Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/666 E. 2019/41 K. 01.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/666 Esas
KARAR NO : 2019/41
DAVA : Sigorta (Mal Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ: 09/03/2015
BİRLEŞEN İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN 2016/12 ESAS SAYILI DOSYASINDA
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ: 07/01/2016
BİRLEŞEN İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN 2016/12 ESAS SAYILI DOSYASINDA
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ: 07/01/2016
BİRLEŞEN İSTANBUL 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN 2016/13 ESAS SAYILI DOSYASINDA
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ: 07/01/2016
DAVA : Sigorta (Mal Sigortası Kaynaklı)
KARAR TARİHİ: 01/02/2019
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan sigorta davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
AÇILAN DAVA VE İDDİA :
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; davacı şirket ile davalı sigorta şirketinin jeran şirket olduğu toplam 8 adet sigorta şirketi arasında 06.08.2013 tarihli bir ”makine kırılması sigorta poliçesi” düzenlendiğini, anılan sözleşmeye göre 06.08.2013- 01.11.2014 tarihleri arasında poliçe kapsamında meydana gelen hasarların poliçede isimleri bulunan sigorta şirketleri tarafından hisseleri oranında tazmin edilmesinin gerektiğini, 06.08.2013 tarihli sigorta poliçesinden de görüleceği üzere; davalının poliçedeki hisse oranı %30 olduğunu, oluşacak hasarların da %30’unun davalı tarafından karşılanmasının gerektiğini, 24.01.2014 tarihinde, davacı şirkete ait …model … marka mobil liman vincinin çarpmadan dolavı hasarlandığını, davacı şirketin davalıya, 27.01.2014 tarih ve 7 sayılı yazısı ile söz konusu hasarla ilgili bilgi verildiğini; uğranılan zararın karşılanması gerektiğinin bildirildiğini, ancak davalının, 06.08.2013 tarihli sigorta poliçesinde yer alan “sigorta konusu (operatör belgesi) sahip olmayan personel tarafından kullanılması sonucu oluşacak hasarlar teminat haricidir” hükmüne ve … Bakanlığının 18.06.2010 tarihli yazısında belirtilen düzenlemeye istinaden. ” davava konu makineyi kullanan operatörün belgesinin uygun olmadığını, davacı şirket zararını ödemekten kaçındığını, davalı sigorta şirketi jeran şirket olduğundan ve poliçede isimleri geçen koasürör şirketler davalıyla bağlı olduklarından dolayı, diğer şirketlerin de davacı şirkete ödemede bulunmadığını, bunun üzerine, vincin onarımının davacı şirket tarafından yapıldığını, anılan hasar dolayısıyla 121.540 Euro (121.540 x 2.8155 = 342.195.87 TL) yeni bom silindir bedeli 1.000.- TL nakliye bedeli ve 12.552,72 TL de isçilik bedeli masrafı yapıldığını, dava tarihi itibariyle TL bazında toplam masrafın 355.748,59 TL olduğunu, sigorta sözleşmesi gereği %10 muafiyet uygulanacağından. 06.06.2013 tarihli sigorta poliçesine istinaden davacı şirkete 320.173,73 TL ödenmesi gerektiğini, davalının sigorta poliçesindeki hisse oranı %30 olduğundan, bu meblağın %30 ‘una tekabül eden 96.052.00 TL’nin davalı tarafından ödenmesi gerektiğini, geriye kalan meblağların tahsili için, hisseleri oranında poliçede isimleri bulunan koasürör şirketler aleyhine dava açılacağını, davalı uygulamasının hatalı olduğunu, zira; … Bakanlığı’nın 18.06.2010 tarihli yazısında; ”01.07.2010 tarihinden itibaren iş makineleri kullanma sertifikası (operatörlük belgesi) eğitimi verilen iş makinesinin yazılacağı bölüme, ekte gönderilen tablodaki öğretim programında belirtilen iş makinelerinden hangisiyle eğitim verilip sınavda başarılı olmuşsa sadece o programın karşısında bulunan iş makinesinin adı yazılacaktır” denilmekte olduğunu, davaya konu iş makinesini kullanan operatör …’in iş makinesi kullanma sertifikasının ise 11.06.2008 tarihli olup. 01.07.2010 tarihinden önce alınmış olduğundan, bu belgenin geçersizliğinin ileri sürülemeyeceğini, her nedense davalının, davaya konu işlemi ile, 01.07.2010 tarihinden önce alınmış belgeyi geçersiz saydığını, eski düzenlemeye göre alınmış belgelerin halen geçerli olduğunu, davalı uygulamasının yasal bir dayanağının bulunmadığını, davaya konu iş makinesini kullanan operatörün 11.06.2008 tarihli sertifikasının, 18.06.2010 tarihli düzenlemenin dışında kalmakta olduğunu, aksinin kabulü halinde, 01.07.2010 tarihinden önce alınmış bütün operatörlük belgelerinin geçersiz hale gelmesi düşünülebilir ki; böyle bir hususun söz konusu olmamasının da davalı uygulamasının hatalı olduğunu açıkça gösterdiğini, buna göre; 01.07.2010 tarihinden önce alınan belgelerde herhangi bir sorun bulunmadığını, bu belgelerin yeni düzenlemeye uydurulması gibi bir hususun söz konusu olmadığını iddia ederek; fazlaya dair hakların saklı kalması kaydıyla hasar bedeli olarak davacı şirkete ödenmesi gereken 320.173,73 TL’nin %30’u olan 96.052,- TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Birleşen İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/12 Esas sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile sigorta şirketinin sigorta poliçesine rağmen ödemediği hasar bedeli olan 43.612,30-TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/12 Esas sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirket ile davalı sigorta şirketinin Koasurör şirket olduğunu, toplam 8 adet sigorta şirketi arasında 06/08/2013 tarihli makine kırılma sigorta poliçesi düzenlendiğini, söz konusu sözleşmeye göre 06/08/2013-01/11/2014 tarihleri arasında poliçe kapsamında meydana gelen hasarların poliçede isimleri bulunan sigorta şirketlerinden hisseleri oranında tazmin edilmesi gerektiğini belirterek davalı sigorta şirketinin sigorta poliçesine rağmen ödemediğini hasar bedeli olan 363.435,89-TL nin %10 u olan 36.343,59-TL nin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Birleşen İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/13 Esas sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı şirket arasında düzenlenen makine kırılma sigorta poliçesi ile sigortalı makinenin hasar görmesi nedeniyle oluşan zararın davalıdan tahsiline, yargılama giderinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI TALEPLER:
Asıl Davada Davalı …Müdürlüğü vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu mobil liman vinci, … sayılı Makine Kırılması Sigorta Poliçesi ile müvekkili şirkete sigortalı olduğunu, Davacıya ait işletmede kullanılan Gottweald marka … model mobil liman vincine ait bomda, gemi kapağına çarpma neticesinde hasar meydana geldiğinin tespit edildiğini, sigortalı makinenin geçerli iş makinesi kullanma sertifikası ile kullanılmadığını, dava konusu hasarın operatör hatası neticesinde meydana geldiğini, sigortalı makineyi kullanan operatörün “yüklenici” kullanma yetkisine haiz olduğunu, “mobil vinç” kullanmaya yetkin bulunmadığının tespit olduğunu, Poliçede “sigorta konusu makinaların sözkonusu makinalar için geçerli iş makinası kullanma sertifikasına (operatör belgesi) sahip olmayan personel tarafından kullanılması sonucu oluşacak hasarlar teminat haricidir.” şartının bulunduğunu, Ekspertiz raporunda, sözkonusu makina için %23,51 oranda eksik sigorta, ayrıca 1509,66 usd sovtaj indirimi tespit edildiğini, dava dilekçesinde KDV dahil hesap yapılmış ve eksik sigortanın göz ardı edildiğini, müvekkili şirket hakkında davanın reddine, red sebebiyle davacı taraf aleyhine masraf ve vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/13 Esas Sayılı Dosyasında Davalı …Sigorta vekilinin cevap dilekçesinde özetle; dava konusu mobil liman vincinin, 3404.00556454.0000 sayılı Makine kırılması sigorta poliçesi ile davalı şirkete sigortalı olduğunu, davacıya ait işletmede kullanılan Gottwead marka … model mobil liman vincine ait bomda, gemi kapağına çarpma neticesinde hasar meydana geldiğinin tespit edildiğini, dava konusu hasarın, operatör hatası neticesinde meydana geldiğini, sigortalı makineyi kullanan operatörün “yüklenici” kullanma yetkisine haiz olduğu. “mobil vinç” kullanmaya yetkin bulunmadığının tespit edildiğini, poliçede “sigorta konusu makinelerin söz konusu makineler için geçerli is makinesi kullanma sertifikasına ( operatör belgesi) sahip olmayan personel tarafından kullanılması sonucu oluşacak hasarlar teminat haricidir.” şartı bulunduğunu, davacı tarafından, hasara konu mobil liman vinci için, “yükleyici operatör belgesi” ibraz edildiğini, mobil liman vinci ve yükleyicinin; iki ayrı cins makine olduğu, kullanım amaç ve tanımlarının birbirinden cok farklı makinalar olduğunu, hasar dosyası değerlendirmesi esnasında, konuyla ilgili yetkili kurumlardan yazıların temin edildiğini, … Bakanlığı belgeleri veren kurum olarak yazısında yükleyici belgesi ile hasara konu liman vincinin kullanılamayacağını çok açık şekilde belirttiğini, yine diğer bir yetkili kurum olan TMMGB-İsmet Yalçınkaya’nın mail açıklamalarında: her iki makinenin farklı olduğu ve belgelendirmelerinin de farklı olacağının belirtildiğini, itirazlar saklı kalmak kaydıyla; ekspertiz raporunda, söz konusu makine için %23,51 oranda eksik sigorta, ayrıca 1.509,66 USD sovtaj indiriminin tespit edildiğini, dava dilekçesinde KDV dahil hesap yapıldığını ve eksik sigortanın göz ardı edildiğini, ayrıca sigorta bedelinde KDV hariç olarak bu oranda eksik sigorta tespit edildiğinden hasarın da eksik sigorta, sovtaj, muafiyet tatbiki ile KDV hariç olarak hesaplanması gerektiğini, poliçede daini mürtehin kaydı ile ilgili açıklamaların mevcut olduğunu, tazminat ödenmesine karar verilmesi halinde dikkate alınmasının gerekmekte olduğunu, teminat temsilcisi olarak Türkiye İş Bankası’nın muvafakatinin sorulmasının gerektiğini, bu nedenlerle davanın reddini talep etmiştir.
Birleşen İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/12 Esas Sayılı Dosyasında Davalı Ray Sigorta vekilinin cevap dilekçesi özetle; Sayın mahkemenin nezdinde 2015/263 Esas sayısına kayden açılan davaya ait dava dilekçesi müvekkil şirkete tebliğ edilmemiş Mahkemenin 2016/920 K. sayılı 06/12/2016 tarihi kararının davalı şirkete tebliği üzerine davadan haberdar olunduğunu, sayın Mahkemenin 2015/263 E. 2016/920 K. sayılı dosyasının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12.Hukuk Dairesinin 2017/244 E. 2017/422 K. sayılı kararı ile istinaf incelemesi sonucu kaldırılmasına karar verilmiş olduğundan davanın esası hakkında beyanda bulunma gereği hasıl olduğunu, davacının aktif husumet ehliyetini ispatlaması aksi halde haksız davanın reddi gerektiğini, hasar dosyası kapsamında yapılan ekspertiz incelemesinde, sigortalı makinanın mobil vinç ehliyeti bulunmayan operatör tarafından kullanıldığı ve bu esnada hasarlandığı tespit edildiğini, poliçe özel şartları RAY(313) Klozunda açıkca belirtildiği üzere; makinaların ehliyetsiz personel tarafından kullanılması sonucunda meydana gelebilecek her türlü hasar teminat harici olduğunu, talep edilen tazminatın fahiş olduğunu, bu sebeplerle, haksız ve hukuka aykırı davanın reddine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı yana tahmiline karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, MAHKEMECE YAPILAN NİTELENDİRME VE VARILAN SONUÇ:
Asıl ve birleşen davalarda talep, davacı şirket ile davalı sigorta şirketleri arasında imzalanan 06/08/2013-01/11/2014 tarihleri arasında geçerli Makine Kırılması Sigorta Poliçesi kapsamında doğan hasar bedelinin tazmini istemine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan ilk yargılama sonunda 06/12/2016 tarihinde 2015/263 esas 2016/920 karar sayılı ilamla yerinde görülmeyen asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiştir. Mahkememizce verilen kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine kararı inceleyen İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi 19/07/2017 tarih ve… Esas, … Karar sayılı kararında; “Dosyaya örnekleri celp edilen Makine kırılması sigorta poliçe ve zeylnameler incelendiğinde sigortalının … nolu zeylname ile sigortalı kıymetlerin temin ettiği bilcümle hak ve menfaatlerin ,dain ve mürtehin sıfatıyla hareket eden aşağıda bilgileri yazılı bankaların nam ve lehine devredildiği işbu zeyilname ile kaydolunduğu yazılıdır.Zeylnamelerde … Bankası Bursa Bursa Kurumsal şubesi, …bank T.A.Ş,… Bankası A.Ş., …Bankası A.Ş.,…Bankası A.Ş. lehine dain-i mürtehin kaydı bulunduğu anlaşılmaktadır.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin yerleşik kararları uyarınca dain-mürtehinin rehin hakkı bulunduğundan, sigortadan tazminat talep etme hakkı da öncelikle ona ait olup, sigortalı ancak lehine rehin verilen alacaklının açık muvafakatini almak şartıyla ve kendi menfaati de zedelendiği takdirde tazminat isteme hakkına sahip olacağından HMK’nın114. maddesi uyarınca husumet ehliyeti dava şartı niteliğinde olup mahkemece yargılamanın her aşamasında resen gözetilmesi gerekli hususlardan olduğundan Aynı Kanun’un 115/2. maddesi uyarınca dava şartı noksanlığının giderilmesinin mümkün olduğu hallerde mahkemece bu hususta davacıya kesin süre verileceği düzenlenmesi uyarınca ilk derece mahkemesince,davacı vekiline asıl dava ve talep hakkına sahip dain-i mürtehinden alınmış ve açılan davaya muvafakat veya icazetleri olduğuna dair gerekli belgeyi sunması için süre verilmesi ve bu usulü eksiklik tamamlandığı takdirde işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken bu yön gözetilmeksizin uyuşmazlığın esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmesi yerinde görülmemiştir.
Kabule görede, davacı çalışanının “yükleyici “operatör belgesi bulunduğu , bege alındıktan sonra mevzuattaki değişikliğin belgeyi geçersiz kıldığı hususunda yeterli inceleme yapılmadığı,davacı çalışanın hangi iş makinaları kullanabileceği yolunda gerekli inceleme ve araştırma yapılmadığı, teknik üye bulunan bilirkişi kurulu özellikle MEB tarafından verilen görüş yazısını esas alarak kanaat bildirdikleri ,yükleyici operatör belgesinin poliçe deki sözkonusu makineler için geçerli iş makinesi kullanma sertifikasına (operatör belgesi)sahip olmayan personel tarafından kullanılması”hali mevcut olup olmadığının mobil vinç konusunda uzman deneyimli makine mühendislerinden oluşan 3 kişilik bilirkişi kurulundan rapor alınmaksızın hüküm verilmesi HMK 353-1-a-6 kapsamında hükme tesir edecek derecede önemli delillerin toplanıp , değerlendirilmemesi kapsamında görülmüş,aktif husumete ilişkin eksiklik giderildikten sonra gerekli inceleme yapılmak üzere kararın bu nedenle davacı yararına kaldırılarak eksik inceleme tamamlanmak üzere dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.” şeklindeki kararıyla Mahkememiz kararının kaldırılmasına karar vermiştir.
Mahkememizce, İstinaf Mahkemesinin kaldırma kararı doğrultusunda aktif husumete ilişkin olarak davacıya rehin hakkı sahibinden muvafakatname ibrazı bakımından süre verilmiş, davacı da verilen süre içerisinde 3404.00556454.0001 numaralı poliçeye istinaden rehin alacaklısı sıfatını taşıyan …Bankası’ndan alınan muvafakatnameyi dosyaya ibraz etmiştir. Bunun üzerine Mahkememizce İstinaf Mahkemesinin kaldırma kararına uygun şekilde alanında uzman 3 kişilik makina mühendisinden oluşturulan heyetten bilirkişi raporu alınması yönünde ara karar oluşturulmuş, alınan 23/07/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “…Makina Mühendisleri Odası …Şubesi İş Makinaları Kursundan alınan 11/06/2008 tarihli İş Makinası Kullanma Sertifikasında (Operatörlük Belgesi) dava konusu vinci kullandığı belirtilen Harun Yılgın’ın “YÜKLEYİCİ” türünden iş makinası kullanmak amacıyla kursa katıldığı ve sınavda başarılı olarak belge aldığı belirtilmiştir. …Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğü’nden 08/08/2014 tarihinde alınan görüş yazısında özetle, Yükleyici iş makinası operatörlük belgesine sahip bireyleri, yükleyici iş makinası kullanabilmektedir. Başka bir iş makinası kullanmak için o iş makinası ile ilgili eğitim alınıp, sınavlarda başarılı olunarak, söz konusu iş makinası için operatörlük belgesinin alınması gerekmektedir denilmektedir. Makina Mühendisleri Odası tarafından verilen sertifika 11/06/2008 tarihli olması nedeniyle, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından Nisan 1997 tarihli ve 2475 sayılı Tebliğler Dersinde yayınlanan ve 15/09/2008 tarihinde yürürlükten kaldırılan İş Makineleri Kullanma Sertifikası (Operatörlük Belgesi) ile İlgili Esaslar kapsamında düzenlenmiştir. Bu tebliğ incelendiğinde, Madde 4 d) Eğitimi verilecek farklı fonksiyonları olan her iş makinesi türüne (Biçer-Döver, skreyper, eksavatör, paletli traktör (dozer), yükleyici… Ve diğer iş makineleri) ait programlar, 23/09/1985 tarih ve 2196 sayılı Tebliğler dergisinde yayınlanan “program çerçevesine” göre hazırlanarak…” denilmektedir. Buna göre tebliğde iş makinası türüne göre eğitim programlarında ayrım yapıldığı görülmektedir. Bu açıdan yaklaşıldığında iş makinası türüne bağlı olarak eğitim alındığı anlaşılmaktadır. Böylece, yükleyicilerin yani yükleri bir belirli bir yükseklik dahilinde yüklemek amacıyla kullanılan bir makine ile yükleri kaldırma, bir yöne dönerek veya hareket ederek aktarma, yükleme veya boşaltma işlemlerinde kullanılan mobil vinçlerinin eğitim proğramlarının farklı olacağı kanaati oluşmuştur. Bununla beraber ilgili tebliğde düzenlenecek sertifika taslağı yer almaktadır. Bu sertifikanın açıklama bölümünde, “Yukarıda durumu yazılı …… Türünden iş makinası kullanmak amacıyla…” ifadesi yer almaktadır. Buna göre ilgili boşluğa “YÜKLEYİCİ” yazılmış olması sertifika sahibinin mobil vinç kullanma iznine sahip olamayacağı anlamında değerlendirilebilir.” yönünde tespitte bulunulmuştur.
Sigorta poliçesine konu 1998 Model Gottwead marka 100 ton kaldırma kapasitesine sahip …model mobil liman vincin, yapılan rutin kontrollerde kovan (silindir) girişindeki boğaz keçesinde yoğun bir şekilde yağ kaçırdığı görülerek yapılan inceleme sonucunda bomun 28 metresinde pistonun dış kısmından aldığı sert bir darbe sonucu, kromaj kaplı piston gövdesinde içe gömme şeklinde hasarlandığı ve 1,5 mt yükseklikte de darbelerin olduğu ayrıca 2 ayrı seferde hasar meydana geldiği tespit edilmiştir. Hasarların operatörün dikkatsizliği sonucunda pistonun gemi kapağına çarpması neticesinde meydana geldiği belirlenmiştir. Hasara konu makine mobil liman vinci olup, kullanıcının yükleyici operatör belgesi bulunduğu anlaşılmaktadır. Mobil liman vinci ile yükleyici iki ayrı cins makine olup, kullanım amaç ve tanımlarının da birbirinden farklıdır. Bu konuda belge veren kurum olarak … Bakanlığından alınan yazıda da yükleyici belgesi ile hasara konu olan mobil liman vincinin kullanılamayacağı ifade edilmiştir. Bu itibarla liman vincinin kullanım alanı, tasarımı ve teknik özellikleri göz önüne alındığında yükleyici sayılması mümkün olmayıp, kullanımının ayrı bir uzmanlık gerektirdiği anlaşılmaktadır. Bu kapsamda Makine Mühendisleri Odası … Şubesi ile …Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğü de aynı yönde görüş bildirmiştir. Kazaya sebebiyet veren operatörün 2008 yılında aldığı belgenin o tarih için kendisine “Genel olarak” her tür iş makinesi kullanma yetkisini vermediği, bunu “yükleyici” olarak sınırladığı görülmektedir. Anılan tarihte de vinç dahil olmak üzere diğer iş makineleri kullanma kursları da mevcut olup, aksi takdirde belgedeki yükleyici açıklaması ve sınırlamasının bir anlamı da kalmayacaktır. Bu itibarla konunun sadece 01/07/2010 tarihli düzenleme ile ilgisi de olmayıp operatörün 2008-2010 yılları arasındaki yükleyici dışındaki kullanımları ile 2010 yılından sonraki benzer kullanımları da ehliyetsiz ve yetkisiz kullanım niteliği taşımaktadır.
Tüm bu açıklamalar ile ilk yargılamada ve İstinaf Mahkemesi kaldırma kararı sonrasında yapılan yargılamada toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde; davaya konu …sayılı Makine Kırılması Sigorta Poliçesinde sigorta konusu makinelerin söz konusu makineler için geçerli iş makinası kullanma sertifikasına/operatör belgesine sahip olmayan personel tarafından kullanılması sonucu oluşacak hasarların teminat harici tutulması sebebiyle operatör Harun Yılgın’ın 11/06/2008 tarihli yükletici türünden iş makinası kullanma sertifikası ile sigorta konusu 100 ton kaldırma kapasitesine sahip mobil vinci yetkisiz ve ehliyetsiz olarak kullanması sonucu oluşan hasarın poliçede yer alan şartlar gereğince sigorta teminatı dışında kaldığının kabulü ile yerinde görülmeyen asıl ve birleşen davaların aynı nedenlerle ayrı ayrı reddine karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle ve dosya içeriğine göre;
1-İspat olunamayan asıl ve birleşen davaların ayrı ayrı REDDİNE,
2-Asıl davada;
a-)Alınması gereken 44,40 TL harçtan peşin alınan 1.640,00-TL’den mahsubu ile fazla yatan 1.595,50-TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya İADESİNE,
b-)Davacının yaptığı yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
c-)Davalı tarafından yapılan 50,00-TL posta ve 4,60 TL vekalet harcı gideri toplam 54,60 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE,
d-)Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve taktir olunan 10.434,16-TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE,
3-Birleşen İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/12 Esas sayılı davada;
a-)Alınması gereken 44,40-TL harçtan peşin alınan 620,66-TL’den mahsubu ile fazla yatan 576,26-TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
b-)Davacının yaptığı yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
c-)Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve taktir olunan 4.347,79-TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE,
4-) Birleşen İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/12 Esas sayılı davada;
a-)Alınması gereken 44,40-TL harçtan peşin alınan 744,79-TL’den mahsubu ile fazla yatan 700,39-TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
b-)Davacının yaptığı yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
c-)Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve taktir olunan 5.147,35-TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE,
5-)Birleşen İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/13 Esas sayılı davada;
a-)Alınması gereken 44,40-TL harçtan peşin alınan 930,99-TL’den mahsubu ile fazla yatan 886,59-TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
b-)Davacının yaptığı yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
c-)Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve taktir olunan 6.346,69 -TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE,
6-Taraflarca asıl ve birleşen davalarda HMK 120 madde gereğince yatırdıkları gider/delil avansından kalan miktarın karar kesinleştiğinde taraflara İADESİNE,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip
Hakim