Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/391 E. 2020/688 K. 22.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2016/391 Esas
KARAR NO :2020/688

DAVA:Tazminat
DAVA TARİHİ:07/04/2016
KARAR TARİHİ:22/12/2020

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Tazminat davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: 14.10.2012 günü sürücü … yönetimindeki …plakalı motosikletiyle … caddesi yönünden seyrederken plakası belirsiz bir araçla çarpışması sonucu maddi hasarlı ve yaralanmalı kazanın meydana geldiğini, olaya ilişkin evrakların … C. Başsavcılığının … S sayılı dosyasında olduğunu, davacının %16 oranında özürlü raporunun olduğunu, maluliyetini tekrar tespitini istediklerini, kazaya bağlı olarak davalıya kısmi ödeme yapıldığını, davacının tüm zararının karşılanmadığını belirtmiş ve kalıcı işgücü kaybından doğa zararı için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00 TL ayrıca mutad iştigalinden geri kalan ve çalışmayarak gelir kaybına uğradığı dönem için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 100,00 TL olmak üzere toplam; 200,00 TL maddi tazminatın, davalı kuruma başvuru akabinde geçen 8. İşgünü bitiminden itibaren işleyecek yasal faizi, yargılama masrafları ve vekalet ücretiyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, talep edilen meblağın dürüstlük kuralları çerçevesinde açıklanması gerektiğini, davacı tarafından dava öncesinde vekil eden kuruma başvuruda bulunulmuş olup, davacı adına 18/01/2016 tarihinde 44.956,00 TL ödeme yapıldığını ve ibraname alındığını, davacının varsa zararını ispatlaması gerektiğini, vekil eden kurumun sorumluluğunun olaya karışan ve plakası tespit edilemeyen araca atfedilen kusur oranı ve kaza tarihindeki teminat limiti ile sınırlı olduğunu, geçici işgörmezlik ve kazanç kaybı gibi taleplerin muhatabının … olmadığını, söz konusu taleplerin teminat dışında olduğunu, davanın açılmasına vekil eden kurumun sebep olmadığı gibi herhangi bir temerrüdü de söz konusu olmadığından faiz talebinin dahi kabul edilemeyeceğini savunmuş, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
G E R E K Ç E /
Dava, davacının trafik kazasında yaralanmasından doğan sürekli maluliyet ve geçici iş görmezlik maddi zararların zararlarının tazmini istemine ilişkindir.
Taraf delilleri toplanmış, Cbs dosyası, hasar dosyası celp edilmiş, maluliyet, kusur ve aktüer ve kazanın münhasıran alkolün etkisiyle meydana gelip gelmediği yönlerinden bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Celp edilen … CBS’nin … soruşturma dosyasının incelenmesinde; davacının KH., Müştekinin …, Şüphelilerin … ve …, Suçun Taksirle Bir Kişinin Yaralanmasına Neden Olma, Suç tarihinin 14.10.2012 tarihi olduğu, bu dosyada 05.04.2013 tarihli ek karar ile şüpheliler hakkında Kamu Adına Kovuşturmaya Yer Olmadığına dair karar verildiği; dosyada 05.04.2013 tarihinde failler belirlenemediğinden 8 yıllık zaman aşımı süresinin dolmasına kadar daimi arama kararı verilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Kazaya ilişkin davacının başvurusu üzerine açılan hasar dosyasının incelenmesinde; Davacı tarafından 10.11.2015 tarihinde davalı … Hesabına başvurulduğu, 11.11.2015 tarihinde dilekçenin davalı … Hesabınca kayda alındığı, davacıya 18.01.2016 tarihinde davalı tarafından 44.956,00 TL ödeme yapıldığı anlaşılmıştır.
