Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/464 E. 2021/81 K. 09.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2016/464 Esas
KARAR NO:2021/81

DAVA:Tazminat
DAVA TARİHİ:12/04/2016
KARAR TARİHİ:09/02/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan tazminat davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle: 15.03.2015 günü müvekkilinin babası …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın direksiyon hakimiyetini kaybederek yoldan çıkması sonucu meydana gelen kazada, araçta yolcu olarak bulunan müvekkilinin yaralandığını, malul-sakat kaldığını, … plakalı araç sürücüsünün asli ve tam kusurlu olduğunu, kazaya ilişkin hazırlık soruşturmasının … CBS’nin … soruşturma numaralı dosyasından yürütüldüğünü ve soruşturma sonunda Kovuşturma Yapılmasına Yer Olmadığına dair karar verildiğini, aracın kaza tarihinde ZMMS sigorta poliçesinin bulunmadığını, poliçesi bulunmayan araçların kaza neticesinde üçüncü kişilere verdikleri zararlardan davalı … Hesabının kaza tarihindeki trafik poliçesi limitleri dahilinde sorumlu olduğunu, kaza tarihi itibarı ile poliçe üst limitinin 290.000,00 TL olduğunu, davadan önce davalı kuruma yapılan yazılı başvuru neticesinde kısmi bir ödeme yapıldığını, müvekkilinin babasının aracında yocu olarak bulunmasına rağmen hesaplanan tazminattan yargıtay kararlarına aykırı şekilde %50 hatır taşıması indirimi yapıldığını, ödenmesi gereken miktar ile ödenen miktar arasında fark olduğunu, davacının zararının tam olarak karşılanmadığını, kaza tarihinde müvekkilinin gelirinin en az asgari ücret düzeyinde olduğunu belirterek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 2.200.00 TL geçici ve sürekli maluliyet tazminatının davalı yanın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikle davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle: Davacının talebinin net olmadığından davanın usulden reddi gerektiğini, davanın araç maliki ve sürücüsüne ihbarını talep ettiklerini, kazaya sebeiyet veren aracın olay tarihini kapsayan ZMMS poliçesinin bulunup bulunmadığının araştırılması gerektiğini, kazadaki kusur durumu ve kusurlu hareket ile zarar arasındaki illiyet bağının tespit edilmesi gerektiğini, davacının kusurunun ve müterafik kusurunun tespit edilmesi gerektiğini, Davalı … Hesabının sorumluluğunun olmadığını, dava konusu olayda hatır taşıması söz konusu olduğundan davanın müvekkili kuruma yöneltilmesinine yasal olanak bulunmadığını, her koşulda hatır taşımasının indirim sebebi olması gerektiğini, geçici iş göremezlik taleplerinin teminat kapsamı dışında olduğunu, maluliyet oranının ispatlanması gerektiğini, zararın aktüer bilirkişi tarafından hesaplanması gerektiğini, ATK’dan maluliyet raporu alınması gerektiğini, aile bireyleri arasında ekonomik menfaat birliğinin söz konusu olduğunu, davacının SGK dan geçici iş göremezlik ödeneği alıp almadığının tespitini talep ettiklerini, kaza ile ilgili ceza dosyasının celbinin gerektiğini, faiz istemi, başlangıç tarihi ve yargılama gideri isteminin haksız ve hukuka aykırı olduğunu belirterek davanın usulden ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
G E R E K Ç E /
Dava; 15/03/2015 tarihinde meydana gelen tek taraflı trafik kazası nedeniyle geçici ve sürekli iş göremezliğe ilişkin maddi tazminat istemine ilişkindir.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, CBS dosyası, davacının görmüş olduğu tedavilere ilişkin kayıtlar, tramer kayıtları, SGK kayıtları, hasar dosyası celp edilmiş, maluliyete, kusura ve tazminat hesabına ilişkin raporlar alınmıştır.
