Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/92 E. 2019/908 K. 02.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2016/336
KARAR NO: 2019/708

DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan), İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 30/03/2016
KARAR TARİHİ: 22/10/2019

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Alacak davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davacı banka arasında imzlanan ticari kredi sözleşmesi kapsamında 200 yılında… numarada ile 75.000 TL 2008 yılında ise … numara ile 24.000 TL kredi kullanıldığı , bu esnada davalı bankaca müvekkilinden masraf adı altında yasaya aykırı kesintiler yapılması üzerine, haksız alınan bu bedellerin iadesi için davalı bankadan iade talebinde bulunulduğu ve olumlu cevap alınamadığı bu nedenle bu davanın açılma gereğinin doğduğunu Yargıtay içtihatlarına göre, bu kesintilerin iadesinin gerektiği iddiasında bulunarak, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, davanın kabulü ile müvekkilinden haksız tahsil edilen iki ayrı ticari kredi sözleşmesi masraflarından şimdilik 1.000- TL davalıdan tahsilini, dava masrafları ile ücreti vekaletin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

S A V U N M A /
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davacının dava konusu ettiği taleplerini hiçbir hukuki dayanağı bulunmadığını, müvekkili kayıtları üzerinde yapıtları araştırmalar neticesinde, dava dilekçesinde yazan T.C. Kimlik numarası ve müşteri numarasından sorgulama yapıldığını, ancak davacıya ilişkin herhangi bir bilgiye ulaşılmadığı, davacının şimdiye dek müvekkilinin müşterisi dahi olmadığının görüldüğü, bir davanın davacının veya davalısının o dava yönünden davacı veya davalı sıfatının bulunmadığının belirlenmesi halinde sıfat yokluğundan davanın reddine karar verilmesinin usul hukuku içinde yer alan bir husus olduğu, bu nedenle husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, savunmasında bulunarak müvekkili banka aleyhine açılan davanın haksız ve mesnetsiz olduğunu daha önemlisi husumet yokluğundan, usulden reddine karar verilmesi ve yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davacıya yüklenmesine karar verilmesini savunmuştur.

G E R E K Ç E /
Dava, davalı yanın davacı banka nezdinde kullanmış olduğu ticari krediler nedeniyle tahsil edilen masrafların iadesine ilişkin Alacak davasıdır.
Mahkememizde açılan dava öncelikle, görev, yetki, taraf sıfatı ve diğer dava şartları açısından incelenmiş ve mahkememizin görevli ve yetkili olduğu ve ayrıca diğer dava şartlarının da bulunduğu anlaşılmış olduğundan davanın esasına geçilmiştir.
Tarafların Hukuk Muhakemeleri Kanunu uyarınca hasrettikleri delilleri toplanmıştır.
Ön inceleme duruşması yapılarak tarafların iddia ve savunmaları, uyuşmazlık konusu, tarafların üzerinde anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, dava şartlarının bulunup bulunmadığı, ilk itiraz olup olmadığı, tarafların sulh olup olamayacakları ortaya konulmuş ve yargılama ön inceleme duruşmasında tarafların da onay verdikleri uyuşmazlık nitelendirmesi ile sonuçlandırılmıştır.
Dava dışı bankalar … Bankası , …Bankası, …Bankası, …bank ve …bank’a dava dosyamıza konu olan benzer nitelikteki kredilerinden tahsil edilen benzer nitelikteki kredilerinden tahsil edilen masraf, oran ve miktarları hakkında yazılar yazılmış, ilgili bankalar tarafından da bilgi mahiyetinde cevap verilmiştir.
Davacı yan talebi, davalı yan savunması, taraflar arasındaki sözleşme ve dava dışı bankaların benzer nitelikteki kredilere uyguladıkları masraf kesintilerine ilişkin belgeler birlikte değerlenidirilmek suretiyle davacının istirdatını talep ettiği kalemlerin yerinde olup olmadığı, fazla bir tahsilat yapılıp yapılmadığı veya haksız bir tahsilat bulunup bulunmadığı noktalarında mahkememizce resen seçilen konuda uzman Emekli Banka Müdürü …marifetiyle dosya üzerinde günsüz bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi tarafından mahkememize sunulan 15/08/2019 tarihli rapora göre; davalı banka ile davacı arasında imzalanan 3 ayrı kredi sözleşmesine istinaden18.04.2006 tarihinde kullandırdığı 75.000-TL’lik kredi için 300.-TL, yine aynı tarihte kullandırdığı 24.000.-TL ‘lik kredi için de 199,99 TL olmak üzere toplam 499,99 TL ve 20.05.2008 tarihinde kullandırdığı 24.999.-TL’lik krerdi için de 249,99 TL olmak üzere toplam 749,98 TL’lik kesinti yaptığı, tarafların her ikisinin de tacir olması sebebiyle aralarındaki ilişkin ticari olduğunun tartışmasız olduğu, tacirlerin verdikleri bir hizmet karşılığında komisyon isteyebilmeleri yanında, reeskont kaynaklı krediler dışındaki ticari krelerin faiz oranları ile bankaların müşterilerinden talep edebileceği ticari komisyon ve masrafların da taraflarça belirlenmesinin mevcut mevzuat karsında mümkün olduğu, davalı bankanın talep ettiği komisyon veya masrafın, gerekli olması ve hangi hizmet karşılığı alındığının belirli olması ve istenen bu oran her ne kadar da serbestçe belirlenebilecek ise de, makul bir oran olması gerektiği, yani bankaca komisyon oranının serbestçe belirleme yetkisinin sınırsız olmayıp , MK.2 maddesi kapsamında makul bir düzeyde olmasının zorunlu olduğu, davalı bankanın iki ayrı tarihte toplam 123.999.-TL’lik kredi kullandırım aşamasında toplam 749,98 TL’lik dosya masrafı adı altında komisyon aldığı, alınan komisyonların toplam kredilere oranın ise makul bir oran olan % 0,0074 olduğu ve bunu da; dosya masrafı adıyla kredi tahsisi için yapılan işlemler karşılığı alınması aşamasında davacının da bir ihtirazı kayıt ileri sürmeden ödememiş olduğu, yapılan kesintinin diğer banka uygulamalarına nazaran fahiş olup olmadığı hususunda ise, diğer bankalardan gelen yazı cevaplarına göre her bir kredi bazında ayrı ayrı ortalama yapılan hesaplamalar neticesinde davalı bankaca davacıya kullandırılan ticari kredilerden yapılan kesintilerin piyasa şartlarında uygulanan nispetlere nazaran makul ve alınabilir makul ve alınabilir nispetlerde olduğu ve iadesinin gerekmediği belirtilmiştir.
Tüm bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde de;
Mahkememizce görülüp karara bağlanan davanın, ticari krediler nedeniyle yapılan kesintilerin iadesi istemine ilişkin olduğu, bu bağlamda tüm delillerin toplandığı, mahkememizin 06/11/2017 tarihli celsesinin 2 nolu ara kararı gereği bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, bilirkişi raporunda davacının 3 ayrı kredi
sözleşmesine istinaden 2 ayrı tarihte yapılan toplam 749,88 TL dosya masrafı adı altındaki kredi tahsis komisyonuna ilişkin kesintinin usul ve mevzuata uygun ve makul oranda olduğu ve iadesinin gerekmediğinin tespit edildiği, mahkememizce iş bu rapora itibar edildiği, davacının dava açmakta hukuki yararının bulunmadığı anlaşıldığından aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 44,40 TL ret karar ve ilam harcının peşin alınan 888,03 TL harçtan mahsubu ile fazla yatırılan 856,63 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı yan davada kendini vekille temsil ettirmiş olmakla; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2 maddesine göre hesaplanan 1.000 TL ücreti vekaletin davacıdan alınıp, davalıya VERİLMESİNE,
6-HMK 120.maddesi gereğince; davacı tarafından yatırılan gider avansının arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
7-HMK Yönetmeliğinin 58/1. Maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın ve hükmün taraflara tebliğe çıkartılmasına,
Dair; davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı asillerin yokluğunda miktar itibariyle KESİN olmak üzere karar verildi.

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır