Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/645 E. 2020/453 K. 22.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO :2017/645 Esas
KARAR NO: 2020/453

DAVA:İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ:19/07/2017
KARAR TARİHİ:22/09/2020

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle: Taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle, davalı şirkete 08.10.2012 tarihli 47.200 bedelli ve 23.11.2012 tarihli 129.800,00 TL bedelli olmak üzere, toplam 177.000,00 TL bedelli iki adet fatura düzenlenmiş ve teslim etmiş olduğunu, bu faturalar nedeniyle davalı borçlunun davacı şirkete 13.03.2013 vadeli cari hesap bakiyesi nedeniyle toplam 177.000,00 TL borcu bulunduğunu, cari hesap bakiyesindeki alacak nedeniyle borçlu davalı hakkında …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosya ile icra takibi yapıldığını, itiraz nedeniyle takibin durduğunu, davalının icra dosyasına yapmış olduğu itirazında alacaklıya herhangi bir borcu bulunmadığı gerekçesiyle itirazda bulunduğunu, davalı şirketin davacı şirket tarafından düzenlenen ve gönderilen faturalara itiraz etmediğini ve ticari defterlerine işlediğini, ancak hakkında …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile icra takibi aldıktan sonra…. Noterliği ‘nin 14.03.2013 tarih ve … yevmiye sayılı haksız şekilde iade etmek istediğini, Davacının bu iadeyi kabul etmeyerek …. Noterliği’ nin 04.04.2013 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile geri gönderdiğini, Faturaların farklı tarihlerde düzenlendiğini ve teslim edildiğini, Bu nedenle sehven alındığı ve ticari defterlere işlendiği itirazının ticari hayatın olağan şartlarına aykırı olduğunu, ayrıca davacı şirketin faturalara konu hizmeti eksiksiz ifa ettiğini. Davalı adına kayıtlı … plakalı araçlar ile …, … Mahallesinde kayıtlı … ada, … parsel Kat… D…. sayılı bağımsız bölümü ve …, …, … Mahallesi, … ada, … parsel sayılı gayrimenkullerine konulan hacizlerin, davalının itirazı ile kaldırıldığını, borçlu davalı adına kayıtlı itirazının iptali ile takibin devamına, haksız ve kötü niyetli itiraz nedeniyle %20’tan az olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, karar verilmesi talep etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı şirkete usulüne uygun olarak dava dilekçesi ve tensip tutanağının tebliğ edildiği, ancak süresinde herhangi bir cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
Sonradan davalı vekilince sunulan cevap dilekçesinde de sonuç olarak yokluklarında yapılan yargılama işlemlerinin yeniden yapılarak haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddi ile davacı yanın kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
G E R E K Ç E /
Dava; İİY’ nin 67 maddesi uyarınca açılmış; “İtirazın İptali” davası niteliğindedir.
Celp edilen davamıza konu …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra takip dosyası incelendiğinde; davacı- alacaklı tarafından davalı- borçlu aleyhine 177.000,00 TL asıl alacak 52.503,53 TL takip öncesi faiz olmak üzere toplam; 229.503,53 TL meblağ üzerinden cari hesap alacağına istinaden icra takibi başlatıldığı, davalı- borçlunun takibe itirazı üzerine icra takibinin durduğu anlaşılmıştır.
Davalı kayıtları üzerinde talimat vasıtasıyla yaptırılan bilirkişi incelemesinde; 2012 yılında davacının davalıya hizmet bedeli açıklamasıyla 2 adet fatura kestiğini, 2012 yılı sonu itibariyle davalının davacıya cari hesabında 2013 yılına 177.000,00 TL borç bakiyesi devrettiği, davalının bu faturalar karşısında 177.000,00 TL iade faturası düzenlediği, davalı kayıtlarına göre davalının davacıya borcunun bulunmadığı belirtilmiştir.
Mahkememizce davacı kayıtları üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesinde; davacı tarafından davalı adına düzenlenen 08.10.2012 tarih 739395 no.lu 47.200,00.TL (KDV dahil) ve 23.11.2012 tarih 739398 no.lu 129.800,00.TL (KDV Dahil) tutarlı faturaların düzenlendiği, faturaların, usulüne uygun düzenlendiği, davacı tarafından, davalı şirkete, düzenlenmiş olduğu, fatura İçeriklerinde, “Hizmet Bedeli” yazılı olduğu, fatura bedellerinin, ödenmemiş, yani açık faturalar olduğu, faturaların, davacı taraf, yasal defterlerinde kayıtlı olduğu, faturaların, davalıya teslimi İle ilgili; herhangi bir bilginin mevcut olmadığı, faturaların, içeriklerinin, teslimine ilişkin, herhangi bir bilginin mevcut olmadığı belirtilmiştir.
Davamıza konu …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra takip dosyasına istinaden açılan …. İcra Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası müzekkere cevabı ve eklerinin incelenmesinde; Davacının dosyamız davalısı, davalısının dosyamız davacısı olduğu, …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra takip dosyasına konu alacağın daha önce …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına konu edildiği, takibin derdestlik ve mükerrer takip nedeniyle iptaline karar verilmesi talep edildiği; Mahkemece davanın reddine karar verildiği; kararın istinaf edilmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesinin 06.03.2019 tarih ve 2018/2792 Esas 2019/403 Karar sayılı ilamı ile “mükerrerlik iddiasının borca itiraz niteliğinde olduğu ve icra müdürlüğüne yapılması gerekirken icra mahkemesine yapılmış olan itirazın sonuç doğurmayacağından bahisle mahkemece davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu” gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği; kararın Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 18.06.2020 tarih ve 2019/9091 esas 2020/5098 Karar sayılı ilamı ile onandığı görülmüştür.
Celp edilen …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyasının incelenmesinde; davacı- alacaklı tarafından davalı- borçlu aleyhine 177.000,00 TL asıl alacak üzerinden cari hesap alacağına istinaden icra takibi başlatıldığı, davalı- borçlunun takibe itirazı üzerine icra takibinin durduğu anlaşılmıştır.
Dava şartları 6100 sayılı HMK’nın 114. Maddesinde düzenlenmiş olup, aynı kanunun 115/1 maddesinde da dava şartlarının mevcut olup olmadığının yargılamanın her aşamasında mahkemece resen dikkate alınacağı düzenlenmiştir.
Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 26.09.2018 tarihli, 2018/3044 Esas ve 2018/5683 Karar sayılı ilamında da vurgulandığı üzere, aynı dava konusunun ikinci kez mahkeme önüne getirilmesi halinde derdestlikten bahsedildiği gibi, aynı alacağın aynı şekilde takip konusu edilmesi halinde de derdestlikten ya da takibin mükerrerliğinden söz edilir. İİK’nin 68/1. maddesinde yer alan “…alacaklı itirazın kendisine tebliğ tarihinden itibaren 6 ay içinde itirazın kaldırılmasını isteyebilir. Bu süre içinde itirazın kaldırılması istenilmediği takdirde yeniden ilamsız takip yapılamaz” şeklindeki düzenleme ile itirazın hükümden düşürülmemesi halinde, ikinci kez ilamsız takip yapılamayacağı açıkça belirtilmiştir. Bu hüküm kıyas yolu ile İİK 67. maddesine de uygulanmaktadır. Bu nedenle aynı alacakla ilgili takip yapıldığı takdirde bu takip itiraza uğramış ve itirazın kaldırılması veya iptaline ilişkin bir talepte bulunulmamış ise bu madde hükmüne istinaden yeni bir takip yapılamaz.
Dosyanın incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra takip dosyası ile 13/03/2013 tarihinde aynı alacağa ilişkin olarak ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı borçlu yanın itirazı üzerine takibin 29/03/2013 tarihinde durdurulduğu, alacaklı davacı tarafından bu defa 30/06/2016 tarihinde …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra takibinin başlatıldığı ve her iki takibin de aynı alacağın tahsili amacıyla yapıldığı anlaşılmaktadır. Davacı tarafından davalı aleyhine daha evvel başlatılan …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı ilamsız icra takibi halen derdest olduğuna göre bu takibe ilişkin itirazın iptali davası açılmadan aynı alacak için yeniden ilamsız icra takibi yapılamayacağı gözetilerek davanın derdestlik nedeniyle dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Dava şartı yokluğundan davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 54,40 TL karar ve ilam harcının davacı tarafından yatırılan 1.147,52 TL’ den mahsubu ile fazla yatırılan bakiye 1.093,12 TL’ nin karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacı yana iadesine,
3-Yargılama masraflarının davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir edilen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
5-HMK 120 maddesi uyarınca taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde yatıran yana iadesine,
Dair; davacı … davalı vekilinin yüzüne, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde sunulacak dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/09/2020

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza