Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/708 E. 2018/745 K. 11.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2016/708
KARAR NO : 2018/745
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/06/2016
KARAR TARİHİ : 11/07/2018
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafından müvekkile olan cari hesap borcunun ödenmediğini bu sebeple davalı takip borçlusu aleyhine de İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile icra takibi açıldığını, borçlu tarafından iş bu takibe haksız ve kötüniyetli olarak itiraz edildiğini, itiraz üzerine takibin durduğunu, borçlunun itirazının haksız olduğunu, yasal defter ve kayıtlarında ispatı mevcut olmakla ayrıca borçlunun iddiasını borçlunun yazılı delille ve yazılı belgeyle ispatlaması gerektiğini, icra takibini uzatmak maksadıyla borca itiraz ettiğini, bu nedenle borçlunun itirazı nedeniyle alacağın %20’sinden az olmamak üzere müvekkil şirkete kötüniyet-icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine karar verilmesini, itirazın iptaline ve dava konusu İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takibinin devamına, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmektedir.
G E R E K Ç E /
Her ne kadar davacı dilekçesinde gösterdiği gerekçelerle dava açmış ise de davanın esasını teşkil eden ” faturaya, cari hesaba dayalı alacak iddiası ile icra takibine yapılan itirazın iptali” talebi bakımından mahkememizce istenebilecek miktarın tespiti ve davacı tarafından delil olarak dayanılan ticari defterlerin incelenmesini gerektiren bir konu olması nedeniyle bilirkişi inceleme hususunda ara karar oluşturup, ara karada bilirkişi görevlendirilip bilirkişi için gerekli olan masraf bakımından kesin süre verilmesine karşın bu süre içinde giderin tamamlanmasından dolayı inceleme yapılamamış ve verilen ihtarat gereği davacı taraf bu delille dayanmaktan vazgeçmiş sayıldığından ve dava bu şekilde ispat olunamadığından davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Kesin süreye ilişkin ara kararının verilmesiyle karşı taraf lehine usulü kazanılmış hak doğmaktadır. Bu ilkenin doğal sonucu, yargısal kesin süreyle sadece tarafların değil, hakimin de bağlı olduğu, dolayısıyla hakimin bu tür bir ara kararından dönmesinin hukuken geçersiz bulunduğudur. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 12.12.2012 gün ve … E., … K. sayılı ilamında da bu ilkeler benimsenmiştir. Gider avansının yatırılmaması halinde açılan dava, dava şartı yokluğundan reddedilir (Yön. m. 45/3); delil avansının yatırılmaması halinde ise, o delilden vazgeçilmiş sayılır(Yön. m. 45/3). Bir davanın açılmasıyla başlayan yargılama faaliyetinde karara ulaşmak bakımından mahkeme ve taraflarca yapılması gereken belirli işlemler bulunmakta olup, her işlemin belli bir zaman aralığında yapılması gerekmektedir. Usul hükümleri ile normatif bir değer kazanan bu zaman aralıklarına süre denilmektedir. Böylece usul işlemlerinin yapılması zamansal olarak tarafların ya da mahkemenin arzularına, inisiyatifine bırakılmamış olmaktadır.
Mevcut delillere göre değerlendirme yapıldığında ise dosyada mübrez bir irsaliyeli fatura ve sevk irsaliyelerinin bulunduğu, cari hesap olmasına karşın ispat bakımından bu hesabın mali müşavir tarafından incelenmesi gerekmesi, sevk irsaliyelerinde malın teslim alan kutusunda imza bulunuyor ise de dosyada 3 tane sevk irsaliyesinden daha fazla fatura bulunuyor olup bu faturaların davalıya tebliğine dair herhangi bir mübrez delil veya belge olmaması, faturanın sözleşmenin ifasına dair bir delil olmasına karşın ancak karşı tarafa tebliğ ve itiraz süresinin geçmesinden sonra davacı lehinde delil teşkil edebilmesi, (Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 27.06.2003 tarih ve…E., …K. sayılı ilamı), faturalar ve sevk irsaliyelerinin karşılaştırılması ve davacı ticari defterlerinde kayıt durumu bakımından ancak bilirkişi incelemesi yoluyla açıklığa kavuşacak bir husus olmasına karşın yukarıda verilen izahat gereğince incelemenin yapılamamış olması, faturanın davalı ticari defterlerindeki kayıt durumunun bilinememesi, yalnızca fatura, sevk irsaliyesi ve tek taraflı cari hesap durumunun alacağın genel hükümlere göre ispatına yeterli olmadığı nedenleriyle davanın ispat olunamadığı kanaatine varılmıştır.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mevcut delillerle ispat olunmayan davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 35,90-TL harçtan peşin alınan 29,90-TL’den mahsubu ile eksik kalan 6,00-TL harcın davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı tarafından yapılan 5,05-TL vekalet harcı ve dosya masrafı giderinin davacıdan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE,
5-Taraflarca HMK 120 madde gereğince yatırdıkları gider avansından kalan miktarın karar kesinleştiğinde taraflara İADESİNE,
Dair; davacı vekili yüzüne karşı, davalı taraf yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır