Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/906 E. 2021/757 K. 27.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2016/906 Esas
KARAR NO:2021/757

DAVA:TAZMİNAT (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:09/09/2016
KARAR TARİHİ:27/10/2021

Davacı tarafından davalılar aleyhine açılan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 21.12.2015 tarihinde müvekkili davacı …’in kullanımındaki motosiklet ile … … Mahallesi … Caddesinde seyir halinde iken davalı … idaresindeki davalı … Ticaret Limited Şirketi adına kayıtlı … plakalı aracın kazaya karıştığını, … plakalı aracın geçiş önceliği kuralları ile manevra sırasında uyulacak kurallara aykırı hareket ederek … Sokaktan caddeye çıktığını ve dava konusu kazanın oluşumuna sebep olduğunu, bu kaza nedeniyle müvekkilinin ağır derecede yaralandığını, kendisine ait motosiklette de hasar meydana geldiğini, … plakalı aracın … Sigorta A.Ş. nezdinde zorunlu trafik sorumluluk ve kasko sigortalısı olduğunu, davalı …’ın davaya konu kazanın oluşumunda %100 asli kusurlu olduğunu, yaşanan kaza nedeni ile müvekkilinin ağır derecede yaralandığını ve 6 ay 22 gün çalışamaz raporu verildiğini, müvekkiline ait Honda marka motosiklette kaza nedeniyle hasar meydana geldiğini ve motosiklette değer kaybının söz konusu olduğunu, yaşanan bu kaza nedeniyle maddi ve manevi olarak zarar gördüğünü beyan ederek, fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak 3.131,30-TL geçici iş göremezlik tazminatı, 100,00-TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 5.517,70-TL SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderleri ile 500,00-TL müvekkiline ait motosiklette meydana gelen değer kaybı olmak üzere toplamda 9.250,00-TL maddi tazminatın sigorta şirketi açısından teminat değerlerini geçmemek kaydıyla temerrüt tarihi olan 02.09.2016 tarihinden itibaren avans faizi, davalı … açısından kaza tarihinden itibaren yasal faizi, diğer davalı şirket açısından kaza tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, müvekkilinin yaşadığı acı ve üzüntü sebebiyle 40.000-TL manevi tazminatın haksız fiil tarihi olan 21.12.2015 tarihinden itibaren işleyecek davalı … ile davalı … Şirketinden yasal faizi ile birlikte her iki davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsilini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı …Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikli olarak davacı yan tarafından müvekkili şirkete yapılmış usulüne uygun bir başvuru bulunmadığından dava şartı yokluğu sebebiyle davanın usulden reddi gerektiğini, dava konusu kazaya karışan … plakalı … İthalat ve İhracat Tic. Ltd. Şti adına kayıtlı aracın … numarası ile 20.11.2015 – 20.11.2016 tarihleri arasında müvekkili şirket nezdinde Karayolları Trafik Kanunu Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası poliçesi ile teminat altına alındığını, müvekkili şirketin poliçe kapsamında sorumluluğu, poliçe üzerinde yazılı azami teminat limitleri ile sınırlı olmak üzere, poliçede yazılı özel şartlar ve trafik sigortası genel şartları kapsamı ile sınırlı olduğunu, her durumda müvekkili şirket sigortalısının kusuru oranında tazminat ödemesi yapmakla yükümlü olduğunu, dava konusu kaza nedeniyle tazminat hesabı yapılmasına karar verilmesi halinde, maluliyet hesabının ATK 3. İhtisas Dairesi tarafından, zarar hesabının da sigorta aktüerleri yönetmeliği uyarınca Hazine Müsteşarlığınca yetkilendirilen aktüerler listesine kayıtlı lisanslı aktüerler tarafından ve TRH 2010 ulusal mortalite tablosunda yer alan verilere göre yapılması gerektiğini, davacı yanın talep ettiği 5.517,70.-TL tedavi gideri ile 3.132,30.-TL geçici iş görmezlik tazminatı taleplerinin poliçe teminatları kapsamında olmadığını, araç hasar taleplerinden müvekkili sigorta şirketinin sormluluğunun bulunmadığını, davacının dava konusu kaza nedeniyle elde ettiği gelir ve tazminatların mahsubu gerektiğini beyanla davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmilini talep etmiştir.
Davalı … ve … İthalat ve İhracat Tic. Ltd. Şti vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili davalı …’ın dava dilekçesinde iddia edildiği gibi yüksek hızla gitmediğini, aksine sokaktan caddeye çıkacağı için seyir hızını dahi düşürdüğünü, davalı müvekkilinin olayın hemen akabinde … Polis Merkezine başvurarak ifadesini verdiğini, ifade tutanağında da belirtildiği üzere, müvekkilinin sağı ve solu kontrol ederek caddeye çıkış yaptığını, tali yoldan ana yola çıkan sürücünün hızını düşürerek ve kontrollü şekilde geçiş yapması gereğine davalı müvekkili tarafından tamamıyla uyulduğunu, davalının aşırı hızlı olduğu iddiasının mesnetsiz olduğunu, araca arkadan çarpan davacının hız durumunun araştırılması gerektiğini, meydana gelen kazada davalı müvekkillere atfı kabil bir kusur bulunmadığını, SGK tarafından ödeme yapılmışsa mahsubu gerektiğini beyanla davanın reddini, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
G E R E K Ç E /
Dava; 21.12.2015 tarihinde meydana gelen kaza sonucu davacıda oluşan bedensel zararlar ile manevi zararların ve davacıya ait araçta oluşan değer kaybının tazmini istemine ilişkindir.
Kazaya karışan aracın trafik kayıtları, poliçe sureti, hasar dosyası, davacıya ilişkin tedavi evrakları, davalı … Tic. Ltd. Şti’ne ilişkin vergi kayıtları, SGK kayıtları getirtilmiş, sosyal ve ekonomik durum araştırmaları yaptırılmış, tanık beyanları alınmış, mahallinde bilirkişi marifetiyle keşif incelemesi yaptırılmıştır.
30/01/2018 tarihli duruşmada dinlenen davacı tanıklarından …; “Ben davacının kuzeni oluyorum bana kazanın olduğu telefonla haber verildiği derhal olay yerine gittim ancak olay yerine gittiğimde gerek motor gerekse diğer araç olay yerinde değildi oradan karakola gittim kazayı yapan karşı taraf ile doğrudan görüşme imkanım olmadı, kendisinin başka bir durumu nedeniyle bizlerle görüşmesine izin verilmedi, vergi sorunu olduğunu duydum, ağabeyi ordaydı onunla görüşebildim kazadan sonra buraya geldiklerini söylediler tutanak tutulup tutulmadığını sordum tutulmadığını belirttiler daha sonra davacının tedavi için götürüldüğü hastaneye gittim davacı kaza sebebiyle yaralanmıştı ve özellikle bacağının çok kötü durumda olduğu doktorlar tarafından ifade edildi hatta çok kötü bir yerden ve iki kırık olduğu belirttildi, iki kez ameliyat geçirdi özellikle ikinci ameliyatına kadar büyük sıkıntılar yaşadı bir tekel bayinde çalışıyordu bu itibarla indir kaldır gibi işleri yapması da mümkün olmadı bacağında zayıflık vardı şu anda durumu daha iyi ama eski kaza öncesi durumuna da kavuşamadı örneğin kaza öncesinde düzenli koşu yapardı şimdi bu tür faaliyetleri yapamıyor, kaza tarihinde annesiyle beraber yaşıyordu halen de annesiyle birliktedir ailenin geçimi davacıya aittir dedi. Devamla davacı vekilinin talebi üzerine, kazanın sonrasında koltuk değneği dahi kullanamıyordu, kazadan 7 ay kadar sonra koltuk değneği kullanabilir hale geldi ve üç dört ayda koltuk değneği ile yürüyebildi, devamla davalı … vekilinin talebi üzerine, tahminen kazadan bir yıl kadar sonra çalışmaya başladı” şeklinde, …; “davacı benim arkadaşım olur işyerim çalıştığı işyerine yakındır kazadan sonra kendisinin iyileşmesi bakımından tedavi sürecinde yardımcı oldum, örneğin 3 kez pansuman için hastaneye ben götürdüm bildiğim kadarıyla kazadan 7 ay sonra kadar sonra çalışmaya başlayabildi ben 7 ay kadar sonra çalışmaya başladığını tahmin ediyorum gerçi başladığında çalışmakta ve işi yapmakta zorlanıyordu ayağı ağrıyor ve ağrıdan duramıyordu, annesiyle birlikte kalmaktadır annesi ev hanımıdır dedi. Evde oturmaktan ve çalışamamaktan dolayı ruhsal açıdan sıkıntı yaşıyordu bazen biz dışarı çıkartıyorduk” şeklinde, … da; “en davacının annesi olurum oğlumda benimle birlikte yaşamaktadır ben ev hanımıyım ailenin geçimi de oğluma aittir … tekel bayinde çalışıyordu ben kazayı görmedim bana haber verildi oğlumun tedavi süreci uzun ve zorlu oldu ameliyat ile takılan platinler attığı için ikinci kez ameliyat geçirdi ve ayrıca doku nakli yapıldı tedavi süreci ve tekrar çalışmaya başlaması 7 aylık bir süreyi buldu yine halen aksama oluyor özellikle sabahları kalktığında ağrısı olduğunu hissediyorum eski haline kavuşamadı bu açıdan moral bakımından da kötü durumda” şeklinde beyanda bulunmuşlardır.