Bursa Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü tarafından düzenlenen 129/9 kaza sıra numaralı Ölümlü- Yaralanmalı Trafik Kazası Tespit Tutanağında özetle; Söz konusu kazanın 15.03.2015 Pazar günü saat 09:00 sıralarında sürücü … idaresindeki … plakalı 1992 model … marka aracı ile … istikametinden … istikametine seyri esnasında; …- … İlçesi Otoyol … çıkışı …- … bağlantı yolunun 25. Km sinde otoyol batı çıkış bağlantısına geldiğinde, havanın yağışlı- zeminin ıslak olması nedeni ile viraja sert girip direksiyon hakimiyetini kaybederek gidişine göre kendi aracının ön sol kısımları ile daha önceden hasar görmüş bariyerlere çarpıp daha sonra 37 metre yol dışına devrilmesi sonucu yaralanmalı- maddi hasarlı tek taraflı trafik kazasının meydana geldiği. Kaza mahallinde azami hız limitinin 50 km/sa olduğu, Şerit genişliğinin 6 metre, yol flatform genişliğinin 8 metre olduğu, Söz konusu kazanın asfalt yolda, gündüz vakti, havanın yağışlı ve yolun ıslak olduğu, virajlı ve eğimli yolda görüşe engel bir cismin bulunmadığı, kaza mahallinde 30 metre mesafede hız tahtid levhasının bulunduğu yerleşim yeri içinde tek araçlı olarak meydana geldiği, bu kazanın oluşumunda … plakalı araç sürücüsü …’ ın 2918 sayılı KTK’ ıııın 52/1 -a kuralını ihlal ettiğinin belirtilmiş olduğu. araç sürücüsünün alkolsüz olduğu , E sınıfı ehliyetinin bulunduğu ve aracın ZMMS sigorta poliçesinin olmadığının tespit edildiği görülmüştür.
Kazaya ilişkin yürütülen … CBS’nin … soruşturma numaralı dosyasının incelenmesinde; Davacının ” KH.”, Mağdurların “…, …, …”, Şüphelinin “…”, Suçun “Taksirle Bir Kişinin Yaralanmasına Neden Olma”, Suç tarihi ve yerinin “15.03.2015 …” olduğu, soruşturma sonunda şikayet yokluğu nedeniyle “Kovuşturmaya Yer Olmadığına” dair karar verildiği görülmüştür.
Hasar dosyasının incelenmesinde; Davacı tarafça davalı … Hesabına 08.02.2018 tarihinde başvuru yapıldığı, davalı … tarafından dilekçenin 10.02.2018 tarihinde kayda alındığı, davalı … tarafından 05.04.2016 tarihinde davacıya 20.905,00 TL ödeme yapıldığı anlaşılmıştır.
Davacının geçirmiş olduğu trafik kazasından doğan maluliyetinin tespiti noktasında Adli Tıp Kurumu’ ndan rapor tanzimi istenilmiştir.
ATK … İhtisas Kurulunun 20/02/2019 tarihli … sayılı raporunda; … kızı, 1977 doğumlu …’nın 15/03/2015 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı arızasının, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası Grup1 kabul olunarak; Gr1 VII(2Aa ………….30)A %34×1/2= %17 E cetveline göre %18,0 (yüzdeonsekizvirgülsıfır) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, Kişinin tıbbi belgelerinin incelemesinde olay sonrası takip grafilerinde yeterli kaynama olmadığı ve 02/10/2018 tarihli grafide yeterli kaynamanın sağlandığı tespit edildiğinden iyileşme süresinin 15/03/2015 tarihinden itibaren 24(yirmidört) aya kadar uzayabileceği, Aynı yönetmeliğin 15.Maddesi çerçevesinde başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı ancak iyileşme süresi içerisinde 1(bir) ay süreyle başka birisinin yardımına ihtiyaç duyabileceği görüşü bildirilmiştir.
Aynı dairece tanzim edilen 29/04/2020 tarihli … sayılı raporda; 03.08.2013 tarih, 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Malüliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğinin, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği Ek-1 bölümünün yeniden düzenlenmesi niteliğinde olduğu, sadece Ek-1 bölümünü içerdiği, Ek-3 ve diğer cetvelleri ve meslek grupları bölümünü içermediğinden, sadece çalışma gücünün en az %60’ını kaybedip kaybetmediğine ilişkin olduğu (hangi hastalık ve arızaların beden çalışma gücünün en az %60’ının kaybına neden olacağı), bu nedenle bu yönetmeliğe göre meslekte kazanma gücü kaybı belirlenemeyeceği, mevcut tıbbi belgelere göre; 20.02.2019 tarih, 2602 sayılı raporlarına eklenecek bir husus bulunmadığı görüşü bildirilmiştir.
Maluliyet durumunun tespiti sonrasında kusur ve aktüer hesabın yapılması için kusur ve aktüer uzman bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır.
Tanzim edilen 14.09.2020 tarihli bilirkişi kurulu raporunda özetle; … plaka sayılı araç sürücüsü …’ın Kavşaklara yaklaşırken, dönemeçlere girerken kullandığı aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uygun olarak zemininde ıslak olduğunu değerlendirerek hızım kontrollü olarak azaltması gerekirken gerekli dikkat ve özen yükümlülüğünü yerine getirmeyerek, direksiyon hakimiyetim kaybetmesi ile trafik güvenliğini tehlikeye alarak sebebiyet vermiş olduğu kazada: KTK 47/d ve KTK 52/a-b kurallarını İHMAL ve İHLAL edilmiş olması nedeni ile % 100 kusur oranında ASLİ VE TAM KUSURLU olduğu görüşü bildirilmiştir.
Aynı bilirkişi raporunda, tazminata esas yapılan değerlendirmede; Dava dilekçesinde davacının mesleği ve gelir durumu hakkında bilgi verilmediği, gelirinin en az asgari ücret düzeyinde olduğunun belirtildiği, dosya içerisinde bulunan SED raporuna göre davacının ilk okul mezunu, evli, çocuksuz ev hanımı olduğu, geçimini işçi olarak çalışan eşinin temin ettiğinin tespit edildiği, SGK müzekkere cevabına göre şahsa kazaya ilişkin bir gelir bağlanmadığının tespit edildiğini, yine SGK hizmet döküm kayıtlarına göre davacının 4/1-a ve 4/1-b sicil numaralar ile kaydının bulunduğu, 4/a bendi dahilinde 1997 yılında 29 gün üzerinden prime esas kazancının bulunduğunun görüldüğünü, bu bağlamada davacının kaza tarihindeki gelirlerinin asgari ücret düzeyinde olduğunun kabulünün gerekeceği, rapoda PMF 1931 yaşam tablosunun ve progressive rant yöntemi olarak adlandırılan hesaplama yönteminin kullanıldığını, 14.10.1977 doğumlu davacı …’ nın 15.03.2015 kaza tarihinde, 37 yıl, 5 ay 2 gün üzerinden 37 yaşında olduğunun kabulü ile PMF 1931 tablosuna göre muhtemel bakiye ömrü 32 yıl olduğu, muhtemelen 60 + 9 = 69 yaşına kadar olacağı, Yargıtay’ın yerleşmiş içtihatları ve uygulamalarına göre kadın- erkek ayrımı yapılmaksızın kural olarak aktif çalışma yaşı sonu (60) olarak kabul edildiği, bu itibarla davacının 14.10.2037 tarihinde 60 yaş aktif dönem sonu (23 yıl aktif). 14.10.2046 tarihi de muhtemel bakiye ömür sınırı olarak (9 yıl pasif) olacağı, 2016 yılı kısmi ödeme yapılan tarihte bilinen en son asgari ücretler dikkate alındığında; 31.03.2016 tarihinde davalı … tarafından 20.905,00 TL tazminat ödemesinin yapıldığının kabulü durumunda 31.03.2016 ödeme tarihi rapor tarihi olarak hesaplama yapıldığında; Davacı …’ nııı 15.03.2015 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası sonucu; 24 ay-720 günlük geçici iş göremezlik zararının; kazanın oluşumunda kusurunun bulunmadığı ve annesine ait – babasının sevk ve idaresindeki araçla arka koltukta eşi ile birlikte seyir halinde iken kazanın meydana gelmiş olması nedeni ile hatır taşımasından söz edilemeyeceğinin kabulü ile. 28.177,61 TL olduğu. % 18.0 sürekli iş göremezlik kaybı oranı dahilinde ise sürekli sakatlık zararının yine kusurunun olmadığı ve hatır taşımasının da söz konusu olamayacağının kabulü ile 80.731,84 TL olduğu, 31.03.2016 ödeme tarihi dikkate alındığında; toplam geçici ve sürekli maluliyet zararının 108.909.45 TL olduğu, ancak davalı … tarafından toplam 20.905,00 TL ödeme yapılarak, ancak davacı malulün % 19,20 oranında zararının karşılandığı, davacı …’ nın 15.03.2015 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası sonucu, işbu rapor tarihi dikkate alındığında; 24 ay-720 günlük geçici iş göremezlik zararının; kazanın oluşumunda kusurunun bulunmadığı ve annesine ait – babasının sevk ve idaresindeki araçta arka koltukta eşi ile birlikle seyir halinde iken kazanın meydana gelmiş olması nedeni ile hatır taşımasından söz edilemeyeceğinin kabulü ile 28.431,85 TL olduğu, % 18.0 sürekli iş gücü kaybı oranı dahilinde ise sürekli sakatlık zararının yine kusurunun olmadığı ve hatır taşımasının da söz konusu olamayacağının kabulü ile 140.462,70 TL olduğu, 14.09.2020 rapor tarihi dikkate alındığında; toplam geçici ve sürekli maluliyet zararının 168.894,55 TL olduğu, 2015 yılı ZMMS sigorta poliçesi teminat limiti olan 290.000,00 TL ‘ nin içinde bulunduğu, davalı … tarafından 31.03.2016 tarihinde 20.905,00 TL ödeme yapıldığının kabulü durumunda, ödenen tazminatın işbu rapor tarihindeki güncel değeri 29.301,94 TL’ nin tenzili ile davacının davalı … Hesabından talep edebileceği nihai bakiye zararının (168.894,55 TL – 29.301,94 TL) 139.592,61 TL olabileceği hesaplandığı görüşü bildirilmiştir.
Davacı tarafça, 18.09.2020 tarihli dilekçesi ile maddi tazminat talebi bilirkişi raporu doğrultusunda sürekli ve geçici iş göremezlik tazminat talebi toplam 139.592,61 TL’ye artırılmış, harcı tamamlanmıştır.
İddia, savunma, dosya kapsamında toplanan deliller ve alınan maluliyet, kusur ve aktüer raporların değerlendirilmesinde;
Davacının 15.03.2015 tarihinde meydana gelen kazada yaralandığı, kazaya sebebiyet veren … plaka sayılı aracın kaza tarihi tarihini kapsayan Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesinin olmadığı; Davacı tarafından davadan önce davalı … Hesabına 08.02.2018 tarihinde başvuru yapıldığı, davalı … tarafından dilekçenin 10.02.2018 tarihinde kayda alındığı, davalı … tarafından 05.04.2016 tarihinde davacıya 20.905,00 TL ödeme yapıldığı; Davacının kazada yaralanmasından dolayı davalı … Hesabına karşı karşılanmayan daimi maluliyet ve geçici iş görmezlik giderleri zararlarının tazmini için işbu davayı açtığı anlaşılmıştır.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 49. Maddesinde; Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiil ile başkasına zarar verenin bu zararı gidermekle yükümlü olduğu, 54. Maddesinde; Tazminat talep edilebilecek bedensel zarar kalemlerinin, tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar olduğu, 56. Maddesinde; Hakimin , bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda olayın özelliklerini göz önünde tutarak zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebileceği düzenlenmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 85. Maddesinde; Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı, 91. Maddesinde; İşletenlerin bu kanunun 85 . Maddesinin 1. Fıkrasına göre olan sorumlulukların karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu, 97. Maddesinde; Zarar görenin ZMMS sigortacısına başvurabileceği; 99. Maddesinde; trafik sigortacısının, hak sahibinin başvuru tarihinden itibaren 8 iş günü içinde ZMMS kapsamındaki miktarları ödemek zorunda olduğu, 109. Maddesinde de; Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin taleplerin , zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrenmesinden itibaren iki yılın her durumda kaza tarihten itibaren 10 yılın geçmesiyle zaman aşımına uğrayacağı, davanın cezayı gerektiren bir fiilden doğması ve ceza kanunun bu fiil için daha uzun bir zaman aşımı süresi öngörmüş ise bu sürenin maddi tazminat talepleri içinde uygulanacağı, düzenlenmiştir.
5684 sayılı Sigortacılık Kanunun 14/2-b maddesine ve … Yönetmeliğinin 9/1-b maddesine göre, Rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dahilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar için …na başvurulabileceği düzenlenmiştir.
Yasal düzenlemeler ışığında; Rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dahilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar için kazada yaralanan davacının, davalı … Hesabına karşı dava açılabilecektir. Davalının sorumlu tutulabilmesi için davacının kaza nedeniyle bir maluliyetinin bulunması, geçici iş görmezlik döneminde bir kaybının bulunması ve Rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dahilinde sigortasını yaptırılmamış olan aracın sürücüsünün kusurlu olması, talep edilen tazminat miktarının sigorta azami teminat limitleri içinde kalması gerekmektedir.
Davacının geçirmiş olduğu kaza neticesinde maluliyet oranın tespiti bakımından tanzim ettirilen ATK 2. İhtisas Kurulunun 20/02/2019 tarihli 2602 sayılı raporuna göre, 15/03/2015 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı arızasının, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası Grup1 kabul olunarak; Gr1 VII(2Aa ………….30)A %34×1/2= %17 E cetveline göre %18,0 (yüzdeonsekizvirgülsıfır) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, Kişinin tıbbi belgelerinin incelemesinde olay sonrası takip grafilerinde yeterli kaynama olmadığı ve 02/10/2018 tarihli grafide yeterli kaynamanın sağlandığı tespit edildiğinden iyileşme süresinin 15/03/2015 tarihinden itibaren 24(yirmidört) aya kadar uzayabileceği tespit edilmiştir.
Kazaya karışan tarafların kusur oranlarının ve tazminat miktarının tespiti bakımından bilirkişi kurulu tarafından sunulan rapora göre, meydana gelen kazada … plaka sayılı araç sürücüsü …’ın % 100 oranında asli ve tam kusurlu, araçta yolcu olarak bulunan davacının kusurunun olmadığı, geçici iş göremezlik zararının 28.431,85 TL olduğu, sürekli maluliyet zararının140.462,70 TL olduğu, 14.09.2020 rapor tarihi dikkate alındığında; toplam geçici ve sürekli maluliyet zararının 168.894,55 TL olduğu, 2015 yılı ZMMS sigorta poliçesi teminat limiti olan 290.000,00 TL ‘ nin içinde bulunduğu, davalı … tarafından 05.04.2016 tarihinde yapılan 20.905,00 TL tazminat ödemesinin rapor tarihindeki güncel değeri 29.301,94 TL’ nin tenzili ile davacının davalı … Hesabından talep edebileceği nihai bakiye zararının (168.894,55 TL – 29.301,94 TL) 139.592,61 TL olduğu tespit edilmiştir.
Maluliyet, kusur ve aktüer yönden alınan raporlar denetime elverişli ve karar vermeye uygun bulunmuştur.
Davacının annesine ait babasının sevk ve idaresindeki araçta arka koltukta yolcu olarak bulunduğu, kazanın oluşumunda davacının kusurunun bulunmadığı, bu kapsamda müterafik kusurundan da bahsedilemeyeceği ve yerleşik yargıtay uygulamasına göre yakın akrabalar arasında hatır taşımasından söz edilemeyeceğinden bilirkişilerce hesaplanan tazminat miktarından indirim yapılmamıştır.
Kaza nedeniyle maluliyetin, kusur oranının ve tazminat miktarının tespiti noktasında bilirkişi incelemesi yapılması ile tazminat miktarı netleşeceğinden davanın belirsiz alacak davası olarak açılabileceği, kazaya sebebiyet veren aracın kaza tarihini kapsayan ZMMS poliçesi olmadığından davalı kuruma karşı dava açılmasında yasal bir engel bulunmadığı değerlendirilmiştir.
Yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler ve yerleşik yargıtay uygulamasına göre, davacının kazada yaralanmasından dolayı bilirkişilerce tespit edilen ve sigorta azami teminat limitleri içerisinde kalan (140.462,70 TL sürekli işgörmezlik tazminatı, 28.431,85 TL geçici işgörmezlik tazminatı olmak üzere) toplam 168.894,55 TL maddi zararından davalı … tarafından 05.04.2016 tarihinde yapılan 20.905,00 TL tazminat ödemesinin rapor tarihindeki güncel değeri 29.301,94 TL’ nin tenzili ile bakiye kalan 139.592,61 TL maddi zararından davalı … Hesabının sorumlu olduğu; temerrütün 05.04.2016 ödeme tarihinde oluştuğu, tarafların tacir olmadığı değerlendirildiğinde temerrüt tarihinden itibaren yasal faiz talep edilebileceği, davalı yanın savunmalarının yerinde olmadığı sonuç ve kanaatine ulaşılarak davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KABULÜ İLE; 139.592,61 TL maddi tazminatın 05.04.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
2-Alınması gereken 9.535,57 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin ve tamamlama suretiyle yatırılan toplam 499,20 TL’ nin mahsubu ile bakiye 9.036,37 TL’ nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, davacı tarafından peşin ve tamamlama suretiyle ödenen toplam 499,20 TL’ nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Davacı tarafından yapılan 29,20 TL başvurma harcı parası, 403,60 TL müzekkere ve davetiye posta masrafı, 1.600,00 TL bilirkişi ücreti, 1.249,00 TL ATK masrafı olmak üzere toplam; 3.281,80 TL yargılama masrafının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir edilen 17.211,30 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-HMK 120 maddesi gereğince taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde re’ sen yatıran yana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.09/02/2021

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza