Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/883 E. 2018/87 K. 20.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/883
KARAR NO : 2018/87
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 11/10/2017
KARAR TARİHİ : 20/02/2018
Davacı yanca davalı yan aleyhine açılan davanın yapılıp sona erdirilen açık yargılaması sonunda;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :
AÇILAN DAVA VE İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ZMM poliçesi bulunmayan …nın maliki ve sürücüsü olduğu …plaka numaralı aracın 05/03/2010 tarihinde… ili … ilçesinde kontrolsüz dönüş yaptığı sırada karşı istikamette kendi şeridinde seyir halindeki müvekkili …’ın Motosikletine çarpması neticesinde yaralanmalı trafik kazası meydana geldiğini ve müvekkilinin malul kaldığı daha öncesinde müvekkilinin maluliyetine ilişkin davalı tarafca maluliyetine ilişkin 175.000,00 TL taraflarına ödendiği ancak müvekkilinin tedavasinin sürdüğünü ve maluliyetinin de arttığı nedenle ömür boyu bakım ve bakıcıya ihtiyaç duyduğunu doktor raporları ile istirahatlı sayıldığını ve %79 oranında maluliyeti olduğu için ayrıca bakım ihtiyacı doğduğunu ve davalı yana tekrar başvuru yapıldığını ancak davalı Güvence hesabının 03/08/2017 tarihli yazı cevabında kendilerine tabeplerinin 2 yıllık zamanaşımına uğradığını iddia edilerek reddettiklerini ancak Karayollarını Trafik Kanunu’nun 109/2 maddesine göre belirtilen uzamış ceza zamanaşımı 2 yıl değil 8 yıl olduğunu B.K. Göre ise zamanaşımı süresinin 10 yıl olduğunu dolayısıyla taleplerinin süresinde olduğunu fazlaya dair haklarının saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00 TL Geçici ve Ömür Boyu Bakım Bakıcı Tazminatı alacağının 05/03/2010 tarihi kaza tarihi itibariyle işleyecek avans faizi masraf ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI TALEPLER:
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili kurum tarafından 14/02/2012 tarihinde tüm teminat limitini kapsayan 175.000,00 TL tutarında maluliyet tazminatının müvekkili tarafından ödediğini ” Karayolları Trafik Kanunu’nun 111. Maddesi 2. Fıkrası; Tazminat miktarlarına ilişkin olup da yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmalar yapıldıkları tarihten başlayarak iki yıl içinde iptal edilebilir” şeklinde düzenlendiğini, söz konusu iş bu sürenin “zamanaşımı süresi” değil “hak düşürücü süre olduğunu” bu nedenle müvekkili kurumun kesin ve geri dönüşümüz olarak ibra etmiş olduğu davacının KTK 111/2 hükmü uyarınca iki yıllık hak düşürücü sürenin 08/08/2014 tarihinde dolduktan sonra ikame ettiğini ve bu başvurunun reddi gerektiğini davanın dava şartlarının eksikliği nedeniyle usulden reddini davanın zamanaşımı ve hak düşürücü süre dolduğunu aksi takdirde haksız ve mesnetsiz açılan davanın esastan reddi gerektiğini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yan üzerine bırakılması gerektiğini savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, MAHKEMECE VARILAN NİTELENDİRME VE SONUÇ:
Tarafların Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu uyarınca hasrettikleri delilleri toplanmıştır.
Ön inceleme duruşması yapılarak tarafların iddia ve savunmaları, uyuşmazlık konusu, tarafların üzerinde anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, dava şartlarının bulunup bulunmadığı, ilk itiraz olup olmadığı, tarafların sulh olup olamayacakları ortaya konulmuş ve yargılama ön inceleme duruşmasında tarafların da onay verdikleri uyuşmazlık nitelendirmesi ile sonuçlandırılmıştır.
Karayolları Trafik Kanunu’nun 111.maddesine göre, bu kanunda öngörülen hukuki sorumluluğu kaldıran veya daraltan anlaşmalar geçersizdir. Tazminat miktarına ilişkin olup da yetersiz ve fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmalar, yapıldıkları tarihten itibaren iki yıl içinde iptal edilebilirler. Yasanın bu hükmünden yararlanmak için ibra belgesinin iptalinin açıkça ve ayrıca istenmesine gerek olmayıp, dava sırasında bu husus ileri sürülebileceği gibi, yapıldığı tarihten itibaren iki yıl içinde hükümlerinin kabul edilmediğine ilişkin bir irade açıklaması da yeterlidir.
Ödeme 14/08/2012 tarihinde yapılmış olup davalıya ikinci başvuru 2 yıllık HAKDÜŞÜRÜCÜ süre dolduktan sonra 2017 yılında başvuru yapılmıştır.
Bu nedenle davanın hakdüşürücü sürenin dolmuş olması nedeni ile reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle ve dosya içeriğine göre;
1-Açılan dava sigorta tarafından yapılan ödemeden sonra 2 yıllık hak düşürücü sürede açılması gereken bir dava olarak nitelendirilmekle ve bu süre dolmuş olduğundan açılan davanın bu nedenle REDDİNE,
2- Harçlar kanunu gereğince alınması gereken 35,90 TL ret harcının peşin alınan 34,16 TL mahsubu ile bakiye kalan 1,74 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye GELİR YAZILMASINA,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı yan davada kendisini vekile temsil ettirmiş olmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre hesaplanan 2.180,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınıp, davalıya VERİLMESİNE,
5-HMK 120.maddesi gereğince; davacı tarafından yatırılan gider avansının arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı yanın yokluğunda HMK’nun 341/1 vd.maddeleri uyarınca; gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliyesi Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.
Katip
Hakim