Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/1063 Esas
KARAR NO : 2018/429
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/12/2017
KARAR TARİHİ : 14/05/2018
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan menfi tespit davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesini özetle; müvekkili tarafından … … Şubesine ait… numaralı, 27.09.2013 tarihli ve 40.000-TL bedelli çekin dava dışı … ûimdoğdu… Şti.’ne verildiğini, bu şirketin, çekin rızası dışında elinden çıktığını bildirdiğini ve İstanbul Anadolu … Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. sayılı dosyası ile çek zayi ve iptal davası açtığını, mahkemece yapılan yargılama sonucunda çekle ilgili zayi nedeniyle iptal karan verildiğini, kararın 17.07.2013 tarihinde kesinleştiğini, kesinleşen bu kararın … şirketi tarafından müvekkiline ibraz edildiğini, çek bedelinin … şirketine ödendiğini, davaya konu çekin davalı tarafından İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile takibe konulduğunu belirterek başlatılan icra takibinin iptaline ve %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesini özetle; hasımsız olarak verilen çek iptali kararının, bu kararın tarafı olmayan takip alacaklısını bağlamadığını, çek keşidecisi ile iptal kararını alan şirket tarafından hukuki prosedür kullanılarak müvekkilinin zarara uğratılmak ve takibin sürüncemede bırakılmak istendiğini, çek bedelinin ödendiğine ilişkin belgenin müvekkilini bağlamadığım, dava konusu çekin dava dışı ciranta …’den …’de kayıtlı 44.745.22 m2 miktarlı arsa üzerinde kain 38 nolu bağımsız bölümün satışı sonucu alındığını, müvekkilinin iyiniyetli hamil olduğunu, ciro silsilesinde bir kopukluk bulunmadığını, davacı şirket ile çeki zayi ettiğini iddia eden … şirketinin vekillerinin aynı kişi (Av. …) olduğunu, davaların kötüniyetli olarak açıldığını belirterek davanın reddine ve % 20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
G E R E K Ç E /
Yargıtay bozma ilamı öncesi mahkememizin… esas sayıl dosyasında; “Bilirkişiler Yrd.doç.dr …, mali müşavir …tüm taraf iddialarını, tüm delileri ilgili kayıtları inceleyerek rapor vermiştir.26.1.2015 tarihli raporu ibraz etmiştir. bilirkişiler dava konusu olaya ilişkin banka dosyası ticari defter ve dayanak kayıtları, dosya içindeki deliller ve tüm iddiaları değerlendirmişlerdir. Bilirkişi raporları detaylı ve gerekçelidir. raporlar denetime açık detaylı .olayla bir biri ile uyumlu oluşu dikkate alınarak yeniden bilirkişi raporu alınmamıştır. Ehil ve tarafsız Bilirkişi tarafların tüm iddialarını,çek örneği, banka kayıtları tarafların ticari defter ve dayanak belgeleri tüm kayıtları inceleyerek ticari alacağa ilişkin tüm itirazları değerlendirecek rapor ibraz etmiştir.Bilirkişi raporu tüm taraf iddiaları ticari defter ve kayıtların incelemesi ile oluşturulmuştur. Bank … …şubesi… numaralı 27.9.2013 tarih ve 40.000,00 tl bedelli çekin keşidecisi olduğu çekişmesizdir. Dava konusu çekin davalı şirket son hamil sıfatı ile bankaya ibraz ettiği çekişmesizdir. Bilirkişiler raporunda , Istanbul Anadolu …Asliye ticaret mahkemesi … esas … karar sayılı çek zayi dosyasının mahkeme kararını bağlayıcı olmadığı , davacının ödeme yapmış olduğu kabul edilse bile ağır kusur ile yapmış olduğu TTK 646 /2 maddesi gereğince ödemenin davacıyı sorumluluktan kurtaramayacağı bildirilmiştir. Bilirkişi incelemesi ile Ticari defter ve kayıtlarda yapılan inceleme ile davalı şirketin dava konusu çeki aldığı önceki ciranta ile ticari ilişki içinde olduğu tespit edilmiştir. Davalı şirketin çeki ticari ilişki gereği almış olduğu tespit edilmiştir. Çekin ciro silsilesinde kopukluk yoktur. Istanbul Anadolu … Asliye ticaret mahkemesi … esas …karar sayılı çek zayi dosyasının 15.3.2013 tarihinde açıldığı ve 16.7.2013 tarihinde karar verildiği anlaşılmıştır. İşbu çekin ise davalı şirket tarafından bankaya takasa 11.2.2013 tarihinde koyulmuş olduğu anlaşılmıştır. Böylece davalı şirketin çeki elinde bulundurduğu tarihten çok sonra ( yaklaşık 1 ayı geçkin süreden sonra ) zayii nedeni ile başvuru yapıldığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle çekin piyasada el değiştirdiği tarihten sonra önceki cirantanın zayii iddiasından bulunduğu anlaşılmaktadır. Davalı şirket 27.9.2013 vadeli çeki 30.9.2013 tarihinde bankaya ibraz ettiği anlaşılmasına karşın davacı şirketin çek bankaya ibraz edilmesine rağmen 3. Kişiye bu ibraz tarihinden çok sonra 4.10.2013 tarihinde ödeme yaptığını öne sürmektedir. Davalı şirket çeki tahsile ibraz ettiği 30.9.2013 tarihi itibari ile çekin hamil iddiasında bulunmaktadır. Davacı şirket bunu bilmesine rağmen bu ihtilafa gidermeden çek bedelini 3. Kişi ciranta … şirketine ödediğini öne sürmektedir. TTK 646. maddesiKıymetli evrakın borçlusu, ancak senedin teslimi karşılığında ödeme ile yükümlüdür. (2) Hile veya ağır kusuru bulunmadıkça borçlu, vade geldiğinde, senedin niteliğine göre alacaklı olduğu anlaşılan kişiye ödemede bulunmakla borcundan kurtulur.şeklindedir. Davalının çekin son hamili olduğu cironun usulüne uygun yapıldığı anlaşılmaktadır. Davacının çekin bankaya ibraz edildiğini bilmesine rağmen başkasına ödeme yaptığı iddiası ve yukarıda belirtilen gerekçelerle ağır kusur altında olduğu kanatine varılmıştır. Bu nedenle davanın reddine karar vermek gerekmiştir.” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, kararın temyizi üzerine;
Yargıtay … Hukuk Dairesi Esas No : … Karar No : … sayılı ilamında “Davacı, çekin zayi sebebiyle mahkemenin iptal kararına dayanarak çek bedelini dava dışı lehtara ödediğini, daha sonra çekin davalı tarafından icraya konulduğunu belirterek, menfi tespit isteminde bulunmuştur. Dava konusu çekin 27.09.2009 keşide tarihli olduğu, davacının çekte keşideci, davalının ise çekteki 4. ciranta olduğu anlaşılmaktadır. İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından 16.07.2013 tarihinde… E.-… K. sayılı karar ile açılan çek iptali davası sonucunda dava konusu çekin zayi nedeniyle iptaline karar verildiği, davalı keşidecinin de bu belgeye istinaden 04.10.2013 tarihinde ödeme yaptığı anlaşılmaktadır. Davacının zayi belgesi sebebiyle lehtara ödeme yapması kötüniyetli ödeme sayılmayacağından kötüniyetli olduğu kanıtlanmadıkça davacı borcundan kurtulmuş sayılır. Mahkemece, açıklanan ilkeler uyarınca davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde ret kararı verilmesi doğru görülmemiş, mahkeme kararının bozulması gerekmiştir. ” gerekçesiyle bozma kararı verilmesi üzerine mahkememizce bu bozmaya uyularak davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir. Her ne kadar davacı kötü niyet tazminatı talebinde bulunmuş ise de davalının 4. Ciranta olup ciro silsilesinde şeklen kopukluk olmaması ve bu haliyle takip yapmakta kötüniyetli olduğunun ispat olunamamış olması bakımından İİK 72/5’e göre davalının icra takibinde haksız olmakla birlikte kötüniyetli olması gerektiği, talep konusunun yargılamayı gerektirdiği, tazminat şartlarının oluşmamış olması nedeniyle (Yargıtay 19. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/126, Karar No : 2016/14093 sayılı ilamı) bu talep bakımından ise red kararı verilmiştir.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Davanın KABULÜ ile,
2- Davacının İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasına konu çek sebebiyle borçlu olmadığının TESPİTİ ile takibin davacı bakımından İPTALİNE,
Şartları oluşmayan tazminat talebinin REDDİNE,
3-Mahkememizce 04.12.2013 tarihinde kasadaki paranın alacaklıya ödenmemesine dair tedbir kararı verilip, teminat davacı vekilince yatırıldığı görülmekle davalıya ödenmiş ve eline geçen bedel olmadığından ve şartlı olarak talep edilen istirdat talebi bakımından konusuz kaldığından KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
4-Alınması gereken 3.094,07-TL harçtan peşin alınan 773,55-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.320,52-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davacının peşin olarak yatırdığı 773,55-TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacının yaptığı ilk masraf 34,55-TL, bilirkişi ücreti 1.000,00-TL, posta gideri 176,00-TL olmak üzere toplam 1.210,55-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 5.248,24 -TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
7-Tarafların HMK 120 madde gereğince yatırdıkları gider avansından kalan miktarın karar kesinleştiğinde talep halinde taraflara İADESİNE,
Dair; taraf vekilleri yüzüne karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 günlük yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile YARGITAY nezdinde TEMYİZ kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır