Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/9 E. 2019/667 K. 01.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/9
KARAR NO: 2019/667

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 06/01/2016
KARAR TARİHİ: 01/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
D A V A /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 18.05.2015 tarihinde kaza tarihinde mali sorumluluk sigorta poliçesi bulunmayan … ‘ın sevk ve idaresindeki… plaka sayılı araç ile, müvekkilinin sevk ve idaresinde bulunan … plakalı motosikletin çarpışması sonucu çift taraflı, trafik kazası meydana geldiğini, kaza neticesinde müvekkilinin ağır şekilde yaralandığını, geçici ve kalıcı iş görmezliğinin oluştuğunu, davalının müvekkilinin zararını tanzimle yükümlü olduğunu, açıklanan nedenlerle; fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 20,00 TL maddi tazminatın (10,00 TL geçici iş görmezlik ve 10,00 TL sürekli iş görmezlik kaynaklı) dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte müvekkiline ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

S A V U N M A /
Davalı Sigorta şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin geçici iş görmezlik tazminatından sorumlu olmadığını, yasal mevzuat hükümlerine göre zarar görenler ve yakınlarına Desteklen Yoksun Kalma Tazminatı, tedavi giderlerini ve maluliyet halinde Maluliyet tazminatı ödediğini, öncelikle davacının talep ettiği zararın müvekkilinin sorumluluğuna girip girmediğinin tespiti gerektiğini, davacı taleplerinin müvekkilinden karşılanacak zararlar arasında yer almadığından dolayı talep edemeyeceğini, davacının kazaya sebebiyet veren motosikleti kasksız olarak kullanması nedeniyle müterafık kusurlu olduğunun kabulunün gerektiğini, her iki araç açısından kusur incelemesi yapılması gerektiğini, davanın maluliyet ile ilgili tazminat talebinde bulunabilmesi için maluliyet oranı ve malul kaldığını hastane raporu ile belgelendirmesi gerektiğini, müvekkilinin sorumluluğunun teminat limiti ve kusur oranı ile sınırlı olduğunu belirterek davanın reddine, yargılama giderler iile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılması gerektiğini savunmuştur.

G E R E K Ç E /
Dava, trafik kazası nedeniyle oluşan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat taleplerine ilişkindir.
Mahkememizde açılan dava öncelikle, görev, yetki, taraf sıfatı ve diğer dava şartları açısından incelenmiş ve mahkememizin görevli ve yetkili olduğu ve ayrıca diğer dava şartlarının da bulunduğu anlaşılmış olduğundan davanın esasına geçilmiştir.
Tarafların Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu uyarınca hasrettikleri delilleri toplanmıştır.
Ön inceleme duruşması yapılarak tarafların iddia ve savunmaları, uyuşmazlık konusu tarafların üzerinde anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, dava şartlarının bulunup bulunmadığı, ilk itiraz olup olmadığı, tarafların sulh olup olamayacakları ortaya konulmuş ve yargılama ön inceleme duruşmasında tarafların da onay verdikleri uyuşmazlık nitelendirmesi ile sonuçlandırılmıştır.
Somut olayda hukuki ihtilaf davacının kaza nedeni ile sürekli işgöremezlik durumunun oluşup oluşmadığı,var ise oranı,davalı yanın kusur durumu ve buna göre talep edebileceği tazminatın ne olduğu noktasındadır.
Davacının İşgörmezlik Oranı: Davcının kaza sonrası tedavi gördüğü tüm sağlık kuruluşlarından getirtilen tıbbi belgeleri ile birlikte muayene olunarak aldırılan Adli Tıp Kurumu Başkanlığı … İhtisas Kurulu’nun 02/01/2017 tarihli raporuna göre davacının kaza nedeni ile % 16 oranında meslekte kazanma gücünü kaybettiği geçici işgörmezlik süresinin 19/08/2015 tarihinden itibaren 4 ay olduğu belirtilmiştir.
Dava konusu olayda tarafların kusur oranının tespiti açısından dosyamızın Adli Tıp Kurumu İstanbul Trafik İhtisas Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir.
İlgili daire tarafından düzenlenen 04/12/2017 tarihli rapora göre; kusur yönünden davalı taraf sürücüsünün %60 oranında kusurlu olduğu, davacı taraf sürücüsünün % 40 oranında kusurlu olduğu, tazminat konusunun işlem konusu dışında kaldığından değerlendirme yapılamadığı belirtilmiştir.
Davacının varsa talep edebileceği tazminat miktarının tespiti yönünden mahkememizce resen seçilen konuda uzman aktüer bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılmıştır.
Alınan bilirkişi raporuna göre;
Aktüer Hesap: Maluliyet oranı ve kusur durumuna göre yapılan hesaplamada, davacının geçici ve kalıcı işgörmezlik süresine göre yapılan hesaplamada ; talep edilebilecek geçici işgöremezlik maddi zararının 2.783,35 TL , sürekli işgöremezlik maddi zararının 93.911,03 TL olduğu, temerrüt başlangıcının 06.01.2016 dava tarihi ve işleyecek faizin yasal faiz olduğu anlaşılmıştır.
Davacı yan bilirkişi raporu doğrultusunda davasını bu miktara göre ıslah etmiştir.
Dava, trafik kazası nedeniyle oluşan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat taleplerine ilişkindir.
Davalı taraf her ne kadar, 5684 sayılı yasanın 14. Md. Ve …yönetmeliği gereği …nın bedensel zararlardan sorumlu olduğu, geçici işgörememezlik tazminatının dolaylı zarar kavramı içerisinde değerlendirildiği ve gelir kaybına ilişkin olarak herhangi bir sorumluluğu bulunmadığı ve Genel Şartların A.2 maddesiniin (d) bendinde tanımlanan zarar kavramı içrisinde geçici işgörememezlik tazminatının düzenlenmediği ve yine A.5 maddesi kapsamına giren teminat türleri arasında geçici işgörememezlik tazminatının yer almadığı iddia edilmiş ise de; davalı …nın, bedensel zararlardan sorumlu iken ve … hakkında düzenlenen hükümlerde hesabın, geçici iş göremezlik tazminatından sorumlu olmadığı yönünde bir hüküm de bulunmaması (Yargıtay 17. H.D.15/10/2015 tarih ve 2015/7677 Esas-2015/10693 Karar sayılı ilamı) ve ayrıca trafik kazası neticesi yaralanan ve geçici ya da sürekli işgöremez hale gelen kişinin giderlerinin sadece bir sağlık kuruluşunda yapılan tedavi harcamalarından ibaret olmadığı, trafik kazası sonucu beden bütünlüğü zarara uğrayan kişinin tedavi gördüğü süre ile iyileşeceği süre içinde işlerini göremeyeceği ve bu süre içinde normal hayatını sürdüremeyeceğinden bu dönem içinde tam işgöremez olarak kabul edileceği ve buna göre tazminat hesabı yapılacağı anlaşıldığından (Yargıtay 17. H.D. 26/09/2018 Tarih ve 2015/12543 Esas-2018/8251 Karar sayılı ilamı), geçici işgörememezlik zararının da davalı şirketin sorumluluğu kapsamı içerisinde değerlendirilmesi gerektiği sonuç ve vicdani kanaatine ulaşılmış ve davalı tarafın bu yöndeki savunmalarına itibar edilmemiştir.
Davacı vekili tarafından da, her ne kadar kaza tarihinden itibaren avans faizi talep edilmiş ise de, zarara neden olan aracın hususi araç olduğu, ticari bir araç olmadığı, bu haliyle de temerrüt faizi olarak davalı sigorta şirketi yönünden yasal faize hükmedilmesi gerektiği (Yargıtay 17.H.D. 27/05/2019 Tarih ve 2016/15678 Esas-2019/6806 Karar sayılı kararı) sonuç ve vicdani kanaatine ulaşılmıştır.
Ayrıca mahkememizce faize yönelik fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş ise de, dava dilekçesinde, dava tarihinden önceki döneme yönelik hesaplanmış bir faiz miktarı olmadığı, faizin, asıl alacağa bağlı feri nitelikte bir hak olduğu ve dosyada hesaplanmış ve miktar itibari ile talep edilmiş faiz de bulunmadığından, feri nitelikteki bu talep yönünden davalı yan lehine ücreti vekalete hükmedilmemiştir (Benzer bir konuda: İstanbul BAM 19. H.D. 07/12/2017 tarih ve 2017/2290 Dosya No-2017/1665 Karar sayılı kararı).
Tüm bu açıklamalar ışığında, taraf ve iddia ve savunmaları, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporları ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
Mahkememizde açılan davanın, trafik kazası nedeniyle oluşan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat taleplerine ilişkin olduğu, 6098 sayılı TBK’nın 54. maddesinde, vücut bütünlüğünün ihlali halinde mağdurun malvarlığında meydana gelmesi muhtemel olan azalmanın ve dolayısıyla maddi zararın türlerinin; tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar şeklinde düzenlendiği, bu bağlamda, taraf iddia ve savunmaları doğrultusunda tüm delillerin toplandığı, toplanan tüm deliller ve mahkememizce alınan kusura, maluliyete ve zarar miktarına ilişkin tüm raporlar birlikte değerlendirildiğinde de, davalı sigorta şirketinin sorumlu olduğu sigortasız aracın dava dışı sürücüsünün dava konusu kazanın meydana gelmesinde % 60 oranında kusurlu, davacı tarafın ise % 40 oranında kusurlu olduğu, meydana gelen kaza sonucu, mahkememizce alınan ATK raporu ile davacının %16 oranında meslekte kazanma gücünü kaybettiği, geçici işgörmezlik süresinin ise, 19/08/2015 tarihinden itibaren 4 ay olduğu, kusur ve maluliyet durumu birlikte değerlendirilmek suretiyle alınan aktüer raporu ile de davacının zararının hesaplandığı, ayrıca hükme esas alınan, ATK kusur ve maluliyet ile Aktüerya raporlarının ayrıntılı, gerekçeli ve hüküm kurmaya da elverişli olduğu sonuç ve vicdani kanaatine ulaşıldığından, davacı vekilinin, değer arttırım dilekçesi doğrultusunda, geçici ve sürekli iş görememezliğe ilişkin maddi tazminat talebinin kabulüne, faiz oranı ve başlangıç tarihinde ilişkin olarak da, yukarıda izah edilen gerekçelerle fazlaya ilişkin faiz isteminin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M Yukarıda izah edildiği üzere;
Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile;
1- 2.783,35 TL geçici işgöremezlik ve 93.911,03 TL sürekli işgöremezlik olmak üzere toplam: 96.694,38 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
2- Davacının fazlaya ilişkin isteminin reddine ,
3- Alınması gereken 6.605,19 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 29,20 TL harç ile ıslah harcı 330,10 TL olmak üzere toplam: 359,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 6.245,89 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye GELİR YAZILMASINA,
– Davacının peşin olarak yatırdığı 29,20 TL ile ıslah ile yatırılan 330,10 TL olmak üzere toplam: 359,30 TL harç parasının davalıdan alınarak, davacıya VERİLMESİNE,
4- Davacının yaptığı yargılama giderlerinden başvuru harcı 29,20 TL, posta gideri 281,75 TL, bilirkişi ücreti gideri 450,00 TL, ATK maluliyet ve ATK kusur rapor faturası gideri 924,35 ki toplam 1.685,30 TL’ yargılama giderinin davalıdan alınarak, davacıya VERİLMESİNE,
5- Davacı yan davada kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 10.485,55 TL nispi ücreti vekaletin davalıdan alınarak, davacıya VERİLMESİNE,
6- HMK 120.maddesi gereğince; taraflarınca yatırılan gider avansı ile varsa delil avansının arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde taraflara İADESİNE,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı yanın yokluğunda HMK’nun 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.

Katip
e-imzalıdır

Hakim
e-imzalıdır