Kazaya uğrayan davacının maluliyetinin tespiti noktasında ATK … İhtisas Kurulu tarafından tanzim edilen 27/09/2019 günlü … sayılı raporunda; …1)Osteomyelitin aktif ve aktif olmayan dönemleri olan kronik bir hastalık olduğu, ne zaman aktif ne zaman aktif olmayan dönemlere gireceğinin ve bu dönemlerin ne kadar süreceğinin bilinemeyeceği, ilgili tüzükte aktif olmayan osteomyelit ve aktif olan osteomyelitin bulunduğu ve bunların maluliyet oranlarının farklı olduğu, kişide halihazırda mevcut durumu itibari ile aktif olmayan osteomyelit bulunduğu dikkate alındığında; Kemal oğlu, 04/02/1981 doğumlu …’in 14/10/2012 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanması nedeniyle, 11.10.2008 tarih ve … sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve mesleği bildirilmemekle Grup1 kabul olunarak: Gr1 XII(39Aa……….16)A %20 E cetveline göre %18.0(yüzdeonsekiznoktasıfır) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, 2)Osteomyelitin aktif ve aktif olmayan dönemleri olan kronik bir hastalık olduğu, ne zaman aktif ne zaman aktif olmayan dönemlere gireceğinin ve bu dönemlerin ne kadar süreceğinin bilinemeyeceği, kişide kazada meydana gelen tibia kırığı iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 18 (onsekiz) aya kadar uzayabileceği…” görüşü bildirilmiştir.
Davanın mahiyeti itibariyle kazaya karışan tarafların kusur oranlarının tespiti, kazanın münhasıran alkolün etkisi altında meydana gelip gelmediğinin tespiti ve ayrıca davacının var ise talep edebileceği tazminat miktarının hesaplanması bakımından bilirkişi heyetinden rapor aldırılmıştır.
Kazaya karışan tarafların kusur oranlarının ve tazminat miktarının tespiti bakımından Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. … ve … Makina Fakültesinde görevli Prof. Dr. … ve aktüerya uzmanı …’dan oluşan bilirkişi kurulu tarafından yapılan değerlendirmede; Dava konusu olaya ilişkin olarak düzenlenen Yaralanmalı ve Maddi Hasarlı Trafik Kazası Tespit Tutanağına göre tutanağa göre kazada çarpma ve çarpışma noktası belirlenemediğinden kusur oranı verilememiş olduğu, Sürücü … olay anında 0,81 promil alkollü olduğunun saptandığı, sürücü …’ ın ifadesinde, …plakalı motosikletiyle seyrederken kavşağa geldiğinde nereden önüne çıktığını bilmediği, muhtemelen Salı Pazarı yönünden gelen bir otomobilin hiç duraksamadan aracının sağ tarafından kendisine çarptığını, çarpmanın etkisiyle yere yuvarlandığını, yerdeyken aracın birkaç metre ileride durduğunu, çarpan araçtan birisinin gelip kendisine bir şeyin var mı diye sorduğunu, daha sonra farları kapalı şekilde olay yerinden ayrıldığını, aracın … marka bordo renkli olduğunu, ambulansla hastaneye götürüldüğünü, sağ ayağında kırık olduğunu belirtildiği, davalı kuruma hitaben düzenlenen 11.12.2015 tarihli raporda, olayda kavşaklarda geçiş önceliğine uymayan plakası belirsiz araç sürücüsünün % 75 oranında asli kusurlu, sürücü …ın ise kavşağa yaklaşırken hızını azaltmadığından % 25 oranında tali kusurlu olduğunun belirtildiği, dava konusu olayda firari sürücü, yönetimindeki belirsiz plakalı otomobiliyle kavşağa yaklaşırken hızını azaltması, daha dikkatli ve tedbirli araç kullanması gerekirken bu kurallara uymamış, sola dönüşe geçmeden önce durup anayolda düz seyreden davacının geçmesini beklemesi gerekirken bu kurallara uymamış, dikkatsiz ve tedbirsiz araç kullanmış ve sola dönüş kurallarına uymadığı, bu nedenle firari sürücünün olayda % 75 oranında asli kusurlu olduğu, davacı sürücü …’ ın ise, yasal sınır olan 0,50 promil alkolün üzerinde 0,81 promil seviyesinde aşırı alkollü araç kullanmış, kavşağa yaklaşırken hızını azaltmamış, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davrandığını, bu nedenle olayda % 25 oranında tali kusurlu olduğu, Adli Tıp Kurumu … İhtisas Kurulunun kararlarına göre alkol etkisiyle güvenli sürüş yeteneğinin kaybedildiğine; 1,0 promil ( 100 mg/dl ) üzerinde tespit yapılmış olması ile ( Bu durumda doktor muayenesi de şart değildir ) ; 0,31 promil ( 31 mg/dl ) ile 1,0 promil (100 mg/dl) arasındaki tespitlerde ise bireysel farklılıklar nedeniyle alkol düzeyi yeterli olmayıp doktor muayenesi ile karar verilebilineceğini, 0,81 promil (81 mg/dl) seviyesindeki alkol oranında güvenli sürüş yeteneğinin bozulup bozulmadığının kabulü için nörolojik muayene gerektiği, dosya içinde bu muayenelerin yapıldığına dair bir rapor olmadığından mevcut belgelere göre kazanın münhasıran davacı sürücünün sürücünün güvenli sürüş kabiliyetini kaybedecek seviyede alkollü olması nedeniyle meydana geldiğinin söylenemeyeceği; Davacının bu kapsamda talep edebileceği tazminat tutarına ilişkin olarak, %18 oranında maluliyete maruz kalan davacının asgari ücrete tabii olduğu, PMF 1931 tablosuna göre olay tarihindeki yaşı 31 Yıl 8 Ay 10 Gün olan davacının muhtemel bakiye ömrünün 36 yıl 1 ay 23 gün olduğu, faal çalışma döneminin 28 yıl 3 ay 21 gün olduğu, geçici işgöremezlik döneminin 1 yıl 6 ayı kapsadığı, geçmiş sürekli iş göremezlik döneminin 6 yıl 6 ay olduğu, gelecek aktif döneminin 20 yıl 3 ay 21 gün olacağı, gelecek pasif döneminin ise 7 yıl 10 ay 3 gün olabileceği, davalı kurum tarafından yapılan 44.956,00 TL ödemenin tenzilinin gerektiği ve yapılan ödemenin güncel halinin 64.144,21 TL olduğu, yapılan bu tespitler kapsamında davacının talep edebileceği maddi zararının 129.760,97 TL olduğu, yapılan ödemenin tenzili ile davacının bakiye zararının 65.616,77 TL olduğu; Sigortacılık Kanunun 14. Maddesinde …ndan hangi durumlarda tazminat talep edilebileceğinin belirtilmiş olduğu, Sigortalının tespit edilememesi durumunda kişiye gelen gelen bedensel zararların da bunlardan bir olduğu, …nın sorumluluğunun kaza tarihinde Hazine Müsteşarlığının belirlediği teminat limitleri ile sınırlı olduğu, öncelikle hak sahiplerinin talep edebileceği tazminat miktarının tarafların kusurları da dikkate alınarak tespit edilmekte olduğu, tespit edilen bu tazminatın teminat limitleri kapsamında kalmak kaydı ile ödenmekte olduğu, KTK uyarınca kazaya sebebiyet veren plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen aracın kusuru nispetinde …nın sorumluluğunun bulunduğu dikkate alınarak hesap yapılacağı, kaza tarihindeki azami teminat limitinin 225.000,00 TL olduğu esası benimsenerek teminatı aşan miktarda davalı tarafın sorumluluğuna gidilemeyeceği, sonuç olarak dava konusu olayda firari sürücünün %75 oranında asli kusurlu, davacı sürücü…’ın %25 oranında tali kusurlu olduğu, davalı … tarafından 18.01.2016 tarihinde 44.956,00 TL ödemenin yapılmış olduğu, davacı …’ın talep edebileceği toplam geçici ve sürekli iş göremezlik tazminat tutarının 37.104,16 TL (burada bilirkişilerce maddi yazım hatası yapıldığı, raporun tazminat hesabı kısmında bu bedelin 65.616,77 olarak tespit edildiği, doğru olan miktarın bu olduğu) olduğu, söz konusu zararın kaza tarihi itibarı ile belirlenen ZMMMS Teminat Limiti kapsamında tamamından davalı … Hesabının sorumlu olduğu görüşü bildirilmiştir.
Davacı vekili davasını raporda hesap edilen 65.616,77 TL üzerinden ıslah etmiş ve harcının tamamlamıştır.
İddia, savunma, dosya kapsamında toplanan deliller ve alınan maluliyet, kusur ve aktüer raporların değerlendirilmesinde;
Davacının 14.10.2012 tarihinde meydana gelen iki taraflı kazada yaralandığı, davacının kaza sırasında 0,81 promil alkollü olduğu, kazaya karışan diğer araç sürücüsünün tespit edilemediği; Davacı tarafından davadan önce 10.11.2015 tarihinde davalı … Hesabına başvurulduğu, 11.11.2015 tarihinde dilekçenin davalı … Hesabınca kayda alındığı, davacıya 18.01.2016 tarihinde davalı tarafından 44.956,00 TL ödeme yapıldığı; Davacının kazada yaralanmasından dolayı davalı … Hesabına karşı daimimi maluliyet ve geçici iş görmezlik giderleri zararlarının tazmini için işbu davayı açtığı anlaşılmıştır.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 49. Maddesinde; Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiil ile başkasına zarar verenin bu zararı gidermekle yükümlü olduğu, 54. Maddesinde; Tazminat talep edilebilecek bedensel zarar kalemlerinin, tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar olduğu, 56. Maddesinde; Hakimin , bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda olayın özelliklerini göz önünde tutarak zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebileceği düzenlenmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 85. Maddesinde; Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı, 91. Maddesinde; İşletenlerin bu kanunun 85 . Maddesinin 1. Fıkrasına göre olan sorumlulukların karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu, 97. Maddesinde; Zarar görenin ZMMS sigortacısına başvurabileceği; 99. Maddesinde; trafik sigortacısının, hak sahibinin başvuru tarihinden itibaren 8 iş günü içinde ZMMS kapsamındaki miktarları ödemek zorunda olduğu, 109. Maddesinde de; Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin taleplerin , zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrenmesinden itibaren iki yılın her durumda kaza tarihten itibaren 10 yılın geçmesiyle zaman aşımına uğrayacağı, davanın cezayı gerektiren bir fiilden doğması ve ceza kanunun bu fiil için daha uzun bir zaman aşımı süresi öngörmüş ise bu sürenin maddi tazminat talepleri içinde uygulanacağı, düzenlenmiştir.
5684 sayılı Sigortacılık Kanunun 14/2-a maddesine ve … Yönetmeliğinin 9. maddesine göre, Rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dahilinde Sigortalının tespit edilememesi durumunda kişiye gelen gelen bedensel zararlar için …na başvurulabileceği düzenlenmiştir.
Yasal düzenlemeler ışığında; Kaza tarihinde sürücüsü ve plakası tespit edilemeyen aracın sebep olduğu kazadan dolayı yaralanan davacının, davalı … Hesabına iş bu davayı açmasında yasal bir engel bulunmamaktadır. Davalını sorumlu tutulabilmesi için davacının kaza nedeniyle bir maluliyetinin bulunması, geçici iş görmezlik döneminde bir kaybının bulunması ve sürücüsü ve plakası tespit edilemeyen aracın kusurlu olması, talep edilen tazminat miktarının sigorta azami teminat limitleri içinde kalması gerekmektedir.
Davacının geçirmiş olduğu kaza neticesinde maluliyet oranın tespiti bakımından tanzim ettirilen ATK … İhtisas Kurulunun 27/09/2019 günlü … sayılı raporuna göre, Kemal oğlu, 04/02/1981 doğumlu davacı …’in 14/10/2012 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanması nedeniyle, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve mesleği bildirilmemekle Grup1 kabul olunarak: Gr1 XII(39Aa……….16)A %20 E cetveline göre %18.0(yüzdeonsekiznoktasıfır) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, 2)Osteomyelitin aktif ve aktif olmayan dönemleri olan kronik bir hastalık olduğu, ne zaman aktif ne zaman aktif olmayan dönemlere gireceğinin ve bu dönemlerin ne kadar süreceğinin bilinemeyeceği, kişide kazada meydana gelen tibia kırığı iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 18 (onsekiz) aya kadar uzayabileceği tespit edilmiştir.
Kazaya karışan tarafların kusur oranlarının ve tazminat miktarının tespiti bakımından Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. … ve … Makina Fakültesinde görevli Prof. Dr. … ve aktüerya uzmanı …’dan oluşan bilirkişi kurulu tarafından sunulan rapora göre, Dava konusu olayda firari sürücü, yönetimindeki belirsiz plakalı otomobiliyle kavşağa yaklaşırken hızını azaltması, daha dikkatli ve tedbirli araç kullanması gerekirken bu kurallara uymadığı, sola dönüşe geçmeden önce durup anayolda düz seyreden davacının geçmesini beklemesi gerekirken bu kurallara uymadığı, dikkatsiz ve tedbirsiz araç kullandığı ve sola dönüş kurallarına uymadığı, bu nedenle firari sürücünün olayda % 75 oranında asli kusurlu olduğu, davacı sürücü …’ ın ise, yasal sınır olan 0,50 promil alkolün üzerinde 0,81 promil seviyesinde aşırı alkollü araç kullandığı, kavşağa yaklaşırken hızını azaltmadığı, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davrandığı, bu nedenle olayda % 25 oranında tali kusurlu olduğu, kazanın münhasıran davacı sürücünün güvenli sürüş kabiliyetini kaybedecek seviyede alkollü olması nedeniyle meydana gelmediği; Meydana gelen gelen kaza nedeiyle %18 oranında maluliyete maruz kalan davacının asgari ücrete tabii olduğu, PMF 1931 tablosuna göre olay tarihindeki yaşı 31 Yıl 8 Ay 10 Gün olan davacının muhtemel bakiye ömrünün 36 yıl 1 ay 23 gün olduğu, faal çalışma döneminin 28 yıl 3 ay 21 gün olduğu, geçici işgöremezlik döneminin 1 yıl 6 ayı kapsadığı, geçmiş sürekli iş göremezlik döneminin 6 yıl 6 ay olduğu, gelecek aktif döneminin 20 yıl 3 ay 21 gün olacağı, gelecek pasif döneminin ise 7 yıl 10 ay 3 gün olabileceği, davalı kurum tarafından yapılan 44.956,00 TL ödemenin tenzilinin gerektiği ve yapılan ödemenin güncel halinin 64.144,21 TL olduğu, yapılan bu tespitler kapsamında davacının talep edebileceği maddi zararının 129.760,97 TL olduğu, yapılan ödemenin tenzili ile davacının bakiye zararının 65.616,77 TL olduğu, kaza tarihi itibarı ile sigorta azami teminat limitinin 225.000,00 TL olduğu tespit edilmiştir.
Maluliyet, kusur ve aktüer yönden alınan raporlar denetime elverişli ve karar vermeye uygun bulunmuştur.
Davacı taraf, bilirkişi raporundan sonra talebini bilirkişi raporunda tespit edilen miktara göre artırmıştır.
Davalı vekilince zaman aşımı savunmasında bulunulmuş ise de, KTK 109. Maddesi kapsamında 2 ve 10 yıllık zaman aşımı sürelerinin, olay tarihi, dava tarihi, davalı tarafça yapılan ödeme tarihi ve 8 yıllık ceza zaman aşımı süresi dikkate alındığında, dolmadığı, bu nedenle davalı vekilinin bu savunmasına itibar edilmemiştir.
Yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler, yerleşik yargıtay uygulamasına göre, davacının bilirkişilerce tespit edilen ve sigorta azami teminat limitleri içerisinde kalan sürekli maluliyet ve geçici iş görmezliğe ilişkin toplam 65.616,77 TL bakiye maddi zararından davalı … Hesabının sorumlu olduğu; temerrütün ödeme tarihi olan 18.01.2016 tarihinde oluştuğu, ödeme tarihinden itibaren yasal faiz talep edilebileceği sonuç ve kanaatine ulaşılarak davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KABULÜ İLE; 65.616,75 TL tazminatın 18.01.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
2-Alınması gereken 4.482,28 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin yatırılan 29,20 TL peşin harç ve 223,50 TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 4.229,58 TL’ nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, davacı tarafından peşinen ve tamamlama yoluyla karşılanan 252,70 TL’ nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Davacı tarafından yapılan 29,20 TL başvurma harcı parası, 235,90 TL müzekkere ve davetiye posta masrafı, 562,00 TL ATK masrafı, 2.400,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.227,10 TL’ nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir edilen 9.330,18 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı ödenmesine,
5-HMK 120 maddesi gereğince taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine re’ sen iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde sunulacak dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/12/2020

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza