Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/951 E. 2021/214 K. 22.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2016/951 Esas
KARAR NO:2021/214

DAVA:Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:27/09/2016
KARAR TARİHİ:22/03/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Tazminat davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkili firmanın …’da 07-10.06.2016 tarihinde düzenlenen … fuarında sergilenmek üzere kendilerine ait makinenin fuar alınına sevki, teslimi ve fuar sonrası tekrar firmaya getirilmesi için Davalı … Loj. … Şirketi ile sözleşme yaptığını davalı … …’nin Fuar sonrası makinenin süresinde teslim edilmesini kabul ve taahhüt ettiğini, ancak davalı şirketin söz konusu taahhüdünü ihlal ederek fuar sonunda davaya konu makineyi süresinde müvekkiline teslim etmediğini, müvekkili firmanın makineyi davalı firmaya teslim ettikten sonra taşıma bedeli olan 4.000,00 Euro yu 28.08.2016 tarihli çek ile ödendiğini ayrıca makinenin yurt dışına çıkışı esnasında müvekkilinden talep edilen 11.500,00 TL geçici vergi bedelinin öncelikle 7.000,00 TL’sinin müvekkili tarafından ödendiğini, fuar bittikten sonra makinenin satılma durumu ortaya çıkınca müvekkili firmanın Davalı ……’den makineyi 20 gün depoda bekletmesini istendiğini, ancak 20 gün sonunda satılmayacağının anlaşılması üzerine iadesini istediğini, davalı şirketin yapılan masrafların ödendiği taktirde makineyi getirebileceğini, bildirimi üzerine 700 Euro vinç bedeli 20 günlük depo bedeli 150×20 = 3.000 Euro ve kalan 4.500 TL geçici vergi bedelini 02/08/2016 tarihli çek ile 16.583,33 TL ödendiğini, davalı tarafından makinanın 30 Haziranda yüklenip 1 hafta içinde teslim edileceği bildirilmesine ve ödemelerin yapılmasına rağmen teslimatın yapılmadığını, müvekkili firmanın … Noterliğinden gönderdiğini 27/07/2016 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnameye cevap bile verilmediğini, makinenin halen teslim edilmediğini, müvekkili firmanın sözleşmeden kaynaklanan tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini ancak davalı tarafın sözleşmeye riayet etmediğini, müvekkilinin bu esnada makineyi başka bir ülkeye satmış ve teslim sözü dahi vermiş olduğunu, ancak makinenin iade edilmemesi nedeniyle maddi ve manevi zarara uğradığını, iddia etmekte ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalıya ödenen taşıma bedelinden 100,00 TL kısmının ihtarnamenin tebliğinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkili şirkete ödenmesine ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla sözleme hükümlerinin davalı yanca ihlal edilmesinden ve malın geç teslim edilmesinden oluşan tüm zararlarının şimdilik 100 TL lik kısmının temerrüt tarihinden itibaren ticari reeskont faizi ile davalıdan alınarak müvekkili şirkete ödenmesini karar verilmesini, yargılama gideri ve ihtarname gönderim bedeli vekalet ücretinin avalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle müvekkilinin şirketin … bulunması nedeniyle davanın … Asliye Ticaret Mahkemesinni yetkisinde bulunduğu ve yetki itirazlarının olduğunu, müvekkili ile davacı şirket arasında … da yapılacak fuarda sergilenecek makinenin …’ya nakliye ve … geri getirilmesi konusunda anlaşma yapıldığını, fuarın bitiminden sonra müvekkili şirketin makinenin geri getirilmesi için işlem başlattığını makinenin büyük olması nedeniyle geri dönüş hazırlığında vinç kiralandığını ancak …’da satış ihtimalinin ortaya çıkması nedeniyle davacı tarafın talebi üzerine yüklemenin ve dolayısıyla vinç ve yüklemeyi yapacak parsiyel aracın 3-4 gün bekletildiğini, oluşacak masrafın firma yetkilisi …ı’ya bildirildiğini ve kabullerinde olduğuna dair yanıt alındığını, bu arada müvekkili firmanını hem davacı alıcısı tarafından sıkıştırıldığını, hem de fuar organizatörünün müvekkili firmaya bekleme cezası yansıttığını, bilahare davacı firmanın müvekkilinden makineyi kendi depolarında saklamasını istediğini ve bunun için bildirilen masrafları kabul ettiklerini nihayet satış işleminin iptal edildiğini ve makinenin geri getirilmesini talep edildiğinin bildirildiğini müvekkili firmanın her defasında araç ve vinç masrafı ödemek zorunda kaldığını, davacı firmanın kararsızlığı nedeniyle müvekkili firmanın … partnerleriyle ilişkilerinin bozulduğunu, ülke gümrüğüne şikayet edildiğini, gümrük evraklarının cezaya kaldığı ve bu nedenle 7.000,00 Euro ceza ödediğini, bu sürecin yaklaşık 2 ay sürdüğünü ve nihayetinde makinenin davacı şirkete teslim edildiğini olayın en büyük mağdurunun müvekkili firma olduğunu, bu nedenle dava haklarının saklı tuttuklarını müvekkili şirketin aleyhine açılan iş bu davadaki taleplerin yersiz ve hukuka aykırı olduğunu bu nedenle delillerinin toplanarak açılan iş bu davanın reddine karar verilmesini masrafların ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini savunmuştur.
DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dosyada delil olarak; dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve beyan dilekçeleri, bilirkişi kök ve ek raporları, cevabi yazı içerikleri ile tüm dosya kapsamı bulunmaktadır.
Mahkememizde açılan dava öncelikle, görev, taraf sıfatı ve diğer dava şartları açısından incelenmiş ve mahkememizin görevli ve yetkili olduğu ve ayrıca diğer dava şartlarının da bulunduğu anlaşılmış olduğundan davanın esasına geçilmiştir.
Öncelikle, somut uyuşmazlık bakımından, açılan davanın niteliğini değerlendirecek olursak, davacı tarafından açılan davada, dava dilekçesinin hiç bir yerinde belirsiz alacak davasından söz edilmemiş, hukuki dayanak olarak HMK’nın 107. maddesine dayanılmamış, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile HMK 109. maddesi kapsamında kısmi dava açmıştır (Benzer bir hususta Yargıtay 9. H.D. 12/12/2019 tarih ve 2017/13071Esas-2019/22316 Karar sayılı kararında; “… İstisnai dava türlerinden olan belirsiz alacak davasından sözedebilmek için bunun açıkça belirtilmesi, ya da davanın HMK. nın 107. maddesine göre açıldığının belirtilmesi gerekir. Dava dilekçesinde bu açıklık olmadığı sürece dava kısmi dava kabul edilmelidir” şeklinde tespitlerde bulunmuştur).
Dava, davacı ile davalı arasında akdedilen taşıma sözleşmesi kapsamında ödenen bedelin iadesi ve uğranılan zararın tazmini istemine ilişkin alacak davasıdır.
Bu bağlamda, dava konusu somut olaya ilişkin olarak, taraflarca sunulan deliller ile başka yerden getirtilmesi gereken tüm deliller toplanmış, gelen yazı cevapları dosyamız içerisine alınmış, ön inceleme duruşması yapılarak tarafların iddia ve savunmaları, uyuşmazlık konusu, tarafların üzerinde anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, dava şartlarının bulunup bulunmadığı, ilk itiraz olup olmadığı, tarafların sulh olup olamayacakları ortaya konulmuş ve yargılama ön inceleme duruşmasında tarafların da onay verdikleri uyuşmazlık nitelendirmesi ile sonuçlandırılmış ve ayrıca taraf iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi amacıyla bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor alınmıştır.
Bilirkişi heyeti tarafından tanzim edilerek mahkememize ibraz olunan,17/01/2018 tarihli kök raporun incelenmesinde özetle; “Davacı …’ın sözleşmesi gereği 4000 Euro hizmet bedeli, Geçici Vergi/ Teminat masrafı (uygulamada, makianın … dan geri getirilmesini takiben, bu bedelin içinden %10 acentalık komisyonu düşüldükten sonra Davacı’ya iadesi gerekmektedir) ve makinenin kendi talimatlarıyla …’da yaklaşık 20 gün fazladan bekletilmesi nedeniyle oluşan ekstra masraflardan (dava dilekçesine istinaden 3700 Euro ) sorumlu olduğu, Davalı …’nin davacı …’ın talimatı doğrultusunda makinenin …’dan Türkiye’ye sevk ve teslimatını yapmakla sorumlu olduğu, makinenin akıbetinin taraflarca açıklığa kavuşturulması gerektiği, davalı … tarafından davacının talebine rağmen neden uzun süre teslimatının yapılmadığı, davacının makinenin iadesini talep etiği tarih itibariyle makinenin geri getirilmesinde herhangi bir engel ve/ veya ceza durumu ortaya çıkıp çıkmadığı ve ödendiği iddia edilen 7000 Euro gümrük cezası konularında açıklama getirilmesi gerektiği davacı tarfından yapılan tüm ödemelerin belgelendirilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır” şeklinde tespitler yapılmıştır.
Bilirkişi heyeti kök raporuna karşı davacı ve davalı yanca sunulan beyan ve itiraz dilekçeleri ile sunulan kayıtlar ve beyan dilekçeleri kapsamında celp olunan kayıtlar birlikte değerlendirilmek suretiyle, dosyanın raporu düzenleyen heyete tevdi ile ek rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi heyeti tarafından 18/02/2019 tarihli 1. Ek rapor tanzim edilerek mahkememize ibraz edilmiş olup, ek raporun incelenmesinde özetle; “Davacı …’ın; taşıma sözleşmesi gereği, 26/05/2016 tarih 942390 no’lu 13.339,60 TL (4.000EUR) bedelli nakyie faturasını, 31/05/2016 tarih 342397 numaralı (3.500EUR) 11.546,15 TL bedelli geçici vergi faturasının acentalık komisyonu olarak hesaplanan 318 EUR= 1049,05 TL’lik kısmını, …’da oluşan 3700 EUR x 3,2787= 12.131,19 (26/06/2016 TCMB EUR satış kurusu 3,2787) ekstra masrafı karşılamakla ve toplam 26.519,84 TL ödemekle sorumluğu olduğunu, Davacı …’ın … Bankası 02/08/2016 tarihli 16.583,33TL tutarındaki çek ve … 27/08/2016 tarhli 13.3339,60 TL tutarında çek ile toplam 29.992,93 TL tutarında ödeme yapmış olduğu değerlendirildiği (yapıldığı beyan edilen 6.991 TL tutarında ödemeye; raporumuz ekinde sunulan 01/06/2016-30/06/2016 … Bankası kayıtlarında rastlanmamış ve değerlendirmeye alınmamıştır), tarafların dava konusu sevkiye nedeniyle katlandıklarını iddia ve beyan ettikleri diğer zarar ve kayıplara ilişkin dosya içeriğinde kayıt ve belgeye rastlanmaması nedeniyle değerlendirilmeye alınmadığı, Davalı …’nin taşıma sözleşmesi gereği makineyi Davacı …’ın fabrika deposunda teslim etmekle yükümlü olduğu, ancak süregelen problemli ilişki ve ihtilaflar nedeni ile makinenin gümrükleme işlemi tamamlandıktan sonra Davacı …’ın Davalı …’den ayrıca nakliye talebinde bulunmayarak başka bir nakliyeci ile kendi deposunda getirmeye tercih etmiş olmasının yüksek olasıkta olduğu Sn Mahkemenin takdirinde olmak üzere …’nin makineyi … Gümrüğü 4D antrepoya getirmekle teslimatı gerçekleştirmiş olduğunun değerlendirebileceği sonuç ve kanaatine varılmıştır” şeklinde tespitler yapılmıştır.
Mahkememizin 19/10/2020 tarihli celsesinde iş bu kerre, dosyanın raporu düzenleyen bilirkişi heyetine tevdi ile … Bankası, … ve SGK’dan gelen müzekkere cevapları ile taraf beyanları ve itirazları değerlendirilmek suretiyle yeniden ek rapor alınmasına karar verildiği, bilirkişi heyeti tarafından da, 03/12/2020 tarihli 2. Ek raporun tanzim edilerek mahkememize ibraz edildiği, 2. Ek raporun incelenmesinde özetle de; “Davacı …’ın Taşıma Sözleşmesi gereği; 26.05.2016 tarih 942390 no’lu 13.339,60 TL (4.000 EUR) bedelli Nakliye Faturasını 31.05.2016 tarih 942397 no’lu (3,500 EUR) 11,546,15 TL bedelli Geçici vergi faturasının Acentelik komisyonu olarak hesaplanan 318 EUR = 1049,05 TL’lik kısmını …’da oluşan 3700 EURx 3,2787 = 12,131,19 TL (23.06.2016 TCMB EUR satış kuru 3,2787) ekstra masrafı karşılamakla ve toplam 26.519,84 TL ödemekle yükümlü olduğu Davacı …’ın, … Bankası 02.08.2016 tarihli 16.58333TL tutarındaki çek, … 27.8.2016 tarihli 13-339.60 TL tutarındaki çek ve 03,06.2016’da ATM’den yapılmış olan 6991 TL tutarında ki ödeme ile toplam 36.913,93 TL tutarında Ödeme yapmış olduğu tespit edildiği, Davacı …’ın Davalı …’ye 10.394,09 TL tutarında fazla ödeme yapmış olduğu, Tarafların dava konusu sevkıyat nedeniyle katlandıklarını iddia ve beyan ettikleri diğer zarar ve kayıplara İlişkin dosya içeriğinde kanıt ve belgeye rastlanmaması nedeniyle değerlendirmeye alınmadığı, Davalı …’nin taşıma sözleşmesi gereği, makineyi Davacı …’ın fabrika deposunda teslim etmekte yükümlü olduğu, antrepoda gümrük işlemlerinin tamamlanmasını takiben makinenin … deposuna sevkıyatının yapılarak nakliye hizmetinin tamamlanmasının Davacı firma tarafından Davalımdan talep edilip edilmediğine yönelik herhangi bir kanıta rastlanmadığı, ancak süregelen problemli ilişki ve ihtilaflar nedeni ile makinenin gümrükleme İşlemi tamamlandıktan sonra Davacı …’ın, Davalı …’den ayrıca nakliye talebinde bulunmayarak başka bir nakliyeci ile kendi deposuna getirmeyi tercih etmiş olmasının yüksek olasılıkta olduğu. Sn. Mahkeme’nin takdirinde olmak üzere, …’nfn makineyi … Gümrüğü 4D antrepoya getirmekle teslimatı gerçekleştirmiş olduğunun değerlendirilebileceği sonuç ve kanaatine varılmıştır” şeklinde tespitler yapılmıştır.
Bilirkişi heyeti tarafından tanzim edilen kök ve ek raporların incelenmesinde, raporların birbirini tamamlayıcı nitelikte olduğu, bu haliyle yapılan değerlendirmede de, kök ve ek raporların hukuki yönleri ayrık olmak üzere, yapılan tespitler bakımından ayrıntılı ve gerekçeli olduğu anlaşıldığından, hükme esas alınmalarına karar verilmiştir.
Davacı vekili tarafından, “Talep Arttırım Dilekçesi” adı altında sunulan, ancak davanın kısmi dava olması ve hukuki nitelendirmenin de Hakime ait olması nedeniyle “Islah” dilekçesi sayılacak dilekçe ile, dava değeri bilirkişi raporu doğrultusunda, 200,00-TL’den 36.913,93-TL’ye arttırılmış, arttırılan miktar üzerinden harç tamamlanmış ve ayrıca temerrüt tarihi olarak kabul ettikleri 27/07/2016 tarihli ihtarname ile tanınan mühletin son gününden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile davalıdan alınarak müvekkili şirkete ödenmesine karar verilmesi talep edilmiştir.
Davacı yanca her ne kadar, “Talep Arttırım Dilekçesi” adı altında sunulan dilekçe de bildirilen 36.913,93-TL’ye, temerrüt tarihi olarak kabul ettikleri 27/07/2016 tarihli ihtarname ile tanınan mühletin son gününden itibaren ticari reeskont faizi talep edilmiş ise de, söz konusu … Noterliği’nin 27/07/2016 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi incelendiğinde, ihtarname içeriğinin sözleşme konusu makinaların teslimi istemine ilişkin olduğu, bedele ilişkin herhangi bir hüküm içermediği anlaşıldığından, davacı yanın 27/07/2016 tarihli ihtarname ile tanınan mühletin son gününden itibaren faiz işletilmesi talebine itibar edilmemiş ve taşıma bedeline ilişkin olarak açılan davanın 100,00 TL’lik kısmına dava tarihinden, kalan 10.294,09 TL sine de Islah tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verilmiştir.
Sonuç olarak, yapılan yargılama, toplanan deliller, bilirkişi heyeti kök ve ek raporları ile tüm dosya kapsamına göre yapılan değerlendirmede;
Mahkememizce görülüp karara bağlanan davanın, davacı ile davalı arasında akdedilen taşıma sözleşmesi kapsamında ödenen bedelin iadesi ve uğranılan zararın tazmini istemine ilişkin alacak davası olduğu, bu bağlamda, dava konusu somut olaya ilişkin olarak, taraflarca sunulan deliller ile başka yerden getirtilmesi gereken tüm delillerin toplandığı, gelen yazı cevaplarının dosyamız içerisine katıldığı, tarafların aktif ve pasif dava ehliyetlerinin denetlenip uyuşmazlık konularının re’sen belirlendiği, konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle raporlar alındığı, bilirkişi heyetinden alınan kök ve ek raporlarda yukarıda ayrıntıları yazılı hususların tespit edildiği, kök ve ek raporlarının denetlenmesinde de, raporların hukuki yönleri ayrık olmak üzere, yapılan tespitler bakımından ayrıntılı, gerekçeli ve birbirini tamamlayıcı nitelikte olduğun anlaşıldığı, iş bu raporlara itibar edildiği ve hukuki yönleri ayrık olmak üzere yapılan tespitler bakımından hükme esas alınmalarına karar verildiği, bu bağlamda yapılan değerlendirmede de, davaya konu somut olayda, davalı …’nin makineyi … … antrepoya getirmekle teslimatı gerçekleştirmiş olduğunun ve davacı …’ın da Taşıma Sözleşmesi gereği; 26.05.2016 tarih … no’lu 13.339,60 TL (4.000 EUR) bedelli Nakliye Faturasını, 31.05.2016 tarih … no’lu (3,500 EUR) 11,546,15 TL bedelli Geçici vergi faturasının Acentelik komisyonu olarak hesaplanan 318 EUR= 1.049,05 TL’lik kısmını, …’da oluşan 3.700 EUR x3,2787 = 12,131,19 TL (23.06.2016 TCMB EUR satış kuru 3,2787) ekstra masrafı karşılamakla ve toplam: 26.519,84 TL ödemekle yükümlü olduğu, Ancak davacı …’ın, … Bankası, 02.08.2016 tarihli 16.58333TL tutarındaki çek, …, 27.8.2016 tarihli 13-339.60 TL tutarındaki çek ve 03.06.2016’da ATM’den yapılmış olan 6991 TL tutarında ki ödeme ile toplam 36.913,93 TL tutarında ödeme yapmış olduğu, bu haliyle de davacı …’ın Davalı …’ye 10.394,09 TL tutarında fazla ödeme yapmış olduğu anlaşıldığından, davacı yanın taşıma bedelinin iadesine ilişkin davasının, davacı yanın ıslah dilekçesi ile talep sonucunu 36.913,93-TL’ye çıkarmış olması da göz önünde bulundurularak kısmen kabulüne, kabul edilen bu miktarın 100,00 TL’sine dava tarihinden, kalan 10.294,09 TL’sine de ıslah tarihinden itibaren faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin alacak isteminin ve ayrıca davacı yanın diğer tazminat istemlerinin, iş bu zarar ve kayıplara İlişkin kanıt sunulamadığı anlaşıldığından reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ İle;
1-10.394,09 TL’nin, 100,00 TL’sinin dava tarihinden, 10.294,09 TL’sinin de ıslah tarihi olan 14/01/2021 tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Alınması gerekli 746,91-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 29,20-TL ile ıslahla alınan 628,00 TL olmak üzere toplam 657,20 harcın mahsubu ile bakiye 89,71 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye GELİR YAZILMASINA,
3-Davacı tarafça yatırlan 657,20 TL harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 29,20-TL yargılama gideri ile yargılama aşamasında yapılan 1.350,00 TL bilirkişi ücreti ve 310,00 TL posta masrafı olmak üzere toplam 1.689,20-TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 475,50-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, geriye kalan kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davacı yan davada kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 4.080,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak, davacıya VERİLMESİNE,
6-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya VERİLMESİNE,
7-Tarafların varsa, HMK 120. maddesi gereğince yatırdıkları gider avansından kalan miktarın karar kesinleştiğinde taraflara İADESİNE,
8-HMK Yönetmeliğinin 58/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın ve hükmün taraflara tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK’nun 341/1 vd. maddeleri uyarınca; gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliyesi Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 22/03/2021

Katip …

Hakim …