Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/940 E. 2020/126 K. 19.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/940 Esas
KARAR NO : 2020/126

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 23/09/2016
KARAR TARİHİ : 19/02/2020

Davacı vekili tarafından davalılar aleyhine mahkememize açılan; “Rücuen Tazminat” davasıın yapılan yargılaması sonunda;
D A V A /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili sigorta şirketince … no’lu Kasko Poliçesi ile 31/12/2014- 31/12/2015 tarihlerini kapsar şekilde sigortalanan … plakalı aracın, 24/12/2015 günü,… A.Ş.’nin Trafik Sigortacısı, … firmasının maliki ve …’nın sürücüsü olduğu … plakalı araç ile çarpışması sonucu yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, meydana gelen kazada … plakalı araç sürücüsünün kusurlu olduğunu, maddi hasarlı kaza neticesinde müvekkili sigorta şirketi tarafından sigortalıya 45.000,00 TL bedelli ödeme yapıldığını, davalıların asli kusuruna tekabül eden müvekkilinin sigortalısına ödediği bedelin %75 ‘nin (33.750,00 TL) ödenmesi için dava öncesi yapılan başvuruda davalı aracın kasko sigortacısı olan … Sigortadan 4.750,00 TL tahsil edildiğini, geriye kalan 29.000,00 TL nin 24.12.2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi, yargılama giderleri ve ücreti vekalet ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.

S A V U N M A /
Davalı … AŞ vekili cevap dilekçesinde özetle: Kazaya karışan … plakalı aracın müvekkili sigorta şirketi nezdinde ZMMS ile sigortalandığını, poliçe teminat sınırının araç başı azami 29.000,00 TL olduğunu, kabul anlamına gelmemekle birlikte kazadan zarar gören davacının zarar miktarının, kazadaki kusur oranının tespit edilmesi gerektiğini, temerrütleri söz konusu olmadığından faize ilişkin bir sorumlulukları olmadığını savunmuş, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Şti vekili cevap dilekçesinde özetle: Müvekkili şirkete ait aracın kazada kusuru bulunmadığını, müvekkili şirkete ait aracın kendisine yeşil ışık yandığı için kavşağa girerken, hasta taşıdığı iddia edilen ambulansla çarpıştığını, ambulansın geçiş üstünlüğü olduğunu ancak ambulansın bu geçişler sırasında ikaz ekipmanlarını yani sirenini ve tepe lambalarını kullanması gerektiğini, kazada ambulansın sadece tepe lambalarını açık olduğundan bahsedildiğini, oysaki sadece tepe lambalarını yakmak ikaz için yeterli olmadığını, gündüz vakti ise tepe lambasının dikkat çekmesinin daha zor olacağını, ambulansın sirenini devreye sokup istikametine öyle devam etseydi müvekkil şirkete ait araç onu fark edecek ve geçiş üstünlüğünü ona vereceğini, ambulansın kavşağa yaklaşırken sirenini açmadığını, müvekkile ait aracın şoförü de kendine yeşil yandığından dolayı kavşağa girdiğini ve kazanı gerçekleştiğini, sirenini ve ikaz kornasını çalmadan kavşağa giren ambulansa karşı müvekkile ait aracın şoförünün geçiş önceliğini ihlal ettiğinin söylenemeyeceğini, kusur raporu alınması gerektiğini, araçtaki hasarın tespitinin bilirkişi incelemesi ile yapılması gerektiğini savunmuş, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …, cevap dilekçesi sunmamıştır.

G E R E K Ç E /
Dava; Davacı sigorta şirketi nezdinde kasko sigortası ile sigortalı olan … plakalı aracın geçirmiş olduğu trafik kazası nedeniyle sigortalısına poliçe kapsamında ödenen maddi hasar bedelinin davalılardan rücuen tazmini istemine ilişkindir.
Kazaya karışan araçların sigorta poliçeleri, hasar dosyası ve ilgili diğer kayıtlar celp edilmiş, taraf delilleri toplanmıştır.
Celp edilen kayıtların incelenmesinde; Kaza tarihi olan 24/12/2015 günü itibarı ile, … plakalı aracın davacı sigorta şirketince kasko sigortası ile sigortalı olduğu, Ambulans olarak kullanıldığı, … İl Sağlık Müdürlüğü adına kayıtlı olduğu, kaza sırasında sürücü… tarafından kullanıldığı; … plakalı aracın … AŞ tarafından ZMMS ile sigortalanmış olduğu, malikinin davalı … Şti. olduğu, sürücüsünün davalı … olduğu anlaşılmıştır.
Dosyada mübrez 24/12/2015 tarihli 793 kaza sıra nolu ve krokili trafik kazası tespit tutanağı kapsamında … plakalı otobüsün sürücüsü …’ nın 2918 Sayılı Kanunun 57/d maddesindeki; “Işıklı trafik işaretleri izin verse bile, trafik akımı; kendisini kavşak içinde durmaya zorlayacak veya diğer doğrultudaki trafiğin geçişine engel olacak ise, sürücülerin kavşağa girmeleri yasaktır” kuralını ihlal ettiği için, aynı kanunun asli kusurlardan 84/h “kavşaklarda geçiş önceliğine uymama” maddesi gereği olarak, birinci derecede kusurlu olduğu, … plakalı ambulansın sürücüsü…’ ün geldiği istikamette yapım- onarım çalışması olduğunu belirten levhalara rağmen ve kavşaya yaklaşırken siren çalmadığı için aynı kanunda yer alan tali kusurlardan 52/1-a maddesindeki” Sürücüler, kavşalara yaklaşırken, dönemeçlere girerken, tepe üstlerine yaklaşırken, dönemeçli yollarda ilerlerken, yaya geçitlerine, hemzemin geçitlere, tünellere, dar körp ve menfezlere yaklaşırken, yapım ve onarım alanlarına girerken, hızlarını azaltmak zorundadırlar” kuralının ihlal ettiği için ikinci derecede kusurlu bulunduğunun tespit edildiği görülmüştür.
Dosya kapsamında alınan 25.05.2018 tarihli bilirkişi heyeti raporunda; Sürücü…’ ün yönetimindeki, görünür geçiş üstünlüğü işareti olan tepe ışıklarının yanar vaziyette olduğu belirtilen ambulans ile anılan kavşağa geldiği, geçiş üstünlüğü hakkına binaen durmaksızın kavşağa girdiğinin anlaşıldığı, ancak sürücü …’ un tepe lambası yanar vaziyette hasta nakli yaptığı ve bu itibarla geçiş üstünlüğüne sahip araç özelliği taşıyan ambulansla seyretmesi nedeniyle bu aracın kanun ve yönetmelikte yazılı trafik kısıtlama ve yasaklarına bağla olmadığı, geçiş üstünlüğü hakkını kullandığı sırada trafik güvenliğini tehlikeye sokması bu hakkını diğer kişilerin can ve mal güvenliğini tehlikeye atmayacak biçimde kullanması gerektiğini, sürücü …’ un bu hususura riayet göstermediği, tepe ışıkları yanan ancak duyulur geçiş üstünlüğü işareti olan sireni çalmayan ambulans ile olay yeri şartlarına göre aşırı olduğu anlaşılan hızını koruyarak ve gerekli etkin kontrollerde bulunmaksızın anılan kavşağa yaklaştığı, kavşakta kırmızı ışıkta bekledikten sonra yanan yeşil ışıkla birlikte dönüşen geçen otobüse dikkat etmeyip, otobüs sürücüsününü kendisine geçiş üstünlüğü hakkını teslim edeceğinden emin olmadan, ısrarlı seyirle kavşağa girdiği, otobüsün dönüş manevrasına devam etmesi durumunda en azından kendisinin ve ambulansta bulunanların can güvenliklerini kollamak adına geçiş üstünlüğüne rağmen kavşağa girmemek biçimindeki tedbirli davranışı göstermediğinin açıklık kazandığını, sürücü…’ un tedbirsiz dikkatsiz ve kavşağa yaklaşma ve kavşağı geçiş kurallarına aykırı davrandığı, hatalı sevk ve idaresinin kazanın meydana gelmesinde ikinci derecede etkili bulunduğu, Davalı sürücü …’ ın anılan ışıklı kavşağa geldiğinde kavşakta kırmızı ışık yanması nedeniyle durup bekledikten sonra yeşil ışığın yanması ile birlikte ancak kavşağın diğer kollarındaki taşıt hareketlerini gerektiği şekilde etkin biçimde kontrol etmeksizin sola dönüş manevrası ile kavşağa girdii ve bu manevra sırasında katedeceği karşı yön yol bandını takiben hızla kavşağa doğru yaklaşmakta olan ve olay sırasında geçiş üstünlüğü hakkı bulunduğu anlaşılan ambulansı zamanında farketmediği ilk geçiş hakkını vermediği ve bu araçla çarpıştığı, davalı Amaç’ ın tedbirsiz dikkatsiz ve kavşakta geçiş üstünlüğünü haiz araçlara ilk geçiş hakkını verme kuralına aykırı davrandığı, hatalı sevk ve idaresinin kazanın meydana gelmesinde birinci derecede etkili olduğu belirtilmiş, davacı şirkete ait sigortalı aracın dava dışı sürücüsünün meydana gelen kazada ikinci derecede %40 oranında, davalı sürücü… birinci derecede %60 oranında kusurlu olduğu, bu kapsamda ekspertiz raporunun ve ekli onarım faturalarından … plakalı araçta meydana gelen hasar tutarının parça değişim, onarım ve işçilikler dahil olmak üzere 45.000,00 TL olduğu, davacının sigortalısına ödediği tutarın 45.000,00 TL olduğu kusur indirimi sonrasında talep edilebilecek meblağın 27.000,00 TL olduğu, dava dışı … Sigorta tarafından yapılan 4.750,00 TL ödemenin de mahsup edilerek davacının davalılardan talep edebileceği bedelin 22.250,00 TL olduğu bu tutara 13/04/2016 ödeme tarihinden itibaren avans faizi işleyeceği görüşü bildirilmiştir.
Tarafların itirazları doğrultusunda bilirkişi heyetinden ek rapor alınmış, bilirkişi heyeti kök raporlarında değişiklik gerektirecek bir durum olmadığını beyan etmişlerdir.
Bilirkişi heyeti raporları denetime elverişli ve karar vermeye uygun bulunmuştur.
Dosya kapsamında toplanan deliller ve alınan bilirkişi heyeti raporuna göre yapılan değerlendirmede;
Eldeki davada, Sigortalısına ödeme yapan kasko sigortacısı davacı tarafından, 29.000,00 TL nin 24.12.2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi davalılardan rücuen tazmini talep edilmektedir.
Kanun Koyucu, 6098 Sayılı Borçlar Kanunu Madde 49′ da; kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar verenin, bu zararı gidermekle yükümlü olduğunu belirtmiş ve aynı kanunun 54. Maddesinde ise dava konusu olay ile ilgili talep edilebilecek tazminat kalemlerini saymıştır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 85. Maddesinde; motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, aynı kanunun 97. Maddesine göre zarar görenin ZMMS kapsamında sigorta şirketine başvurabileceği düzenlenmiştir.
Dava konusu olan 24.12.2015 tarihinde meydana gelen trafik kazasında, davacı sigorta şirketi tarafından kasko sigortası ile sigortalanmış olan … plakalı aracın davalı … A.Ş.’nin ZMM Sigortacısı, … Şti. nin maliki ve …’nın sürücüsü olduğu … plakalı araç ile çarpışması sonucu meydana gelen kazada, … plakalı araç sürücüsünün %40 … plakalı araç sürücüsünün %60 kusurlu olduğu, davacı tarafça kasko sigortası ile sigortalanan … plakalı araçta 45.000,00 TL hasar meydana geldiği, davacı sigorta şirketi tarafından sigortalısına 13.04.2016 tarihinde 45.000,00 TL ödeme yapıldığı, %40 kusur indirimi sonrası kalan tutarın 27.000,00 TL olduğu, bu bedelden dava dışı Anadolu Sigorta tarafından davacı tarafa yapılan 4.750,00 TL ödeme tutarı düşüldükten sonra rücuen talep edilebilecek alacak miktarının 22.250,00 TL olduğu anlaşılmıştır.
Bu yasal düzenlemeler ve yapılan tespitler ışığında, davacı tarafın talep edebileceği rücuen tazminat alacağının 22.250,00 TL olduğu, davalı tarafların 13.04.2016 tarihi itibarı ile temerrüde düştüğü,22.250,00 TL tazminat alacağı için 13.04.2016 tarihinden itibaren avans faizi talep edebileceği, tüm davalıların 22.250,00 TL tazminattan 13/04/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte (davalı …şirketi yönünden poliçe teminat miktarıyla sınırlı olmak üzere) müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları sonuç ve kanaatine ulaşılmış, davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-22.250,00 TL tazminatın 13/04/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte (davalı …şirketi yönünden poliçe teminat miktarıyla sınırlı olmak üzere) davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
2-Fazlaya dair istemin REDDİNE,
3-Alınması gereken 1.519,90 TL karar ve ilam ücretinden davacı tarafından peşin olarak yatırılan 495,25 TL’ nin mahsubu ile bakiye 1.024,65 TL’ nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 495,25 TL’ nin davalılardan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan 29,20 TL başvurma harcı parası, 407,50 TL müzekkere ve davetiye posta masrafı, 1.800,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam; 2.236,70 TL yargılama masrafından davanın kabul edilen miktarına göre hesap edilen 1.716,00 TL’ nin davalılardan alınarak davacıya ÖDENMESİNE, arta kalan masrafın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir edilen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir edilen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak … haricindeki davalılara ÖDENMESİNE,
6-HMK 120 maddesi uyarınca taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde yatıran taraflara İADESİNE,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafınların yokluğunda, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde sunulacak dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip
e-imzalıdır .

Hakim
e-imzalıdır .