Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/559 E. 2021/122 K. 24.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2016/559 Esas
KARAR NO:2021/122

DAVA:TAZMİNAT (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:20/05/2016
KARAR TARİHİ:24/02/2021

Davacılar tarafından davalılar aleyhine açılan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacılar vekili; davalı sürücü … yönetimindeki … plakalı ticari taksinin 21/10/2015 günü …’e çarparak ağır yaralanmasına ve tedavi sürecinde iyileşememesi sonucu 21/01/2015 tarihinde ölmesine neden olduğunu, olay nedeniyle davalı sürücünün tutuklanarak hakkında kamu davası açıldığını, davacıların murisi olan 1949 doğumlu …’in ölüm tarihinde sigortalı olarak çalıştığını, müvekkillerinin her ikisinin de boşanmış ve maddi desteğe ihtiyaç duyar durumda olduğunu beyan ederek 10.000,00 TL destekten yoksun kalma maddi tazminatının ve 36.000,00-TL manevi tazminatın tahsilini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı … … A.Ş vekili; dava konusu aracın müvekkili şirket tarafından sigortalandığını, müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçe limitleri ve sigortalı araca atfedilebilecek kusur ile sınırlı olduğunu, kusur durumlarının tespitinin gerektiğini, müteveffanın kusurlu hareketi neticesinde vefat ettiğini, hesaplanacak tazminatın uygun oranda indirim yapılarak hesaplanması gerektiğini, destekten yoksun kalma tazminatının mirastan ayrı ve bağımsız bir hak olduğunu, destek iddialarının kanıtlanması gerektiğini, davacıların sosyal ve ekonomik durumlarının tespit edilmesi gerektiğini, davacı yanın dava öncesinde müvekkiline iletmesi gereken tüm belgeleri ibraz etmediğini, kaza tarihinden faiz işletilmesi talebinin yerinde olmadığını beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … ve … vekili; dava konusu aracın müvekkili tarafından işletilmediğini, kazanın meydana geldiği tarihte ticari plakalı aracın davalı …’e kiralandığını, sözleşme gereğince davalı …’in üçüncü kişilere verilen herhangi bir maddi ve manevi zararın tamamından kendisinin sorumlu olduğunu, bu sebeplerle husumet itirazlarının bulunduğunu, kaza tespit tutunaklarından da anlaşılacağı üzere müteveffanın kusurlu olduğunu, müteveffanın yayalara geçiş yasağı bulunan yoldan karşıdan karşıya geçmeye çalıştığını, araçlara yeşil ışık yandığını, müteveffanın aniden sürücünün önüne atladığını ve araç sürücüsünün bu durumda bir kusuru olmadığını, destekten yoksun kalma talebinin kabulünün mümkün olmadığını, müteveffa ile birlikte yaşamadıklarını beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … vekili; görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğunu, görev itirazında bulunduklarını, davacıların müvekkilinin kusurlu olduğundan bahsettiklerini, ancak ceza davasına sunulan 2 adet kamera kaydından sonra müvekkilinin tahliyesine karar verildiğini, mahkemece yapılacak kusur değerlendirilmesinde kamera kayıtlarının incelenmesi gerektiğini, müvekkilinin sağ şeritten geldiğini, hızının düşük olduğunu, hızının kamera kayıtlarından tespit edilebileceğini, yeşil ışık yandığı esnada geçtiğini, müvekkilinin frene bastığını ancak kırmızı ışıkta geçen ve aniden karşısına çıkan müteveffaya çarpmak zorunda kaldığını, davacıların maddi ve manevi tazminat talebinin fahiş olduğunu beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
G E R E K Ç E /
Dava; 21/10/2015 tarihinde meydana gelen ölümlü trafik kazası nedeniyle oluşan maddi ve manevi zararların tazmini istemine ilişkindir.
Somut olayda hukuki ihtilaf, 21/10/2015 tarihli trafik kazasının oluşumundaki kusur durumu, davacıların müteveffanın ölümünden sonra destekliğinden yoksun kalıp kalmadığı, buna göre davacıların maddi ve manevi tazminat taleplerinin yerinde olup olmadığı ve miktarı noktasında toplanmaktadır.
Dava konusu kazaya ilişkin yürütülen …. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı ceza dosyası getirtilerek incelenmiş; yapılan yargılama sonucunda 25/01/2018 gün ve … Karar sayılı kararla sanığın kusursuz olduğu gerekçesiyle beraatına karar verilmiş, verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuşsa da İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesi tarafından 10/09/2018 gün ve 2018/1699 Esas, 2018/2463 Karar sayılı kararla başvurunun esastan reddine karar verilmiş, beraat kararı kesinleşmiştir. Kazaya sebebiyet veren 34 TFK 68 plakalı araca ilişkin davalı … … Şirketi tarafından düzenlenen Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi incelendiğinde; sigorta ettirenin davalı … olduğu, sigorta başlangıç tarihinin 12/03/2015 ve bitiş tarihinin 12/03/2016 olduğu görülmüştür.
Taraflarca ibraz edilen belgeler incelenmiş, iddia ve savunma kapsamında tüm deliller toplanmış ve uyuşmazlık teknik çözümü gerektirdiğinden dosya üzerinden bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir. Mahkememizce kusur ve hesap bilirkişilerinden alınan 20/01/2020 tarihli raporda özetle; davacıların murisi yaya …’in hatalı davranışının, birinci derecede ve takdiren % 80 (yüzde seksen) oranında etkili olduğu, 34 TFK 68 plaka numaralı davalı taraf otomobilinin sürücüsü davalı …’in hatalı sevk ve idaresinin, ikinci derecede ve takdiren % 20 (yüzde yirmi) oranında etkili bulunduğu, kaza tarihinde 45 yaşında olan ve müteveffa babası …’in destekliğini talep eden ve yasal bakım zorunluluğu altında bulunmayan reşit kızı … ile kaza tarihinde 41 yaşında olan ve müteveffa babası …’in destekliğini talep eden ve yasal bakım zorunluluğu altında bulunmayan reşit kızı …’in babasının ölmeden önce kendisine devamlı ve düzenli olarak ne miktarda ve ne şekilde baktığını ispat etmesi gerektiği ve fiili destekliğin ispatının davacıya düştüğü ancak, dosya mevcudunda bu hususu destekler bir bilgi yer almadığını, davacılarının 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 53/3 maddesi uyarınca destekten yoksun kalma tazminat talebinin reddi gerektiği, kaza tarihinde Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta poliçenin kişi başına ölüm teminatının 290.000 TL olduğu tespitlerinde bulunulmuştur.
Ceza dosyasında alınan 17/04/2017 tarihli bilirkişi raporunda ve Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 29/11/2017 tarihli raporda sanık sürücü …’in kazanın oluşumunda kusursuz olduğu, müteveffa …’in ise asli ve tam kusurlu olduğu tespit edilmiş olmakla, dosyamızdan alınan kusur raporuyla oluşan çelişkiye nazaran Karayolları Genel Müdürlüğü Trafik Güvenlik Daire Başkanlığı’ndan seçilen üç kişilik bilirkişi heyetinden çelişkilerin giderilmesi ve kazanın oluşumundaki kusur durumunun tespiti noktasında rapor alınmasına karar verilmiş, 29/09/2020 tarihli bilirkişi raporunda; müteveffa yaya …’in davranışlarının dava konusu kazanın meydana gelmesinde tamamen etkili olduğu, …. plakalı otomobil sürücüsü davalı …’in kazanın meydana gelmesinde etken olan herhangi bir davranışının bulunmadığı tespit edilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davalı … şirketi vekili rapora karşı beyanlarını bildirmiştir.
Tazminat istemine ilişkin davaya yönelik yasal düzenlemeler irdelendiğinde; 6098 sayılı TBK’nun 49. maddesine göre; kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Aynı Kanun’un 50. maddesine göre; zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. 2918 sayılı KTK’nun 85. maddesine göre de; Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar. Aynı Kanun’un 91. maddesine göre ise; İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.
Davacı yanca, davacıların murisi …’in 21/10/2015 tarihinde gerçekleşen trafik kazası sonucunda vefat ettiği ve kazanın davalı sürücü …’in kusurundan kaynaklandığından bahisle davalılardan tazminat talebinde bulunulmuşsa da mahkememizce de benimsenen ve hüküm kurmaya elverişli kabul edilen Karayolları Genel Müdürlüğü Trafik Güvenlik Daire Başkanlığı’ndan seçilen üç kişilik bilirkişi heyetinden çelişkilerin giderilmesi ve kazanın oluşumundaki kusur durumunun tespiti noktasında alınan 29/09/2020 tarihli bilirkişi raporunda ayrıntısına yer verildiği üzere 21/10/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazasında … plakalı aracın sürücüsü …’in kazanın meydana gelmesinde etken herhangi bir davranışının olmadığının, davacıların murisi müteveffa yaya …’in tam kusurlu olduğunun tespit edilmiş olması, davacıların müteveffanın ölüm tarihinde yasal bakım zorunluluğunda bulunulmayan 41 ve 45 yaşlarında olmaları, fiili destekliğin ispatına ilişkin ise elverişli delil ibrazında bulunulmaması nedeniyle davalıların anılan yasal düzenlemeler kapsamında davacıların maddi ve manevi zararlarından sorumlu tutulamayacağı sonuç ve vicdani kanaatine varılmış, davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkin olarak davacılar tarafından açılan davanın yerinde görülmediğinden REDDİNE,
2-Maddi tazminat davası bakımından 59,30 TL ve manevi tazminat davası bakımından 59,30 TL olmak üzere alınması gereken toplam 118,60 TL maktu karar ve ilam harcının davacı tarafça yatırılan 157,12 TL peşin harçtan mahsubu ile fazladan yatırılan 38,52 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacı yana İADESİNE,
3-Davacı yanın yaptığı yargılama giderlerinin üzerilerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı … tarafından yatırılan ve posta masrafı olarak kullanılan 100,00 TL yargılama giderinin davacılardan alınarak davalı …’e VERİLMESİNE,
5-Davalı … tarafından yatırılan ve posta masrafı olarak kullanılan 50,00 TL yargılama giderinin davacılardan alınarak davalı …’e VERİLMESİNE,
6-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden, maddi tazminat davası bakımından karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.080,00-TL ücreti vekaletin davacılardan tahsili ile davalılara VERİLMESİNE,
7-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden, manevi tazminat davası bakımından karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.080,00-TL ücreti vekaletin davacılardan tahsili ile davalılara VERİLMESİNE,
8-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
9-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; davalı … vekili ile … ve … vekili yüzüne karşı, diğer taraflar yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/02/2021

Katip …
e-imzalıdır .

Hakim …
e-imzalıdır .