Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/171 E. 2021/782 K. 08.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İSTANBUL 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/171 Esas
KARAR NO : 2021/782 Karar

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:22/02/2017
KARAR TARİH:08/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili Şirket tarafından Davalı/Borçlu aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … E. numaralı dosyası üzerinden 34.499 TL bedelli ilamsız takip başlatıldığı, işbu takibe borçlu tarafından itiraz edildiği, takibin durdurulmasına karar verildiği, söz konusu borca itirazın haksız olduğu, iptalini talep etme zaruretinin hasıl olduğu, davalı borçlu tarafça icra dosyasına sunulan borca itiraz dilekçesinde “yetkili İcra Müdürlüklerinin bbb İcra Müdürlükleri olduğu’ gerekçesiyle İstanbul İcra Müdürlüğünün yetkisine itiraz edildiği, taraflar arasındaki sözleşmenin 8. maddesi gereğince İstanbul Merkez Mahkemeleri ve İcra Müdürlükleri yetkili kılındığından davalının bu itirazının geçersiz bir itiraz olduğu, müvekkili şirketin, ”www….” (…) internet sitesinin sahibi olduğu, 5651 Sayılı Kanun’a dayalı olarak … ve İletişim Kurumu nezdinde …-(…) numaralı “Yer Sağlayıcı Belgesi” ile sektörde yer sağlayıcı hizmetini sağlayarak faaliyetlerini devam ettirdiği, müvekkili Şirket in 6563 sayılı kanun kapsamında aracı hizmet sağlayıcı, 5651 sayılı kanun kapsamında da yer sağlayıcı sıfatına haiz olduğu, müvekkili şirketin Yer Sağlayıcı Faaliyet Belgesi ile yer saglayıcılık hizmeti sağlayarak, müşteriler ile üye işyerleri arasında aracı gibi alışverişin gerçekleştirilmesini sağladığı, müşteri tarafından … üzerinden yapılan alışveriş sonucunda, alışverişe konu ürünün Satıcısı ile müşteri arasında Mesafeli Satış Sözleşmesi akdedildiği, alışverişe konu ürünün Satıcı tarafından müşteriye gönderildiği, Satıcının ürünleri teslim etmesinin akabinde ürün bedelinin de Müvekkili Şirket’e ait sanal pos üzerinden tahsil edilerek komisyon tutarı düşüldükten sonra Satıcıya gönderildiği, Müvekkili Şirketin hiçbir şekilde yapılan alışverişin tarafı olmadığı, müvekkili Şirketin www…. alan adlı alışveriş platformunu işlettiği ve bu sıfat ile de internetten ürün satışı yapmak isteyen satıcılarla üyelik sözleşmesi akdederek onlara platformda yer vermekte ve satıcıların da platform aracılığıyla ürünlerini halka arz etmekte olduğu, …’un Online bir alışveriş merkezi olup, açık pazar modeli ile çalıştığı, …’un, üye olan satıcıların açtıkları sanal mağazalar aracılığıyla ürünlerini nihai tüketiciye satmaları için websitesi hizmetleri vermekte, kendi uhdesinde stok tutmamakta, herhangi bir satış sözleşmesine taraf olmamakta, dolayısıyla da doğrudan ürün satışını kesinlikle yapmamakta olduğu, … üzerinden yapılan tüm satışların, siteye üye olan satıcılar tarafından gerçekleştirilmekte, mesafeli satış sözleşmesinin üye satıcılar ve alıcı arasından akdedilmekte, alınan ürün için de satıcı tarafından alıcıya fatura kesilmekte olduğu, …’un aracı bir platform görevi görmekte olduğu, dava konusu olayda da, Davalı/Borçlu … bbb Ltd. Şti, ile Müvekkili Şirket arasında akdedilen Satıcı İş ortaklığı ve İlanı Sözleşmesi kapsamında, … Grup … üzerinden … mağaza adını kullanarak ürün satışı yapmaya başladığı, Satıcı … Grup’un … aracılığı ile müşterilerine ürün satışı yaptığı, yapılan satışlar kapsamında ürün bedellerinin öncelikle Müvekkili Şirket’in hesabına geçtiği, satıcı … Grup’tan sipariş edilen ürünlerin TL YÜKLEMESİ olması ve buna bağlı olarak da Fiziki olarak teslimat kontrolünün yapılamıyor olması nedeni ile ürünlerin siparişinin verilmesi akabinde Satıcı … Grup’a ilgili alışveriş bedellerinin gönderildiği, ancak kart hamilleri tarafından muhtelif tarihlerde harcama itirazında bulunulduğu, itirazın muhatabı Bankalar tarafından yapılan incelemeler sonucunda kart hamillerinin haklı bulunduğu ve ürün bedellerinin Müvekkili Şirket’ten çekilerek kart sahiplerine gönderildiği, müvekkili Şirketin ise bahis konusu olay neticesinde ters ibraz aldığı, Ters ibraz prosedürünün ise; Uluslararası kartlı ödeme sistemleri kurallarına göre, kredi kartı sahiplerinin kendi kartlarıyla yapılan işleme itiraz etmesiyle başladığı, Bu itirazın kart sahibi banka tarafından işyeri bankasına iletildiği, iş yeri bankası ise ilgili işyerinden itiraz edilen işlem ile ilgili belgelerinin talep edileceği, talep edilen belgelerin yetersiz olması durumunda, söz konusu işlem tutarının İşyeri bankası tarafından ilgili işyerinden tahsil edilerek, kart sahibi bankaya aktarıldığı, böylece “ters ibraz’ işleminin gerçekleşmiş olduğu, müvekkili Şirketin, dilekçe ekinde sunulu alışverişlerden ters ibraz aldığı, ters ibraz kapsamında Bankaların ters ibraza konu ürünlerin bedellerini Müvekkili Şirketten tahsil ettiği ve Müvekkili Şirketin işbu nedenle maddi anlamda zarara uğradığı, halbuki Müvekkili Şirketin hem 5651 Sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun’un 5. maddesi hem 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun (T.K.H.K.)’un 48. Maddesinin 5. fıkrası hem de 6563 sayılı Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun’un 9. Maddesi gereğince www…. üzerinden tüketiciye satılan ürünler ile ilgili AIıcılara/Tüketicilere karşı herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığı, müvekkili Şirket ile Davalı/Borçlu Satıcı … Grup arasında akdedilen, Satıcı İş Ortaklığı ve İlanı Sözleşmesi’nin 4.16 maddesi gereğince, Davalı/Borçlu Satıcı … Grup’un Nll üzerinden sattığı ürünler kapsamında kurulacak mesafeli satış sözleşmelerine taraf olduğu, Alıcılara karşı da mevcut tüketici hakları ve sair mevzuat kapsamında bizzat sorumlu olduğu, bu madde hükmüne aykırılık durumunda ortaya çıkabilecek zararlardan doğrudan Satıcının sorumlu olacağının taraflar arasında kararlaştırılmış olduğu, hal böyle iken Daval/Borçlu Satıcı … Grup’un Nll üzerinden sattığı ürünlere istinaden Alıcıların yapmış oldukları harcama itirazları kapsamında husumetinin Müvekkil Şirket’e yöneltilmesi nedeniyle Müvekkil Şirket’in gerek sözleşme gerekse ilgili yasal mevzuat gereğince sorumlu olmadığı halde söz konusu harcama itirazları kapsamında Alıcılara ürün bedellerini ödemesi nedeniyle maddi anlamda zarara uğradığının açık olduğu, müvekkili Şirket tarafından haksız yere ödenen bedelin tahsili için Daval/Borçlu Satıcı … Grup aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığı, ancak Daval/Borçlu Satıcı tarafından haksız ve mesnetsiz yere mezkur takibe itiraz edilmesi nedeniyle Müdürlük tarafından takibin durdurulduğu, iş bu nedenle de, işbu davayı ikame etme gereğinin hasıl olduğu, davalı satıcı/borçlu’nun muhtelif tarihlerde yapmış oluğu satışlar kapsamında Alıcı/Alıcılar ile arasında mesafeli satış sözleşmesi akdedildiği, kart hamillerinin Bankalarına harcama İtirazında bulunduğu, Bankalar tarafından yapılan incelemeler sonucunda da kart hamillerinin haklı bulunduğu, ürün bedellerinin Müvekkili Şirket’ten kesilerek kart sahiplerine gönderildiği, İşbu nedenle Müvekkili Şirket’in maddi anlamda zarara uğradığının açık olduğu, netice itibariyle de, … Grup’un Müvekkili Şirket’in sahibi olduğu … üzerinden muhtelif tarihlerde yapmış olduğu satışlar kapsamında kart sahiplerinin Bankalarına yapmış olduğu harcama itirazları kapsamında Müvekkil Şirket’in ters ibraz aldığı, tarafı olmadığı mesafeli satış sözleşmeleri kapsamında Müvekkil Şirketten dava konusu ürünlerin bedellerinin tahsil edildiği, müvekkili Şirketten haksız yere alınan tutarların tahsili talebiyle başlatılan ilamsız icra takibinin de yine borçlu tarafından haksız ve mesnetsiz bir şekilde durdurulduğu ve bu nedenlerle de, …. İcra Müdürlüğüne … E. Takip dosyasına yönelik itirazın iptalini, takibin devamını, davalı borçlu aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın, dilekçesinde de açıkça belirttiği gibi aracı olarak hizmet sağladığı, müşteri tarafından … üzerinden yapılan alışveriş sonucunda, alışverişe konu ürünün satıcı tarafından müşteriye gönderilip teslimatı yapıldıktan sonra ve müşteri tarafından ürünle ilgili herhangi bir şikayet olmadığı takdirde davacı tarafından tahsil edilen ürünün bedelinin, ürünün tesliminden üç gün sonra müvekkili şirketin hesabına gönderildiği, davacı tarafın yapılan alışverişin tarafı olmadığı beyan edilmiş ise de yapılan alışverişin garantörü olarak teslimatın müşteriye ulaşıp ulaşmadığını ulaşmış ise satılan ürünle ile ilgili her hangi bir şikayet, iade gibi bir durumun var olup olmadığını teyit ettikten sonra tahsil etmiş olduğu parayı müvekkili şirket hesabına göndererek yapılan bu alışverişin tarafı olduğu, davacı tarafın dilekçesinde belirtmiş olduğu borca itiraza ilişkin beyanlarını kabul etmedikleri, davacı şirket tarafından …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile müvekkili şirket aleyhine başlatılan takip dayanağı iddialar ile ilgili müvekkili şirkete herhangi bir bilgi verilmediği, davacı tarafın, aracı olarak hareket ettiğini beyan ederek müvekkili şirketin ….com üzerinden ürün satışı yaptığını, yapılan satışlar kapsamında ürün bedellerinin davacının hesabına geçtiğini, müvekkil şirketten sipariş edilen ürünlerin TL yüklemesi olması ve buna bağlı olarak da fiziki olarak teslimat kontrolünün yapılamıyor olması nedeniyle ürünlerin siparişinin verilmesi akabinde müvekkil şirkete alışveriş bedellerinin gönderildiğini, kart hamilleri tarafından muhtelif zamanlarda harcama itirazında bulunulduğu ve itirazın muhatabı bankalar tarafından yapılan inceleme sonunda kart hamilleri haklı bulunulduğu ve ürün bedellerinin davacının hesaplarından çekilerek kart sahiplerine gönderildiğinin beyan edildiği, … üzerinden yapılan alışveriş sonucunda, … internet sitesi üzerinden ürünün hazırlandığı, kargoya verildiği, kargonun takibi için numara verildiğinin açıkça görüldüğü, verilen ürünün siparişinin takibinin bu şekilde yapıldığı, … tarafından müşteriye mail gönderilerek ürünü alıp almadığını ve buna ilişkin şikayetin olup olmadığı sorularak teslimat kontrolü yapılmakta olduğu, satılan ürün ile ilgili bir itiraz, iade söz konusu olamadığı takdirde tahsil edilen ürünün bedelinin üç gün bekletilip ondan sonra müvekkili şirketin hesabına gönderilmekte olduğu, davacı tarafın iddia etmiş olduğu gibi ürün siparişi verildikten sonra paranın müvekkili şirket hesabına geçmesi gibi bir durumun söz konusu olmadığı, sipariş edilen ürünlerin teslimat ve onay işlemlerinin anlattıkları şekilde yapıldığı, kart hamilleri tarafından yapılan itirazın ne olduğunun bilinmemekte olduğu, Banka tarafından nasıl bir inceleme yapılarak, kart hamillerinin haklı görüldüğü ve paralarının iade edildiği bilinmediği, kaldı ki yapılan bu itiraz ve incelemelere ilişkin davacı tarafından müvekkili şirkete gönderilen her hangi bir ihtar bulunmadığı gibi, mail ya da bu hususlara ilişkin bir bilgi de verilmediği, müvekkili şirkete ait satışı yapılan ürünler 3D güvenlik sistemiyle yapılmakta olduğu, müşteri tarafından satın alınan ürünlerin ödemesinin 3D güvenlik sistemi kullanılarak müşterinin banka tarafından gönderilen şifre ile mesaja onay vermesi halinde gerçekleşmekte olduğu, bu hususta bankaların nasıl bir inceleme yaptığı ve paraları hangi gerekçelerle iade ettiği hususunun açıklık kazanması gerektiği, zira sipariş edilen ürünün bedelinin müşteriye teslimi yapıldıktan üç gün sonra müvekkili şirketin hesabına geçmekte olduğu, bu ürünün teslimatının müşteriye yapılıp yapılmadığı hususunun … tarafından teyit edildikten sonra satılan ürünün bedelinin müvekkili şirketin hesabına geçmekte iken, banka tarafından kart hamillerine hangi gerekçelere istinaden haklı görülerek para iadesi yapıldığı, bu hususta itirazın muhatabı bankaların da davaya dahil edilmesi gerektiği, müvekkili şirket yetkilisinin, söz konusu alışverişlere ilişkin ürünleri gönderdiği ve buna ilişkin olarak da parasını aldığını söylediği, davaya konu gönderilen ürünlerden hiç birinin müvekkili şirkete iade edilmediği, Kart hamilleri tarafından yapılan işlemlerin 3D güvenlik sistemiyle yapılmış olduğu, tüketicilerin onayı alındıktan sonra satış işlemi gerçekleştiği, banka tarafından gerçekleştirilen 3D güvenlikli satış işlemine istinaden güvenlik zafiyeti oluşmuş ise bu hususun müvekkili şirketi ilgilendirmemekte olduğu, bu hususta kart hamilleri tarafından yapılan itirazların araştırılması ve ilgili bankaların davaya dahil edilmeleri gerektiği, mağdur olduklarını iddia eden kart hamillerinin de tanık olarak dinlenilmesi gerektiği, davacı şirketin söz konusu iddialarının gerçekleri yansıtmadığı, müvekkili şirketin tüm yükümlülüklerini yerine getirdiği ve bu nedenlerle de haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini, davacının %20 den aşağı olamamak üzere kötüniyet tazminatına mahkumiyetine yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı yana tahmiline karar verilmesini savunmuştur.
DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dosyada delil olarak; dava dilekçesi ve ekleri, cevap dilekçesi ve ekleri, beyan dilekçeleri, İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyası UYAP sureti, cevabi yazı içerikleri, bilirkişi heyeti raporu ve tüm dosya kapsamı bulunmaktadır.
Mahkememizde açılan dava öncelikle, görev, yetki, taraf sıfatı ve diğer dava şartları açısından incelenmiş ve mahkememizin görevli ve yetkili olduğu ve ayrıca diğer dava şartlarının da bulunduğu anlaşılmış olduğundan davanın esasına geçilmiştir.
Dosyamız mündericatında UYAP sureti yer alan, …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı/alacaklının, davalı/borçlu hakkında, 34.499,00 TL asıl alacağın tahsili için ilamsız icra takibi yaptığı ve davalı/borçluların yasal süresi içerisinde, icra müdürlüğünün yetkisine, borca, faize ve tüm fer’ilerine itiraz ederek takibi durduğu görülmüştür.
Davalı/borçlu tarafından, …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyası’na yapılan itirazda, bbb İcra Müdürlüğü’nün yetkisine itiraz edildiği ve yetkili icra müdürlüğü’nün, … icra daireleri olduğunun beyan edildiği, böyle bir durumda Yargıtay’ın kararlılık kazanmış uygulamasına göre (YHGK, 28.03.2001 tarih ve 2001/19-267 Esas-2001/311 Karar; 20.03.2002 tarih ve 2002/13-241 Esas-2002/208 Karar, Yargıtay 3. H.D. 26/03/2018 tarih ve 2016/14324 Esas-2018/2929 Karar, Yargıtay 19. H.D. 05/04/2018 tarih ve 2016/17418 Esas-2018/1859 Karar sayılı kararları), öncelikle icra dairesinin yetkili olup olmadığı üzerinde durularak bir karar verilmesi gerektiği anlaşıldığından, mahkememizin 06/02/2018 tarihli celsesinin 1 nolu ara kararı ile; “Taraflar arasındaki sözleşmenin 8. Maddesi uyarınca, İstanbul icra müdürlükleri ve mahkemeleri de yetkili olmakla, davalı yanın icra müdürlüğünün yetkisine olan itirazının reddine” şeklinde karar verilmiş ve yargılamaya devam olunmuştur.
Dava, icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamı ve icra-inkar tazminatı istemlerine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık ise; davalı tarafından yapılan satışlar nedeniyle davacı tarafa uygulanan ters ibraz (Chargeback) sonucu davacıdan tahsil edilen paradan dolayı davalının sorumluluğunun olup olmadığına ilişkindir.
5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu m.15’e göre; internet üzerinden yapılan mal ve hizmet alımı içeren mesafeli satış sözleşmelerinde harcama belgesi düzenlenmemişse, hukuka aykırı kullanımdan kaynaklanan zararlardan kart hamili sorumlu tutulamaz.
Yine aynı kanunun 32. Maddesine göre de; kart numarası bildirilmek suretiyle üye iş yerinden telefon, elektronik ortam, sipariş formu veya diğer iletişim araçları yoluyla yapılan işlemlerden doğacak anlaşmazlıklarda ispat yükü iş yerine aittir.
Chargeback yani ters ibraz kuralı ise; kredi kartı ilişkisinde işlemin ihtilaflı olması halinde kart sahibi bankanın işlem tutarını iş yerine ödeme yapan bankadan geri alma alma imkanını veren uluslararası bir kuraldır.
Tüm bu bağlamda, dava konusu somut olaya ilişkin olarak, taraflarca sunulan deliller ile başka yerden getirtilmesi gereken deliller toplanmış, gelen yazı cevapları dosyamız içerisine katılmış, ön inceleme duruşması yapılarak tarafların iddia ve savunmaları, uyuşmazlık konusu, tarafların üzerinde anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, dava şartlarının bulunup bulunmadığı, ilk itiraz olup olmadığı, tarafların sulh olup olamayacakları ortaya konulmuş ve yargılama ön inceleme duruşmasında tarafların da onay verdikleri uyuşmazlık nitelendirmesi ile sonuçlandırılmıştır ve yargılama sırasında davalı şirketin tasfiye edildiği anlaşıldığından; davacı vekiline davalı şirketin İhyası için dava açmak üzere izin ve yetki verilmiş ve … 7 ATM’nin … Esas-… Karar sayılı kararı ile davalı şirketin İhyasına karar verilmiş, karar kesinleşmiş ve akabinde de mahkememizin 20/10/2020 tarihli ara kararı ile, tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmek suretiyle davacının alacaklı olup olmadığı ve miktarının tespiti yönünden dosya üzerinde günsüz bilirkişi incelemesi yaptırılarak, rapor alınmıştır.
Bilirkişiler, Mali Müşavir … ile Bilişim Uzmanı … tarafından 23/03/2021 tarihli rapor tanzim edilerek dosyamıza ibraz edilmiş olup, raporun incelenmesinde özetle; “Davacının ticari defterlerine göre takip tarihi itibariyle davalıdan 34.498.53.-TL ALACAKLI durumda olduğu, …’da ürün satın alındıktan sonra, 3 iş günü+ 24 saat içinde satıcının kargo süresinin başladığı, bu kargo bilgisi sisteme girildikten sonra, alıcının onaylaması için 3 iş günü+ 24 saatlik sürcnin başladığı, bu süre içerisinde, alıcı onay verir veya sistem otomatik onay vererek paranın satıcıya aktarılması için 7 günlük süre başladığı, bu sürenin sonunda paranın satıcının hesabına transfer edildiği, bu süreçler içinde aksi bir durum olursa, sistem üzerinden Alıcı veya Satıcının müdahale edebileceği veya müşteri hizmetlerine başvurabileceği; yapılan işlemlerin ödemelerinin, davacı firma tarafından davalı firmanın hesabına gönderildiği ve akabinde işlemlere harcama itirazları yapılarak davacının zarara uğradığı, bütün belgeler incelenmiş olduğu; bütün işlemlere ait oluşan siparişlerin bedellerinin davacı (…) tarafından davalı …’a ödemelerin yapıldığı, yapılan ödemelerin akabinde işlemelere harcama itirazları yapılarak davacının zarara uğradığı, bu nedenle davalının kusurlu olduğu, takipte istenen tutar ile tespitimizin örtüşmekte olduğu, takip tarihi ile 34.498,53 TL davacının alacaklı olduğu” şeklinde tespitler yapılmıştır.
Bilirkişi heyetinden alınan raporun denetlenmesinde de, raporun hukuki yönleri ayrık olmak üzere, yapılan tespitler bakımından ayrıntılı, gerekçeli ve dosya kapsamına uygun olduğu anlaşıldığından, hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
Tüm bu açıklamalar ışığında, toplanan deliller, alınan bilirkişi heyeti raporu ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
Mahkememizce görülüp karara bağlanan davanın, icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamı ve icra-inkar tazminatı istemlerine ilişkin olduğu, bu bağlamda tüm delillerin toplandığı, davacı tarafça, …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı sayılı icra dosyası üzerinden davalı borçlu aleyhine, 34.499,00 TL asıl alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya tebliğinin üzerine davalın süresinde, icra dairesinin yetkisine, asıl alacağa, faize ve tüm ferilerine itiraz ettiği, alacaklı vekilinin yasal süresi içerisinde itirazın iptaline ve davalı aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava ettiği, davalı yanın icra müdürlüğünün yetkisine olan itirazının az yukarıda açıklanan nedenle reddine karar verildiği, mahkememizce davacı yanın davalıdan alacak talep edip edemeyeceğinin tespiti bakımından bilirkişi incelemesine ilişkin ara karar kurulduğu, dosyaya celp olunan kayıtlar ile davacı ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırıldığı ve rapor alındığı, alınan rapor sonucu yine az yukarıda ayrıntıları yazılı hususların tespit edildiği, bu haliyle yapılan değerlendirmede de; davaya konu somut olayda, davacının internet sitesi üzerinden yer sağlayıcı, davalının ise davacının sahibi olduğu online alışveriş sitesinde üye işyeri sahibi olarak müşterilere kendi ürün ve hizmetlerini satan kişi konumunda olduğu, davacının mesafeli satım sözleşmelerinin tarafı olmaması nedeniyle sorumlu olmadığı, ancak davalı tarafından yapılan satışlarda davacının sanal posu kullanıldığı için chargeback işleminin ona uygulandığı, davalının yapmış olduğu mesafeli satış sözleşmelerine yapılan itirazlar sonucu davacıya uygulanan chargeback/ters ibraz işleminden dolayı davacının maddi zarara uğradığı, 5464 sayılı yasanın 32. Maddesine göre yapılan satışlardan dolayı mal veya hizmet alımının gerçekleştiğinin ispat yükünün davalı satıcıda olduğu, davalının ancak ispat yükünü yerine getirdiğinde sorumluluktan kurtulabileceği ancak davalının sunmuş olduğu mal ve hizmeti gerçek kredi kartı sahibine verdiğini ilişkin dosyamıza, 5464 sayılı yasa gereği düzenlemekle yükümlü olduğu harcama belgesi veya mal veya hizmet verdiği kişilere yönelik başkaca bir delil sunamadığı, davacının mesafeli satım sözleşmesinin tarafı olmaması nedeniyle chargeback işlemine konu işlemlerden dolayı hukuken sorumlu olmadığı, sonuç olarak davacıya uygulanan chargeback işlemine konu satımların davalı tarafından gerçekleştirildiği ve davalının bu işlemlerin sıhhatine yönelik ispat yükünü yerine getiremediği için davacının uğradığı maddi zararlardan dolayı hukuken sorumlu olduğu (Benzer bir konuda bknz. İstanbul BAM 12. H.D. 17/06/2021 Tarih ve 2019/936 Esas-2021/897 Karar sayılı kararı) kanaatine varılarak davanın kabulüne ve ayrıca takip konusu alacak likit olduğundan ve davalının da itirazında haksız olduğu sonuç ve vicdani kanaatine ulaşıldığından, itirazın iptaline karar verilen alacağın %20’si oranında hesaplanan icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile;
1-Davalı- Borçlunun, …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yönelik itirazının İPTALİ ile; takibin takip talebindeki şartlarla aynen DEVAMINA,
2-Hükmolunan alacağın (34.499,00 TL) % 20 si oranında hesaplanan 6.899,80 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 2.356,63 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 416,66 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.939,97 TL harcın davalılardan tahsili ile Hazineye GELİR YAZILMASINA,
-Davacının ilk dava açarken yatırdığı 416,66 TL harcın davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacının yaptığı yargılama giderlerinden başvuru harcı 31,40 TL, bilirkişi ücret gideri: 1.600,00 TL ve posta gideri 242,00 TL olmak üzere toplam: 1.873,40 TL yargılama giderinin davalılardan alınıp, davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı yan davada kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.174,85 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak, davacıya VERİLMESİNE,
6-HMK 120. maddesi gereğince; varsa taraflarca yatırılan gider avansı ile davalı yanca yatırılan delil avansının arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa İADESİNE,
7-HMK Yönetmeliğinin 58/1. Maddesi gereğine taraflardan birinin talebi üzerine kararın ve hükmün taraflara tebliğe ÇIKARTILMASINA
Dair; Taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK’nun 341/1 vd. maddeleri uyarınca; gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliyesi Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 08/11/2021

Katip …

Hakim …