Davacı …’e ait hastane evraklarının celbi akabinde maluliyet oranının tespiti noktasında rapor alınmasına karar verilmiş, Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulunun 05.11.2018 / 20372 karar numaralı raporunda; “… oğlu, 1973 doğumlu …’in 21/12/2015 tarihinde geçirmiş olduğu motosiklet kazasına bağlı sol ayak bileğinde hareket kısıtlılığı arızası nedeniyle, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup1 kabul olunarak; Gr1 XII (27Ba……….10)A %14, E cetveline göre %14,3 (yüzdeondörtvirgülüç) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 6 (altı) aya kadar uzayabileceği” tespitlerinde bulunulmuştur.
Davaya konu kazanın oluşumundaki kusur durumu ile davacı yanca talep edilebilecek maddi tazminat miktarının tespiti noktasında yaptırılan bilirkişi incelemesine istinaden tanzim olunan 02.07.2018 tarihli raporda; 21.12.2015 günü trafik kazasında yaralanarak beden gücü kaybına uğrayan …’in maddi tazminat isteğinin değerlendirilmesi ve olayın kusur yönünden incelenmesi sonucu kusur yönünden; … plakalı otomobil sürücüsü davalı …’ın %75 oranında, … plakalı motosikletin sürücüsü davacı …’in %25 oranında kusurlu bulundukları, tazminat hesabı yönünden; davacı …’in, Adli Tıp Kurumu raporuyla belirlenen ve %14,3 beden gücü kayıp oranına ve (6) aylık geçici tam işgöremezlik süresine göre yapılan hesaplamalar sonucu; geçici tam işgöremezlik zaranmın 5.786,85-TL hesaplandığı, ancak Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından ödenen geçici işgöremezlik ödeneği 6.769,44-TL olduğundan, geçici işgöremezlik zararı yönünden bakiye alacağı kalmadığı, sürekli kısmi işgöremezlik zararının 46.448,38-TL hesaplandığı yönünde tespitlerde bulunulmuştur.
Rapora yönelik itirazların değerlendirilmesi bakımından ek rapor tanzimine karar verilmiş, 14.11.2019 tarihli ek raporda; 21.12.2015 günü trafik kazasında yaralanarak beden gücü kaybına uğrayan …’in maddi tazminat isteğinin değerlendirilmesine ilişkin 02.07.2018 günlü kök rapora tarafların itirazlarının incelenmesi ve değerlendirilmesi sonucu: kusur yönünden; dosyaya sunulu tüm belgelere dayalı olarak yeniden yapılan incelemelerde, (başkaca belge ve bilgi bulunmadığından) kusur oranlarının değiştirilmesini gerektirecek bir durum tespit edilemediği, Mahkemece uygun görüldüğü takdirde, bu hususta kaza mahallinde keşfen inceleme yapılmasının mümkün olabileceği, tazminat hesabı yönünden; taraf vekillerinin itirazlarının ayrıntılı olarak incelenip değerlendirilmesine ve yeni bir hesaplama yapmayı gerektirir bir yön bulunamadığı bildirilmiştir.
Davacı vekili 09/12/2019 tarihli ıslah dilekçesi adı altındaki dilekçe ile bilirkişi raporunda tespit edilen maddi tazminat miktarına göre talep arttırımı yapmış, eksik harcı dosyaya ikmal etmiştir.
Mahkememizin 04/02/2020 tarihli duruşma 2 numaralı ara kararı ile, bilirkişi kök ve ek raporundaki kusur tespitine itirazlar ile dava dilekçesindeki talep sonucuna nazaran tedavi giderleri ve değer kaybı istemlerinin de varlığı ve miktarının irdelenip değerlendirilmesi bakımından bilirkişi heyetinde makine mühendisinin varlığı da dikkate alınarak tedavi giderleri alanında uzman hekim bilirkişi dahil edilmesi ve kusur bilirkişisi ile mahallinde keşfen inceleme yapılması suretiyle ek rapor alınmasına karar verilmiş ve yaptırılan bilirkişi incelemesine istinaden tanzim olunan 19.10.2020 tarihli raporda; dosyada mevcut 6 adet (renkli) hasar fotoğraflarındaki görüntülerden, … plaka numaralı motosikletin, incelemeye konu edilen kazada susturucusunun, ağırlık gidonunun, sağ panel kısmının, sol ve sağ yan kaporta kısmının hasar gördüğü ve bu hasarlarının, dosyaya sunulu bulunan, … Motor’a ait 18/07/2016 tarihli, … No. lu e-Arşiv Fatura’da belirtildiği üzere, (KDV dahil) 6.610,92 TL. bedel ile onarılmış olduğu, davacıya ait, motorda, davaya konu edilen trafik kazası sonucunda, onarım sonrasında değer kaybı meydana gelip gelmediği, gelmiş ise miktarının belirlenmesi konusunda inceleme ve değerlendirme yapılabilmesi için; Motorun, Kasko Sigortacısı tarafından yaptırılan inceleme ile ilgili olarak açılmış olması gereken “Hasar Dosyasının”, Bu dosya içinde mevcut olması gereken “Ekspertiz raporu’nun”, Kaza esnasında tespit edilmiş motor kilometresinin, Motorun, ilk satın alınması ile ilgili Faturasının mutlaka dosyaya sunulmasının gerekli olduğu, 21.12.2015 tarihinde trafik kazasında yaralanan …’in SGK tarafından karşılanmayan ve belgeli ve belgelenemeyen tedavi giderleri değerlendirildiğinde, davacıya yapılan tedavilerin kazada yaralanmaları ile ilgili ve uygun olduğu, Sağlık kurumlarındaki tedavi giderleri değerlendirildiğinde; Sağlık kurumlarındaki tetkik ve tedavi giderlerinin SUT fiyatları esasıyla SGK tarafından karşılandığı, davacının sağlık kuramlarına, SGK’nın sağlık kuramlarına ödediği tedavi ücretine ilave olarak 5.072,70 TL fark ücreti ödediği, davacının kusuru oranında talep edebileceği 3.0804,53 TL sağlık kuramlarına ödediği fark ücretinden davalıların sorumlu olup olmadıkları, sorumlu iseler sorumluluk miktarlarının Mahkemenin takdirinde olduğu, evde pansuman, bakım için gerekli tıbbi malzemeler, ilaç, hastanelere kontrollere gidiş-geliş esnasında ulaşım ve diğer sosyal giderleri yönünden değerlendirildiğinde, davacının %25 kusuru oranında 1.500,00 TL evde pansuman, bakım için gerekli tıbbi malzemeler ve ilaç giderleri için, 1.000.00 TL sağlık kuramlarına kontrollere gidiş-geliş esnasında ulaşım ve diğer sosyal giderleri için olmak üzere toplam 2.500,00 TL tedavi giderinin 1.875,00 TL kısmını talep edebileceği, davacının kusuru oranında talep edebileceği 1.875,00 TL SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderinden davalıların sorumlu olup olmadıkları sorumlu iseler sorumluluk miktarlarının Mahkemenin takdirinde olduğu, tespitlerinde bulunulmuştur.
19.10.2020 tarihli raporda eksik olduğu bildirilen bilgi ve belgeler tamamlanarak yeniden ek rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişiler tarafından tanzim olunan 27/04/2021 tarihli raporda; keşif esnasında bilirkişilerce çekilmiş, kaza mahallindeki yol ve yerleşim durumunu gösteren fotoğraflar ile kaza tutanağındaki olay yeri basit krokisinde gösterilen kaza oluşumu karşılaştırılarak yeniden yapılan incelemede, davaya konu edilen trafik kazasının; dosyaya tek belge olarak sunulan, … plakalı aracın sürücüsü …’ın 21/12/2015 tarihinde … Polis Müdürlüğü’nde verdiği ifadesi ile ilgili olarak düzenlenen “Şüpheli İfade Tutanağındaki” anlatımındaki açıklamaya uygun şekilde meydana gelmiş olabileceği, bu durumda, 25/09/2020 tarihinde keşfen yapılan incelemelerde de tespit edildiği üzere, kazanın meydana gelişinde; sürücü …’ın, yönetimindeki … plâkalı otomobil ile … ilinde, … ilçesinde, … sokak üzerinde seyretmekteyken, ana yol niteliğindeki … caddesi ile kesişen dörtyol kavşağına geldiğinde, KTK md. 57-a uyarınca fren yaparak yavaşlaması ve yolun sağ köşe kısmında yaya kaldırımı üzerinde mevcut (DUR) trafik işaret levhasındaki ikaza da uyması, sağ taraftan, aynı kavşağa, … caddesi üzerinde seyrederek yaklaşmakta olan … plaka numaralı motosikleti görerek, öncelik tanıması ve durması gerekirken (ve de mümkünken) dalgın, dikkatsiz şekilde kavşağa girdiği durumda, ana yol üzerinde seyrederek kavşağa giren motosiklet ile ön kısımlarından çarpışmış olmasında, birinci derecede ve %75 oranında kusurlu olduğu, … plakalı motosikletin sürücüsü …’in, yönetimindeki motosiklet ile … caddesi üzerinde seyretmekteyken, … sokak ile kesişen dörtyol kavşak yerine geldiğinde, KTK md 57 a,b uyarınca, fren yaparak yavaşlaması, aracının sür’atini, kavşaktaki şartlara uydurması, aynı kavşağa sol tarafından da olsa … sokak üzerinde seyrederek çıkmakta olan diğer aracı da dikkate alması ve kavşağın, girişe tamamen müsait olmasını beklemesi gerekirken (ve de mümkünken) bu kurala uymayıp, (diğer aracın sürücüsünün beyanına göre) direkt olarak kavşağa girdiği sırada, kavşağa … sokak’tan gelerek girmekte olan otomobil ile ön kısımlarından çarpışmış olmasında, (geçiş önceliğinin, ana cadde üzerinde seyretmekte oluşu ve sağ taraftan kavşağa yaklaşmakta oluşu nedeni ile kendisinde olduğu da dikkate alınarak) ikinci derecede ve %25 oranında kusurlu olduğu, … plakalı motosikletin kaza tarihindeki piyasa rayiç değerinin 26.450,00 TL olduğu, hasarların onarımından sonraki durumu ile ikinci el motosiklet alım satım piyasasında takriben 25.000,00 TL değer bulacağı, 1.450,00 TL değer kaybı oluştuğu, tedavi giderleri ve işgöremezlik tazminatı ödemesi yönünden sonuç olarak; 21.12.2015 tarihinde trafik kazasında yaralanan …’in tedavi ve giderleri yönünden; tetkik ve tedavilerin kazadaki yaralanması ile ilgili ve uygun olduğu, tetkik ve tedavi giderlerinin yapıldığı kurumlara göre uygun olduğu, %25 oranında kusuru olduğundan sağlık kurumlarına ödediği 5.072,70-TL’nin 3.804,53-TL kısmını talep edebileceği, %25 kusuru oranında 1.500,00 TL evde pansuman, bakım için gerekli tıbbi malzemeler ve ilaç giderleri için, 1.000.00 TL sağlık kurumlarına kontrollere gidiş-geliş esnasında ulaşım ve diğer sosyal giderleri için olmak üzere toplam 2.500,00-TL tedavi giderinin 1.875,00-TL kısmını talep edebileceği, iş göremezlik tazminatı yönünden 27.04.2021 hesap tarihi itibarıyla; geçici iş göremezlik tazminatının 5.877,67-TL olduğu ve SGK 6.769,44-TL geçici iş göremezlik tazminatı ödediğinden dolayı geçici iş göremezlik tazminatı talep edemeyeceği, sürekli iş göremezlik tazminatının 103.611,59-TL olduğu yönünde tespitlerde bulunulmuştur.
Davacı vekili 26/07/2021 tarihli ıslah dilekçesi adı altındaki dilekçe ile maddi tazminat taleplerini bilirkişi raporu doğrultusunda bu kez 60.488,21 TL arttırmak suretiyle talebini 106.936,59 TL’na yükseltmiş ve arttırılan dava değeri üzerinden eksik harcı ikmal etmiştir.
Davalı … ve … İthalat ve İhracat Tic. Ltd. Şti vekili tarafından 09/08/2021 tarihli dilekçesi ile ıslaha karşı zamanaşımı def’inde bulunulmuşsa da davanın belirsiz alacak davası olarak açılmış olması ve ceza zamanaşımının uygulanmasının gerekmesi nedeniyle zamanaşımı def’i yerinde görülmemiştir.
İddia, savunma, dosya kapsamında toplanan deliller ile alınan maluliyet, kusur ve hesap raporları bir bütün halinde değerlendirilmiştir.
Somut olayda; davalı … şirketine zorunlu trafik sigorta poliçesi ile sigortalı bulunan, davalı … Ticaret Limited Şirketi adına kayıtlı ve kaza anında … yönetiminde bulunan … plakalı aracın davacıya ait olup yönetiminde bulunan … çarpışması suretiyle meydana gelen 21/12/2015 tarihli trafik kazasında davacının yaralandığı, davacı yanca trafik kazası sonucu uğranılan maddi zararların tahsili amacıyla aracın sürücüsüne, işletenine ve trafik sigortacısına karşı, manevi zararların tahsili amacıyla da aracın sürücüsüne ve işletenine karşı işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı … Tic. Ltd. Şti adına kayıtlı … plakalı aracın kaza tarihini kapsar şekilde 20.11.2015 – 2016 vadeli olarak … numaralı zorunlu trafik sigorta poliçesi ile davalı … şirketine sigortalı olduğu ve kişi başı ölüm/ sakatlık azami teminat tutarının 290.000,00 TL olarak gösterildiği, davalı …Ş tarafından usulüne uygun başvuruda bulunulmadığı savunulmuşsa da dava tarihinden önce davacı tarafça başvuru koşulunun yerine getirildiği ve hasar dosyası açıldığı anlaşılmıştır.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49. maddesinde: Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiil ile başkasına zarar verenin bu zararı gidermekle yükümlü olduğu; 54. maddesinde; Tazminat talep edilebilecek bedensel zarar kalemlerinin, tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar olduğu; 56/1. maddesinde: Hâkimin bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebileceği düzenlenmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 85. maddesinde: Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı; 91. maddesinde: İşletenlerin bu Kanunun 85. maddesinin 1. fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu; 97. maddesinde: Zarar görenin ZMMS sigortacısına başvurabileceği; 99. maddesinde: trafik sigortacısının, hak sahibinin başvuru tarihinden itibaren 8 iş günü içinde ZMMS kapsamındaki miktarları ödemek zorunda olduğu; 109. maddesinde: Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin taleplerin, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrayacağı, dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zaman aşımı süresi öngörmüş bulunursa, bu sürenin, maddi tazminat talepleri için de geçerli olduğu düzenlenmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 107. maddesinin 1. fıkrasında; Davanın açıldığı tarihte alacağın miktarını yahut değerini tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin kendisinden beklenemeyeceği veya bunun imkânsız olduğu hâllerde, alacaklı, hukuki ilişkiyi ve asgari bir miktar ya da değeri belirtmek suretiyle belirsiz alacak davası açabileceği, 2. fıkrasında; (Değişik: 22/7/2020- 7251/7 md.) Karşı tarafın verdiği bilgi veya tahkikat sonucu alacağın miktarı veya değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesi mümkün olduğunda, hâkim tarafından tahkikat sona ermeden verilecek iki haftalık kesin süre içinde davacı, iddianın genişletilmesi yasağına tabi olmaksızın talebini tam ve kesin olarak belirleyebilir. Aksi takdirde dava, talep sonucunda belirtilen miktar veya değer üzerinden görülüp karara bağlanacağı düzenlenmiştir.
Davacı tarafından davalılar aleyhine açılan maddi tazminat davasına ilişkin yapılan değerlendirmede; Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulunun 05.11.2018 / 20372 karar numaralı raporunda davacının geçirmiş olduğu trafik kazası nedeniyle meslekte kazanma gücünden kayıp oranının %14,3, geçici iş göremez olduğu sürenin 6 ay olduğunun tespit edilmiş olması, dosyada yaptırılan bilirkişi incelemelerinde kusur bilirkişisi tarafından kazanın oluşumunda … plakalı araç sürücüsü …’ın KTK’nun 57/a maddesini ihlali nedeniyle %75, … plakalı motosiklet sürücüsü davacının ise KTK’nun 57/a,b maddelerini ihlali nedeniyle %25 oranında kusurlu olduğunun ve … plakalı motosikletin davaya konu kaza nedeniyle değer kaybının 1.450,00 TL olarak tespit edilmiş olması, tazminat hesap uzmanlığı da bulunan hekim bilirkişi tarafından 27.04.2021 tarihli raporda kusur hesabına göre davacının dava konusu kaza nedeni ile nihai ve gerçek sürekli iş göremezliğe yönelik 103.611,59 TL, sağlık kurumlarına yapılan ödemelere ilişkin 3.804,53 TL TL, evde pansuman, bakım için gerekli tıbbi malzeme ve ilaç gideri, kontroller için ulaşım gideri ve diğer sosyal giderlere yönelik tedavi gideri olarak 1.875,00 TL maddi zararının oluştuğunun tespit edilmiş olması, mezkur raporların dosya kapsamına uygun, teknik, ayrıntılı ve denetime elverişli şekilde tanzim edildiğinin anlaşılması karşısında hüküm kurmaya elverişli kabul edilmiştir. Davacı yanca 26/07/2021 tarihli dilekçe ile 3.804,53 TL’lik tedavi gideri hesabı dikkate alınmadan 09/12/2019 tarihli dilekçesindeki arttırılan miktarlar da belirtilmek suretiyle ıslah talebinde bulunulmuştur. Davalı yanca her ne kadar davacının birden fazla kez ıslah talebinde bulunduğu beyan edilmiş ise de, davacı tarafından açılan davanın, HMK’nun 107. maddesi gereği belirsiz alacak davası olması ve bu haliyle de, belirsiz alacak davalarında ilki belirli hale getirme, ikincisi ıslah olmak üzere iki kez dilekçe verilmesi önünde her hangi bir engel olmaması nedeniyle davalı yanın bu yöndeki savunması yerinde görülmemiş, davacı yanın 26/07/2021 tarihli dilekçesi de dikkate alınarak kusur oranına göre değer kaybı hesaplaması da yapılarak davacının değer kaybı yönüyle 1.087,50 TL, tedavi gideri yönüyle 1.875,00 TL ve sürekli iş göremezlik yönüyle 103.611,59 TL olmak üzere toplam 106.574,09 TL maddi tazminatı davalı sürücü, işleten ve ve geçerli trafik sigorta poliçesi kapsamında sigorta şirketinden müştereken ve müteselsilen talep etmekte haklı olduğu, davacının geçici iş göremezliğe yönelik zararları SGK tarafından yapılan ödemeyle karşılanmış olmakla bu yöndeki talebinin ve tedavi gideri ile değer kaybına yönelik fazlaya ilişkin taleplerinin yerinde olmadığı, davalıların aksi yöndeki savunmalarının yerinde olmadığı, davalı sürücü ve işletenin 21/12/2015 kaza tarihi itibariyle, davalı … şirketinin ise KTK’nun 99. maddesine uygun olarak temerrüde düşürüldüğü ispat olunamadığından dava tarihi itibariyle temerrüde düştüğü sonucuna ulaşılmış, maddi tazminat davasının kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Karayolları Trafik Kanunu’nda manevi tazminat konusunda özel bir düzenleme yapılmadığından trafik kazasına bağlı yaralanma nedeniyle manevi tazminat talep edilmesi halinde kaza tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK’nun 56/1. maddesi dikkate alınacaktır. TBK’nun 56/1. maddesinde; Hâkimin, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebileceği şeklinde düzenleme yer almaktadır. Bu yasal hüküm gereğince, hükmedilecek para, zarara uğrayanda manevi huzur duygusunu doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer işlevi olan özgün bir nitelik taşır. Yerleşik Yargıtay içtihatlarında belirtildiği üzere manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanması da amaç edinilmemiştir. O halde, tazminatın miktarı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerektiği kadar olmalıdır. Manevi tazminat takdir edilirken, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli, davacı yanın uğradığı zararın kapsamı, davalının sorumluluğunun niteliği, kusur oranları ve özellikle caydırıcı bir etki doğuracak düzeyde olması gerektiği de göz önünde tutularak, meydana gelen trafik kazası sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen tutarlara hükmedilmesi gerekmektedir.
Davacının davaya konu kaza sonucunda %14,3 kalıcı maluliyetine sebebiyet verecek derecede yaralanmış olması, uzunca bir tedavi sürecine maruz kalacak şekilde 6 aya kadar iyileşme süresi öngörülmüş olması nedeniyle ve destekler yöndeki tanık anlatımları kapsamında davacının acı ve elem yaşadığı, bir üzüntü duyduğu tabii olup, trafik kazasının oluşumunda davacının %25 oranında, davalı sürücünün ise %75 oranında kusurlu bulunması nedeniyle davacının bir miktar manevi tazminat talebinde bulunabileceği kabul edilmiştir.
Davacı tarafça davalı … ve … İthalat ve İhracat Ticaret Limited Şirketinden 40.000,00 TL manevi tazminat talebinde bulunulmuştur.
Yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler ile ilkeler ışığında ve tüm dosya kapsamı itibariyla manevi tazminat talebi değerlendirildiğinde; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, davacının yaşı, kaza nedeniyle maruz kaldığı tedavi süreci, maluliyet oranı, iyileşme süresi ile birlikte olayın meydana geliş şekli, davacının uğradığı zararın kapsamı, davalının sorumluluğunun niteliği, kusur oranları ve özellikle manevi tazminatın caydırıcı bir etki doğuracak düzeyde olması gerektiği de göz önünde tutularak, meydana gelen trafik kazası sebebiyle davacı tarafça duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla davacı için 25.000,00 TL manevi tazminatın makul ve uygun olacağı, davalı …’ın aracın sürücüsü ve davalı … Ticaret Limited Şirketinin aracın işleteni olarak oluşan manevi zarardan talep gibi kaza tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu sonuç ve kanaatine ulaşılmış, manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş; tüm bu nedenlerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Maddi tazminat istemine ilişkin olarak açılan davanın KISMEN KABULÜ ile, değer kaybı yönüyle 1.087,50 TL, tedavi gideri yönüyle 1.875,00 TL ve sürekli iş göremezlik yönüyle 103.611,59 TL olmak üzere toplam 106.574,09 TL maddi tazminatın, davalılar … ve … İthalat ve İhracat Ticaret Limited Şirketi yönünden 21/12/2015 kaza tarihinden, davalı … yönünden ise 09/09/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE, bu yöndeki fazlaya dair istemin REDDİNE,
2-Manevi tazminat istemine ilişkin olarak açılan davanın KISMEN KABULÜ ile, takdiren 25.000,00 TL manevi tazminatın 21/12/2015 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen davalılar … ve … İthalat ve İhracat Ticaret Limited Şirketinden alınarak davacıya VERİLMESİNE, bu yöndeki fazlaya dair istemin REDDİNE,
3-Maddi tazminat davası bakımından alınması gereken 7.280,08-TL nispi karar ve ilam harcından peşin, tamamlama ve ıslah harcı olarak alınan 1.993,48-TL harcın mahsubu ile bakiye 5.286,60-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davacı tarafından yatırılan, karar ve ilam harcına mahsup edilen 1.993,48-TL’nın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Manevi tazminat davası bakımından alınması gereken 1.707,75-TL nispi karar ve ilam harcının davalılar … ve … İthalat ve İhracat Ticaret Limited Şirketinden müştereken ve müteselsilen alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
5-Davacının yaptığı ilk masraf 33,50-TL, 1.400,00-TL bilirkişi ücreti, 568,50-TL Adli Tıp Kurumu rapor gideri, 605,00-TL posta gideri ücreti olmak üzere toplam 2.607,00-TL yargılama giderinin red ve kabul oranına göre 2.231,54-TL ‘nın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE, arta kalan kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
6- Davalı …Ş tarafından posta masrafı olarak yapılan 32,70 TL yargılama giderinin maddi tazminat davasının kabul ve reddi oranına göre 2,05 TL’nın davacıdan alınarak adı geçen davalıya VERİLMESİNE, arta kalan kısmın üzerinde BIRAKILMASINA,
7-Davalı … tarafından bilirkişi ücreti ve keşif yolluğu olarak yapılan 1.500,00 TL yargılama giderinin davanın kabul ve reddi oranına göre 216,03 TL’nın davacıdan alınarak adı geçen davalıya VERİLMESİNE, arta kalan kısmın üzerinde BIRAKILMASINA,
8-Davalı … Ticaret Limited Şirketi tarafından posta masrafı olarak yapılan 33,00 TL yargılama giderinin davanın kabul ve reddi oranına göre 4,75 TL’nın davacıdan alınarak adı geçen davalıya VERİLMESİNE, arta kalan kısmın üzerinde BIRAKILMASINA,
9-Maddi tazminat davası bakımından kabul edilen dava değeri üzerinden karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 14.074,53-TL ücreti vekaletin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
10-Manevi tazminat davası bakımından kabul edilen dava değeri üzerinden karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.080,00-TL ücreti vekaletin davalı … ve … İthalat ve İhracat Ticaret Limited Şirketinden müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
11-Maddi tazminat davası bakımından davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden, reddolunan dava değeri üzerinden karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.080,00-TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalılara VERİLMESİNE,
12-Manevi tazminat davası bakımından davalılar … ve … İthalat ve İhracat Ticaret Limited Şirketi kendilerini vekille temsil ettirdiğinden, reddolunan dava değeri üzerinden karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.080,00-TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalılar … ve … İthalat ve İhracat Ticaret Limited Şirketine VERİLMESİNE,
13-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
14-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, HMK 341 ve 345. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.27/10/2021

Katip …
e-imzalıdır .

Hakim …
e-imzalıdır .