Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1114 E. 2019/1035 K. 24.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1114 Esas
KARAR NO : 2019/1035

DAVA : TAZMİNAT
DAVA TARİHİ : 24/08/2017
KARAR TARİHİ : 24/12/2019

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan tazminat davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesini özetle; 12.07.2016 günü saat 22:40 sıralarında dava dışı sürücü… yönetimindeki ZMSS olmayan … plakalı araçla, müvekkili yönetimindeki tescilsiz motosiklet ile çarpmasıyla motosiklet sürücüsü ile arkasında yolcunun yaralandığını, müvekkili … için …na başvurmaları üzerine müvekkiline 25/07/2017 tarihinde 24.990.00 TL ödeme yapıldığını, ancak olayda %8 kalıcı sakatlık olmasına göre bu miktarın yetersiz kaldığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla sürekli iş gücü kaybı ve geçici iş göremez hale gelmesi, gelir kaybına uğraması nedeniyle 100.00-TL maddi tazminatın davalı …na başvuru tarihinden 8 gün sonra başlamak üzere faizi ile birlikte tahsilini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.

S A V U N M A /
Davalı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesini özetle; Meydana gelen kaza neticesinde müvekkili kurum tarafından gerekli ödemelerin yapıldığını, davacı tarafından imzalanan ibraname nedeniyle sorumluluğun ortadan kalktığını, kabul anlamına gelmemek şartıyla plakası tespit edilemeyen aracın kusur oranı ile sorumlu olduklarını, zararın tespitinin aktüeryal incelemeyi gerektirdiğini ve geçici iş göremezlik zararlarının teminat kapsamında olmadığını savunmuş, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

G E R E K Ç E /
İstem, davacının gerçimiş olduğu kaza neticesinde, kazaya sebebiyet verdiği ileri sürülen aracın ve sürücünün tespit edilememesi karşısında ortaya çıkan maluliyetine ve geçici iş göremezlik zararına ilişkin maddi tazminatın tahsiline ilişkindir.
Kanun koyucu 6098 Sayılı Borçlar Yasası Madde 49′ da; kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar verenin, bu zararı gidermekle yükümlü olduğunu belirtmiş ve aynı kanunun 54. Maddesinde ise dava konusu olay ile ilgili talep edilebilinecek tazminat kalemlerini saymıştır.
Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası’ndan yararlanma olanağının ortadan kalkmış olması durumunda, 5684 Sayılı Yasa’nın 14. maddesi gereğince; kazaya neden olan motorlu aracın kimliği belirsiz ise, kaza sırasında geçerli poliçesi yoksa veya eksikse, poliçeyi düzenleyen sigorta şirketi iflas etmişse veya ruhsatı iptal edilmişse, çalınan veya gasp edilen araçlardan dolayı işleten sorumlu tutulamıyorsa, …’na başvurulabilecektir.
Kazaya karışan dava dışı … plakalı aracın ZMMS sigortasının bulunmadığı anlaşılmakla davalı …nın kazaya sebebiyet veren araç sürücüsünün kusuru nispetinde meydana gelen zarardan sorumlu olduğu kabul edilmiştir.
Tarafların usulünce bildirdikleri delilleri toplanmış ve bedenesel zarar iddiası kapsamında alınan… Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Adli Sağlık Sağlık Kurulu tarafından hazırlanan maluliyete ilişkin raporda; davacının 12/07/2016 tarihli trafik kazasına bağlı olarak oluşan sakatlık oranının olay tarihinde yürürlükte olan Engellilik Ölçütü Sınıflandırılması ve Engellilere verilerek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine göre sürekli sakatlılık oranının %4 olarak değerlendirildiği, geçici iş göremezlik süresinin olay tarihinden itibaren 9 ay olacağı belirtilmiştir. Rapor taraflara tebliğ edilmişse de rapora itirazda bulunulmamış, davacı vekilince zarar hesabı için dosyanın bilirkişiye verilmesi talebinde bulunulmuştur.
Maluliyet raporuna itirazda bulunulmaması ve davacının bu yönde talepte bulunması sebebiyle davanın mahiyeti itibariyle davacı ile kazaya karışan aracın kusur oranlarının tespiti ve maluliyet tazminatının hesaplanması noktasında işin ehli uzman bilirkişilerden rapor tanzimi istenilmiş, kusura ilişkin olarak, davacı motosiklet sürücüsü … yönetimindeki tescilsiz motosiklet ile Mustafa bey caddesini takiben Aşağı Şart mahallesi yönünden sağ şeridi takiben kavşağına geldiği sırada karşı yönden gelerek sola dönüşe geçen sürücü… yönetimindeki … plaka sayılı otomobilin sol yan tarafına motosikletin önü ile kavşak ortak alanı içinde ve Menderes Bulvarına girişine 2 metre kala mesafede çarptığı, çarpışma sonrasında motosikletin 6.40 metre ileriye doğru savrularak Belediye Çay Bahçesi içinde duruşa geçtiği, … plaka sayılı otomobilin ise Menderes bulvarım giriş yaptığı, 4.10 metre ileride duruşa geçtiği, olay yerinde araçlara ait fren izi görülmediği, … plaka sayılı otomobil sürücüsü… B sınıfı sürücü belgesiyle otomobil sürme yetkisinin olduğu, Davacı …’ın motosiklet sürme yetkisi veren sürücü belgesi sahibi olmadığı, olay sırasında sürücü ve yolcunun koruma başlığı ve koruma gözlüğü takılı olup olmadığının tespit edilemediği, motosiklet sürücüsünün olay sırasında 0.69 promil alkollü olduğunun tespit edildiği,…’nün yönetimindeki otomobil cinsi araçla iki yönlü iki şeritli karayolunda sola dönüş yapmak istediği kavşağa 30 m kadar yaklaşmadan önce manevra kurallarına uygun olarak dönüş işaretini vermesi, gittiği şeridin en soluna geçmesi, hızını iyice düşürmesi, dönüş yerine geldiğinde karşı yönden gelen araç trafiğini kontrol etmesi gelen araç varsa onun geçmesini beklemesi sonra dönüşünü yapması zorunlu olduğu halde; KTK’nun 52/a, 53/b-5 ve 67/a madde hükümlerine uymadığı, kavşağa geliş hızı ile sola dönüşe geçerken karşı yönden gelen motosikleti gördüğü halde dönüş manevrasına devam ederek ve onun geçiş şeridini kapatarak dava konusu olayın meydana gelmesine neden olduğu, dava dışı sürücünün belirtilen kusurlu davranışları ile meydana gelen olayda KTK 84/f,h,j maddeleri uyarınca %75 asli kusurlu olduğu, davacı sürücünün, motosiklet sürme yetkisi veren A2 sınıfı sürücü belgesi sahibi olmadan karayolunda motosiklet sürmesi yasak olmasına rağmen KTK’nun 36. Maddesini ihlal ederek sürücü belgesiz olarak karayolunda motosiklet sürdüğü, motosiklet kullanıcılarının kullanmak zorunda oldukları koruma başlığı ve koruma gözlüğünü kullanmadan kavşağa yaklaşırken KTK’nun 52/a maddesine uyarak hızını düşürmesi, tüm dikkatini yol ve trafik durumuna vermesi ve tedbirli olması gerekirken belirtilen hususlara uymadığı, karşı yönden işaret vererek kavşağa yaklaşan aracı gördüğü halde zamanında önlem almaması nedeniyle önleyemediği olayda %25 oranında tali kusurlu bulunduğu, aktüer hesabına ilişkin olarak ise; 10.02.1992 doğumlu …, sakatlığa maruz kaldığı 12.07.2016 tarihinde (24) yıl (5) ay (2) günlüktür ve TRH 2010 Yaşam tablosuna göre (24 yaşındaki birinin bakiye ömrü 50,19 yıl ve 25 yaşındaki birinin bakiye ömrü 49,24 yıl olmak üzere) lineer interpolasyon yöntemi ile 24,42 yaşındaki birinin bakiye ömrü 49,79 yıl olarak hesaplanmış olup muhtemelen 74 yaşına kadar yaşayacaktır. Bakiye ömrü (60 yaşına kadar) 35,58 yılı aktif, geri kalan 14,21 yılı pasif dönemi oluşturduğunu, iş ve mesleğinden elde ettiği veya elde etmesi olası kazançlara göre yasal asgari ücretler üzerinden yapılan hesaplamada davacının sürekli iş göremezlik zararının 15.759,22 TL, geçici işgöremezlik zararının 9.348,80 TL olabileceği görüşü bildirilmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek: davacının 12/07/2016 tarihli kaza nedeniyle %4 oranında maluliyetinin oluştuğu ve geçici iş göremez olduğu sürenin 9 ay olduğu, davacının kazanın oluşumunda %25 oranında kusurlu olduğu, … plakalı aracın %75 oranında kusurlu olduğu, tespit ettirilen maluliyet ve kusur oranları çerçevesinde yaptırılan aktüerya hesabında, davacıya yapılan sürekli iş göremezlik zararından kaynaklı ödemenin ödenen meblağ ve hesaplanan zarar arasında açık nispetsizlik tespit edilemediğinden davalının bu zarar kalemine ilişkin ödeme sorumluluğunu yerine getirdiği, davacının geçici iş göremezlik zararının 9.348,80 TL olduğu belirtilmiş, davacı tarafından 10 TL olarak talep edildiği bildirilen geçici iş göremezlik tazminatı, tespit edilen bedele artırılmak suretiyle bu bedel üzerinden eksik harç ikmal edilmiştir. Alınan raporlar dosya kapsamıyla uyumlu ve yerinde görülmekle hükme elverişli kabul edilmiştir. Davanın Karayolları Trafik Kanunu 111/2. maddesinde öngörülen hak düşürücü süre içerisinde açılmış olması sebebiyle davalının ibraname nedeniyle sorumluluğunun kalmadığı yönündeki savunması yerinde görülmemiş, ödemenin sürekli iş göremezlik hesabına yönelik olarak yapılması karşısında davacının geçici iş göremezlik zararı talep etmekte haklı olduğu, … plakalı aracın kaza tarihinde geçerli sigrta poliesi bulunmadığından davalı …nın oluşan zarardan sorumlu olduğuna kanaat getirilmiştir. Davacı tarafından dava tarihinden önce …na tazminat ödenmesi için başvurulduğu anlaşılmakla, davalı tarafından 25/07/2017 tarihinde davaya konu maddi tazminat istem türlerine nazaran eksik ödeme yapılmış olması karşısında faizin bu tarihten itibaren yürütülmesi gerektiği kanaati ile davacının davanın kısmen kabulüne karar verilmesi gerekmiş, buna göre aşağıdaki hüküm tesis edilerek yargılama sonuçlandırılmıştır.

H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, 9,348,80 TL geçici iş göremezlik tazminatının 25/07/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, fazlaya ilişkin yerinde görülmeyen istemin REDDİNE,
2- Alınması gereken 638,62-TL harçtan peşin ve ıslah alınan 63,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 575,22-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davacının peşin olarak yatırdığı 63,40-TL harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Davacının yaptığı ilk masraf 36,00-TL, bilirkişi ücreti 1.500,00-TL, maluliyet raporu için hastane gideri 380,00 TL, posta gideri 197,20-TL olmak üzere toplam 2.113,20- TL’nin davanın kabul edilen miktarı üzerinden hesaplanan 2.093,05 TL’ sinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, arta kalan masrafın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın kabul edilen miktarı üzerinden hesap ve takdir olunan 2.725,00-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın reddedilen miktarı üzerinden hesap ve takdir olunan 90,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
6-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan miktarın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
Dair; davacı vekili yüzüne karşı, davalı taraf yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip

Hakim