Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/370 E. 2019/132 K. 25.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/370
KARAR NO : 2019/132
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 07/04/2016
KARAR TARİHİ: 25/02/2019
Davacı yanca davalı yan aleyhine açılan davanın yapılıp sona erdirilen açık yargılaması sonunda,
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :
AÇILAN DAVA VE İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın … şubesi ile dava dışı …Şti arasında imzalanan Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmeleri kapsamında krediler kullandırıldığı ve davalıların da bu sözleşmeleri müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladıklarını, kefillerden …’un kefaletinin 70.000.-TL ile sınırlı olduğu, diğer davalıların borcun tamamından sorumlu oldukları, ayrıca imzalan Business Card Sözleşmesinde …’ın müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzasının bulunduğunu, borcun ödenmesi üzerine keşide edilen ihtarnamenin sonuçsuz kaldığını, alacağın tahsili için giriştikleri icra takibine borçlu – davalıların haksız yere itiraz ettiğini, itirazın iptali ile takibin devamına, icra inkar tazminatına hükmolunmasına, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI TALEPLER:
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin davacı bankaya herhangi bir borcu bulunmadığını, kefil olarak sorumlu tutulamayacağını, zira sözleşmeyi 70.000.-TL limitle imzaladığını, ancak imzaladığı tarihin sözleşmede belirli olmadığını, iş bu sözleşmeden sonra ikinci bir sözleşme revize edildiğini ve böylelikle ilk sözleşmenin hukuken devre dışı kaldığını, asıl borçlu şirketin krediyi sözleşmeden sonra kullandığından sonraki sözleşmenin geçerli olduğunu, müvekkilinin de bu sözleşmede imzası bulunmadığından hukuken sorumluğunun söz konusu olmadığını, aksi düşünülse bile tarih bulunmaması ve eşinin rızası alınmadığından geçersiz olduğunu belirterek haksız ve mesnetsiz davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Davalılara tebligat yasası hükümlerine uygun şekilde dava dilekçesi ve duruşma günü bildirildiği halde; davalılar duruşmaya gelmemiş,cevap ve delil bildirmemiş ve bu nedenle davacı yanın iddialarını reddetmiş kabul edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, MAHKEMECE VARILAN NİTELENDİRME VE SONUÇ:
Tarafların Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu uyarınca hasrettikleri delilleri toplanmıştır.
Ön inceleme duruşması yapılarak tarafların iddia ve savunmaları, uyuşmazlık konusu, tarafların üzerinde anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, dava şartlarının bulunup bulunmadığı, ilk itiraz olup olmadığı, tarafların sulh olup olamayacakları ortaya konulmuş ve yargılama ön inceleme duruşmasında tarafların da onay verdikleri uyuşmazlık nitelendirmesi ile sonuçlandırılmıştır.
Somut olayda hukuki ihtilaf davacının davalılardan genel kredi sözleşmeleri kapsamında alacaklı olup olmadığı ve miktarı noktasındadır.
Davacı banka ile dava dışı kredi borçlusu şirket arasında ilk olarak 27.05.2010 tarihli bir genel kredi sözleşmesi imzalanmıştır. Daha sonra davacı banka ile yine borçlu şirket arasında 10.04.2015 tarihli başka bir genel kredi sözleşmesi imzalanmıştır.
İllk sözleşmede davalılardan … 70.000 TL limitle kefildir. Ancak bu kefil 2015 tarihli kredide kefil olarak bulunmamaktadır.
Diğer davalıların tüm sözleşmelerde kefil oldukları görülmektedir.
1- BANKANIN HESAPLANAN ALACAĞI
Banka kayıtları bilirkişi marifekti ile 3 kez incelendiğinde ( rapor ve ek raporlar ) davacı bankanın tazmin edilen 2 çek nedeni ile 2.562,26 TL alacaklı olduğu , Ticari Kredili Mevduat Hesabı nedeni ile 879,49 TL alacaklı bulunduğu, Taksitli ticari kredi nedeni ile 199.862,65 TL alacaklı bulunduğu , ticari kredi kartından dolayı 20.565.08 TL alacaklı olduğu buna göre icraa takibinde toplam alacağın 233.775,17 TL olduğu hesaplanmıştır.
Davacı banka hesaplanan 233.775,17 TL lik alacakla ilgili olarak …’ı tamamından sorumlu tutmuş diğer davalılar … ve …’ı 214.217,95 TL den sorumlu tutmuş olmakla bu talebi ile bağlı görülmüştür. Buna göre itirazın iptali açısından 233.775,17 TL üzerinden takibin devamına karar vermek gerekmiştir.
2-Davalı … açısından yapılan değerlendirme :
Borçlu kredi kullanan şirket ile banka arasında İKİ AYRI KREDİ SÖZLEŞMESİ imzalanmıştır. İlk sözleşme 27.05.2010 tarihli olup, daha sonra 10.04.2015 tarihli bir sözleşme daha imzalanmıştır. Bu ikinci sözleşmede davalı İbrahim kefil olarak yer almamaktadır.
Her iki sözleşme de yürürlükte midir?
Hukuken ilk sözleşme iptal edilmediği sürece yürürlükte kalacağı düşünülse de taraflar gerek olmamasına rağmen, revize etme imkanı bulunmasına rağmen, limit artırma imkanı bulunmasına rağmen yani ilk sözleşmeye göre hala kredi kullandırma imkanı bulunmasına rağmen karşılıklı iradeleri YENİ BİR SÖZLEŞME YAPMA şeklinde gelişmiştir. Bu nedenle artık ilk sözleşmenin fiilen yürürlükte olduğu kabul edilemez.
Yapılan incelemede ilk sözleşmeden kaynaklı bir kredi kullandırımı olmadığı, takibe konu TÜM KREDİLERİN 2. SÖZÖLEŞME KAPASAMINDA VE BU SÖZLEŞME İMZALANDIKTAN SONRA KULLANILDIĞI görülmektedir.
Bu nedenle alacak fiilen 2. Sözleşmeden kaynaklanmakla bu sözleşmede imzası bulunmayan kefili, önceki sözleşmede imzası bulunduğu nedenle sorumlu tutmak MK 2. Ye uygun düşmemektedir.
Açıklanan tüm bu gerekçeler ile aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle ve dosya içeriğine;
DAVANIN KISMEN KABULÜ ile,
1-Davalı … yönünden açılan davanın yerinde görülmediğinden REDDİNE, takip kötüniyetli olmadığından kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
2-Diğer davalılar açısından açılan davanın kısmen kabulü ile bu davalıların istanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına yapmış oldukları itirazın kısmen iptali ile tahsilde tekerrür olmamak koşulu ile ;
… açısından ;
a-Çek kredi borcundan kaynaklanan 2. 400,00 TL asıl alacak , 241,20 TL işlemiş faiz 11,06 TL faizin % 5 i BSMV toplam 2.652,26 TL,
b-Ticari Kredili Mevduat borcundan kaynaklanan 845,00 TL asıl alacak , 32,85 TL işlemiş faiz ve 1,64 TL faizin %5 i BSMV olmak üzere toplam 879,49 TL
c-Taksitli Ticari Krediden kaynaklanan 185.971,18 TL asıl alacak 13.229,97 TL işlemiş faiz, 661,50 TL faizin % 5 i BSMV olmak üzere toplam 199.862,65 TL
D- Ticari kredi kartından kaynaklanan 19.736,78 TL asıl alacak 788,86 TL işlemiş faiz ve 39,44 TL faizin % 5 i BSMV olmak üzere toplam 20.565,08 TL ki neticeten toplam 233.775,17 TL üzerinden takibin devamına,
Davalılar … ve … yönünden ise yukarıda ayrıntıları yazılı 4 ayrı kredi nedeni ile toplam 214.217,95 TL talep edilmiş olmakla davacı bankanın bu talebi ile bağlı olduğu,
Buna göre takibin toplam 233.775,17 TL üzerinden devam olunmasına ancak davalılar … ve …’ın bu miktarın 214.217,95 TL kısmından sorumlu tutulmalarına
3- Borç tamamen ödeninceye kadar
Çek kredi borcundan kaynaklanan 2. 400,00 TL asıl alacağa % 54 oranında
Ticari Kredili Mevduat borcundan kaynaklanan 845,00 TL asıl alacağa %30,24 oranında
Taksitli Ticari Krediden kaynaklanan 185.971,18 TL asıl alacağa % 54 oranında
Ticari kredi kartından kaynaklanan 19.736,78 TL asıl alacağa %30,24 oranında temerrüd faizi ve faizin % 5 i BSMV uygulanmasına
4-Alacak lilik olduğundan 46.755,03 TL icra inkar tazminatının bu davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine ( … ve … yönünden bu miktarın 42.843,59 TL kısmından sorumlu olmalarına )
5-Tazmin edilen toplam 10 çek nedeni ile toplam 12.000,00 TL nin davalılar …, … ve … tarafından müştereken ve müteselsilen davacıya ödenmesine, çek ödeme tarihlerinden itibaren % 54 temerrüd faizi ve faizin % 5 i BSMV uygulanmasına 8 adet çek yaprağı garanti bedeli olan 9.600,00 TL nin de bu davalılar tarafından davacı bankanın …şubesinde gelir getirmeyen bir hesapta depo edilmesine,
6-Alınması gereken 15.955,17 TL nisbi karar ve ilam harcından peşin alınan 2.849,95 TL harcın mahsubu ile bakiye 13.105,22 TL bakiye harcın davalılar …, … ve …’dan müştereken ve müteselsilen Hazineye GELEİR YAZILMASINA, (davalılar … ve …’ın bu miktarın 11.769,21 TL kısmından sorumlu olmalarına)
7-Tarafların dava sonucundaki haklılık oranına ve harçtan davada kısmen de olsa haksız çıkan davalının sorumlu olması gerektiği prensibine göre yapılan oranlama uyarınca peşin harç ve başvuru harcı toplamı 2.879,15 TL, posta gideri 372,00 TL, bilirkişi ücreti gideri 900,00 TL ki toplam 4.151,15 TL’nin 4.145,00 TL kısmının davalıdan davalılardan …, … ve…’dan müştereken ve müteselsilen alınıp, davacıya VERİLMESİNE, bakiye kısmın oranlamaya göre davacı üzerinde bırakılmasına, (davalılar … ve…’ın bu miktarın 4.023,00 TL kısmından sorumlu olmalarına, )
8-Davacı yan davada vekille temsil edilmiş olduğundan nakdi alacaklar yönünden 19.976,51 TL nispi ve çek depo talebi yönünden 2.725,00 TL maktu ücreti vekaletin davalılar …, … ve…’dan müştereken ve müteselsilen alınıp, davacıya VERİLMESİNE, (davalılar … ve…’ın bu miktarın 18.803,08 TL kısmından sorumlu olmalarına, )
9-Davalı … davada kendini vekille temsil ettirmiş olmakla; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 8.050,00 TL nispi ücreti vekaletin davacıdan alınıp, bu davalıya VERİLMESİNE,
10-HMK 120.maddesi gereğince; davacı tarafından yatırılan gider avansının arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair; hazır taraf vekillerinin yüzüne karşı diğer davalıların yokluğunda HMK’nun 341/1 vd.maddeleri uyarınca; gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliyesi Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi..
Katip
Hakim