Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/941 E. 2021/773 K. 02.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/941 Esas
KARAR NO:2021/773

DAVA:Tazminat
DAVA TARİHİ :27/10/2017
KARAR TARİHİ:02/11/2021

Davacı vekili tarafından davalılar aleyhine mahkememize açılan Tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda;
D A V A /
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle: 30.10.2016 tarihinde sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı araçların çarpışması neticesinde … plakalı araçta yolcu olan müvekkilinin yaralandığını, müvekkilinin Maliye Bakanlığında Memur olduğunu, 2017 yılının 9. Ayında toplam 4.198,35 TL maaş aldığını, bu kazadan sonra müvekkilinin … … Üniversitesi Hastanesinde tedavi olduğunu, davacının yaralandığı bu olay ile ilgili olarak yürütülen yargılama … Cumhuriyet Başsavcılığı … Soruşturma Numaralı dosya ile yapıldığını, kazaya karışan … plakalı aracın sigortası olmadığından dolayı … Hesabına başvuru yapılma zorunluluğu hasıl olduğunu, kazaya karışan … Plakalı araç … … A.Ş.’ de …poliçe numarasıyla sigortalandığını, konuyla alakalı olarak davalılara başvuru yapıldığını, davalı … …’ nın bu kapsamda … numaralı dosya oluşturduğunu, … Hesabında da … numaralı hasar dosyası oluşturduğunu, tüm evrakların gönderildiğini ancak ödeme yapılmadığını, bu kapsamda fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ve başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle beraber, tedavi giderleri ve sürekli işgöremezlik nedeniyle 500 TL maddi tazminatın davalılardan tahsiline, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalılara tahmiline karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
S A V U N M A /
Davalı … A.Ş. tarafından cevap dilekçesi sunulmamış olup davalı … Sigorta AŞ vekili tarafından 06.11.2020 tarihli davaya ilişkin beyan dilekçesinde özetle; davacının müvekkili şirkete yapmış olduğu başvurunun KTK’nın 97. Maddesi kapsamında geçerli bir başvuru sayılmasının mümkün olmadığını, bu nedenle dava şartı yokluğu sebebiyle davanın reddi gerektiğini, Trafik Sigortası Genel Şartları ve mevzuat gereği, maluliyet tazminatına ilişkin hesaplamanın SGK’nın yayınladığı güncel TRH-2010 tablolarının esas alınarak yapılması gerektiğini, davacının alkollü sürücünün kullandığı araçta yolculuk yaptığını, müterafik kusurlu olduğunu, bu kapsamda indirim yapılması gerektiğini, kabul anlamına gelmemek üzere, müvekkili aleyhine bir tazminata hükmedilmesi durumunda, müvekkilinin sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, kabul anlamına gelmemek üzere, mahkemece bir faize hükmedilecek ise bu faizin başlangıç tarihinin dava tarihi olması gerektiğini beyan ederek, davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … Hesabı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının başvuru şartlarını yerine getirmediğini bu nedenle açılan davanın haksız olduğunu, müvekkilinin geçici iş göremezlik tazminatından sorumlu olmadığını, … plakalı araçta yolcu olarak bulunan davacının hatır için taşındığı dosyanın münderecatından anlaşıldığını, dava konusu trafik kazasında hatır taşıması söz konusu olduğundan, davacı lehine tesis edilecek bir tazminat var ise, indirim yapılmasının yasa gereği olduğunu, aracı alkollü ve sürücü belgesi olmadan kullanan …’in aracına binen davacının mütefarik kusurunun olabileceğinin dikkate alınması gerektiğini, işbu kaza sebebiyle SGK tarafından davacıya yapılmış ödeme var ise ödemelerin tespit edilmesi gerektiğini ve ödenecek tazminattan düşürülmesi gerektiğini, ayrıca müvekkilinin sorumluluğunun teminat limiti ve kusur oranı ile sınırlı olacağını, müvekkilinin temerrüde düşmediğini, bir an için davacının alacağına faiz yürütülebileceğinin düşünülmesi halinde bu faizin ancak dava tarihi itibariyle olabileceğini, davacının ticari, temerrüt ve avans faizi talep edemeyeceğini, 14.06.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6704 sayılı kanunun 3. Maddesi gereğince, 2918 sayılı KTK’nun 90. Maddesi gereğince müvekkili aleyhine hükmedilecek bir tazminat var ise bu tazminat miktarının hesaplanmasında Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) sigortası genel şartlarında belirtilen, hazine müsteşarlığının belirlediği TRH-2010 tablosunun ve teknik faizin uygulanması gerektiği savunmasında bulunarak, davanın reddini talep etmiştir.
G E R E K Ç E /
Dava; 30.10.2016 tarihinde meydana gelen kazada yaralanması nedeniyle davacının uğramış olduğu sürekli iş göremezlik ve tedavi giderlerine ilişkin maddi zararların tazmini bakımından açılan tazminat istemine ilişkindir.
Taraflarca bildirilen deliller toplanmış, hasar dosyaları, sigorta poliçesi, SGK kayıtları, CBS dosyası celp edilmiş, kusur, maluliyet ve aktüer hesap raporları alınmıştır.
Davalı … Sigorta, kazaya karışan … plakalı … Yönetimi adına tescilli aracı 12.07.2016-12.07.2017 başlangıç-bitiş ve … poliçe numarası ile Motorlu Kara Taşıt Araçları Zorunlu Mali Sorumluluk Trafik Sigorta poliçesi ile sigortalandığı görülmüştür.
Dosya içeriğinden kazaya karışan … plakalı aracın Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası olmadığı görülmüştür.
Davacının davalı … Hesabına başvurusuna istinaden açılan hasar dosyasının incelenmesinde; Davacı tarafından bu davalıya 15.06.2017 teslim tarihli dilekçe ile başvuru yapıldığı, davalı … hesabı tarafından herhangi bir ödeme yapılmamış olduğu anlaşılmıştır.
Davacının davalı … Sigorta AŞ’ye başvurusuna istinaden açılan hasar dosyasının incelenmesinde; Davacı tarafından bu davalıya 13.06.2017 teslim tarihli dilekçe ile başvuru yapıldığı, davalı … Sigorta AŞ tarafından herhangi bir ödeme yapılmamış olduğu anlaşılmıştır.
… CBS’nin … soruşturma nolu dosyasında, olay nedeniyle Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair karar verildiği, Cbs dosyasında trafik bilirkişiden alınan kusur raporunun ihtimalli olarak hazırlandığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi … tarafından tanzim edilen 02.09.2018 tarihli bilirkişi raporunda; …’ın kırmızı ışıkta geçtiğini kabulü halinde: 1.Sürücü …’ın 100 (yüzdeyüz) oranında kusurlu olduğu, sürücü … kusursuz olduğu, Kırmızı ışıkta geçen sürücünün tespit edilememesi halinde: sürücü … ‘ın 50 (yüzdeelli) oranında, sürücü …’ in 50 oranında kusurlu olduğu bildirilmiştir. Rapor ihtimalli hazırlandığı ve tam bir tespit içermediği için değerlendirmeye alınmamıştır.
ATK 5. İhtisas Dairesi tarafından tanzim edilen 29.07.2019 tarihli raporda; 13.10.1983 tarih ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu uyarınca trafik güvenliğini ilgilendiren hususlarda alınacak tedbirler ile ilgili olarak düzenlenen 18.07.1997 tarih ve 25053 mükerrer sayılı Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 97. maddesinin 2. fıkrasında özellikle belirtilen ve alkollü içki almış olarak araç sürmelerine izin verilmeyen sürücülerin dışında kalan diğer araç sürücülerinin kanlarındaki alkol seviyelerinin 0,50 promilin üzerine çıkması halinde araç kullanamayacakları belirtilmiş ve bu seviyenin üstünde alkol almış iken araç sürülmesi bir trafik ihlali olarak tanımlanmış olduğu, Saptanan alkol seviyesine bireyin yanıtını, yaş, cins, vücut ağırlığı, sahip olunan enzimatik aktivite, genel sağlık durumu ve beraber kullanılan ilaçlar vb gibi birçok değişken etkilemekte olduğunu, Saptanan alkol seviyesine göre bulguların ortaya çıkma eşiğinde sayılan etkenlere bağlı olarak değişebilen derecelerde bireysel farklılıklar görülmekle birlikte düşük konsantrasyondan itibaren alkol düzeyinin artışı ile paralel olarak artan derecelerde gevşeme, dikkat azalması, cesaretlenme, çevresel uyaranların algılanmasında yavaşlama, göz ve beyin arasındaki iletişim sürecinde uzama, algılanan çevresel uyarıların beyinde işlenmiş veriler haline dönüşmesinde gecikme, dolayısıyla uyaranlara karşı reaksiyon zamanında uzama, beyinciğin etkilenmesi suretiyle denge ve koordinasyonun olumsuz yönde etkilenmesi, ani karar verebilme, direksiyon ve fren kontrolü gibi birden fazla hareketi bir anda yapabilme kabiliyetinde azalma, uyaranları erken fark edip doğru tepkiler verme, istemli göz hareketleri, gözün takip yeteneği, karanlığa adaptasyon, hız ve mesafe tayini gibi becerilerde olumsuz yönde etkilenme, istemsiz göz hareketlerinin ortaya çıkması, uykuya meyil gibi belirtilerin oluştuğu, bu durumdaki bir sürücünün risk alma eğiliminin arttığı, sürüşle ilgili becerilerinde azalma olduğu, ve kaza olasılığının arttığı bilimsel olarak bilinmekte olduğunu, Kaza anı ile alkol ölçümünün yapıldığı saat arasında 13(onüç) dakika fark bulunduğu, metabolizma sonucu kandaki alkol düzeyinin bir saatte 0,12-0,18 promil, ortalama 0,15 promil azaldığı tıbben bilindiğine göre; 30/10/2016 tarihinde saat 03:20’de meydana gelen kazadan 13(onüç) dakika sonra yapılan ölçümde 0,64(sıfırvirgülaltmışdört) promil saptanan alkol düzeyinin kaza anında 0,66-0,67 promil ve ortalama olarak 0,64(sıfırvirgülaltmışyedi) promil olduğunun kabulü gerektiği, Alkollü bir şekilde trafikte seyreden bir sürücünün alkol konsantrasyonu hangi seviyede olursa olsun bireysel farklılıklar göstermekle birlikte trafik güvenliği açısından değişen derecelerde risk oluşturabileceği, ancak bu durumun tehlike arz edecek düzeyde olup olmadığı, dolayısıyla sürücünün tesiri altında bulunduğu alkol seviyesinde araç kullanması halinde “emniyetli bir şekilde araç sevk ve idare edemeyecek halde” olup olmadığının tespitinin bireyin o andaki sürüş ehliyetini belirleyebilecek dikkat algı, denge, refleks, psikomotor ve nöromotor koordinasyon gibi nörolojik, nistagmus, akomodasyon, görme gibi oftalmolojik ve genel durumunun tesbitine yönelik detaylı dahili muayenesine ait tıbbi verilerin değerlendirilmesi ile mümkün olabileceği, alkol düzeyi 0,64(sıfırvirgülaltmışyedi) Promil bulunan …’e bu muayeneler yaptırılmadığından emniyetli bir şekilde araç sevk ve idare edip edemeyeceği hususunun mevcut verilerle tespit edilemediği, Kazanın münhasıran alkolün etkisiyle meydana gelip gelmediği hususunun sadece kişinin alkol düzeyinin değerlendirilmesi ile tespit edilemeyeceği; kaza oluşumuna sebep olabilecek yol, araç, iklim durumu gibi diğer koşulların kazadaki rolünün tıbbi bir konu olmadığı görüşü bildirilmiştir. Rapor tam bir tespit içermediği için değerlendirmeye alınmamıştır.
ATK Trafik İhtisas Dairesi tarafından tanzim edilen 10/09/2019 tarihli raporda; Tüm dosya kapsamı, dava ve cevap dilekçeleri içeriği, sürücü ve yolcu ifadeleri, kaza tespit tutanağı, kusur durumuna yönelik bilirkişi raporları, savcılık aşaması ve Kovuşturmaya Yer Olmadığına dair rapor ve tüm dosya içeriği bir bütün halinde incelendiğinde kazanın yukarıda ”Olay” kısmında açıklandığı biçimde gerçekleştiğinin anlatıldığı, hangi sürücünün ışık ihlali yaptığı hususuna kanaat getirilemediği için rapor alternatifli olarak görüş bildirildiği, bu kapsamda 1. Alternatifte; sürücü …’ın ışık ihlali yaptığı kabulü ile değerlendirme yapıldığında: sürücü …, sevk ve idaresindeki otomobili ile olay mahalli ışık kontrollü kavşakta dönüşe geçeceği sırada kendisine hitap eden kırmızı ışıkta durması gerekirken bunu yapmamış ve hareketini sürdürerek nizamlara uygun bir şekilde ilerlemekte olan aracın hareket alanını kapatarak kazanın meydana gelmesine sebebiyet verdiği anlaşılmakla gerçekleşen kazada asli derecede kusurlu olduğu, sürücü …, yeşil ışıkta geçişini sürdürdüğü sırada meydana gelen kazada atfı kabil kusuru bulunmadığı, 2. Alternatifte; sürücü …’in ışık ihlali yaptığı kabulü ile değerlendirme yapıldığında: Sürücü …, yeşil ışıkta geçişini sürdürdüğü sırada meydana gelen kazada atfı kabil kusuru bulunmadığı, sürücü …, sevk ve idaresindeki otomobili ile seyir halinde iken olay mahalli olan ışık kontrollü kavşakta kendisine hitap eden ışığı dikkate alarak durması gerekirken bunu yapmamış ve nizamlara uygun bir şekilde yeşil ışıkta dönüşünü yapan araca çarptığı anlaşılmakla gerçekleşen kazada asli derecede kusurlu olduğu, 1. Alternatifte sürücü …’ın %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, sürücü …’in kusursuz olduğu, 2. Alternatifte sürücü …’ın kusursuz olduğu, sürücü …’in %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu görüşü bildirilmiştir. Rapor ihtimalli hazırlandığı ve tam bir tespit içermediği için değerlendirmeye alınmamıştır.
… Öğretim Görevlileri Prof. Dr. …, Doç. Dr. … ve Doç. Dr. … tarafından tanzim edilen 26.09.2020 tarihli bilirkişi heyeti raporunda; olaydan sonra elde edilen tüm veriler birlikte değerlendirildiğinde hangi sürücünün kırmızı ışıkta geçtiğinin belirlenememesi ve olaydan 3 yıl sonra artık bu yönde yeni bir delil de elde edilemeyeceğinin anlaşılması nedeniyle artık belirlenemeyecek de olması karşısında, olayın iki ihtimalli olarak değerlendirilmesi ve kırmızı ışıkta geçtiği belirlenecek olan sürücünün % 100 asli kusurlu olacağı şeklinde yapılan değerlendirmelerin isabetsiz olduğu, bu nedenle olayı iki ihtimalli olarak değerlendiren raporlara itibar edilmediği, bir örneği dosyaya da sunulan Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2016/211-E ve 2018/10473-K sayılı kararında olduğu gibi Yargıtay yerleşik kararlarına göre her iki sürücünün de yeşil ışıkta geçtiğini ileri sürmesi ve her iki araçtaki yolcuların da kendi araçlarının sürücüsünün yeşil ışıkta geçtiği şeklinde ifade vermeleri, ayrıca tarafsız tanık beyanı elde edilememesi dikkate alındığında olayda her iki sürücünün de kavşağa yaklaşırken yeteri kadar dikkatli ve tedbirli davranmadığı, kavşağın diğer yollarından gelen araçlara yeteri kadar dikkat etmedikleri ve zamanında fren tedbiri almadıkları için % 50 şer oranda eşit derecede asli kusurlu olduğu, davacı yolcu … ise 1,44 promil aşırı alkollü sürücü … kullandığı aracında yolculuk yapmaması gerekirken bu dikkat ve özeni göstermeyip aşırı alkollü sürücünün aracıyla yolculuk yaparak kendi canını tehlikeye attığından kendi yaralanmasıyla sonuçlanan olayda % 20 oranında müterafik kusurlu olduğu görüşü bildirilmiştir.
ATK 2. İhtisas Kurulu tarafından tanzim edilen 23/08/2019 tarihli 18885 sayılı raporda; … oğlu, 03.07.1971 doğumlu …’nün 30.10.2016 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve mesleği bildirilmemekle Grup1 kabul olunarak: Gr1 XII (38B…………….45)A %49 x3/5=%29.4, E cetveline göre %31.0 (yüzdeotuzbirnoktasıfır) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 18(onsekiz) aya kadar uzayabileceği görüşü bildirilmiştir.
ATK 2. İhtisas Kurulu tarafından tanzim edilen 24/02/2020 tarihli 2911 sayılı raporda; … oğlu 03.07.1971 doğumlu …’NÜN 30.10.2016 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları hakkında yönetmelik dikkate alındığında; Kas İskelet Sistemi, Tablo 3.35 Alt ekstremitede periferik sinir yaralanmasına bağlı özürlülük, peroneal sinir motor %42, Diststezi %5, Balthazard formülüne göre %45X2/5= %17.96 olduğu; Kişinin Tüm Vücut Engellilik Oranının %18(yüzdeonsekiz) olduğu, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 18 (onsekiz) aya kadar uzayabileceği görüşü bildirilmiştir.
Bilirkişi … ve … tarafından tanzim edilen 25/01/2021 tarihli bilirkişi heyeti raporunda özetle;
ATK 2. İhtisas Kurulu ‘nun 04.09.2019 tarihli yazısı ekinde sunulan raporda; … oğlu, 03.07.1971 doğumlu …’nün 30.10.2016 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve mesleği bildirilmemekle Grup1 kabul olunarak: Gr XII (38B…………….45)A %49 x3/5=%29.4, E cetveline göre %31.0 (yüzdeotuzbirnoktasıfır) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 18(onsekiz) aya kadar uzayabileceğinin tespit edilmiş olduğunu, buna göre, davacının iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 18 aya kadar uzayabileceği belirtilmiş ise de, davacının devlet memuru olup, kaza tarihinden sonra hastalık döneminde maaşlarını tam ve eksiksiz aldığından tedavi müddetince mahrum kaldığı herhangi bir kazanç kaybının olmadığını, davacının bakiye ömrünün sonuna kadar ise %31 oranında maluliyet derecesine göre değerlendirme ve hesaplama yapılacağını; … Öğretim Görevlileri Prof. Dr. …, Doç. Dr. … ve Doç. Dr. … tarafından 26.09.2020 tarihinde tanzim edilen bilirkişi heyeti raporuna göre, kazanın meydana gelmesinde sürücü … (… plakalı araç sürücüsü) % 50 oranında asli kusurlu, sürücü …’in (… plakalı araç sürücüsü) % 50 oranında asli kusurlu, davacı yolcu …’nün ise % 20 oranında müterafik kusurlu olduğunun tespit edilmiş olduğunu; Dosyada mevcut Sigorta Hizmet Dökümü’nde; davacı …’nün … Üniversitesi Rektörlüğü Bilgi İşlem Daire Başkanlığı’nda memur olduğu, davacı vekili tarafından Ekim 2016 kaza tarihinden Eylül 2018 tarihine kadar olan süre içinde düzenlenen ve 2020 yılı Ağustos-Kasım dönemlerini kapsar maaş bordroları sunulduğunu, davacının 2019 Ocak — 2020 Temmuz