Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1039 E. 2019/17 K. 23.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/650
KARAR NO : 2018/1283
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 11/07/2018
KARAR TARİHİ: 27/12/2018
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Alacak davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili 11/07/2018 harç ikmal tarihli dilekçesi ile; müvekkili ile davalı şirket arasında 18/05/2016 tarihli “Çerçeve İşbirliği Sözleşmesi” adıyla bir sözleşme imzalandığını, anılan sözleşme uyarınca tarafların fotovoltaik projeler geliştirip güneş enerjisi üreten santraller kurmakta olduğunu, santrallerde kullanılan güneş panelleri, modüller ve invertörlerin tedariki ile tasarım ve kontrol hizmetleri müvekkili davacı tarafından, yer ve izin temini ile müteahhitlik hizmetleri de davalı şirket tarafından sağlanacağını, davalı şirketin, geçici kabulü yapılan Uşak ili Merkezindeki Karlık’ta bulunan 8.6 MWp kapasiteli fotovoltaik güneş enerjisi elektrik santralini 30/05/2017 tarihli Varlık Alım Sözleşmesi ile Karaoğlu Enerji Anonim Şirketi’ne, toplam 9.991.296,00 Amerikan Doları satış bedeliyle; …Mahallesi Dikenlitarla Mevkiinde bulunan 4.608 MWp kapasiteli fotovoltaik güneş enerjisi elektrik santralini de 05/10/2017 tarihli Soma GES ve Salihli GES Projesi Varlık Alım-Satım Sözleşmesine Ek Sözleşme başlıklı sözleşmelerle, her bir MWp birimi başına 1.226.921,00 Amerikan Doları olmak üzere toplam 5.833.990,02 Amerikan Doları satış bedeliyle sattığını, ancak Uşak Merkez Karlık Projesi’nin satışının üzerinden 1 yıldan fazla; Manisa, … Projesi’nin satışının üzerinden yaklaşık 6 ay geçmiş olmasına rağmen, müvekkilinin Uşak Merkez Karlık Projesi satışından kalan bakiye 570.000,00 Amerikan Doları alacağı ile; … Projesi satışından olan müvekkili alacağının tamamı olan 2.916.995,10 Amerikan Doları olmak üzere, toplam 3.486.995,10 Amerikan Doları alacağının henüz davalı tarafından müvekkiline ödenmediğini, bu nedenle öncelikle Bakırköy 41. Noterliğinden gönderdikleri 09/05/2018 tarihli ve 09233 ile 09234 yevmiye nolu ihtarnameler ile davalı şirketin bu ihlallere son vermesinin ihtar edildiğini, davalı tarafın müvekkili alacaklarını tüm yazılı ve sözlü talep ve ihtarlara rağmen ödemekten imtina ettiğini, tüm bu nedenlerle davalı şirket hisselerine, tespit edilecek gayrimenkullerine, araçlarına ve ortağı bulunduğu şirketlerdeki hisselerine tedbir konulmasına, ihtiyati tedbir taleplerinin reddi halinde, davalı şirketin tespit edilecek banka hesaplarındaki paralarının, davalı şirket hisselerinin ve davalının tespit edilecek gayrimenkullerinin, araçlarının ve ortağı bulunduğu şirketlerdeki hisselerinin teminatsız olarak veya belli bir teminat karşılığında ihtiyaten haczine, dava masrafları ile vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı vekili 07/09/2018 havale tarihli dilekçesi ile; müvekkillerinin güneş enerjisi santrallerinin kurulması işiyle iştigal etmekte olduğunu, bu amaçla 2016 yılında ilgili kurumlara başvurarak değişik yerlerde toplam 116 mw kapasiteli güneş enerjisi santrali (GES) kurmak üzere yetki aldığını ve 21 adet proje geliştirdiğini, müvekkilinin geliştirdiği GES projeleri için gerekli arazileri temin ettiğini, yasal formaliteleri yerine getirdiğini, çağrı mektuplarının aldığını, teknik ekip ve ekipmanının tamamlandığını, projelerin maliyet hesabında, fotovoltaik paneller ve inverterlerin ağırlıklı bir yer tuttuğunu, bu malzemenin temini için araştırma yaparken, davalı ile temasa geçildiğini, davalının kara ortak edilmesi suretiyle panel ve inverterlerin davalı tarafından iş birliği sözleşmesi çerçevesinde temin edilmesi halinde, müvekkilinin de bu malzemenin getireceği finansal yükten kurtulacağının düşünüldüğünü ve bu nedenle davalı ile 18/05/2016 tarihli “Çerçeve İşbirliği Sözleşmesi” başlıklı bir sözleşme imzalandığını, davacının iddiasının aksine projeleri oluşturan ve geliştiren müvekkili şirketin olduğunu, davacının yapması gereken ise projelere inverter ve panel temin etmek suretiyle müvekkilinin üzerindeki finansman maliyetini azaltmak olduğunu, davacının malzeme temini kısmını üstlenmesi ile birlikte projelerin çok daha hızlı bir şekilde hayata geçirilmesini sağlanacağını, imalat süresinin kısalması ile projelerin süresinden önce tesliminin mümkün olacağını, ancak davacıdan kaynaklanan nedenlerle bu düşüncenin gerçekleşmediğini, davanın Soma ve Salihli projelerinden talep ettiği alacağın sözleşmeye uygun olmadığını, zira Soma Kurttutan projesinin alıcısı davacıdan kaynaklanan nedenlerle sözleşmeden döndüğünü, satışın iptal edildiğini, davacının kanaatlerince sorumluluk almamak adına projeden çekildiğini, bu projelerde kullanılan panel ve invertörler davacı tarafından zamanında teslim edilmediğini, projenin süresi içerisinde tamamlamadığını, resmi teslim tarihinin 2018 yılına sarktığını, teslim tarihinin 2018’e sarkması nedeniyle üretilecek elektriğin birim fiyatı için devlet tarafından taahhüt edilen alış bedelinin düştüğünü, projenin %20 gelir kaybına uğradığını, davacının muaccel olmuş herhangi bir alacağının olmadığını, bilakis, sözleşmeye uygun davranmamasından, sözleşme uyarınca teslim etmesi gereken panel ve inverterleri teslim etmemesinden, geç veya ayıplı teslim etmesinden kaynaklanan nedenlerle müvekkiline ve projelere verdiği zarar nispetinde borçlu olması nedeniyle haksız ve yersiz davanın reddine, müvekkilinin alacakları veya uğradığı zarar nedeniyle tazminata ilişkin talep haklarının saklı tutulmasına karar verilmesini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretlerinin karşı yana yükletilmesine, HMK m.329 uyarınca davacının kötüniyetli olması nedeniyle müvekkili tarafından ödenecek avukatlık ücretinin dahi davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
G E R E K Ç E /
Talep davacı ile davalı arasında imzalanan Çerçeve İşbirliği Sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Davacı ile davalı arasında imzalanan sözleşmeden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkin davada, davacı vekili tarafından 26/12/2018 tarihinde e-imzalı olarak sunulan dilekçede, taraflarca sulh olunduğu, bu doğrultuda HMK 123. Maddesi uyarınca davayı geri aldıklarını ve taraflarca yapılan giderlerin de yargılamayı yapan taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili de yine aynı tarihli dilekçe ile davacı yanın davadan feragat ya da davayı geri alma beyanlarını kabul ettiklerini ve kendilerinin de karşı taraftan herhangi bir yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını ve bu doğrultuda yargılamaya yokluklarında son verilip karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı tarafça davanın geri alınmış olması ve davalı tarafında buna açık muvafakati karşısında esas hakkında hüküm tesisine yer olmadığına ve davanın bu nedenle son bulduğunun tespitine ve tarafların aynı yöndeki beyanları doğrultusunda yaptıkları giderlerin üzerlerinde bırakılmasına ilişkin aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı tarafça davanın geri alınmış olması ve davalı tarafında buna açık muvafakati karşısında esas hakkında hüküm tesisine yer olmadığına ve davanın bu nedenle son bulduğunun tespitine,
Taraflarca yapılan giderlerin üzerlerinde bırakılmasına,
2-Alınması gereken 35,90 TL harçtan peşin alınan 281.101,81 TL harcın mahsubu ile bakiye 281.065,91 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Tarafların taleplerine binaen vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Tarafların HMK 120 madde gereğince yatırdığı gider/delil avansından kalan miktarın karar kesinleştiğinde taraflara İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda HMK’nun 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.
Başkan …
Üye …
Üye …
Katip …