Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/8 E. 2021/647 K. 28.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/8 Esas
KARAR NO:2021/647

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:03/01/2017
KARAR TARİHİ :28/09/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A :
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle: davacının 16/08/2016 tarihinde … sevk ve idaresinde ki … plakalı aracın çarpması sonucu yaralanmış ve sakat kaldığını, kaza tarihinde araçların trafik sigortası (ZMSS) bulunmadığını, kazada müvekkilimin bir kusuru da bulunmadığını, Kaza sebebiyle … Cumhuriyet BAŞSAVCILIĞININ … Soruşturma sayılı dosyasından ceza soruşturması yapıldığını, davacının kaza sonrası Özel … … Hastanesi Ve … Devlet Hastanesinde tedavi gördüğünü, talep edilen maddi tazminat müvekkilimin iş göremezlik ve kalıcı sakatlık dolayısı ile meslekte kazanma gücünü kaybetmesi,gelir kaybı maddi zararlarını tazmine yönelik olduğu belirtilerek, Kusur,Maluliyet,tazminat ve tüm diğer haklarımızda Fazla,Üst ve sair hakları saklı kalması kaydı ile 4.000 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren ticari faizi olmaması halinde, mevduata uygulanan en yüksek faiz olmaması halinde, yasal faiz ile birlikte davalıdan kusur durumları sigorta poliçeleri yönetmelik ve mevzuat sorumlulukları dahilinde olmak üzere tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
S AV U N M A :
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle: Davacı yayanın tamamen kusurlu olduğunun tespit edilmesi halinde davanın reddi gerektiğini, kısmi kusurlu olması halinde kusur indirimi yapılması gerektiğini, müvekkili kurumun 5684 sayılı Kanunun 14. Maddesi uyarınca destekten yoksun kalma ve maluliyet zararlarından sorumlu olduğunu, geçici iş göremezlik zararından sorumlu olmadığını, kazadaki kusur oranlarının ve davacının maluliyetinin ve bu kapsamda davacının zararının tespitinin gerektiğini, müvekkili kurumun zorunlu mali mesuliyet sigortası teminat limitleri ve kazaya sebebiyet veren … plakalı aracın sigorta teminat limiti ve kusur oranı ile sınırlı sorumlu olduğunu, dava tarihinden itibaren ancak yasal faiz işletilebileceğini savunarak, davanın reddine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
G E R E K Ç E /
Dava; 16.08.2016 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davacının yaralanmasından dolayı sürekli iş göremezliğe ilişkin maddi tazminat istemine ilişkindir.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, CBS dosyası, Ceza dosyası, Sigorta Bilgi Gözetim Merkezi kayıtları, davacının görmüş olduğu tedavilere ilişkin kayıtlar celp edilmiş, davacının SED raporu tanzim ettirilmiştir.
Dava konusu kazaya ilişkin olarak … CBS’nin … nolu soruşturma dosyasında yürütülen soruşturma sonucunda açılan kazaya sebebiyet veren Suça sürüklenen çocuk (SSÇ) … hakkında … 2. Çocuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile Taksirle Bir Kişinin Yaralanmasına Neden Olma suçundan kamu davası açıldığı, dava sonucunda Suça sürüklenen çocuk (SSÇ) … hakkında üzerine atılı suçun hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve davranışlarını yeteneklerinin gelişmediğinden dolayı Ceza Verilmesine Yer Olmadığına dair karar verildiği, kararın istinaf edilmeden 25.02.2018 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Sigorta Bilgi Gözetim Merkezinin 06.02.2017 tarihli müzekkere cevabınına göre, kazaya sebebiyet veren … Plakalı aracın kaza tarihini kapsayan ZMMS poliçesinin olmadığı anlaşılmıştır.
Dosya kapsamından; Davacı tarafından davalı … Hesabına 13.10.2016 tarihinde başvurulduğu, davalı tarafından davacıya dava konusu kazadaki yaralanmasına ilişkin herhangi bir ödeme yapılmamış olduğu anlaşılmıştır.
Davacının maluliyetine ilişkin olarak ATK 3. İhtisas Kurulunun 29.11.2017 tarihli ön raporunda davacı hakkında rapor düzenlenebilmesi için eksik olan belgelerin temini ve tetkiklerin yaptırılmasının gerektiği belirtilmiş, belirtilen eksiklikler konusunda ilgili müzekkereler yazılarak dosya tekrardan ATK’nın ilgili dairesine gönderilmiş, ATK 2. İhtisas Kurulunun 19.08.2020 tarihli ön raporunda davacı hakkında rapor düzenlenebilmesi için eksik olan belgelerin temini ve belirtilen tetkiklerin yapılmasının gerektiği belirtilmiştir.
ATK 2. İhtisas Kurulunun 19.08.2020 tarihli ön raporunda belirtilen davacıya ilişkin tetkiklerin yapılması ve raporun düzenlenmesi için … Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine müzekkere yazılmış, davacı vekiline elden takip yetkisi de verilmek suretiyle Atk ön raporundaki eksikliklerin tamamlanması için süre verilmiştir. En son hastane müzekkere cevabından davacının muayeneye gitmediği anlaşıldığından davanın sürüncemede kalması ve usul ekonomisi ilkesi de dikkate alınarak 27.04.2021 tarihli celsede eksikliklerin tamamlanması bakımından kesin süre verilmiş ve kesin süreye uyulmadığı ve geçerli bir mazerette sunulmadığı takdirde mevcut delil durumuna göre değerlendirme yapılacağı ihtar edilmiştir.. Davacı vekilince son celse beyanında, “ilgili hastane evraklarının müvekkiline teslim edildiği ancak müvekkilinin muayeneye gitmemiş olduğu” bildirilmiştir.
İddia, savunma, dosya kapsamında toplanan delillerin değerlendirilmesinde;
Davacının 16.08.2016 tarihinde meydana gelen kazada yaralandığı; Kazaya sebebiyet veren … plakalı aracın kaza tarihini kapsayan Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesinin olmadığı; Davacı tarafından davadan önce davalı … Hesabına başvurulduğu, davalı … Hesabı tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığı, ödeme yapıldığına dair bir iddianında olmadığı; Davacının kazada yaralanmasından dolayı, sigortasız araç sürücüsünün asli kusuru nedeniyle, davalı … Hesabına karşı sürekli iş görmezlik zararlarının tazmini için işbu davayı açtığı anlaşılmıştır.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 49. Maddesinde; Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiil ile başkasına zarar verenin bu zararı gidermekle yükümlü olduğu, 54. Maddesinde; Tazminat talep edilebilecek bedensel zarar kalemlerinin, tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar olduğu, 56. Maddesinde; Hakimin , bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda olayın özelliklerini göz önünde tutarak zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebileceği düzenlenmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 85. Maddesinde; Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı, 91. Maddesinde; İşletenlerin bu kanunun 85 . Maddesinin 1. Fıkrasına göre olan sorumlulukların karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu, 97. Maddesinde; Zarar görenin ZMMS sigortacısına başvurabileceği; 99. Maddesinde; trafik sigortacısının, hak sahibinin başvuru tarihinden itibaren 8 iş günü içinde ZMMS kapsamındaki miktarları ödemek zorunda olduğu, 109. Maddesinde de; Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin taleplerin , zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrenmesinden itibaren iki yılın her durumda kaza tarihten itibaren 10 yılın geçmesiyle zaman aşımına uğrayacağı, davanın cezayı gerektiren bir fiilden doğması ve ceza kanunun bu fiil için daha uzun bir zaman aşımı süresi öngörmüş ise bu sürenin maddi tazminat talepleri içinde uygulanacağı, düzenlenmiştir.
5684 sayılı Sigortacılık Kanunun 14/2-b maddesine ve … Hesabı Yönetmeliğinin 9/1-b maddesine göre, Rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dahilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar için … hesabına başvurulabileceği düzenlenmiştir.
Yasal düzenlemeler ışığında; Rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dahilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar için kazada yaralanan davacı, davalı … Hesabına karşı dava açılabilecektir. Davalının sorumlu tutulabilmesi için davacının kaza nedeniyle bir maluliyetinin bulunması, geçici iş görmezlik döneminde bir kaybının bulunması ve rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dahilinde sigortası yaptırılmamış olan aracın sürücüsünün kusurlu olması, talep edilen tazminat miktarının sigorta azami teminat limitleri içinde kalması gerekmektedir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun ispat yükünü düzenleyen 190. maddesine göre ispat yükü; kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesi gereğince de, kural olarak, herkes iddiasını ispat etmekle yükümlüdür.
Somut olayda, davacı tarafça, ZMMS Poliçesi bulunmayan araç sürücüsünün sebep olduğu kazadan dolayı davacının malul kaldığı ileri sürülerek sürekli iş göremezlik (maluliyet) zararlarına ilişkin maddi tazminat isteminde bulunulmuştur. Davada ispat külfeti davacı taraftadır. Davada, davacının kazadan dolayı malul kaldığının ve maluliyet oranının tespiti gerekmektedir. Davacının maluliyet oranının tespiti için dosya ATK’ya gönderilmiş ise de davacının bir kısım tetkik ve raporlarının eksik olmasından dolayı rapor düzenlenememiştir. Davacı vekiline verilen süre ve son olarak ihtaratlı kesin süreye rağmen davacının muayeneye gitmemesi nedeniyle ATK ön raporundaki eksiklikler tamamlanamamıştır.
Davaların sürüncemede kalmaması için hedef sürede bitirilmesi gerekmektedir. Hedef süre ve usul ekonomisi ilkeleri davanın tüm tarafları yönünden geçerlidir.
Dava konusu uyuşmazlığın çözümü noktasında maluliyet tespitinin yapılmasının gerekli olduğu, davacının maluliyet raporunun hazırlanması için gerekli olan hastane tetkiklerini ihtaratlı kesin süreye rağmen muayeneye gitmeyerek yaptırmadığı anlaşıldığından mevcut delil durumuna göre değerlendirme yapılmıştır.
Dosya kapsamında toplanan deliller incelenmiş ve değerlendirilmiş, bu delillerden davacının iddiasını ispatlayamadığı sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır. Bu nedenle ispatlanamayan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurularak yargılama sonuçlandırılmıştır.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İspatlanamayan davanın reddine,
2-Alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin ve olarak yatırılan 31,40 TL’ nin mahsubu ile bakiye 27,90 TL karar ve ilam harcının davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan masraf olmadığından bu hususta hüküm tesisine yer olmadığına,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir edilen 4.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
6-HMK 120 maddesi gereğince taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde re’ sen yatıran yana iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı yanın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.28/09/2021

Katip … Hakim …
e-imzalıdır e-imzalıdır