Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/100 E. 2020/363 K. 09.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/100 Esas
KARAR NO:2020/363

DAVA:İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ:01/02/2017
KARAR TARİHİ:09/09/2020

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan “İtirazın İptali” davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili davacı şirketin, davalı şirkete … seri no’ lu 31.12.2012 tarih 4.720 TL bedelli fatura, … seri no’ lu 20.03.2013 tarih 20.470,79 TL bedelli fatura ve … seri no’ lu 20.03.2013 tarih 21.554,30 TL bedelli fatura ile mal ve hizmet ifa ettiğini, davalı şirketin faturalara ilişkin itirazlarının olmadığını, davalı şirketin toplam alacağın 14.000 TL’ sini ödediğini, bakiye kısmın ödenmediğini, müvekkili şirketçe davalı adına düzenlenerek gönderilmiş olan faturaların davalı tarafça ödenmemesinden kaynaklanan bir cari hesap borcu oluştuğunu, davalı şirketin bakiye borcu öğrendiği tarihin 20/05/2014 olduğunu ve bu kapsamda borcun tahsili amacıyla davalı şirket aleyhine …. İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalı tarafın tebliğ almış olduğu ödeme emrine haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiğini ve takip dosyasının davalı tarafın itirazı ile durdurulduğunu beyanla davanın kabulünü, davalı/ borçlunun …. İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyasına vaki itirazının iptali ile takibin devamını, hükmolunan meblağın % 20’ından aşağı olmamak üzere davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı şirkete usulüne uygun olarak dava dilekçesi ve tensip tutanağının tebliğ edildiği, ancak süresinde herhangi bir cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır.
G E R E K Ç E /
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dava konusu kapsamında …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası getirtilerek incelenmiş, davacı/ alacaklının davalı/ borçludan 20/05/2014 cari hesap bakiye alacağı açıklamasıyla 32.745,09 TL asıl alacak ve 9.338,19 TL işlemiş faiz talebinde bulunduğu, ödeme emrinin davalı/ borçluya 13/01/2017 tarihinde tebliğ edildiği, davalı/ borçlusunun süresinde 20/01/2017 tarihli borca itiraz dilekçesi üzerine takibin durduğu, itiraz dilekçesinin davacı/ alacaklıya tebliğ edilmediği ve davanın da hak düşürücü içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı yanca, takip/ dava konusu alacak istemine ilişkin faturalar, davalı şirket tarafından verilen çek sureti ve davalı şirketle yapılan mail görüşmeleri ibraz edilmiştir.
Tarafların usulünce bildirdikleri tüm delilleri toplanmış, takip/ dava konusu alacak isteminin taraf şirketlerin ticari defter ve kayıtlarına yansıyış şeklinin tespiti noktasında bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir. Mali müşavir bilirkişi tarafından sunulan bilirkişi raporunda özetle ve neticeten; davacı ile davalı arasında mal-hizmet satışına dayalı ticari ilişki bulunduğu, davacı şirketin 31.12.2012 tarihinde davalı adına düzenlediği 4.720.-TL’ lik fatura ve 20.03.2013 tarih 21.554,30TL’lik faturalar olmak üzere toplam 26.474,30TL tutar ile davalı tarafından davacıya yapılan 14.000.-TL’ lik ödemenin tarafların ticari defterlerinde kayıtlı olduğu buna göre tarafların 12.274,30TL tutarda mutabık olduğu, bunun dışında davacının davalı adına düzenlemiş olduğu 20.03.2013 tarih … no ile 20.470,79TL’ lik üçüncü faturanın davalı kayıtlarında bulunmadığı, farkın iş bu faturadan kaynaklandığı, davacı şirket tarafından 20.03.2013 tarih … nolu 20.470,79TL’ lik faturanın davalı şirkete tebliğ edildiğine dair dosyada belge/bilgi sunulmadığı, dolayısıyla TTK 21.maddeye göre davalı şirketin itirazının bulunup bulunmadığının anlaşılamadığı, bununla birlikte fatura içeriğinin davalı şirkete teslimine dair bilgi/belge/kayıt bulunmadığı, söz konusu bu tespitlere göre davacı şirketin, davalı şirkete düzenlediği 20.03.2013 tarih 20.470,79TL’Lik faturanın dışında kalan cari bakiye olan 12.274,30-TL tutarında davalıdan alacaklı olduğu, fatura üzerinde vade bulunmadığı veya davalı tarafa ihtarname göndermek suretiyle temerrüde düşürecek dosyada bilgi/belge bulunmadığı gerekçeleri ile davalıdan olan alacak için faiz hesaplanamayacağı tespitlerinde bulunulmuştur.
Rapora yönelik itirazlar karşısında ve davacı vekilinin talebi doğrultusunda 20.03.2013 tarihli … numaralı fatura konusu hizmetin ifası kapsamında keşfen inceleme yapılarak mimar bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, sunulan bilirkişi raporunda özetle; keşif günü olan 22.01.2019 tarihinde … İli, … İlçesi, … Mahallesi, … … Caddesi, Kapı no:…olan dava konusu yerde yapılan incelemede ve … arama motorunda yapılan araştırmada 20.03.2013 tarih ve … nolu faturada adı geçen ve 31.12.2012 tarihli ve … nolu faturada adı geçen bitkilerin söz konusu yerde mevcut olduklarını, 20.03.2013 tarih ve … nolu peyzaj uygulama bedeli içerikli faturada belirtilen bitki dikim işinin yapılmış olduğu ancak, bazı bitkilerin (… arama motorunda verilen bilgilere göre) …. (…), … (…), … (…), … (…), … (Arap Yasemini) bitkilerinin su/nem ihtiyaçtan karşılanmadığından dolayı kurudukları, … bitkisi de mevsimlik bir bitki olduğundan dolayı mevcut olmadığını, keşif tarihinde çekilen ve rapor ekinde sunulan fotoğraflardan da görüleceği üzere bu hususların tespit edildiğini, ayrıca … arama motorunda “… …” adı ile yapılan araştırmada tesisin kullanıldığı aşamada çekilmiş olan fotoğrafların bulunduğu, bu fotoğrafların üzerindeki 2016 tarihinden tesisin 2016 yılında kullanılmakta olduğu ve rapor ekindeki fotoğraflardan tesisin oturma bölümlerinde de bitkilerin dikili olduklarının görüldüğünü belirtmiştir.
Taraflar ayrıca tanık dinletmek istediklerini beyan etmişler, davalı yanın süresinde cevap dilekçesi sunmaması ve davacı yanın davalının tanık dinletmesi talebine muvafakat etmemesi sebebiyle davalının talebi yerinde görülmemiş, davacı tanığı olarak dinlenen …; “Ben … uygulama kordinatörüyüm, 2005 yılından beridir davacı şirkette çalışıyorum, biz davalı tarafla ilk olarak 2013 yılında hatırladığım kadarıyla Aralık ayında görüşmelere başladık, … yerlerine … dikimi yaptık, devam eden süreçte davalı şirketle görüşmelerimiz devam etti ve 2014 İlkbahar aylarında çalı, çiçek, ağaç dikildi, çim ekimi yapıldı(yasemin, alev ağacı, abelya, mevsimlik, kartopu, pitoz vari bitkiler dikildi), 2013 Aralık ayından 2014 İlkbahar dönemine kadar davalı … şirketinde toprak tesfiyesi, kayrak taşı uygulaması gibi işlemler de yapılmıştı, yapılan işlemlere ilişkin yazılı bir sözleşmemiz yoktu zaten şirketimiz küçük çaplı işleri almıyordu, davalı şirket açılış yapacaktı, bu kapsamda destek olmak adına yapılacak işlemlere ve dikilecek bitkilere yönelik fotoğraflarıda gösterilmek suretiyle taraflar sözlü olarak anlaşma sağladı, ben Peyzaj Yüksek Mimarıyım, görüşmeler çalıştığım işyerinde ve uygulamanın yapılacağı sahada gerçekleştirilmiştir, zaten çalıştığım şirkette fidanlıktır bitkiler fiziken görülebilecek durumdadır” şeklinde ve davacı tanığı … da; “Ben yaklaşık 8-9 yıldır … şirketinde peyzajcı olarak çalışıyorum, 2013 yılında … isim olarak tam hatırlamamakla birlikte lokanta kafe tarzı bir yerde ilgili yerin çevre düzenlemesini yaptık, bitki diktik, çim diktik, biz 10-15 gün süreyle ilgili yerde çalışma yaptık bizden sonrada şirketimizin diğer çalışanları ilgili yerde çalışma yaptı, dikimini yaptığımız bitkiler mevsimsel bitkilerdi, abelya, kotenez, şimşir ve ismini hatırlayamadığım çeşitli bitkiler diktik, hatırladığım kadarıyla 15-20 belkide daha fazla ürün çeşidi dikmiştik” şeklinde ve tanığa bilirkişi raporundaki yerler gösterildiğinde; “çalıştığımız yer fotoğrafta gösterilen yerdi, hatta o dönemde ilgili yerlerin fotoğrafını çekmiştim fakat telefon değişikliği yaptığım için gösteremiyorum” şeklinde beyanda bulunmuşlardır.
Mahkememizce görevlendirilen mali müşavir ve mimar bilirkişilerin ayrı ayrı rapor sunmaları karşısında rapora itirazların, keşfen incelemenin, tanık beyanlarının ve tüm dosya kapsamının kül halinde değerlendirilmesi bakımından her iki bilirkişiden birlikte ek rapor alınmasına karar verilmiş, mali müşavir ve mimar bilirkişiler tarafından sunulan ek raporda özetle ve neticeten; 25.06.2018 tarihli kök raporda yapılan defter incelemesinde 31.12.2012 tarih 4.720.-TL ile 20.03.2013 tarih … nolu 21.554,30-TL tutar olmak üzere toplam 26.274,30-TL faturalara karşılık toplam 14.000.-TL ödemenin de tarafların kayıtlarında olduğu görüldüğünden bakiye 12.374.,30-TL davacı alacağı olduğu ancak 20.03.2013 tarih … nolu 20.470,79-TL’lik faturanın davalıya tebliğ ve buna karşılık itiraz hususlarının tespit edilemediği ayrıca fatura içeriği mal/hizmetin davalıya teslimi hususunda tespit bulunmadığı ifade edilmişse de 22.01.2019 tarihli keşifte fatura içeriği bitkilerin dikili olduğu tespiti ile söz konusu fatura içeriği malın/ malların davalıya teslim edildiği kabulüne göre iş bu fatura tutarı da dahil olmak üzere davacının davalıdan 32.745,09TL alacaklı olduğu tespitlerinde bulunulmuştur.
Yapılan yargılama neticesinde ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında mal satışı ve hizmet ifası kapsamında ticari ilişki bulunduğu, davacı şirket tarafından davalı adına 31.12.2012 tarihli, 30476 numaralı, 4.720,00 TL bedelli, 20.03.2013 tarihli, … numaralı, 21.554,30 TL bedelli ve 20.03.2013 tarihli, … numaralı 20.470,79TL bedelli faturalar düzenlendiği, davalı yanca ticari ilişki kapsamında davacı yana 03.04.2013 tarihinde 9.000,00 TL ve 05.04.2013 tarihinde 5.000,00 TL olmak üzere toplam 14.000,00 TL ödeme yapıldığı, 31.12.2012 tarihli, 4.720.-TL bedelli ve 20.03.2013 tarihli 21.554,30TL bedelli faturaların ve davacıya yapılan 14.000.-TL’ lik ödemenin tarafların ticari defterlerinde kayıtlı olduğu buna göre tarafların 12.274,30 TL tutarda mutabık olduğu, uyuşmazlığın 20.03.2013 tarihli, … numaralı 20.470,79TL bedelli faturadan kaynaklandığı anlaşılmıştır. Davacı yanın alacak iddiasına konu faturalar incelendiğinde 4.720,00 TL bedelli faturanın 200 adet … bitkisine ilişkin olduğu, 21.554,30 TL bedelli faturanın peyzaj uygulama bedeline ilişkin olduğu ve 20.470,79 TL bedelli faturanın da çeşitli miktar ve türlerde bitkilere ilişkin olduğu görülmüştür. Her ne kadar 20.470,79 TL bedelli faturanın davalıya tebliğ/ teslimine ilişkin belge ibraz edilememişse de mahkememizce dinlenen tanıkların beyanında peyzaj uygulamasına konu bitkilerin davacı şirket tarafından temin edildiğinin bildirilmiş olması, keşfen inceleme sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda fatura konusu bitkilerin bir kısmının mevcut olduğunun ve bir kısmının da su/ nem ihtiyacının karşılanmadığından kuruduklarının tespit edilmiş olması ve davalı işyerinin faal olduğu 2016 yılına ait … arama motoru üzerinden yapılan araştırmada fatura konusu bitkilerin mevcut olduğunun tespit edilmiş olması karşısında davacının davalı yanla olan ticari ilişkisi kapsamında düzenlediği her üç faturaya ilişkin olarak davalı yanca yapılan 14.000,00 TL’lik kısmi ödeme mahsup edildiğinde 32.745,09 TL alacak talebinde haklı olduğu, davalı yanın daha önce temerrüde düşürüldüğüne ilişkin elverişli delil ibrazında bulunulamaması sebebiyle takip tarihinden itibaren aradaki işin de ticari iş olması sebebiyle avans faizi talep edilebileceği sonuç ve kanaatine varılmış, öte yandan hüküm altına alınan alacağın likit ve bu yöne ilişkin itirazın da haksız olması karşısında davacı lehine %20 oranında icra inkar tazminatını da içerir şekilde aşağıdaki hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; davalının …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının 32.745,09 TL asıl alacak yönüyle KISMEN İPTALİNE, takibin 32.745,09 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi yürütülmesi suretiyle kaldığı yerden DEVAMINA, fazlaya ilişkin yerinde görülmeyen istemin REDDİNE,
2-Hükmolunan alacağın %20’si oranında (6.549,01-TL) icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 2.236,82-TL nisbi ilam harcından peşin alınan 508,26-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 1.728,56-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davacının ilk dava açılırken peşin harç olarak yatırdığı 508,26-TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacının yaptığı ilk masraf 36,00-TL, 1.350,00-TL bilirkişi ücreti, 241,70-TL posta gideri, 383,80 TL keşif harç ve yol ücreti olmak üzere toplam 2.011,50- TL yargılama giderinin red ve kabul oranına göre 1.565,15-TL ‘nın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, arta kalan kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.911,76-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 3.400,00-TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
7-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
8-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; tarafların yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/09/2020

Katip …
e-imzalıdır .

Hakim …
e-imzalıdır .