Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/709 E. 2019/46 K. 01.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/709 Esas
KARAR NO : 2019/46
DAVA : Menfi Tespit (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 10/08/2017
KARAR TARİHİ: 01/02/2019
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan menfi tespit davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
AÇILAN DAVA VE İDDİA :
Davacı vekilinin sunduğu 10/08/2017 tarihli dava dilekçesi özetle; Davacının … semtinde mülkiyeti kendisine ait binayı apart tarzı pansiyon olarak işletmek istediğini, müşteri bulabilmek amacı ile 05/08/2014 tarihinde dava dışı…Şti ile online rezervasyon sistemleri kullanım sözleşmesi imzaladığını, akdedilen sözleşme uyarınca davacının dava dışı 3. Şahıs tarafından kendisine yönlendirilecek her müşteriye istinaden komisyon ödemeyi taahhüt ettiğini, ayrıca işbu komisyon bedellerinin her ayın son gününde toplu olarak faturalandırılacağını, ödenmeyen fatura bedellerine istinaden aylık %5 oranında gecikme faizi uygulanacağına karar verildiğini, son olarak sözleşmedeki borçlara aykırılık halinde sözleşmenin servis sağlayıcısı tarafından feshedilmesi halinde otel başına 3.000,00-Euro (2.139,08-TL) bedelli fatura ile yine 11/09/2015 tarihli 28,00-Euro (96,32-TL) bedelli fatura düzenlendiğini, davalı şirket bununla da yetinmeyerek, taraf konumunda olmadıı sözleşmede yer alan 3.000,00 Euro cezai şart maddesine istinaden 17/10/2014 tarihinde 3.540,00 Euro(10.184,23-TL) bedelli fatura ile yine 31/10/2014 tarihinde 3.540,00 Euro (10.195,00-TL) bedelli toplamda iki adet fatura daha düzenlediğini, söz konusu toplam 4 adet fatura davacıya teliğ edilmeksizin davalı tarafından 18/11/2015 tarihinde İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı dosyası üzerinden ilamsız icra takibine konu edildiğini, ödeme emri 11/12/2015 tarihinde muhatabın bizzat kendisine tebliğ edildi kaşesi ile esasen davacı dışında birine tebliğ edildiğini, davacı müvekkili tarafından usulsüz tebligat nedeniyle ödeme emrinin iptali dosyasında müvekkilinin … Emniyet Müdürlüğü tarafından Türkiye’ye giriş çıkış dökümü ibraz edilmiş ve davacının 17/11/2015-21/12/2015 tarihleri arasında Almanya’da olduğu ispat edildiğini, bu nedenle İstanbul …İcra Hukuk Mahkemesi verdiği nihai kararda, öğrenme tarihini 23/12/2015 olarak belirleyerek, ilgili… memuru hakkında suç duyurusunda bulunmasına karar verildiğini, davalı tarafın söz konusu karara itiraz etmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi… Hukuk Dairesi’nin 01/06/2017 tarihli ve … esas sayılı kararında davalının usulsüz tebligata müvekkilinin usulsüz tebligata ilişkin şikayetini engelin kalkmsaından sonra süresi içerisinde yapmaması nedeniyle davanın reddine kesin olarak karar verilmesini, takip hukuku bakımından kesinleşen icra dosyasına karşı müvekkili yönünden menfi tespit davası açma zarureti hasıl olduğunu, bu sebeplerle, İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasından davalıya karşı borçlu bulunmadığının tespitine, icra dosyasına yatırılacak paranın alacaklı tarafından çekilememesi yönünden ve takdiren teminatsız olarak İİK m. 72 ve devamı gereğince ihtiyati tedbir kararı verilmesine, hukuki bir alacağa dayanmayan, haksız ve kötü niyetli olarak başlatılan ilamsız icra takibinden dolayı fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla % 20den az olmamak üzere davalının kötü niyet tazminatı ödemesine karar verilmesini, yargılama gederleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmişlerdir.
SAVUNMA VE KARŞI TALEPLER :
Davalı vekilinin sunduğu 04/10/2017 tarihli cevap dilekçesi özetle; davalı şirket ile muhattap … arasında 05/08/2014 tanzim tarihli ve 3 yıl süreli … Reezervasyon sistemleri rkullanım sözleşmesi ile yine davacı ile davalı arasında akdedilen sözleşmenin eki ve ayrılmaz bir parçası olduğunu kabul beyan ve taahhüt ederek imzalandığı, 11/04/2015 tanzim tarrihli ve 1 yıl süreli … Hotel Kanal Yönetimi Programı Kullanım Taahhlütnamesi akdedildiğini , işbu sözleşmeler davacı tüzel kişilik adına … tarafından bizzat imzalandığını, davalı şirketin eski ünvanı Türkiye Ticaret Sicil gazetesinin 07/08/2014 tarih 8626 sayı 310 sayfasında tescil ve ilan olunarak yeni ticaret ünvanı …Şti. Olarak tescil ve ilan edildiğini, davalı şirket tarafından sözleşmeden doğan hizmetin karşılığı davacı aleyhine tanzim ve keşide olunan takip mesnedi faturaların borcun zamanında ödenmemesi üzerine borçlu … aleyhine İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı dosyası tahtında 34.944,21-TL üzerinden 17/11/2015 tarihinde kanuni takibe geçildiğini, bu sebeplerle İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası tahtında… aleyhine başlatılan kanuni takip dosyası tahtında sayın mahkemece konulan tedbirin kaldırılmasına, davalı şirket aleyhine açılan menfi tespit davası’nın reddine, haksız ve mesnetsiz dava ve itiraz sebebiyle %20 den az olmamak kaydıyla icra inkaz tazminatına mahkeme masrafları ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, MAHKEMECE YAPILAN NİTELENDİRME VE VARILAN SONUÇ :
Dava, taraflar arasında imzalanan “Online Rezervasyon Sistemleri Kullanım Sözleşmesi” kapsamında sunulan hizmetten kaynaklanan alacak ve cezai şartın tahsili amacıyla başlatılan İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında borçlu olmadığının tespitine yönelik takipten sonra açılan İİK.’nın 72. Maddesine dayalı menfi tespit davasıdır.
Ön inceleme duruşması yapılarak tarafların iddia ve savunmaları, uyuşmazlık konusu, tarafların üzerinde anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, dava şartlarının bulunup bulunmadığı, ilk itiraz olup olmadığı, tarafların sulh olup olamayacakları ortaya konulmuş ve yargılama ön inceleme duruşmasında tarafların da onay verdikleri uyuşmazlık nitelendirmesi ile sonuçlandırılmıştır.Tarafların Hukuk Muhakemeleri Kanunu uyarınca hasrettikleri delilleri toplanmıştır. Mahkememizce bilirkişilere sistem ve kayıtlar üzerinde inceleme yetkisi verilerek bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, alınan 19/11/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacının davalıya ait programı kullandığı, programın sunmuş olduğu hizmetten yararlandığı, bunun karşılığında ödemeler yaptığı görüldüğünü, bu nedenle davacının programın kurulmadığı yönündeki iddiasının geçersiz olduğunu, taraflar arasındaki faturalaşma ve cari hesap ilişkisi incelendiğinde, davalı şirketin yolladığı ilk iki faturanın cezai şart faturaları olduğu, bunlardan önce fatura edilmiş veya ödenmemiş bir borç bulunmadığı, bu nedenle cezai şart uygulamasının dayanağının bulunmadığı değerlendirildiğini, cezai şart faturasının iki kez mükerrer olarak kesildiği anlaşıldığını, davacının davalı şirkete icra takip tarihi olan 18/11/2015 tarihi itibariyle olan borcu bu tarih itibariyle alacak bakiyesinin 1.701,66-TL olduğu bildirilerek rapor sunulmuştur.
Tarafların iddia ve savunmaları, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki sözleşmenin 05/08/2014 tarihinde imzalandığı, takibe dayanak faturalardan 17/10/2014 tarihli 3.540-Euro tutarlı ve 31/10/2014 tarihli ve 3.540-Euro bedelli 2 adet faturanın cezai şart faturası olduğu, 13/04/2015 tarihli767-Euro bedelli ve 11/09/2015 tarihli 28,25-Euro bedelli faturaların hizmet bedeline yönelik olduğu, davacı tarafından 02/07/2015 tarihinde davalı hesabına 3 farklı internet bankacılığı üzerinden 178,26-TL, 356,52-TL ve 11,32-TL ödeme yapıldığı görülmüştür. Taraflar arasındaki sözleşmenin cezai şart başlıklı 10. Maddesinde “Otel, işbu sözleşmeyi haklı bir nedene dayanmaksızın feshetmesi durumunda veya sözleşmedeki borçlarına aykırılık halinden dolayı servis sağlayıcısı tarafından sözleşmenin feshedilmesine sebep olması durumunda hizmetler karşılığı borçlarına ilave olarak servis sağlayıcısına otel başı 3 bin Euro cezai şart ödemekle yükümlüdür.” şeklinde düzenleme mevcut olmakla davacı tarafından sözleşmenin feshedildiği veya davacının borca aykırılık sebebiyle sözleşmenin feshine neden olduğu yönünde ispatlanmış bir iddia bulunmadığından davalı yanca mükerrer olarak düzenlenen cezai şart faturalarının yerinde olmadığı, bu bedeller yönüyle davacının borçlu olmadığı yönündeki iddiasını ispatladığı Mahkememizce kabul edilmiştir. Takip konusu hizmet bedellerine yönelik düzenlenen faturalara ilişkin olarak ise davacı her ne kadar hizmet almadığını iddia etmiş ise de teknik bilirkişiler vasıtasıyla yapılan inceleme, davacının yapmış olduğu ödemeler dikkate alınarak davalının sözleşme kapsamında hizmet sunduğu, davacı yanca yapılan kısmi ödemenin mahsubu sonucunda davalının 1.701,66 TL alacak hakkı bulunduğu, kısmi ödeme tarihleri itibariyle temerrüdün gerçekleştiği, temerrüt tarihinden icra takibine kadar işlemiş faiz alacağının 376,33 TL olduğu kabulüyle bu doğrultuda açılan davanın kısmen kabulü kısmen reddine karar vermek gerekmiştir. Bunun yanında davacı taraf davalının takip yapmakta kötüniyetini ispata yönelik herhangi bir delil sunmamış ve Mahkememizce de bu yönde bir kanaat oluşmaması sebebiyle davacının tazminat talebinin reddine, açılan davada davacı tarafın talebi doğrultusunda Mahkememizce icra dosyasına yatacak olan paranın alacaklıya ödenmemesi konusunda İİK 72/3 kapsamında ihtiyati tedbir kararı verilmekle, davanın kısmen reddine karar verilmiş olması da değerlendirilerek İİK 72/4. Maddesinde aranan koşulların gerçekleştiğinin kabulüyle reddedilen miktar üzerinden %20 nispetinde hesaplanan inkar tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Davanın KISMEN KABULÜ/KISMEN REDDİ ile, İstanbul … İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı takip dosyasındaki talep edilen alacağa ilişkin olarak davacının davalıya 32.866,22 TL miktarıyla borçlu olmadığının TESPİTİNE,
Davacının 1.701,66 TL asıl alacak ve takip tarihine kadar 376,33 TL işlemiş faiz alacağı yönüyle menfi tespit talebinin REDDİNE,
2-Davacı yanın kötü niyet tazminatına ilişkin istemin koşulları oluşmadığından REDDİNE,
3-Reddedilen alacağın %20’si nispetinde hesaplanan 415,59-TL İcra inkar tazminatının davacıdan alınıp davalıya VERİLMESİNE,
4-Alınması gereken 2.245,09-TL nisbi ilam harcından peşin alınan 596,76-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 1.648,33-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davacının ilk dava açılırken peşin olarak yatırdığı 596,76-TL harç giderinin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacının yaptığı 43,25-TL ilk masraf , 1.500,00-TL bilirkişi ücreti, 190,50-TL posta gideri ücreti olmak üzere toplam 1.733,75-TL’nin red ve kabul oranına göre 1.630,65-TL’nın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6- Davacı yan davada kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan hüküm tarihi uyarınca yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 3.943,95 TL ücreti vekaletin davalıdan alınıp davacıya VERİLMESİNE,
7-Davalının yaptığı 15,10-TL vekalet harç ve pul yargılama giderinin red ve kabul oranına göre 0,90-TL’nin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
8-Davalı yan davada kendini vekille temsil ettirmiş olmakla; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.077,99 TL ücreti vekaletin davacıdan alınıp, davalıya VERİLMESİNE,
9-Davacının HMK 120 madde gereğince yatırdığı gider avansından kalan miktarın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
Hakim …