dönemlerini kapsar ve 2021 Ocak ayı maaş bordrosu dava dosyasına sunulu olmadığından, belirtilen dönemler arasındaki ücretler devlet memurları maaş katsayıları kullanılarak tespit edileceğini, davacının 2019 yılı ücretleri tespit edilirken evli, çocuklu oluşuna göre; aile yardımı, çocuk yardımı ilave edilerek hesaplama ve değerlendirme yapılacağı, geçmişe yönelik tedavi giderlerinin değerlendirilmesinde; davacının tedavilerinin bir üniversite hastanesinde yapıldığı, kurumunun SGK olduğu, tedavi giderlerinin SGK tarafından karşılandığı, dosyaya ekli tedavi giderine yönelik fatura bulunmadığı, ancak kişinin iyileşme süresince belgelendirilemeyen ve SGK’ca karşılanmayan giderleri(ulaşım, yemek, diyet, ek ilaç, AFO, pansuman, katılım payı vb) olduğu, bu tür giderlerin kalem kalem belirtilmesinin her zaman mümkün olmadığı cihetle; davacının yaralanma niteliği ve iyileşeme süresinin uzunluğu dikkate alındığında bu kapsamda yapılacak giderlerin 4.000-TL olarak kabul edilmesinin uygun olduğu, geleceğe yönelik tedavi gideri değerlendirilmesinde; davacının kaza nedeniyle oluşan sinir hasarı için AFO (Ayak Bilek Ortezi) kullandığı, söz konusu ortezin Sosyal Güvelik Kurumu tarafından 2 yılda bir geri ödeme kapsamında olduğu ancak fark ücreti kapsamında ortalama 500- TL’lik meblağın hasta tarafından ödenmesi gerekeceğinden; geleceğe yönelik tedavi gideri bakımından muhtemel bakiye ömrü olan 26 yılda 13 kez(SGK 2 yılda bir geri ödeme kapsamında) AFO değişikliği yapılası tıbben gerekli olacağından güncel fiyatlara göre yapılan hesaplamada ortalama tedavi giderinin 13 x 500,00 TL -6.500-TL olacağını, 30.10.2016 Tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu malul kalan davacı …’nün, davalıların kazaya karışan araç sürücülerinin %50’şer kusuru oranında sorumluluklarına göre; Davalı … … A.Ş” den talep edebileceği sürekli iş göremezlik maddi zararının; 192.873,79 TL olduğu, %20 müterafik kusur indirimi uygulanması halinde 154.299,03 TL olacağı, Davalı … Hesabı’ndan talep edebileceği sürekli iş göremezlik maddi zararının; 192.873,79 TL olduğu, %20 müterafik kusur indirimi uygulanması halinde 154.299,03 TL olacağı, Davalı … … A.Ş” den talep edebileceği; Geçmişe yönelik tedavi giderlerinin; 2.000, TL olduğu, %20 müterafik kusur indirimi uygulanması halinde 1.600,- TL olacağı, geleceğe yönelik tedavi giderlerinin; 3.250,- TL olduğu, %20 müterafik kusur indirimi uygulanması halinde 2,600,- TL olacağı, davalı … Hesabı’ndan talep edebileceği; geçmişe yönelik tedavi giderinin; 2.000, TL olduğu, %20 müterafik kusur indirimi uygulanması halinde 1.600,- TL olacağı, geleceğe yönelik tedavi giderlerinin; 3.250, TL olduğu, %20 müterafik kusur indirimi uygulanması halinde 2,600,- TL olacağı görüşü bildirilmiştir.
Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarınca hazırlanan ATK 2. İhtisas Kurulunun maluliyet raporundaki oranlar ve TRH 2010 Tabloları dikkate alınmak suretiyle aynı bilirkişi heyeti tarafından tanzim edilen 28/04/2021 tarihli ek raporda özetle; Davacının %18 maluliyet oranına göre sürekli maluliyetine ilişkin toplam maddi zararının 246.080,04 TL olduğu, %20 müterafik kusur indirimi sonrası davacının nihai gerçek sürekli iş göremezliğe ilişkin maddi zararının 196.864,03 TL hesaplandığını, 30.10.2016 Tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu malul kalan davacı …’nün, davalıların kazaya karışan araç sürücülerinin %50’şer kusuru oranında sorumluluklarına göre; Davalı … … A.Ş” den talep edebileceği sürekli iş göremezlik maddi zararının; 123.040,02 TL olduğu, %20 müterafik kusur indirimi uygulanması halinde 98.864,03 TL olacağı, Davalı … Hesabı’ndan talep edebileceği sürekli iş göremezlik maddi zararının; 123.040,02 TL olduğu, %20 müterafik kusur indirimi uygulanması halinde 98.864,03 TL olacağı, Davalı … … A.Ş” den talep edebileceği Geçmişe yönelik tedavi giderlerinin; 2.000, TL olduğu, %20 müterafik kusur indirimi uygulanması halinde 1.600,- TL olacağı, Geleceğe yönelik tedavi giderlerinin; 3.250,- TL olduğu, %20 müterafik kusur indirimi uygulanması halinde 2,600,- TL olacağı, Davalı … Hesabı’ndan talep edebileceği, geçmişe yönelik tedavi giderinin; 2.000, TL olduğu, %20 müterafik kusur indirimi uygulanması halinde 1.600,- TL olacağı, geleceğe yönelik tedavi giderlerinin; 3.250, TL olduğu, %20 müterafik kusur indirimi uygulanması halinde 2,600,- TL olacağı görüşü bildirilmiştir.
Davacı vekili 25/01/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile; Davalı … Sigorta A.Ş. açısından fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ve davalıya başvuru tarihi olan 10.06.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile beraber; 154.299,03 TL sürekli iş göremezlik tazminatının ve 4.200 TL Tedavi giderlerinin davalıdan tahsiline,
Davalı … Hesabı Açısından fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ve davalıya başvuru tarihi olan 10.06.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile beraber; 154.299,03 TL sürekli iş göremezlik tazminatının ve 4.200 TL Tedavi giderlerinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Alınan bilirkişi raporları incelenmiş ve değerlendirilmiş, kusura ilişkin olarak … Öğretim Görevlileri Prof. Dr. …, Doç. Dr. … ve Doç. Dr. … tarafından tanzim edilen 26.09.2020 tarihli bilirkişi heyeti raporu, ATK 2. İhtisas Kurulu tarafından Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları hakkında yönetmelik dikkate alınarak tanzim edilen 24/02/2020 tarihli 2911 sayılı rapor ile aktüer hesaba ilişkin olarak bilirkişiler … ve … tarafından tanzim edilen 28/04/2021 tarihli ek raporun dosya kapsamına uygun olduğu değerlendirilmiştir.
İddia, savunma, dosya kapsamında toplanan tüm deliller ve dosya kapsamına uygun bulunan kusur, maluliyet ve aktüer raporlara göre yapılan değerlendirilmede;
Davacının 30.10.2016 tarihinde meydana gelen kazada yaralandığı, kazaya karışan … plakalı aracın 12.07.2016-12.07.2017 başlangıç-bitiş ve … poliçe numarası ile Motorlu Kara Taşıt Araçları Zorunlu Mali Sorumluluk Trafik Sigorta poliçesi ile kaza tarihini kapsar şekilde davalı … Sigorta AŞ tarafından sigortalandığı, kazaya karışan … plakalı aracın Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası olmadığı, davacı tarafından davalı … Hesabına 15.06.2017 teslim tarihli dilekçe ile davalı … Sigorta AŞ’ye 13.06.2017 teslim tarihli dilekçe ile başvuru yapıldığı, davalılar tarafından herhangi bir ödeme yapılmamış olduğu, bunun üzerine davacı tarafça davalılara karşı dava konusu kazada yaralanması nedeniyle sürekli iş göremezlik ve tedavi giderlerine ilişkin maddi zararların tazmini bakımından işbu davayı açtığı anlaşılmıştır.
Kusura ilişkin olarak … Öğretim Görevlileri Prof. Dr. …, Doç. Dr. … ve Doç. Dr. … tarafından 26.09.2020 tarihinde tanzim edilen bilirkişi heyeti raporuna göre, kazanın meydana gelmesinde sürücü … (… plakalı araç sürücüsü) % 50 oranında asli kusurlu, sürücü …’in (… plakalı araç sürücüsü) % 50 oranında asli kusurlu, davacı yolcu …’nün ise alkollü sürücünün kulandığı araçta yolculuk yapması nedeniyle % 20 oranında müterafik kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
Maluliyete ilişkin olarak ATK 2. İhtisas Kurulu tarafından tanzim edilen 24/02/2020 tarihli 2911 sayılı rapora göre, … oğlu 03.07.1971 doğumlu …’NÜN 30.10.2016 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları hakkında yönetmelik dikkate alındığında; Kas İskelet Sistemi, Tablo 3.35 Alt ekstremitede periferik sinir yaralanmasına bağlı özürlülük, peroneal sinir motor %42, Diststezi %5, Balthazard formülüne göre %45X2/5= %17.96 olduğu; Kişinin Tüm Vücut Engellilik Oranının %18(yüzdeonsekiz) olduğu, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 18 (onsekiz) aya kadar uzayabileceği tespit edilmiştir.
Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarınca hazırlanan ATK 2. İhtisas Kurulunun maluliyet raporundaki oranlar ve TRH 2010 Tabloları dikkate alınmak suretiyle aktüer bilirkişi heyeti tarafından tanzim edilen 28/04/2021 tarihli ek rapora göre, Davacının %18 maluliyet oranına göre sürekli maluliyetine ilişkin toplam maddi zararının 246.080,04 TL olduğu, %20 müterafik kusur indirimi sonrası davacının nihai gerçek sürekli iş göremezliğe ilişkin maddi zararının 196.864,03 TL hesaplandığı, 30.10.2016 Tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu malul kalan davacı …’nün, davalıların kazaya karışan araç sürücülerinin %50’şer kusuru oranında sorumluluklarına göre; Davalı … … A.Ş” den talep edebileceği sürekli iş göremezlik maddi zararının; 123.040,02 TL olduğu, %20 müterafik kusur indirimi uygulanması halinde 98.864,03 TL olacağı, Davalı … Hesabı’ndan talep edebileceği sürekli iş göremezlik maddi zararının; 123.040,02 TL olduğu, %20 müterafik kusur indirimi uygulanması halinde 98.864,03 TL olacağı, Davalı … … A.Ş” den talep edebileceği Geçmişe yönelik tedavi giderlerinin; 2.000, TL olduğu, %20 müterafik kusur indirimi uygulanması halinde 1.600,- TL olacağı, Geleceğe yönelik tedavi giderlerinin; 3.250,- TL olduğu, %20 müterafik kusur indirimi uygulanması halinde 2,600,- TL olacağı, Davalı … Hesabı’ndan talep edebileceği, geçmişe yönelik tedavi giderinin; 2.000, TL olduğu, %20 müterafik kusur indirimi uygulanması halinde 1.600,- TL olacağı, geleceğe yönelik tedavi giderlerinin; 3.250, TL olduğu, %20 müterafik kusur indirimi uygulanması halinde 2,600,- TL olacağı tespit edilmiştir.
Mahkememizce, davacının, alkollü sürücünün kullandığı araçta yolcu olarak bulunması nedeniyle müterafik kusurlu olduğu değerlendirilmiş ve bilirkişi heyeti tarafından %20 müterafik kusur indirimi sonucu bulunan miktarlara itibar edilmiştir. Buna göre davacının 30.10.2016 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu yaralanmasından dolayı talep edebileceği nihai gerçek sürekli iş göremezliğe ilişkin maddi zararının 196.864,03 TL olduğu, SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderlerine ilişkin zararının toplam 8,400,00 TL olduğu kanaatine ulaşılmıştır.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 49. Maddesinde; Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiil ile başkasına zarar verenin bu zararı gidermekle yükümlü olduğu, 54. Maddesinde; Tazminat talep edilebilecek bedensel zarar kalemlerinin, tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar olduğu, 56. Maddesinde; Hakimin , bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda olayın özelliklerini göz önünde tutarak zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebileceği düzenlenmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 85. Maddesinde; Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı, 91. Maddesinde; İşletenlerin bu kanunun 85 . Maddesinin 1. Fıkrasına göre olan sorumlulukların karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu, 97. Maddesinde; Zarar görenin ZMMS sigortacısına başvurabileceği; 99. Maddesinde; trafik sigortacısının, hak sahibinin başvuru tarihinden itibaren 8 iş günü içinde ZMMS kapsamındaki miktarları ödemek zorunda olduğu, 109. Maddesinde de; Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin taleplerin , zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrenmesinden itibaren iki yılın her durumda kaza tarihten itibaren 10 yılın geçmesiyle zaman aşımına uğrayacağı, davanın cezayı gerektiren bir fiilden doğması ve ceza kanunun bu fiil için daha uzun bir zaman aşımı süresi öngörmüş ise bu sürenin maddi tazminat talepleri içinde uygulanacağı, düzenlenmiştir.
5684 sayılı Sigortacılık Kanunun 14/2-b maddesine ve … Hesabı Yönetmeliğinin 9/1-b maddesine göre, Rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dahilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar için … hesabına başvurulabileceği düzenlenmiştir.
Yasal düzenlemeler ışığında somut olayda davalıların sorumluluklarının değerlendirilmesinde;
Rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dahilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar için kazada yaralanan davacı, davalı … Hesabına karşı dava açılabilecektir. Davalının sorumlu tutulabilmesi için davacının kaza nedeniyle bir maluliyetinin bulunması, geçici iş görmezlik döneminde bir kaybının bulunması ve rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dahilinde sigortası yaptırılmamış olan aracın sürücüsünün kusurlu olması, talep edilen tazminat miktarının sigorta azami teminat limitleri içinde kalması gerekmektedir.
Davaya konu kazada, kaza tarihi itibarı ile ZMMS poliçesi bulunmayan araç sürücüsü … plakalı araç sürücüsünün olayda %50 oranında kusurlu olması sebebi ile somut olayda davalı … Hesabı’nın 5684 sayılı Sigortacılık Kanunun 14/2-b maddesine ve … Hesabı Yönetmeliğinin 9/1-b maddesi sigortasız araç sürücüsünün kusuru oranında ve kaza tarihinde geçerli olan sigorta limitleri dahilinde davacının maddi zararlarından sorumlu olduğu değerlendirilmiştir.
Davalı … Sigorta AŞ.’nin ise kazaya %50 kusuru ile sebep olan … plakalı aracın ZMMS poliçesini düzenlemiş olması nedeniyle, sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe teminat limitleri dahilinde davacının maddi zararlarından sorumlu olduğu değerlendirilmiştir.
Davalı taraflarca, davacı tarafından kendilerine usulüne uygun bir başvuru yapılmadığı ileri sürülmüş ise de her iki davalıya davadan önce usulüne uygun başvuru yapıldığı anlaşıldığından bu savunmalara itibar edilmemiştir.
Davalı … Hesabı tarafından davacının hatır için taşındığı yönünde bir savunma yapılmış ise de dosya kapsamında bu kapsamda bir delil tespit edilemediğinden bu savunmaya itibar edilmemiştir.
Kaza tarihinde geçerli sigorta poliçe limiti 310.000,00 TL’dir.
Davacının 30.10.2016 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu yaralanmasından dolayı talep edebileceği nihai gerçek sürekli iş göremezliğe ilişkin maddi zararının 196.864,03 TL olduğu, SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderlerine ilişkin zararının toplam 8,400,00 TL olduğu, davacının bu zararlarından davalıların %50 oranında sorumlu oldukları değerlendirilmiştir.
Buna göre, davalı … Sigorta AŞ’nin, 98.432,02 TL sürekli iş görmezliğe ilişkin ve 4.200,00 TL tedavi giderlerine ilişkin olmak üzere toplam 102.632,02 TL maddi tazminattan, davacının bu davalıya başvuru tarihi olan 13.06.2017 tarihine 8 gün ilavesi ile tespit edilen 22.06.2017 temerrüt tarihinden itibaren yasal faizi ile sorumlu sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır.
Davalı … Hesabının ise 98.432,02 TL sürekli iş görmezliğe ilişkin ve 4.200,00 TL tedavi giderlerine ilişkin olmak üzere toplam 102.632,02 TL maddi tazminattan, davacının bu davalıya başvuru tarihi olan 15.06.2017 tarihine 8 gün ilavesi ile tespit edilen 24.06.2017 temerrüt tarihinden itibaren yasal faizi ile sorumlu sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır.
Davacı tarafından ıslah dilekçesinde her bir davalıdan ayrı ayrı 154.299,03 TL sürekli iş göremezlik tazminatı ve 4.200 TL Tedavi gideri olmak üzere toplam 158.499,03 TL miktar talep edilmiş olduğu dikkate alınarak mahkememizce kabul edilen değerler üzerinden davanın kısmen kabulüne aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
DAVANIN KISMEN KABUL VE KISMEN REDDİ İLE;
1-98.432,02 TL sürekli iş görmezliğe ilişkin ve 4.200,00 TL tedavi giderlerine ilişkin olmak üzere toplam 102.632,02 TL maddi tazminatın 22.06.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … Sigorta A.Ş.’den tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-98.432,02 TL sürekli iş görmezliğe ilişkin ve 4.200,00 TL tedavi giderlerine ilişkin olmak üzere toplam 102.632,02 TL maddi tazminatın 24.06.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … Hesabından tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Davacının her iki davalıdan fazlaya dair istemlerinin reddine,
4-Alınması gereken 14.021,58 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşinen ve ıslah suretiyle karşılanan 1.131,40 TL’ nin mahsubu ile bakiye 12.890,18 TL’ nin, her bir davalının %50 oranında kusurlu olduğu dikkate alınarak 6.445,09 TL’sinin davalı … Sigorta A.Ş.’den, 6.445,09 TL’sinin davalı … Hesabından alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA, davacı tarafından peşinen karşılanan 1.131,40 TL’ nin 565,70 TL’sinin davalı … Sigorta A.Ş.’den, 565,70 TL’sinin davalı … Hesabından alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 31,40 TL başvurma harcı parası, 658,85 TL müzekkere ve davetiye posta masrafı, 4.500,00 TL bilirkişi ücreti, 2.792‬,00 TL ATK masrafı olmak üzere toplam; 7.982,25 TL’ yargılama masrafının, müterafik kusur durumu ve kusur oranları dikkate alınarak davanın kabul edilen miktarına göre 6.460,88 TL’ nin 3.230,44 TL’sinin davalı … Sigorta A.Ş.’den, 3.230,44 TL’sinin davalı … Hesabından alınarak davacıya ödenmesine, arta kalan masrafın ise davacı üzerinde bırakılmasına,
6-a)Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca müterafik kusur durumu ve kusur oranları dikkate alınarak davanın kabul edilen miktarı üzerinden hesap ve takdir edilen 13.700,04 TL vekalet ücretinin davalı … Sigorta A.Ş.’den alınarak davacıya ödenmesine,
b)Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca müterafik kusur durumu ve kusur oranları dikkate alınarak davanın kabul edilen miktarı üzerinden hesap ve takdir edilen 13.700,04 TL vekalet ücretinin davalı … Hesabından alınarak davacıya ödenmesine,
7-a)Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca müterafik kusur durumu ve kusur oranları dikkate alınarak davanın reddedilen miktarı üzerinden hesap ve takdir edilen 4.681,35 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … Sigorta A.Ş’ye ödenmesine,
b)Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca müterafik kusur durumu ve kusur oranları dikkate alınarak davanın reddedilen miktarı üzerinden hesap ve takdir edilen 4.681,35 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … Hesabına ödenmesine,
8-HMK 120 maddesi gereği taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde re’ sen iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.02/11/2021

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza