Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/643 E. 2018/592 K. 20.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/49 Esas
KARAR NO : 2018/558
DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/01/2017
KARAR TARİHİ : 06/06/2018
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Alacak davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı…, 2009 senesinde Davalı … A.Ş…Şubesinden 36 ay vadeli 350.000 usd karşılığı 576.145,50 TL konut kredisini çektiğini ve kredisini düzenli ödeyerek borcunu ifa ettiğini ancak kredi çekerken kendisinden 105 TL ipotek komisyonu masrafı ve 9.997 TL komisyon ücreti adı altında toplam 10.102 TL kesintinin haksız alındığını beyan etmiş ve bu haksız kesintilerin yapıldığı tarihten itibaren bankalara uygulanan en yüksek mevduat faiziyle birlikte tarafına iade edilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı …Bankası A.Ş 14.07.2016 tarihinde davanın İstanbul … Tüketici Mahkemesinde Görüldüğü dönem davaya cevap olarak davacının kullandığı kredinin ticari kredi niteliğinde olduğunu bu yüzden ticari bir uyuşmazlık olduğundan davanın nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesi gerektiğini belirtmiş kredi kullandırılırken alınan sözleşmeye atıfta bulunarak ticari bir kredi olduğundan emsal yargıtay kararlarını örnek vererek alınan komisyonların hukuka uygun olduğunu beyan etmiştir. Davalı… Bankası A.Ş 20.09.2017 tarihinde davanın İstanbul … Asliye Ticaret mahkememizde görülmeye başladığında davaya cevap olarak yargıtay ve bilirkişi raporlarını örnek göstererek kullandırılan kredinin bir ticari kredi olduğundan TTK ‘nın ücret isteme hakkı başlıklı 20. Ve 22. Maddelerinde tacirin işletmesi ile ilgili gördüğü iş için uygun bir ücret isteyebileceği ve verdiği avanslar veya yaptığı masraflar için ödeme tarihinden itibaren faize hak kazanacağı, keza tacirin bu ücretlerde indirim isteyemeyeceği düzenlenmiş olduğunu ve ilgili kanunlara göre kredi işlemlerinde sağlanacak menfaatlerin ve tahsil olunacak masrafların nitelik ve sınırlarının bankalarca serbestçe belirlenebileceğini belirterek her halükarda davanın reddine yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE/ Mahkememizce görevlendirilen bilirkişi incelemesinde özetle; sunulmuş olan belgelere göre Davacı …’e Davalı…Bankası A.Ş …şubesinden kullandırılan 36 ay vadeli 350.000 USD kredinin tüketicilere verilen konut kredisi olduğu, toplam 10.102 TL tutarında olan komisyon ücreti ve ipotek komisyonu ile ilgili herhangi bir harcama belgesi / belgeleri sunulmadığından bu masrafların davalı banka tarafından yapılan zorunlu giderler karşılığı olarak alınmadığı, faiz dışı gelir olarak haksız ve fazladan alındığı anlaşıldığından, bu tutarların 4077 sayılı kanunun 6. Maddesi hükümlerine göre haksız şart kapsamında alınmış ücretlerden olması nedeniyle nihai takdiri Yüce Mahkeme’ye ait olmak üzere davalı… bankası A.Ş den alınarak Davacı…’e iade edilmesinin gerektiği, davacının faiz talep edebileceği, yapılan tüm inceleme ve araştırma sonucunda sonuç ve kanaatine varmıştır.
Tüm dosya muhteviyatı, bilirkişi tarafından düzenlenen rapor uyarınca, davalı gayrimenkul kredisi sebebiyle katılım bankası tarafından kesmiş olduğu dosya masrafı, hizmet bedeli, komisyon ücreti, ekspertiz ücretleri gibi kalemlerdeki kesintilerin iadesi talep olunmuş ise de davacının söz konusu krediyi kullanmak suretiyle almış olduğu gayrimenkulü iş yeri olarak değerlendirdiği bu sebeple davacının bu kredi işleminin tüketici işlemi olarak değerlendirilmesinin mümkün olmaması ve basiretli bir tacir gibi davranma yükümlülüğü, mahkememizce görevlendirilen bilirkişi tarafından alınan komisyon ücretlerinin diğer bankalarca alınan ve merkez bankasına bildirilen komisyon oranları altında kalıyor ve bu oranlardan yüksek olmadığının tespit edilmiş olması, taraflarca imzalanan kredi sözleşmesinin 20.04.2009 tarihli olup, genel işlem koşulu bakımından uygulanması gereken mevzuat bakımından sözleşmede yer alan hükümlerin TBK 20 vd. uyarınca değerlendirilemeyeceği, değerlendirmenin 818 sayılı BK hükümleri çerçevesinde yapılması gerekliliği ve bu nedenle de “davaya konu kredi yönünden emsal banka uygulamaları araştırılıp uyuşmazlık konusu bedelin kredi müşterilerinden tahsiline dair teamül bulunup bulunmadığı ve varsa diğer bankalarca hangi oranda tahakkuk ettirildiği ve buna göre davalı Banka uygulamasının yerinde olup olmadığı hususunda bankacılık konusunda uzman bilirkişi” (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi Esas No : …, Karar No : …sayılı ilamı) tarafından yapılması gerekliliği ve bilirkişi tarafından da ek raporda alınan komisyonun diğer banka uygulamaları doğrultusunda olduğunun tespiti, davalı tarafça expertiz ücreti bakımından alınan hizmeti belgeler faturaların dosyaya ibraz edilmiş olması, her ne kadar bilirkişi tarafında kök raporda haksız şart sebebiyle kesintilerin iadesine dair tüketici mevzuatı uyarınca değerlendirme yapılmış ise de bu değerlendirme ile mahkememizin bağlı olmaması ve bu sebeple de davalı tarafça kredi sebebiyle alınan masrafların makul ve belgeli olduğu kanaatine varıldığından yerinde olmayan davanın aşağıdaki şekilde reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Yerinde görülmeyen davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 35,90-TL harcın davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı tarafından yapılan 12,45-TL vekalet harcı ve pul giderinin davacıdan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE,
5- Davanın red edildiğinden hesaplanan 2.180,00 TL ücreti vekaletin davacından alınıp davalı tarafa VERİLMESİNE,
6-Taraflarca HMK 120 madde gereğince yatırdıkları gider avansından kalan miktarın karar kesinleştiğinde talep halinde taraflara İADESİNE,
Dair; davacı vekili yüzüne karşı, davalı yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır