Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/639 E. 2020/666 K. 07.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/639
KARAR NO :2020/666

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:18/07/2017
KARAR TARİHİ:07/12/2020

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Tazminat davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 11/05/2017 günü saat 08.00 sıralarında davalı sürücü ve araç sahibi … Sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile müvekkiline karşıdan karşıya geçmek istediği esnada çarptığını, kazada müvekkilinin ağır yaralandığını, kaza tespit tutanağına göre davalının birinci derecede kusurlu olduğunu, müvekkilinin bel kısmında yaralanıp omurga ve kaburgalarının kırıldığını bu yüzden hala yürüyemediğini ve ihtiyaçlarını karşılayamadığını … plakalı arcın Zorunlu mali mesuliyet sigortacısının davalı şirket olduğunu müvekkilinin zararının giderilmesi için davlı sigorta şirketine 14/06/2017 tarihinde başvuruda bulunduğu ancak davanın açıldığı tarihe kadar neticenin alınmadığını, müvekkilinin bir sürü hastaneye gidip tedavi gördüğünü ve durumun hayatı boyunca devam edebilme durumunun da olduğunu ve bunun psikolojisini alt üst ettiğini, müvekkilinin iş göremezlik süresinin maluliyet oranının belirlenmesi ve bakıcı giderlerinin hesaplanması için ATK’ dan rapor alınmasını fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalması kaydıyla … plakalı araca teminatsız olarak tedbir konulmasını, geçici iş göremezlik nedeniyle 400,00 TL kalıcı hasar ve sürekli iş göremezlik nedeniyle 1.500,00 TL, bakıcı masrafları için 500,00 TL, hastaneye gidiş geliş yol masrafları için 100,00 TL şimdilik 2.500,00 TL maddi tazminat, 80.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı …’a usulüne uygun olarak dava dilekçesi ve tensip tutanağının tebliğ edildiği, ancak süresinde herhangi bir cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır.
Diğer davalı … cevap dilekçesinde özetle; davacının müvekkili şirkete başvuru şartını yerine getirmediğini, dava ve zaman aşımı yönünden davanın reddini, … plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde 29/06/2016-2017 vadeli ZMMS ile sigortalı olduğunu, geçici iş göremezlik taleplerinin SGK sorumluluğuna girdiği için taleplerin reddini, kusur tespiti ve maluliyet durumu için ATK’ dan rapor alınmasını, dava dilekçesi ekinde hiç bir delilin tebliğ edilmediğini, kaza tespit tutanağının dahi gönderilmediğini bu durumun davalının savunma hakkını kısıtladığını HMK. 121. Maddesi uyarınca uyarınca delillerin tebliği gerektiğini, tebliğe kadar esasa ilişkin itiraz haklarını saklı tuttuklarını tazminat kalemlerinin açık ve net bir şekilde belirtilmesi gerektiğini, ticari faiz talebinin reddini, ceza dosyasında davacının şikayetçi olmadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte tazminat hesaplaması için aktüerya uzmanından rapor alınmasını, SGK’dan herhangi bir ödemenin alıp alınmadığının tespitini ve alındı ise tazminattan mahsup edilmesini, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dosyada delil olarak; dava dilekçesi ve ekleri, Davalı … A.Ş. Cevap dilekçesi ve ekleri, … CBS’nin … Soruşturma sayılı dosyası, Sosyal Ekonomik Durum araştırmasına ilişkin tutanaklar, cevabi yazı içerikleri, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı bulunmaktadır.
Mahkememizde açılan dava öncelikle, görev, yetki, taraf sıfatı ve diğer dava şartları açısından incelenmiş ve mahkememizin görevli ve yetkili olduğu ve ayrıca diğer dava şartlarının da bulunduğu anlaşılmış olduğundan davanın esasına geçilmiştir.
Davaya konu somut olayda, davalı …’un … plakalı aracın sürücüsü ve işleteni, diğer davalı … A.Ş.’nin ise … plakalı aracın ZMMS sigortacısı olduğu anlaşıldı.
Dava, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir.
Bu bağlamda, dava konusu somut olaya ilişkin olarak, taraflarca sunulan deliller ile başka yerden getirtilmesi gereken tüm deliller toplanmış, gelen yazı cevapları dosyamız içerisine alınmış, ön inceleme duruşması yapılarak tarafların iddia ve savunmaları, uyuşmazlık konusu, tarafların üzerinde anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, dava şartlarının bulunup bulunmadığı, ilk itiraz olup olmadığı, tarafların sulh olup olamayacakları ortaya konulmuş ve yargılama ön inceleme duruşmasında tarafların da onay verdikleri uyuşmazlık nitelendirmesi ile sonuçlandırılmış ve ayrıca taraf iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi amacıyla bilirkişi incelemesi yapılarak raporlar alınmıştır.
Davacı yanın toplanan tüm tıbbi belgeleri ile Adli Tıp Kurumu Başkanlığı … İhtisas Kurulu’ndan muayene olunarak aldırılan raporunda; “… Davacı …’nın 11/05/2017 tarihli trafik kazası nedeniyle uğradığı iş gücü kaybı ve maluliyet oranının tespiti yönünden düzenlenen raporunda …’nın 11/05/2017 tarihinde geçirmiş olduğu araç dışı trafik kazasına bağlı posttravmatik kifoz arızası nedeniyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası Grup1 kabul olunarak;
GrI X(5B….20) A%24
E cetveline göre %22.0(yüzdeyirmiikinoktasıfır) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı,
İyileşme(iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 6(altı) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunur…” şeklinde görüş bildirilmiştir.
Davacıların, kusur durumları ile ATK raporunda tespit olunan maluliyet durumuna göre talep edebileceği tazminat olup olmadığı ve miktarının saptanması açısından, kusur uzmanı Murat Kurt ve hesap uzmanı Duygu Boydaş marifetiyle dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış ve rapor alınmış olup;
Dava konusu olayda tarafların kusur oranının tespiti açısından alınan kusur bilirkişisi raporunda;
“Yaya …’nın; Karayolları Trafik Kanununun 68.maddesinin b) ve c) fıkraları ile ayrıca Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 138.maddesinin b) fıkrasının 3.bendini ihlal ederek; meydana gelen trafik kazasında, %75 oranında kusurlu olduğu, … plakalı aracın sürücüsü …’un ise, Karayolları Trafik Kanununun, 47. maddesinin d) fıkrası ile 52,maddesinin b) fıkrasını İhlal ederek; meydana gelen trafik kazasında, % 25 oranında kusurlu olduğu” şeklinde tespitler yapılmıştır.
Davacının varsa talep edebileceği tazminat miktarının tespiti yönünden alınan Aktüer raporunda;
“Davacı …’nın, 11.05.2017 tarihinde geçirmiş olduğu kaza sonucu 6 ay/180 gün süreli İyileşme dönemi-Geçici İş Göremezlik zararının 8.424,36 TL olduğu, kazanın oluşumunda davacının% 75 oranında kusurunun bulunduğunun kabulü ile talep edebileceği tutarın 2.106,09 TL olabileceği, daimi/sürekli iş göremezlik- efor kaybının ise % 22 maluliyet oranı sonrası 151.217,07 TL olduğu, kazanın oluşumunda % 75 oranında kusurunun bulunduğunun kabulü İle talep edebileceği tutarın 37.804,27 TL olabileceği, davacının toplam maddi zararının ise 39.910.36 TL olduğu, davalı … yönünden 18.07.2017 dava tarihinin temerrüt tarihi olarak kabulünün ve yasal faiz talep edilebileceğinin takdir ve hukuki münakaşasının elbette Sayın Mahkemeye ait olduğu, davacının dava dilekçesinde ulaşım giderleri olarak talep ettiği fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile 100,00 TL zararının takdirinin yüce mahkemeye ait olduğu, bakıcı giderleri zararının 1.777,50 TL x6 ay= 10.665,00 TL olabileceği, davacının kazanın oluşumunda %25 kusurlu olduğunun kabulü halinde ise 10.665,00 TL x % 75= 2.666,25 TL olarak hesaplanabileceği, ancak hesaplanan bu tutardan herhangi bir indirim uygulanıp uygulanmayacağının elbette yüce mahkemenin takdirlerinde olduğu, davacının dava dilekçesinde 80.000,00 TL manevi tazminatı, davalı araç maliki ve sürücüsü …’dan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte talep ettiği, hukuki münakaşasının elbette yüce mahkemenin takdirlerinde olduğu” şeklinde tespitler yapılmıştır.
Bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen rapora ilişkin olarak, gerek taraflarca yapılan itirazların değerlendirilmesi ve gerek se mahkememizce dosyanın res’en incelenmesi sonucu, mahkemimizce alınan kusur raporu ile dosyamız mündericatında bir sureti yer alan … CBS’nin … Soruşturma sayılı dosyasından alınan kusur raporları arasında ciddi anlamda çelişki olduğunun anlaşıldığı ve mahkememizin 07/10/2019 tarihli celsesinde, dosyanın …-Trafik kürsüsünde görevli Üçlü bilirkişi heyetine tevdi ile davaya konu somut olayda 11/05/2017 tarihinde meydana gelen kazada tarafların kusur oranlarını mahkemizce alınan kusur raporu ile Savcılık ceza dosyasnıdan alının kusur raporları arasındaki çelişkiyi de gidericek şekilde oranlı olarak belirlenerek rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verildiği, … trafik kürsüsünde görevli bilirkişi heyeti tarafından gerek mahkememizce alınan kusur raporu ve gerek se İstanbul CBS’nin … Soruşturma sayılı dosyasından alınan kusur raporları da irdelenmek suretiyle, 22/02/2020 tarihli raporun tanzim edildiği ve dosyaya ibraz edildiği, raporun incelenmesinde özetle; “Dava konusu trafik kazasının meydana geldiği noktadan 100 metreden daha yakın mesafede trafik ışıklı yaya geçidi olduğundan ve davacı yayanın bu yaya geçidini kullanarak kendisine yeşil yandıktan sonra emniyetli şekilde karşıdan karşıya geçebileceği anlaşıldığından, bu kurala uymadan dikkatsizce ve aniden yola giren ve emniyetle duramayacak kadar yaklaşmış olan aracın geçmesini beklemeyen, araca ilk geçiş hakkını tanımayan davacı yayanın olayda %100 oranında tamamen kusurlu olduğu, davalı sürücü …’un ise, normal süratle seyri sırasında aniden ve dikkatsizce ve yakın mesafeden önüne çıkan davacı yayaya çarpmak zorunda kaldığından ve olayda bir kural ihlali olmadığından olayda kendisine yüklenebilecek bir kusur oranı bulunmadığı” sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce, … trafik kürsüsünde görevli 3 kişilik bilirkişi heyeti tarafından tanzim edilen kusur raporunun incelenmesinde, raporun hukuki yönleri ayrık olmak üzere, yapılan tespitler bakımından ayrıntılı ve gerekçeli olduğu ve ayrıca mahkememizce alınan kusur raporu ile … CBS dosyasından alınan kusur raporları arasındaki çelişkiyi de giderdiği anlaşıldığından, hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
Davacı vekili tarafından, … trafik kürsüsünde görevli 3 kişilik bilirkişi heyeti tarafından tanzim edilen kusur raporuna ilişkin olarak beyan ve itirazda bulunulduğu ve ATK’dan çelişkiyi giderecek şekilde rapor alınmasının talep edildiği, mahkememizin 14/09/2020 tarihli celsesinde, davacı vekilinin ATK’dan kusur raporu alınmasına ilişkin isteminin mahkememizce … Trafik Kürsüsünden oluşan bilirkişi heyetinden alınan kusur raporunun ayrıntılı ve gerekçeli olduğu anlaşıldığından reddine karar verildiği görüldü.
Tüm bu bağlamda, taraf ve iddia ve savunmaları, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporları ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
Mahkememizde açılan davanın, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olduğu, dava konusu somut olaya ilişkin olarak, tüm delillerin toplandığı, davalı …’un … plakalı aracın sürücüsü ve işleteni, diğer davalı … A.Ş.’nin ise … plakalı aracın ZMMS sigortacısı olduğu, mahkememizce kusur incelemesi yaptırılarak rapor alındığı, alınan raporda, davacı yaya …’nın; Karayolları Trafik Kanununun 68.maddesinin b) ve c) fıkraları ile ayrıca Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 138. maddesinin b) fıkrasının 3. bendini ihlal ederek; meydana gelen trafik kazasında, %75 oranında kusurlu olduğu, … plakalı aracın sürücüsü davalı …’un ise, Karayolları Trafik Kanununun, 47. maddesinin d) fıkrası ile 52. maddesinin b) fıkrasını İhlal ederek, meydana gelen trafik kazasında, %25 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiği, dosyamız mündericatında bir sureti yer alan … CBS’nin … Soruşturma sayılı dosyasından alınan kusur raporunda ise, yaya …’nın Tam kusurlu, … plakalı aracın sürücüsü …’un ise Kusursuz olduğunun tespit edildiği, bu haliyle mahkemimizce alınan kusur raporu ile … CBS’nin … Soruşturma sayılı dosyasından alınan kusur raporları arasında ciddi anlamda çelişki olduğunun anlaşıldığı ve mahkememizin 07/10/2019 tarihli celsesinde, dosyanın …-Trafik kürsüsünde görevli Üçlü bilirkişi heyetine tevdi ile davaya konu somut olayda 11/05/2017 tarihinde meydana gelen kazada tarafların kusur oranlarını mahkemizce alınan kusur raporu ile Savcılık ceza dosyasından alının kusur raporları arasındaki çelişkiyi de giderecek şekilde oranlı olarak belirlenerek rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verildiği, … trafik kürsüsünde görevli bilirkişi heyeti tarafından, gerek mahkememizce alınan kusur raporu ve gerek se … CBS’nin … Soruşturma sayılı dosyasından alınan kusur raporları da irdelenmek suretiyle hazırlanan 22/02/2020 tarihli raporda, davacı yayanın %100 oranında tamamen kusurlu olduğu, davalı sürücü …’un ise herhangi bir kusurunun bulunmadığının tespit edildiği, mahkememizce, … trafik kürsüsünde görevli 3 kişilik bilirkişi heyeti tarafından tanzim edilen kusur raporunun incelenmesinde, raporun hukuki yönleri ayrık olmak üzere, yapılan tespitler bakımından ayrıntılı ve gerekçeli olduğu ve ayrıca mahkememizce alınan kusur raporu ile … CBS dosyasından alınan kusur raporları arasındaki çelişkiyi de giderdiği anlaşıldığından, hükme esas alınmasına karar verildiği, bu haliyle de araç işleteni ve aynı zamanda sürücü olan davalı …’un, meydana gelen zarardan ancak kusuru oranında sorumlu olduğu, diğer davalı ZMMS şirketinin de sigortalısı olan diğer davalı …’un kusuru oranında sorumlu olduğu, ayrıca somut olayda kusursuz sorumluluğa ilişkin hükümlerin uygulanamayacağı sonuç ve vicdani kanaatine ulaşıldığından, davacı tarafından açılan maddi ve manevi tazminat davasının ayrı ayrı reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının maddi tazminat davasının tüm davalılar yönünden ayrı ayrı REDDİNE,
2-Davacının manevi tazminat davasının REDDİNE,
3-Alınması gereken 54,40 TL ret karar ve ilam harcından peşin alınan 281,78 TL harcın mahsubu ile fazla olan 227,38 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı yana İADESİNE,
4-Yapılan masrafların davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davalılar maddi tazminat davasında kendilerini vekille temsil ettirdiğinden ve davanın tümden reddine karar verildiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2 maddesine göre taktir olunan 2.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp, davalılara VERİLMESİNE,
6-Davalı … manevi tazminat davasında kendisini vekille temsil ettirdiğinden ve manevi tazminat davasının tümden reddine karar verildiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10/3. maddesine göre taktir olunan 3.400,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınıp, davalı …’a VERİLMESİNE,
7-HMK 120. maddesi gereğince; taraflarca yatırılan gider avansı ile varsa delil avansının arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde taraflara İADESİNE;
8-Dava sonucuna göre, Adli Tıp Kurumu fatura bedeli olan toplam 564,50 TL’nin davacıdan alınarak hazineye GELİR KAYDINA,
9-Karar kesinleştiğinde karar öncesinde tahsil edilmeyen adli tıp fatura bedeli 564,50 TL’nin kararın kesinleşmesine rağmen davacı tarafından ödenmemesi halinde, fatura örnekleri ile gerekçeli karardan onaylı bir örneğin gereği için ADLİ TIP KURUMU BAŞKANLIĞI’NA GÖNDERİLMESİNE,
Dair; davacı ve davalı … vekilinin yüzüne karşı diğer davalı yanın yokluğunda, HMK’nun 6723 sayılı Kanunla değişik 341/1 vd. maddeleri uyarınca; gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliyesi Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 07/12/2020

Katip …

Hakim …