Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1016 E. 2020/583 K. 28.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/1016 Esas
KARAR NO:2020/583

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:26/10/2018
KARAR TARİHİ:27/10/2020

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle: Müvekkili şirketin davalı borçlu firmaya fuar lojistik hizmeti verdiğini, buna karşılık olarak 10.138 euro bedelli, 29.05.2018 tarihli, …-… numaralı fatura gönderildiğini, davalı yanca 3.500 euro ödeme yapılmış kalan bakiye bugüne kadar ödenmediğini, peşin ödemeli ve gecikme halinde %5 aylık vade farkı kesinlemesi kararlaştırılan faturaya ilişkin bakiye alacak tüm görüşmelere rağmen ödenmeyince müvekkili tarafından davalıya … Noterliği’nin 19.09.2018 tarih, … yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edildiğini, fatura bakiyesinin ödenmesi aksi takdirde yasal yollara başvurulacağı ihtar edildiğini, 20.09.2018 tarihinde tebliğ alınan ihtarnameye istinaden bakiye alacak ödenmeyince davalı aleyhine … İcra Müdürlüğü’ nün… E. Sayılı dosyasından ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının icra takibine itiraz etmesi üzerinde işbu davanın açılması zarureti olduğu belirtilerek; davalının icra takibine vaki itirazının iptaline, davalının alacağın %20′ si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
S A V U N M A /
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Başlatılan icra takibinin haklılığının taraflarınca anlaşılamadığından icra takibine itiraz edildiğini, Davacı tarafça gösterilen tanık delilinin iş bu uyuşmazlıkta hükme esas alınamayacağını, davada ispat yükünün davacı tarafa ait olduğunu, müvekkiline ait ticari kayıtlarla davacının iddia etmiş olduğu alacağın uyuşmadığını, alacak var ise bile faiz isteminin haksız olduğunu savunmuş, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
G E R E K Ç E /
Dava; İİY’ nin 67 maddesi uyarınca açılmış; “İtirazın İptali” davası niteliğindedir.
Taraf delilleri toplanmış, icra dosyası celp edilmiş, bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Celp edilen …. İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı icra dosyası incelendiğinde; 05/10/2018 tarihli 6.638,00 Euro bedelli alacak dolayısıyla davacı- alacaklı tarafından davalı- borçlu aleyhine, 6.638,00 Euro asıl alacak, 1.393,98 Euro asıl alacağa işlemiş faiz olmak üzere toplamda; 8.031,98 Euro üzerinden icra takibi başlatıldığı, davalı yanın icra takibine itirazı üzerine takibin durduğu ve işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı- alacaklı tarafından davalı- borçluya keşide edilen …. Noterliğinin 19/09/2018 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesi incelendiğinde; ihtarnamenin tebliğinden itibaren 7 günlük süre içerisinde 6.638,00 Euro’nun ödenmesinin ihtar edildiği, ihtarnamenin 20/09/2018 tarihinde tebliğ edildiği, temerrüdün ise 28/09/2018 tarihinde oluştuğu anlaşılmıştır.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, ticari defter ve kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
Davalı kayıtlarının incelemesinde ilişkin olarak yazılan talimat üzerine aldırılan bilirkişi raporunda; davalı yanın ticari defterlerinin sunulmadığından inceleme yapılamadığına ilişkin bilirkişi raporu tanzim edildiği görülmüştür.
Davacı kayıtları üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesinde; davacı şirketin 2018 ticari defterlerinin TTK 64., HMK 222. İle VUK 182 ve 221 maddelerine uygun ve tam olarak eksiksiz yerine getirildiği, talimat dosyasından davalı defterlerinin incelenmesi noktasında bilirkişi görevlendirilmiş ise de davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarını sunmaması üzerine dosyanın bila ikmal iade edildiği, davacı şirketin kayıtlarıyla örtüşen muavin kayıtlardan; icra takibine konu edilen alacağın 2018 yılındaki fatura ve ödemeden oluştuğunun anlaşıldığı, 29/05/2018 tarihli … numaralı ve 10.138,00 Avro (54.405,57 TL) tutarlı faturanın davacı şirket tarafından düzenlendiği ve ticari defterlerine kaydedildiğinin görüldüğü, davalı tarafından 09/05/2018 tarihinde 3.500 Avro (17.791,90 TL) tutarlı ödeme yapıldığı, başka ödeme yapılmadığının tespit edildiği, mahkemece celbedilen BS ve BA formlarının incelenmesinde, faturanın davacı tarafından Mayıs 2018 dönemine ilişkin BS formu ile beyan edildiği, davalı tarafından beyan edilen BA formlarından davacı tarafından düzenlenen bir faturanın kaydedilmediğinin görüldüğü, dosyaya sunulu taşıma belgeleri yer alsa da uzmanlık alanı dışında olduğundan değerlendirilememiş olduğu, 29.05.2018 tarihli, … nolu ve 10.138,00 Eur tutarlı fatura karşılığında mal ve hizmet verilip verilmediği, verilmiş ise fatura tutarının kadr_i maruf olup olmadığı hususlarında uluslararası taşımacılık uzmanı bilirkişiden rapor alınabileceği belirtilmiştir.
Akabinde bilirkişi heyetine taşıma konusunda uzman bilirkişi de eklenmek suretiyle ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Tanzim edilen bilirkişi raporunda özetle;
Bilirkişi …’in dosyada mübrez raporunda, davacı yanın defterlerini titizlikle inceleyerek ayrıntılı raporunu vermiş olduğu, hazırlanan rapora göre, davacının alacağının varlığı ayrıntılı olarak saptanmış olduğu;
Heyetince ayrıca …-…’e Fuar organizasyonu ile ilgili Uluslararası taşımanın yapılıp yapılmadığı ve daha önceki raporda saptanan alacağın kadri maruf (günün koşullarına uygun) olup olmadığı hususunu incelemiş olduğu;
Öncelikle Davacı Taşımacının kusursuzluğunun kıstaslarının TTK ve olayımızda uygulanması gerekli ve özel hüküm olan CMR mevzuatına göre açıklamak gerektiğini; Davanın odak noktası somut olaydaki verilere uygun olarak TTK 898. maddesindeki ve olayımıza uygulanmak zorunda olan özel hüküm olan CMR 10. Ve l7-l8. maddeleri taşıyıcının genel sorumluluk ve sorumluluktan kurtulma hallerini aşağıdaki gibi özetlenebileceği, buna göre; Kanunun 875 ve 878,maddelerindeki öngörülen sorumluluk hallerinden farklı olarak, ziya ve hasarın a)Taşıyıcı değerli maden,taş,mücevher,posta pulu,madeni para,belge ve kıymetli evrak taşıyorsa b)Gönderen tarafından yapılan paketleme ve veya etiketleme yetersizse e)Taşınan eşya gönderen tarafından işleme tabi tutulmuş, yüklenmiş veya boşaltılmışsa d) Taşıyıcı tarafından ambalajlanmamış eşya taşınması sebeplerden kaynaklanması durumunda, taşıyıcının sorumluluktan kurtulacağını, Uluslararası Taşıma özel hükmü olan CMR Anlaşması 17. madde ve Alman TK 425. maddeleri de aynı hükmü ihtiva ettiği;
Davamızın ve somut olayın odak noktası olan TTK 875. maddesinin üç fıkrasının açıklanmasında, Birinci fıkranın taşıyanın sorumluluğuna ilişkin ilkeyi ortaya koyduğunu, yani taşıyanın sorumluluğunun eşyanın teslim alınmasından başlayıp ve gönderilene teslime kadar devam ettiği, sorumluluğun ziya ve hasar ile gecikmeyi kapsadığı, ziya ve hasar eşyaya verilen zararı ifade ettiğinden eşyanın iyi korunması durumunu da içerdiği, ziya’nın eşyanın yitip vc yok olmasını tanımladığı, hasarın ise eşyanın varlığını korumakla birlikle zarara uğraması olduğu; İkinci fıkranın zararın oluşmasında gönderinin veya gönderilenin davranışı veya ayıbı etkili olmuşsa zararın paylaşılması ilkesini kabul ettiği, tazminatın kapsamını tayininde ve paylaştırma ilkesi bağlamında yargıcın adil ve amaca uygun takdirine bırakılmış olduğu; Üçüncü fıkranın, gecikme halinde taşıma ücretinin gecikmeye oranlılı olarak indirileceği, indirim kararının zararın varlığına bağlı olmadığı, zarar olmasa bile indirim yapılacağı, meğerki taşıyıcı her türlü özeni gösterdiğini ispat etmiş olsun;
TTK 898.maddesinin, taşıyıcının sorumluluktan kurtulma halini açıkladığını, dava konusu olaya uygun olarak anılan maddenin açıklanmasında; Taşınan eşyanın niteliğine uygun olarak taşıyıcının sorumluluğunun düzenlenmiş olduğu, yasada belirlenen malların niteliğinin taşıyıcı lehine bir karine teşkil ettiği, mallarla ilgili karinenin aksinin ispatı gönderene düştüğü, taşıyıcı yasanın ilgili maddesinde belirtilen ve özellikle eşyanın niteliğinden kaynaklanan veya diğer sorumsuzluk hallerinden yararlanabilmek için üzerine düşen tüm önlemleri almış ve talimatlara uygun hareket etmiş olması gerektiği;
Bilirkişi Heyetleri tarafından yukarıda belirlenen kıstaslara göre gerekli incelemeyi yapmış oldukları, bu bağlamda Taşıyıcının kendisine düşen edimi ifa etmiş malları …’den … fuar sahasına taşımış ve fuar organizasyonunu yapmış olduğu; Taşıyıcının yukarıda ayrıntılı olarak belirlenen yasa hükümlerine ve bilirkişilik görev kadrajında tatbikattan edindikleri izlenimlere göre teslim aldığı malı tam ve eksiksiz olarak fuar alanına getirmiş olduğu; Bu bağlamda ayrıntılı olarak belirlenen TTK vc CMR bükümleri vc ilgili mevzuat, tatbikat ve yerleşik örf ve adet kurallarına göre taşımada bir kusur görülmemiş olduğu, Keza davanın odak noktası sayılan fuar organizasyonunun da tam ve eksiksiz olarak davacı yanca gerçekleştirilmiş olduğu;
Bu bağlamda CMR 17. maddeye göre davacının somut olayda kusuru bulunmadığı;
Yukarıda açıkladığımız gibi daha önce hazırlanan rapor ile davacı defterleri üzerinde yapılan incelemede 29/05/2018 tarihli vc … Nolu fatura ile davacının 10.138,00 Euro (54.405,57 TL) alacağı olduğu subut bulmuş olduğu, bu alacağın 3.500.00 Euro (17.791,90 TL.)’ sunun davalı yanca ödendiğinin davacı tarafın kabulünde olduğu;
Bu bağlamda yapılan hizmet karşılığı düzenlenen fatura tutarının kadri maruf (piyasa koşullarına uygun) olup olmadığının incelenmesinde; Öncelikle davalı yanın hukuki- usuli itirazları belirtmekle birlikte, Taşımanın yapılıp yapılmadığı,…’te fuar hizmelinin verilip verilmediği konusunda bir cümle olsun itiraz, açıklama, defi bildirmemiş, bu konuda hiçbir delil ve belge sunmamış olduğu, Hukuki-usuli itirazların zaten bilirkişilik görevinin dışında olduğu; Bu bağlamda dosya üzerinde yaptıkları kapsamlı incelemede, …’den …’e davacı yanın tır kamyonları ile fuar malzemelerinin …’e taşınmış ve Fuar mahalline tam ve eksiksiz olarak teslim edilmiş olduğu, bu hususların davacı yanca sunulan deliller ile kanıtlanmış olduğu ve 10.138,00 Euro tutarlı faturanın kadri maruf (günün piyasa koşullarına uygun) olduğu;
İşlemiş faize ilişkin yapılan değerlendirmede; Davacı/alacaklı vekili tarafından …. Noterliğinin 19/09/2018 tarihli ve … yevmiye nolu ihtarnamesi keşide edilerek ihtarnamenin tebliği tarihinden itibaren 7 gün içerisinde 6.638,00 EUR’nun ödenmesinin ihtar edilmiş olduğu, incelemeye sunulan tebliğ şerhine göre ihtarname 20/09/2018 tarihinde tebliğ edilmiş olup tebliğ tarihinden 7 gün sonrası 28/09/2018 tarihinde temerrütün gerçekleşmiş olduğu, davacı tarafından, icra talebinde fatura tarihinden itibaren işlemiş faiz hesaplanmış olsa da kesin vade belirlenmeyen fatura alacağına ilişkin temerrüdün ihtarnamenin tebliğ tarihi itibarıyla gerçekleştiği, fatura üzerinde “geciken ödemelerden aylık %5 vade farkı uygulanır” ibaresi yer almakta olup 05/10/2018 takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan 6.638,00 E UR asıl alacak ve 77.44 EUR işlemiş faiz olmak üzere 6.715,44 EUR alacaklı olduğunun hesaplandığı, 05/10/2018 tarihli takip talebinde kullanılması gereken döviz kuru, 04/10/2018 günü 15:30” da belirlenen gösterge niteliğindeki TCMB efektif EUR satış kuru 7,0620 olup alacağın karşılığı 47.424.44 TL olarak bulunmuş olduğu;
Sonuç olarak; Dosyada bulunan bilgi vc belgelerin incelenmesi ile yukarıda yapılan tespitler ve yürürlükteki mevzuat hükümleri çerçevesinde yapılan değerlendirmeler sonucunda; Davacı tarafın usul ve yasaya uygun olarak tutulmuş ticari defterlerinin sahibi lehine delil kudretine haiz olduğu; … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Talimat sayılı dosyası üzerinden davalı şirketin ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi için bilirkişi görevlendirilmişse de davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarını sunmaması üzerine dosyanın bila ikmal iade edildiği; Dava konusu icra takibinin dayanağı hesap ilişkisinin 2018 yılındaki fatura ve ödemeden oluştuğu; 29/05/2018 tarihli, … nolu ve 10.138,00 EUR (54.405,57 TL) tutarlı faturanın davacı şirket tarafından düzenlendiği ve ticari defterlerine kaydedildiği; davalı tarafından 09/05/2018 tarihinde yapılan 3.500,00 EUR (17,791,90 TL) tutarlı ödemenin de davacı şirket ticari defterlerinde kayıtlı olduğu; Davacı tarafın BS ve davalı tarafın BA formlarının incelenmesi neticesinde, davacı tarafından düzenlenen faturanın Mayıs 2018 dönemine ilişkin BS formu ile beyan edildiği; ancak davalı tarafından beyan edilen BA formlarında, davacı şirket tarafından düzenlenen bir faturanın yer almadığı; 29/05/2018 tarihli, … nolu ve 10.138,00 EUR (54.405,57 TL) tutarlı fatura karşılığında mal veya hizmet verildiğinin anlaşıldığı; fatura tutarının kadri maruf olduğu; davacı tarafın edimlerini yerine getirmiş olmasına rağmen davalı tarafın fatura borcunun 6.638,00 EUR tutarındaki kısmını ödemediği; 05/10/2018 takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan 6.638,00 EUR asıl alacak ve 77,44 EUR işlemiş faiz olmak üzere toplam 6.715,44 EUR alacaklı olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Bilirkişi heyeti raporu denetime elverişli ve karar vermeye uygun bulunmuştur.
Toplanan deliller ve alınan bilirkişi heyeti raporuna göre yapılan değerlendirmede;
Davacı tarafın usul ve yasaya uygun olarak tutulmuş ticari defterlerinin sahibi lehine delil kudretine haiz olduğu;
… Asliye Ticaret Mahkemesinin … Talimat sayılı dosyası üzerinden davalı şirketin ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi için bilirkişi görevlendirilmişse de davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarını sunmaması üzerine bilirkişi tarafından incelemenin yapılamadığı;
Dava konusu icra takibinin dayanağı hesap ilişkisinin 2018 yılındaki fatura ve ödemeden oluştuğu; 29/05/2018 tarihli, … nolu ve 10.138,00 EUR (54.405,57 TL) tutarlı faturanın davacı şirket tarafından düzenlendiği ve ticari defterlerine kaydedildiği; davalı tarafından 09/05/2018 tarihinde yapılan 3.500,00 EUR (17,791,90 TL) tutarlı ödemenin de davacı şirket ticari defterlerinde kayıtlı olduğu; Davacı tarafın BS ve davalı tarafın BA formlarının incelenmesi neticesinde, davalı tarafından düzenlenen faturanın Mayıs 2018 dönemine ilişkin BS formu ile beyan edildiği; ancak davalı tarafından beyan edilen BA formlarında, davacı şirket tarafından düzenlenen bir faturanın yer almadığı;
29/05/2018 tarihli, … nolu ve 10.138,00 EUR (54.405,57 TL) tutarlı fatura karşılığında davacı tarafından mal veya hizmet verildiği; fatura tutarının kadri maruf olduğu; davacı tarafın edimlerini yerine getirmiş olmasına rağmen davalı tarafın fatura borcunun 6.638,00 EURO tutarındaki kısmını ödemediği; 05/10/2018 takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan 6.638,00 EURO asıl alacak ve 77,44 EURO işlemiş faiz olmak üzere toplam 6.715,44 EURO alacaklı olduğu sonuç ve vicdani kanaatine ulaşılmıştır.
Davacı tarafça başlatılan …. İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı icra dosyasında 6.638,00 Euro asıl alacak, 1.393,98 Euro asıl alacağa işlemiş faiz olmak üzere toplamda; 8.031,98 Euro üzerinden icra takibi başlatıldığı anlaşılmakla, asıl alacak talebinin yukarıda yapılan tespitler ile uyumlu ve yerinde olduğu değerlendirilmiştir.
Davacı/alacaklı vekili tarafından …. Noterliğinin 19/09/2018 tarihli ve … yevmiye nolu ihtarnamesi keşide edilerek ihtarnamenin tebliği tarihinden itibaren 7 gün içerisinde 6.638,00 EUR’nun ödenmesinin ihtar edilmiş olduğu, incelemeye sunulan tebliğ şerhine göre ihtarname 20/09/2018 tarihinde tebliğ edilmiş olup tebliğ tarihinden 7 gün sonrası 28/09/2018 tarihinde temerrütün gerçekleşmiş olduğu, davacı tarafından, icra talebinde fatura tarihinden itibaren işlemiş faiz hesaplanmış olsa da kesin vade belirlenmeyen fatura alacağına ilişkin temerrüdün ihtarnamenin tebliğ tarihi itibarıyla gerçekleştiği, fatura üzerinde “geciken ödemelerden aylık %5 vade farkı uygulanır” ibaresi yer almakta olup 05/10/2018 takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan 6.638,00 Euro asıl alacağı için 77.44 Euro işlemiş faiz talep edebileceği hesaplanmıştır. Bu kapsamda fazlaya dair işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı değerlendirilmiştir.
Davalı tarafça, icra takibinde borca ve faize itiraz edilmiş ve açılan davanın reddi talep edilmiş ise de mahkememizce yerinde bulunan 6.638,00 EURO asıl alacak ve 77,44 EURO işlemiş faiz olmak üzere toplam 6.715,44 EURO alacak yönünden, itirazlarının soyut kaldığı, bir ödeme iddiasının bulunmadığı, hizmetin sunulmadığına ilişkin bir belge delil sunulmadığı, bilirkişi incelemesine ticari defter ve kayıtlarını sunmadığı anlaşılmakla itirazlarına itibar edilmemiştir.
Bu nedenler ile, davanın kısmen kabulü ile, Davalı borçlunun …. İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının 6.638,00 Euro asıl alacak, 77,44 Euro işlemiş faiz olmak üzere toplam 6.715,44 Euro alacak yönünden İPTALİNE, takibin bu miktarlar üzerinden asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4-a maddesi uyarınca faiz işletilmek suretiyle DEVAMINA, Fazlaya dair istemin REDDİNE karar verilmiş, ayrıca davacı tarafça icra inkar tazminatı talep edildiği anlaşılmakla, alacak likit olduğundan davacı lehine hükmolunan 6.715,44 Euro alacağın %20 sine tekabül eden 1.343,09 Euro icra inkar tazminatına hükmedilmiş, bunun dışında davalı yanca kötü niyet tazminatı talep edilmiş ise de davacının kötü niyetli olarak icra takibine giriştiği hususunun ispatlanmamış olması karşısında davalının bu talebinin de reddine karar verilmiş ve bu kapsamda aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE; Davalı borçlunun …. İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının 6.638,00 Euro asıl alacak, 77,44 Euro işlemiş faiz olmak üzere toplam 6.715,44 Euro alacak yönünden İPTALİNE, takibin bu miktarlar üzerinden asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4-a maddesi uyarınca faiz işletilmek suretiyle DEVAMINA,
2- Fazlaya dair istemin REDDİNE,
3-Hükmolunan 6.715,44 Euro alacağın %20 sine tekabül eden 1.343,09 Euro icra inkar tazminatının davalı borçludan alınarak davacı alacaklıya ÖDENMESİNE,
4-Davalı borçlu yanın kötü niyet tazminat talebinin REDDİNE,
5-Alınması gereken 2.937,99-TL nisbi ilam harcından peşin alınan 690,27 TL harcın mahsubu ile eksik kalan 2.247,72 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacının ilk dava açılırken peşin olarak yatırdığı 690,27 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacının yaptığı 35,90 TL başvurma harcı parası, 2.050,00 TL bilirkişi ve talimat masrafı, 188,00 TL müzekkere ve davetiye posta masrafı olmak üzere toplam; 2.273,90 TL yargılama masrafının davanın kabul edilen miktarına göre 1.910,07 TL’ sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, arta kalan masrafın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 6.391,26 TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 3.400,00 TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
9-Tarafların HMK 120 madde gereğince yatırdığı gider avansından kalan miktarın karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, karar taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK’nun 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 27/10/2020

Katip …e-imza

Hakim …e-imza