Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/968 E. 2022/711 K. 08.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/968 Esas
KARAR NO :2022/711

DAVA:İtirazın İptali(Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:03/11/2017
KARAR TARİHİ:08/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
D A V A /
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle: Müvekkili şirket … ile davalı borçlu … Hiz. İnş. Tur Otom. Gıda San. Ve Tic. Ltd. Şti. arasında 23.05.2017 tarihli Akaryakıt Satış Sözleşmesi imzaladığını, müvekkili şirket tarafından müşteri şirkete (…) avantajlı yakıt alımı sağladığı sistem, hizmet ve bu hizmetin bedelinin ödenmesine ilişkin şartlar Satış Sözleşmesi’nin konusunu oluşturmakta olduğunu, işbu davanın konusunu oluşturan alacak, yukarıda belirtilen sözleşmeden doğan alacaklara ilişkin kesilmiş faturalardan kaynaklanmakta olduğunu, müvekkili şirketin tüm sözlü ve yazılı uyarılarına rağmen borcun ödenmemesi sonucunda alacağın tahsili için…. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı borçlu şirket borca ve faize itiraz ederek takibi durdurduğunu, davalının borcu olmadığına dair beyanları kötü niyetli ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davalı borçlu ile müvekkili şirket arasında sözleşmeye dayanan bir ticari ilişki olduğu, cari hesap ekstresi bakiye bedellerinin ödenmediği ve alacağının muaccel olduğu yapılacak bilirkişi incelemesi neticesinde tespit olunacağını, bu sebeple Sayın Mahkeme huzurunda işbu itirazın iptali davasını açma zarureti hasıl olduğunu, fazlaya dair haklarımız saklı kalmak kaydıyla, davalının…. İcra Müdürlüğü’ nün … E. Sayılı dosyasına yapmış olduğu haksız ve kötü niyetli itirazının iptaline, takibin faizi ve ferileri ile beraber devamına, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına, masraf ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından…. İcra Müdürlüğü … sayılı dosyası ile icra takibi başlatılan müvekkili tarafından davacıya karşı takibe konu herhangi bir borcu bulunmadığı gerekçesiyle icra takibine itiraz edildiğini ve itiraz neticesinde icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiğini, söz konusu takibin durdurulması neticesinde karşı taraf işbu davayı ikame ederek takibin devamına talep etmiş ise de bahse konu icra takibi gibi ikame edilen bu dava da haksız bir dava olduğunu, müvekkili şirket ile karşı taraf arasında bir ticari ilişki bulunsa da iddia edildiği gibi müvekkili şirketin davacıya herhangi bir borcu bulunmamakta olup aralarındaki ticari ilişkiye istinaden kesilen faturalara ilişkin yapılan ödemeler ve makbuzları sunduklarını, davacı işbu davayı ve itiraz edilen icra takibini kötüniyetli ve haksız olarak ikame etmiş olduğunu, müvekkili şirketin yapmış olduğu ödemeler mahkemenize sunulan makbuzlardan da anlaşılacağı üzere davacıya karşı herhangi bir borcu bulunmamakta olduğunu, fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava hakkımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik; işbu davanın reddine, haksız ve kötüniyetli olarak işbu davayı ikame eden davacıya takip konusu alacak miktarının %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
G E R E K Ç E /
Dava; Davacı alacaklı tarafça, cari hesap alacağının tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyası ile başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraf delilleri toplanmış, davalı şirketin açık adres bilgileri celp edilmiş, dava konusu icra dosyası celp edilmiş, bilirkişi incelemeleri yaptırılmıştır.
Dava konusu…. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyasının incelenmesinde; Davacı alacaklı tarafından davalı borçluya karşı cari hesap alacağının tahsili amacıyla 1.987,39 TL asıl alacak ve 172,52 TL vade farkı olmak üzere toplam 2.159,91 TL alacak üzerinden 13/10/2017 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı borçlunun 26/10/2017 tarihinde takibe itirazı üzerine icra takibinin durduğu anlaşılmıştır.
Davacı tarafından dosyaya sunulan sözleşmenin incelenmesinde, “AKARYAKIT SATIŞ SÖZLEŞMESİ” başlıklı olduğu, sözleşme üzerinde davalı şirketin kaşesi ve üzerinde imzanın bulunduğu, sözleşmenin imza tarihinin 23.05.2017 sözleşmenin geçerli olduğu tarihin 01.06.2017 olarak kararlaştırıldığı anlaşılmıştır.
Davalı ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi kapsamında talimat yoluyla uzman bilirkişi Kadir Kantar’dan alınan 15.03.2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle ve sonuç olarak, davalı tarafın 2016 ve 2017 yılına ait ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, davalı şirketin kayıtlarına göre, davalının davacıya 15,35 TL borcu olduğunun tespit edildiği bildirilmiştir.
Davacı ticari defter ve kayıtlarınında incelenmesi suretiyle dosya kapsamında uzman SMMM bilirkişi …’tan alınan 30/06/2021 tarihli bilirkişi kök raporunda özetle ve sonuç olarak; Taraflarca incelemeye ibraz edilen 2017-2018 yılı yasal defterlerin açılış ve
kapanış tasdiklerinin yasal süresinde yaptırıldığı (ticari defterlerin delil niteliği
açısından genel manada bkz: Prof. Dr. Sabih Arkan, TİCARİ İŞLETME
HUKUKU, 24. tıpkıbasım; Ankara 2018, sh. 388 vd.) , davacının yasal defterlerinde davacı tarafın dava konusu cari hesap ekstresi
yönünden davalıdan 1.987,40.- TL tutarında alacaklı olarak göründüğü, davalının yasal defterlerinde inceleme yapılmış olan bilirkişi raporuna göre davalının davacıya 15,35.-TL borcunun göründüğü,
Sayın Mahkemenizce dava konusu cari hesap bakiyesinin tahsiline hak
kazanıldığı kanaatine ulaşılır ise vade farkı şartlarına ilişkin dosyada herhangi bir
bilgi veya belge bulunmamasından ötürü taraflarca imzalanmış bir anlaşma olup
olmadığı hususunun izaha muhtaç olduğu, davacı tarafından ödenmediği iddia edilen faturalara 3095 sayılı kanun Maddesinde belirtilen ticari işlerde temerrüt faiz oranının %13,75 olduğu
durumda vade farkı tutarının 69,10.-TL olduğu,
sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Bilirkişiden alınan 31/03/2022 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle ve sonuç olarak; Tarafına iletilen, tüm dosya münderecatı ve tarafların kayıtları üzerinde yapılan incelemeler
sonrasında ve yukarıda paylaşılan bilgiler ışığında nihai karar Sayın Mahkeme’nize ait olmak
üzere;
Davalı tarafından incelemeye sunulan cari ekstre ile davalı yanın kayıtlarına dair hazırlanan
bilirkişi raporu üzerinde cari ekstre incelenmiş olup, davaya konu takip konusu edilen
1.987,39.-TL asıl alacağın davacı dilekçesinde belirtilen faturalardan oluşmadığı, davacı yanca e-arşiv olarak düzenlenen faturaların davalı yanın hesap ekstresinde kayıtlı
olduğu, davacı yan iddianamesinde belirtilen faturalara dair hizmetin verilmiş olma durumunun
davalı ekstresi üzerinde görüldüğü, tarafların muhasebesel açıdan evrak kayıt düzeninde mutabık olmadıkları, taraflar arasındaki
mutabık olmama durumunun kök rapor içerisinde belirtilen faturalardan oluştuğu, faturaların
davalı tarafından alınıp alınmadığına dair dosya içerisinde belge bulunmadığı, alındı ise
faturaya sekiz gün içinde bir itirazın olduğuna ilişkin davalının herhangi bir beyanı
bulunmadığı, tarafların yasal defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin yasal süresi içerisinde yaptırıldığı,
HMK m. 222 gereği kendi lehine delil olarak kabul edilebilmesi hususunun Sayın
Mahkemenizin takdirinde olduğu,
Taraflar arasında cari bakiye farkını oluşturan faturalar üzerinden 3095 sayılı kanunun
2.maddesi uyarınca %13,75 temerrüt faizi üzerinden asıl alacağa işlemiş faiz tutarının 150,27.-
TL olarak hesaplandığı bildirilmiştir.
İddia, savunma, dosya kapsamında toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporlarının bir bütün olarak değerlendirilmesinde;
Davacı alacaklı tarafından davalı borçluya karşı cari hesap alacağının tahsili amacıyla 1.987,39 TL asıl alacak ve 172,52 TL vade farkı olmak üzere toplam 2.159,91 TL alacak üzerinden 13/10/2017 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı borçlunun 26/10/2017 tarihinde takibe itirazı üzerine icra takibinin durduğu anlaşılmıştır.
Davacı alacaklı tarafça, cari hesap alacağının tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyası ile başlatılan icra takibine vaki itirazların haksız olduğu ileri sürülerek itirazın iptali, takibin devamı ve davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesi talep edilmiştir.
Davalı borçlu tarafça, icra takibinde, sebep belirtilmeksizin dosyadan doğan borca ve ferilerine itiraz edilmiş, cevap dilekçesinde de, aradaki ticari ilişki kabul edilmiş, ancak davacı alacaklı tarafa ticari ilişkiden doğan tüm borcun ödendiği ileri sürülerek davanın reddi ile davalı lehine kötü niyet tazminatına hükmedilmesi talep edilmiştir.
İtirazın iptali davalarında kural olarak ispat külfeti öncelikli olarak davacı alacaklı tarafa ait olup, taraflar arasındaki ilişkinin ve alacağın varlığının ispatlanması gerekmektedir. Bu ispat yerine getirildiği takdirde ispat külfeti davalı borçlu tarafa geçecek ve borcun istenebilir olmadığını, ödendiği hususlarını ispat etmesi gerekecektir.
Ticari defterlerin ibrazı ve delil olması başlıklı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) hükümlerine göre: Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2).Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Diğer tarafın 2. Fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi halinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz (HMK 222/3). Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
Dosya kapsamında toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporlarına göre, taraflar arasında ticari ilişkinin olduğu, her iki tarafın ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun tutulduğu, davacının kendi kayıtlarına göre davalıdan 1.987,40 TL alacaklı olduğu, davacı tarafça düzenlenen bir kısım faturaların davalı taraf kayıtlarında yer almadığı, davalı tarafa iletildiğine dair dosya kapsamında bir delil olmadığı, davalının kayıtlarına göre ise davacının davalıdan 15,35 TL alacaklı olduğu, tarafların ticari defter ve kayıtlarının birbiri ile örtüşmediği, bu kapsamda tarafların ticari defter ve kayıtlarının HMK’nın 222/3 maddesi uyarınca tek başına kendi lehlerine delil olarak kabul edilemeyeceği, davacı tarafça düzenlenen bir kısım faturaların davalı tarafa tebliğine dair dosya kapsamında bir delil bulunmadığı, bu kapsamda icra takip tarihi itibarı ile, davacının, davalıdan, davalı kayıtlarında yer alan 15,35 TL miktarında alacağının bulunduğu, davacının fazlaya dair alacak talebini ise ispatlayamadığı, davalının ise kendi defterlerinde kayıtlı olan 15,35 borcuna ilişkin ödeme yaptığına dair bir ispatı bulunmadığı değerlendirilmekle, dava konusu icra takibinde, davacının davalıdan 15,35 TL Asıl alacak talep edebileceği, temerrütün icra takip tarihinde oluştuğu, davacının fazlaya dair asıl alacak ve işlemiş faiz taleplerinin yerinde olmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Tüm bu nedenler ile;
Davanın Kısmen kabulü ile, davalı borçlunun dava konusu…. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının, 15,35 Asıl alacak olmak üzere toplam 15,35 TL üzerinden iptaline, takibin bu miktar üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle devamına, Fazlaya dair istemin reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafça icra inkar tazminatı talep edildiğinden, davalı borçlu itirazında kısmen haksız bulunduğundan hükmolunan 15,35 TL alacağın %20’si oranında hesap ve takdir edilen 3,07 TL İcra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Davalı tarafça kötü niyet tazminat talebinde bulunulmuş ise de, İİK’nın 67/2 maddesine göre kötü niyet tazminatına hükmedilebilmesi için takibin haksızlığının yanı sıra kötü niyetli takip yapılması gerekli olup kötü niyetli takip yapıldığına dair dosya kapsamında bir ispat bulunmadığından bu talebin reddine karar verilmiştir.
Bu kapsamda aşağıdaki şekilde hüküm kurularak yargılama sonuçlandırılmıştır.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE; Davalı borçlunun dava konusu…. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının, 15,35 Asıl alacak olmak üzere toplam 15,35 TL üzerinden İPTALİNE, Takibin bu miktar üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle DEVAMINA,
Fazlaya dair istemin REDDİNE,
2-Hükmolunan 15,35 TL alacağın %20’si oranında hesap ve takdir edilen 3,07 TL İcra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
3-Davalı yanın kötü niyet tazminat talebinin REDDİNE,
4-Alınması gereken 80,70-TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin olarak yatırılan 36,89-TL’den mahsubu ile bakiye 43,41-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
5-Davacı tarafından yapılan 31,40 TL başvurma harcı parası, 218,00 TL müzekkere ve davetiye posta masrafı, 1.700,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.949,40 TL yargılama masrafının davanın kabul ret oranı göz önünde bulundurularak hesaplanan 13,85-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE, fazlasının kendisi üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir edilen 15,35-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca davanın reddedilen miktarı üzerinden hesap ve takdir edilen 2.144,56-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ÖDENMESİNE,
8-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, miktar yönünden KESİN olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/11/2022

Katip …
 e-imzalıdır

Hakim …
 e-imzalıdır