Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/911 E. 2018/1237 K. 19.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/911 Esas
KARAR NO : 2018/1237
DAVA : Tazminat (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 19/10/2017
KARAR TARİHİ: 19/12/2018
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan tazminat davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekilinin dava dilekçesini özetle; 07/08/2017 tarihli trafik kazasından kaynaklanan maddi zararın fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla davalı sigorta şirketi açsıından zorunlu mali sorumluluk sigortası ( ZMSS) poliçesi limitleri dahilinde olmak üzere poliçe limitini aşan kısım için ise diğer davalıdan temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tazmin talebinden ibaret olduğunu, KTK zorunlu mali sorumluluk poliçesi davalı sigorta tarafından hazırlanmış olan ve … adına kayıtlı … plakalı araç, 07/08/2017 günü kendisinin sevk ve idaresinde iken davacı müvkekili …’ e ait ve …’ in idaresindeki … plakalı araca çarptığını ve neticede maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, davalının asli kusurlu olduğunu, 2918 sayılı karayolları trafik kanunun “dönüş kuralları” başlıklı md.53/b de ve 23053 sayılı karayolları trafik yönetmeliğinin md.102 de ” 1 sola dönüş işareti vermeye, 2 yolun gişe ayrılmış olan kısmının soluna yaklaşmaya, 3. Hızını azaltmaya, 4 dönüşe başlamadan, sağdan gelen taşıtlara ile geçiş hakkını vermeye, 5. Dönüş sırasında karşıdan gelen ve emniyetle durdurulamayacak kadar kavşağa yaklaşmış olan taşıtların geçmesini beklemeye, 6. Gireceği yolun gidişe ayrılan kısmına girmek üzere, dönüşünü yaparken arkadan gelen ve sola dönecek diğer taşıtları engellememek için geniş kavisle dönüş yapmaya, 7. Gireceği yolun gidiş yönünde çok şeritli olması halinde ne sağ şerit dışında uygun bir şeride girmeye, 8. Gireceği yola girdikten sonra en kısa rüsede trafiği tehlikeye düşürmeden sağa yaklaşmaya zorunlu olduğu hükmüne yer verildiğini, araç sürücüsü… KTK’ nın ilgili hükümleri gereği asli kusurlu olduğunu, bu nedenle davanın kabulü ile davacı müvekkilinin maddi zararının tespiti ile davalı sigorta şirketi açısından ZMSS poliçe limitlerini geçmemek kaydıyla davalılardan müştereken aynen tahsiline aynen tahsilin mümkün olmaması halinde fiili ödeme günündeki Merkez Bankası döviz satış kuru üzerinden hesaplanacak Türk Lirası karşılığı olarak tazminini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı vekili cevap dilekçesini özetle; huzurda görülen davanı ndava şartı yerine getirilmediğniden reddi gerektiğini, davaya konu somut kaza sonrasında davacı yanın müvekkili şirkete yaptığı başvuru evraklarında eksiklik olduğu tespit edildiğini, davacı yan vekilinden hasara ilişkin fotoğraflar talep edilmiş ise de fotoğraflar iletilmemiş ve yasal sürece girilemediğini,sigortalı araç sürücüsünün asli kusurlu olduğu yönündeki iddiaları kabul etmediğini, haksız fiilden kaynaklanan zararın ancak haksız fiil tarihinde ve memleket parası üzerinden gerçekleştiğini, davacının faiz başlangıcı ve türüne ilişkin talepleri kabul etmediğini, bu nedenle davanın reddi ile ücreti vekaletin ve yargılama giderlerinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
G E R E K Ç E /
Açılan davada uyuşmazlık davacının yabancı plakalı aracına … plaka sayılı aracın çarpması sonucunda hasara uğradığı, çarpan aracın ZMMS’nı yapan davalı şirketin bu zarardan sorumlu olup olmadığı ve miktarına dair olduğunun tespiti yapılmıştır.
Bilirkişi raporuna göre; ekspertiz raporunda sıralanan yeni parçlaar ( sağ dış ayna, ön tampon, ön sensör destekleri, ön sağ çamurluk, en sağ kapı, kapı contası ve kapı alt çerçeveleri as detay parçalar) fotoğraflarda görülen ve olayda meydana gelen hasarla ilişkili parça değerleri yurt dışındaki rayiçlere uygun olduğunu, raporda sıralanan işçiliklerde hasarla uyumlu olup yurtdışındaki rayiçlere uygun olduğunu, toplam onarım bedeli ( 7.685,56- Euro) olduğunu, aracın onarım giderleri toplamı ( 7.685,56- Euro) olup %100 kusur oranına göre davalılar bu miktarın tümünden sorumlu olduğunu belirtmiştir.
Yargıtay …Hukuk Dairesi Esas No : 2… ve Karar No : … sayılı ilamında “2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85/1. maddesinde, “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın A-1. maddesinde de, “sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir. Yukarıda açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır. Bir zarar sigortası türü olan zorunlu mali sorumluluk sigortasında sigortacı işletenin sorumluluğunu yine ancak sorumlu olduğu çerçevede karşılamakla yükümlüdür. Bu bakımdan zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile işletenin poliçe limiti dahilinde tazminat sorumluluğunu yüklenen sigorta şirketi gerçek zarardan, işletenin ve eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru oranında sorumlu tutulabilecektir. ” içtihadına yer verilmiştir.
Yargıtay … Hukuk Dairesi Esas No: …, Karar No:… sayılı ilamında “Davacı taraf aracı yabancı plakalı olup trafik kazasından sonra davacı aracıyla ikamet ettiği Almanya’ya dönmüş ve orada araçtaki hasarın tespitine ilişkin ekspertiz raporu almıştır. Davacı vekili, ekspertiz raporu ve Türkçe tercümesini dosyaya sunmuş ve belirlenen 3.881,15 Euro hasar bedelini davalı sigorta şirketinden talep etmiştir. .. Davacının, aracının yabancı plakalı olduğu, kaza sonrası ikamet ettiği Almanya’ya dönerek aracındaki hasarı burada tespit ettirdiği ve aracın Türkiye’de tamir ettirilmesi zorunluluğu da bulunmadığından aracın Almanya’da tamir edilmesi halindeki tamir bedeline hükmetmek gerekirken yanılgılı değerlendirme ile aracın Türkiye’de tamiri halindeki bedelin esas alınarak hüküm kurulması doğru görülmemiştir.” içtihadına yer verilmiştir.
Yargıtay …Hukuk Dairesi Esas No : …, Karar No : … sayılı ilamında da “818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 83/son maddesi (6098 sayılı TBK m. 99) hükmüne göre, yabancı para borcunun vadesinde ödenmemesi halinde alacaklı, bu borcun vade veya fiili ödeme günündeki rayice göre Türk parası olarak ödenmesini isteyebilir. Yabancı para cinsinden yapılan harcamalar, yabancı para alacağı olarak dava edilebilir ve ödeme günündeki kura göre işlem görür. Davacı alacağı, yabancı para cinsinden meydana gelmiş olup fiili ödeme tarihindeki döviz kuru üzerinden TL karşılığının tahsiline karar verilmesi gerekir.Davacı, yabancı plakalı aracını, kayıtlı olduğu Almanya’da tamir ettirmiş ve orada araç mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen rapora göre belirlenen araç hasarının ve eksper ücreti giderinin, dava tarihindeki kur üzerinden hesaplanan TL karşılığının tahsilini talep etmiştir. Hükme esas alınan ATK raporunda ise, davacının talep ettiği bedellerin TL. karşılığı bulunurken kaza tarihindeki kur üzerinden hesaplama yapıldığı görülmektedir. Yukarıda ifade olunan yasal düzenlemeler de göz önünde bulundurulduğunda, yabancı para borcunun alacaklısı olan davacı tarafın, fiili ödeme günündeki kur üzerinden talepte bulunma hakkına sahip olduğu gözetilerek ve davacının talebiyle de bağlı kalınarak dava tarihindeki kur üzerinden hesaplama yapılmayışı hatalı olduğundan, anılan rapora göre hüküm tesisi doğru görülmemiştir.” görüş ve içtihadına yer verilmiştir.
Dosyada muhteviyatı doğrultusunda ZMMS’lı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde %100 oranında kusurlu olması 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 85/1 maddesi uyarınca kusur oranında ve davalı sigorta şirketinin poliçe limiti dahilinde davalı tarafın sorumluluk kapsamında kalıyor olması, davacı tarafça aracın tamiri için yurt dışında yapılan işlem ve masraflara dair servis kayıt ve dekont örneklerinin tercümesi, yapılan işlemlerin bilirkişi tarafından da teyit ile hasar ve masrafların uyumlu oluşu, yukarıda yer verilen mevzuat ve içtihat gereği davacının yabancı para cinsinden yapmış olduğu harcamayı yine yabancı para cinsinden fiili ödeme günündeki kur üzerinden talepte bulunma hakkına sahip olduğu kanaatine varılarak ve davacının dava tarihindeki kur üzerinden TL karşılığı değer belirtmek suretiyle davanın açılmış ve bu para cinsinden harçlandırılmış olması nedeniyle dava dilekçesindeki miktar üzerinden davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ İLE,
2-Dosyada mevcut bilirkişi raporuna göre tespiti yapılan 33.133,98 TL bedelin davalı … için dava tarihinden itibaren yasal faiziyle, davalı sigorta şirketi için 16.10.2017 tarihinden itibaren avans faiziyle beraber davalılardan müştereken alınıp davacıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 2.263,32-TL harçtan peşin alınan 565,85-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.697,47-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davacının peşin olarak yatırdığı 565,85-TL harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 3.975,96-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacının yaptığı ilk masraf 36,00-TL, bilirkişi ücreti 800,00-TL, posta gideri 152,90-TL olmak üzere toplam 988,90-TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Tarafların HMK 120 madde gereğince yatırdıkları gider avansından kalan miktarın karar kesinleştiğinde talep halinde taraflara iadesine,
Dair; davacı yüzüne karşı, davalılar yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip
E-İMZALIDIR
Hakim
E-İMZALIDIR