, müvekkile kötü niyet ya da ağır kusur yüklenmesinin mümkün olmadığından huzurdaki davanın reddi gerektiğini, müvekkilinin basiretli davrandığını ve gereken her türlü araştırmayı yaparak çeki tevdi aldığını, davacının iddiaları ise hayatın olağan akışına aykırı ve kötü niyetli olduğunu, bu nedenlerle haksız davanın reddini, davacı aleyhinde %20’ den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini ve vekalet ücreti ile yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.

G E R E K Ç E /
Dava, İİY’ nin 72. maddesi uyarınca açılmış “Menfi Tespit” istemine ilişkindir.
Davaya konu çekin incelenmesinde, keşidecisinin …A.Ş. olduğu, 25/10/2018- … keşide yeri ve tarihli olarak 25.000 TL bedelle ve davacı … Lehine düzenlendiği, …’ın aval olarak imzasının bulunduğu, ilk cirantanın lehtar- davacı şirket olduğu, sırasıyla … Şti. ve davalı …ye ciro edildiği, bankaya ibrazında ödeme yasağı kararı sebebiyle işlem yapılamamış olduğu anlaşılmıştır.
Davaya konu çeke ilişkin Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … soruşturma …Karar numaralı dosyasından “Kamu Adına Kovuşturma Yapılmasına Yer Olmadığına” karar verildiği anlaşılmıştır.
Davacı vekilince bildirilen İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün…Esas sayılı takip dosyası, davaya konu çeke ilişkin ihitiyati haciz kararı verilen İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …D. İş sayılı dosyası ve yine çek iptali davası görülen Kocaeli … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyaları dosyamız arasına celb edilip incelenmiştir.
Davalı vekilince davaya konu çeke ilişkin faktoring sözleşmesi, fatura ve bir kısım belge suretleri ibraz olunmuştur.
Dava konusu 25.000 TL miktarlı çekin davalı …Ş. ile dava dışı … Şti. arasındaki faktoring sözleşmesine dayanılarak temlike konu edildiği ve çekteki alacağın … Şti. ile ticari ilişkisi bulunan davacı … arasındaki mal satışından kaynaklandığının dosyaya sunulan fatura örneği ile tevsik edilmiş olduğu dosya içeriğinden anlaşılmaktadır.
Davacı, dava konusu çekin iradesi dışında çalındığını, ödemeden men kararı aldıklarını, ancak çekin davalı … şirketi tarafından icra takibine konulduğunu, çek üzerinde karşılıksz ibaresi yer almamasına rağmen usule aykırı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip yapılarak zarara uğradıklarını, icra ve haciz tehdidi altında dosya borcunu ödemek zorundu kaldıklarını beyan etmiş, davalı …Ş. ise çekin kanuna uygun olarak gerçekleştirilen faktoring işlemi çerçevesinde temlik alındığını, çalıntı iddiasının kendilerine karşı ileri sürülemeyeceğini zira çekin temlikinde ağır kusurlu ve kötüniyetli olmadıklarını savunarak davanın reddini istemiştir.
Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6361 sayılı Finansal Kiralama Faktoring ve Finansman Şirketler Kanunu’nun 9/2. maddesine göre; “faktoring şirketi kurulca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde kambiyo senetlerine dayalı olsa bile, bir mal veya hizmet satışından doğmuş fatura ile tevsik edilemeyen alacaklar ile kurulaca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde tevsik edilemeyen mal veya hizmet satışına bağlı doğacak alacakları devir alamaz ve tahsilini üstlenemez.”
04.02.2015 tarih ve 29257 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “faktoring işlemlerinde uygulanacak usul ve esaslar hakkında yönetmelik” 8/1 madesinde ise; “faturalı alacağa istinaden kambiyo senedi veya diğer senetlerin alınması halinde alınan kambiyo senedi veya diğer senetteki ciro silsilesinde kuruluşa kambiyo senedi ve diğer senedi ciro edip veren kişinin, devralınan faturada alacaklı olarak gözüken kişi ve bu kişiden bir önceki cirantanın veya keşidecinin de faturadaki borçlu ile aynı kişi olması gerekir. Fatura ile kambiyo senedi veya diğer senetteki tutarın uyumlu olmasına dikkat edilir” düzenlemesine yer verilmiştir.
Bu açıklamalar karşısında somut olayın değerlendirilmesine gelince, dava konusu çeki davalı … şirketine temlik eden cirantanın sunulan faturada alacaklı olarak görülen …Şti. (faktoring sözleşmesinin tarafı olan müşteri) ondan bir önceki cirantanın ise faturada borçlu olarak görünen davacı şirket olup, fatura ile çek bedelinin de uyumlu bulunduğu dosya içeriğinden anlaşılmış ve böylece dava konusu çekin 6361 sayılı Yasanın 9/2 ve yukarıda sözü edilen yönetmeliğin 8. maddesi hükmüne uygun şekilde faktoring şirketine devredilmiş olduğu görülmüştür.
Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6102 sayılı T.T.K.’nun 790. maddesine göre; “cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa bile kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde yetkili hamil sayılır”.
Somut olayda dava konusu çekte lehtardan hamile ciro silsilenin tam olduğu, herhangi bir kopukluk bulunmadığı anlaşıldığından davalı …Ş.’nin yetkili hamil olduğunun kabulü gerekmiştir.
6102 sayılı T.T.K.’nun 792. maddesine göre; “çek herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790. maddesine göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çek geri vermekle yükümlüdür.”
6361 sayılı Yasa’nın 9/2 maddesi hükmü ve yukarıda sözü edilen yönetmeliğin 8. maddesi, faktoring şirketlerine, kambiyo senetlerine dayalı olsa bile temlike konu alacağın bir mal veya hizmet satışından doğduğunu fatura ile tevsik etme ve kambiyo senedi ile faturanın uyumlu olduğunu araştırma yükümlülüğünü yüklemiş, 6102 sayılı T.T.K.’nun 790. maddesi ise ciro silsilinde dış görünüş itibari ile kopukluk olup olmadığını inceleme yükümlülüğünü yüklemiştir. Faktoring şirketlerine bunların dışında daha fazla yükümlülük yükleyen bir mevzuat hükmü bulunmamaktadır. Somut olay bakımından tüm dosya kapsamı ve yasal düzenemeler birlikte değerlendirildiğinde 6102. sayılı T.T.K.’nun 792. maddesi gereğince davalı …Ş.’nin dava konusu çeki kötü niyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu hususunda davacı tarafça yeterli ve inandırıcı delil sunulamadığından davanın reddine karar vermek gerekmiş, diğer yandan İİK 72/4 kapsamında verilmiş bir tedbir kararı bulunmadığından ve bu sebepten davalının alacağını geç almış bulunmasından da bahsedilemeyeceğinden davalının kötüniyet tazminatı talebinin de reddine dair aşağıdaki hüküm fıkrası oluşturulmuştur.

H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Yerinde görülmeyen davanın REDDİNE,
2- Davalı yanın kötü niyet tazminatı talebinin İİK 72/4 şartları oluşmadığından REDDİNE,
3-Alınması gereken 44,40-TL harçtan peşin alınan 576,90-TL’den mahsubu ile fazla yatan 532,50-TL’ nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı yana İADESİNE,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı tarafından yapılan 5,20-TL vekalet harcı giderinin davacıdan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve taktir olunan 4.053.60-TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE,
6-Taraflarca HMK 120 madde gereğince yatırdıkları gider/delil avansından kalan miktarın karar kesinleştiğinde talep halinde taraflara İADESİNE,
Dair;taraf vekilleri yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …

Hakim …