Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1044 E. 2018/722 K. 09.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/1044
KARAR NO : 2018/722
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/11/2017
KARAR TARİHİ : 09/07/2018
Davacı yanca davalı yan aleyhine açılan davanın yapılıp sona erdirilen açık yargılaması sonunda,
AÇILAN DAVA VE İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 31.01.2011 tarihli “Alacağın Temliki Sulh ve Feragat Sözleşmesi” imzalandığını, davalı yanın Tasfiye Halinde …A.Ş ‘nin … numaralı kar ve zarara katılım akdi, cari hesaplar ve hesapların eklerinde bulunan 10.030,-USD’yi bütün hakları ile birlikte temlik alan sıfatı ile üstlendiğini, müvekkiline 2.050.-USD ödendiğini, bakiye 7.980.-USD’nin ödemediğini, bakiye alacağın tahsili için giriştikleri icra takibine borçlu – davalının haksız yere itiraz ettiğini, itirazın iptali ile takibin devamına, icra inkar tazminatına hükmolunmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI TALEPLER:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki dayanak sözleşmenin alacağın temliki değil borcun nakli niteliğinde olduğunu, sözleşmenin niteliği gereği borcu devralan müvekkili şirket ile eski borçlunun alacaklıya karşı haiz olduğu itiraz ve def’ileri alacaklıya karşı ileri sürebileceğini, dava dışı Tas.Hal…. A.Ş ‘nin tasfiye sürecinin devam ettiğini, kar ve zarara hesabı sahiplerine tasfiye sürecinde alacak isabet edip etmeyeceği ve edecekse bu alacağın miktarının ancak tasfiye sonucunda belli olacağını, tasfiye sonuçlanmamış ve dava tarihi itibariyle alacak muaccel hale gelmemiş olduğundan dava konusu alacak takip ve dava tarihi itibariyle talep edilebilir nitelikte olmadığını belirterek haksız, mesnetsiz ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, MAHKEMECE VARILAN NİTELENDİRME VE SONUÇ:
Tarafların Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu uyarınca hasrettikleri delilleri toplanmıştır.
Ön inceleme duruşması yapılarak tarafların iddia ve savunmaları, uyuşmazlık konusu, tarafların üzerinde anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, dava şartlarının bulunup bulunmadığı, ilk itiraz olup olmadığı, tarafların sulh olup olamayacakları ortaya konulmuş ve yargılama ön inceleme duruşmasında tarafların da onay verdikleri uyuşmazlık nitelendirmesi ile sonuçlandırılmıştır.
Somut olayda hukuki ihtilaf davacının davalıdan alacak talep edip edemeyeceği noktasındadır.
Davalı yan açısından ” borcun nakli ” sözkonusu olup dava dışı ve tasfiye halindeki finans kurumunun borcunu üstlenmiştir.
Tasfiye sonucu belli olmadan davacının alacağı ve davalının borcu ortaya çıkmayacaktır.
Davacı yan dava dışı ve tasfiye halinde finans kurumundan olan alacağını alacağın temliki sözleşmesine dayalı olarak talep etmektedir. Dava dışı finans kurumunun tasfiyesinin sona ermediği, kar ve zarara ortaklık hesaplarının tasfiyesinin bu aşamada devam ettiği sürece alacağın muaccel hale gelmediği nedenle dava erken açılmış bir dava niteliğinde olmakla bu gerekçe ile reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle ve dosya içeriğine göre;
1-Erken açılan davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 35,90 TL ret harcından peşin alınan 697,75 TL kısmın mahsubu ile arta kalan 661,85 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı yan davada kendini vekille temsil ettirmiş olmakla; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 4.844,35 TL nispi ücreti vekaletin davacıdan alınıp, davalıya VERİLMESİNE,
5-HMK 120.maddesi gereğince; davacı yanca yatırılan gider avansının arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı yanın yokluğunda HMK’nun 341/1 vd.maddeleri uyarınca; gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliyesi Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.
Katip …
Hakim …