Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/317 E. 2019/183 K. 05.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/317 Esas
KARAR NO : 2019/183
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 03/04/2017
KARAR TARİHİ: 05/03/2019
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan tazminat davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
AÇILAN DAVA VE İDDİA:
Davacı vekilinin 03/04/2017 tarihli dava dilekçesi özetle; 02.12.2016 günü saat 09.15 sıralarında …sevk ve idaresinde bulunan elektirikli bisiklet ile Atatürk Bulvarı… dönel kavşağı siteler mahallesi istikametinden gelip baba caddesi istikametine seyir halindeyken sinyalizasyonun tüm yönlere gayri faal olduğu esnada kontrolsüz bir şekilde kavşağa girdiği sırada elektirikli bisikletinin sağ yan kısımlarına, Atatürk Bulvarı ana yolu takiben valilik istikametinden gelip Kahta istikametine seyir halinde olan sürücü … sevk ve idaresinde bulunan… plaka sayılı otomobili ile… kavşağına geldiğinde aracının sol ön kısımları ile elektirikli bisiklete çarpması neticesinde yaralamalı maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, davacı…’nın ağır derecede yaralandığını, bu kazanın oluşumunda elektirikli sürücüsü …’nın 2918 sayılı KTK 57-1/a kuralını ihlal ettiği… plaka sayılı arac süürücüsü …’ın ise 52/1-a kuralını ihlal ettiği belirtildiğini,… plakalı aracın 13.03.2015 tarihinden bu yana sigorta işlemleri yapılmadığı sehven öğrenildiğini, olay ile ilgili olarak Adıyaman Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … soruşturma numarası ile açtığı soruşturma dosyasında şikayet yokluğu nedeniyle 2017/612 sayılı kararı ile kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiğini, …nın davacının zararından hukuken sorumlu olduğunu, davacının kaza sonrası … Hastanesine götürülmüş, hastane tarafından davacı için 02.12.2016 tarih ve … nolu genel adli muayene raporu düzenlendiğini, davalı Sigorta Şirketi’ne 17.02.2017 tarihinde başvuru yapıldığını, 20.02.2017 tarihinde sigorta şirketine teslim edildiğini, davalı sigorta şirketi tarafından 09.03.2017 tarihinde posta ile bildirilen tebellüğ edilen cevabi yazısında 139220 numaralı hasar dosyası oluşturulduğu kaza zaptı, heyet raporu ve gelir durumunu gösteren belge davacıdan istemiş ise de istenilen evrakların gönderiminin başvuru dilekçesinde gönderildiği onun haricinde herhangi bir evrak bulunmadığı belirtilerek 17.03.2017 tarihinde davacı tarafından gönderilen cevabi yazıda cevap verilmediği gibi ödeme de yapılmadığını, davacı öğrenci olup, trafik kazası nedeniyle öğrenimine devam edememekte, kendisi ve ailesi mağdur olmuştur. tedavisi halen devam etmektedir. Bu nedenle müvekkil gerek hastanede yattığı, gerekse de tam olarak iyileşinceye kadar maddi kayba uğradığını, bu kaybın tazminini talep ettiklerini, bu nedenlerle, talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla haklı davanın kabulü ile, Borçlar Kanunu 54. Madde gereğince trafik kazasından kaynaklı cismani zarara dair Tazminat hesabı yaptırılarak Borçlar Kanunu 54. Madde gereğince trafik kazasından kaynaklı cismani zarara dair tazminat hesabı yaptırılarak olay tarihindeki sigorta limiti çerçevesinde,100,00 TL bedensel zarar tazminatının temerrüt tarihinden işletilecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkile verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI TALEPLER:
Davalı vekilinin 02/05/2017 tarihli cevap dilekçesi özetle; Kaza Tarihi 02.12.2016 olduğundan, 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren trafik sigortası genel şartlarının işbu davada uygulanması gerektiğini, davacı tarafından maluliyeti sebebiyle tazminat talebine ilişkin olarak, dava öncesinde davalı kuruma başvuru yapıldığını, başvuru sırasında davalıya sunulmamış olan ve tazminat hesabı için zaruri olan, davacının söz konusu kazaya bağlı sürekli maluliyetini gösterir Sağlık Kurulu Raporu davacı vekilinden yazılı olarak talep edildiğini, davacı taraf bu belgeleri davalı kuruma sunmadığını, bu nedenle de, usulüne uygun başvuru şartı yokluğu nedeniyle davanın reddi gerektiğini, Sağlık Kurulu raporu Trafik Sigortası Genel Şartlarına göre, ibraz edilmesi gereken belgeler arasında yer aldığını, bu belge ibraz edilmeden açılacak olan bir dava, dava şartları yerine getirilmediğinden yok hükmünde sayılacağını, başvuru dosyasının incelenmesinden davaya konu kazaya ilişkin başlatılan soruşturmada, davacı kimseden şikayetçi olmadığını beyan ettiğini ve şahsi haklarını da saklı tutmamış olduğu tespit edildiğini, bu nedenle, davacının davalı kurumdan tazminat talep etme hakkı bulunmadığını, kazaya sebebiyet veren aracın kaza tarihini kapsar şekilde geçerli trafik sigorta poliçesinin olup olmadığının tespiti gerektiğini, davaya konu kazanın oluşumundaki kusur oranlarının tespiti adli tıp vasıtasıyla yapılması gerektiğini, davacının daimi maluliyet durumunun tespiti adına adli tıp kurumu 3.ihtisas dairesi’nden maluliyete ilişkin sağlık raporu alınması gerektiğini, davacının tüm tedavileri tamamlandıktan sonra sakatlığın 12 ay boyunca stabil ve kalıcı olması gerektiğini, sosyal güvenlik kurumu tarafından davacıya ödenmiş veya ödenen rücuya tabi tazminat miktarı tespit edilerek davalı kurum tarafından ödenecek tazminattan mahsup edilmesi gerektiğini, güvence hesabının sorumluluğu kaza tarihinde poliçedeki teminat limiti ve kusur oranı ile sınırlı olduğunu, bu nedenlerle, haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı yan üzerine bırakılmasına tarar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, MAHKEMECE YAPILAN NİTELENDİRME VE VARILAN SONUÇ:
Dava, 02/12/2016 tarihinde davadışı … sevk ve idaresindeki… plakalı aracın davacının sevk ve idaresindeki elektrikli bisiklete çarpması şeklinde meydana gelen trafik kazasında davacının uğradığı bedensel zararların… plakalı aracın kaza tarihinde geçerli bir sigorta poliçesi bulunmaması sebebiyle davalı güvence hesabından tazminine yönelik maddi tazminat davasıdır.
Dilekçeler teatisi tamamlandıktan sonra ön inceleme duruşması yapılarak tarafların iddia ve savunmaları, uyuşmazlık konusu, tarafların üzerinde anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, dava şartlarının bulunup bulunmadığı, ilk itiraz olup olmadığı, tarafların sulh olup olamayacakları ortaya konulmuş ve yargılama ön inceleme duruşmasında tarafların da onay verdikleri uyuşmazlık nitelendirmesi ile sonuçlandırılmıştır.Tarafların Hukuk Muhakemeleri Kanunu uyarınca hasrettikleri delilleri toplanmıştır.
Davacının davaya konu kaza sebebiyle maluliyet durumunun tespiti için Adli Tıp Kurumu … İhtisas Kurulu’ndan rapor alınmış alınan raporda; davacı …’nın geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı T8 omur yükseklik kaybı ve alt ekstremitede kısalık arızası nedeniyle, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği’ne göre E cetveline göre meslekte kazanma gücü kaybının %16,2 oranında olduğu, davacının geçici iş göremezlik süresinin 9(dokuz) aya kadar uzayabileceği mütalaa olunmuştur.
Maluliyete yönelik tespitler Yargıtay yerleşik içtihatlarına ve dosya kapsamına uygun görülmekle meydana gelen kazada tarafların kusur durumu ve maluliyet tespiti doğrultusunda aktüer hesabı yapılması için bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiştir. Alınan raporda; “02/12/2016 günü trafik kazasında yaralanarak % 16.2 oranında beden gücü kaybına uğrayan ve iyileşme süresi (9) ay olarak belirlenen davacı …’nın maddi tazminat isteğinin incelenmesi ve değerlendirilmesi sonucu, kusur yönünden davacı …’nın tescilsiz ve plakasız elektrikli bisikletiyle kavşağa kontrolsüzce girmesi nedeniyle, birinci derecede ve % 75 oranında kusurlu olduğu, trafik sigortası bulunmayan… plakalı otomobil sürücüsü …’ın kavşağa girerken yavaşlamaması ve önlem almaması nedeniyle ikinci derecede ve % 25 oranında kusurlu olduğu sonucuna varıldığına, tazminat hesabı yönünden davacı …’nın Adli Tıp Kurumu raporuyla belirlenen % 16.2 beden gücü kayıp oranına, (9) aylık geçici tam işgöremezlik süresine ve sigortasız araç sürücüsünün % 25 kusuruna göre tazminat tutarlarının geçici tam işgöremezlik yönünden 3.133,37-TL, sürekli kısmi işgöremezlik yönünden 34.228,14-TL olmak üzere toplam 37.361,51-TL hesaplandığını” bildirerek rapor sunulmuştur. Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmişse de rapora yönelik itirazda bulunulmamıştır. Davacı yan bilirkişi raporu doğrultusunda talebini artırmış ve tamamlama harcını yatırmıştır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. Maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur” 85/1 maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiştir.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/14573, Karar No: 2017/6035 sayılı ilamında “Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. maddesi gereği, aynı kanunun 85. maddesinde belirtilen, bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olması durumunda, poliçe limiti dahilinde işletenin sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere, mali sorumluluk sigortası yaptırılması zorunludur. Zorunlu mali sorumluluk sigortasının yaptırılmaması durumunda Sigortacılık Kanunu’nun 14. maddesi gereği, zorunlu mali sorumluluk sigortasının kaza tarihindeki limitleri dahilinde işletenin üçüncü kişilere karşı sorumluluğunu Güvence Hesabı karşılayacaktır.” içtihadına yer verilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; alınan bilirkişi raporlarındaki hesaplamalar Karayolları Trafik Kanunu, Türk Borçlar Kanunu ve Yargıtay İçtihatları doğrultusunda denetime elverişli ve yerinde görülmekle meydana gelen kaza sonucunda davacının %16,2 oranında maluliyet yaşaması ve iyileşme süresinin 9 aya kadar sürecek olması, kazanın oluşumunda davacının %75 oranında, dava dışı… plakalı aracın %25 oranında kusurlu bulunması, davacının uğradığı 3.133,37 TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 34.228,14 TL sürekli işgöremezlik tazminatı olmak üzere toplam 37.361,51 TL tazminattan dava dışı… plakalı aracın kaza tarihinde ZMMS poliçesinin olmaması, bu halde davalı Güvence Hesabının sorumlu olduğu ve zarar miktarının teminat limitleri içerisinde kaldığının kabulüyle, dava ve talep artırım dilekçeleri doğrultusunda davanın kabulüne, davalı Güvence Hesabına başvuru tarihi de dikkate alınarak temerrüdün oluştuğu 08/03/2017 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ İLE,
2-37.361,51-TL tazminatın temerrüd tarihi olan 08/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 2.552,16-TL harçtan peşin ve tamamlama harcı olarak alınan 158,90-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.393,26-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davacının peşin ve tamamlama harcı olarak yatırdığı 158,90-TL harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 4.459,77-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacının yaptığı ilk masraf 36,00-TL, bilirkişi ücreti 1.500,00-TL, posta gideri 184,25-TL olmak üzere toplam 1.720,25-TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Tarafların HMK 120 madde gereğince yatırdıkları gider avansından kalan miktarın karar kesinleştiğinde talep halinde taraflara İADESİNE,
Dair;davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı taraf yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip
e-imza
Hakim
e-imza