Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/203 E. 2019/486 K. 14.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/203 Esas
KARAR NO: 2019/486

DAVA: İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 26/02/2016
KARAR TARİHİ: 14/06/2019

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan itirazın iptali davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
AÇILAN DAVA VE İDDİA:
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Davacının karayolu taşımacılığı ve nakliyat sektöründe faaliyet gösterdiğini, davalı ile … Noterliği 04/12/2013 Tarih, … Yev. No taşıt sözleşmesi akdedildiğini, sözleşme gereği davacıya ait bir adet taşıtın sürücü hizmeti ile birlikte davalının yurtiçi taşılmacılık ağına dahil edilmesi kararlaştırıldığını, hizmet bedelinin ise aylık olarak kesilecek faturalara binaen davalı tarafından ödenmesi kararlaştırıldığını, 2014 yılı sonlarında sözleşme gereği edimlerini aksatan davalının kendisine hizmet bedeli olarak kesilen 31/01/2015 tarih, … seri no, 28/02/2015 tarih, … seri no, 28/02/2015 tarih, …seri nolu faturalardan kaynaklanan 10.163,74-TL bakiye alacağı ödemediği gibi taraflar arası akdedilen sözleşmeyi çççNoterliği 11/03/2015 tarih, … yevmiye nolu ihtarnamesi ile feshedildiğini, davalı ile yapılan görüşmelerden bir sonuç alınamaması üzerine alacağın tahsili için İstanbul … İcra Müdürlüğü … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, yapılan takipte borçlu alacağın 108/93-TL sini kabulle, 10.054,81-TL sine kısmi itirazda bulunarak takibin durmasını sağladığını, takibe konu alacak taraflar arası akdedilen sözleşmeye dayalı fatura alacağından kaynaklandığını, davalı borçlu kötü niyeti olarak borçlu itiraz ettiğini, bu sebeple yapılan itirazın hukuki bir dayanağı olmayacağını, bu nedenlerle, davalı-borçlunun İstanbul … İcra Müdürlüğü… esas sayılı dosyasına yaptığı kötü niyetli itirazın iptaline, % 20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, takibin aynı şartlarda devamına, yargılama giderleriyle ücreti vekaletin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

SAVUNMA VE KARŞI TALEPLER:
Davalı vekilinin cevap dilekçesi özetle; Davalı şirketin cari hesapları kapsamında davacı ile ilişkili borç mevcudu bulunmadığını, davacı ile davalı arasında karşılıklı olarak tutulan cari hesaplar incelendiğinde açıkça ortaya çıkacağını, davacının verdiği taşıma hizmet miktarının belli olduğunu, yakıt alım limitini aştığı durumlardan davalı tarafından bu aşıma ilişkin olarak kendisine iade faturası kesilmekte ve şirket nezdinde oluşan alacakların söz konusu iade faturaları mahsup edilmekte olduğunu, mahsuplaşma işleminin 3.967,87-TL si ise tedarikçi bize BSH müşterisinin ürünlerinin taşınması sırasında oluşan hasarların yansıtması ile ilgili olup davacının taşıma sırasında ürünlere verdiği zararın taşıma sözleşmesi taşıma sözleşmesi kapsamında yansıtılması neticesinde oluştuğunu, davalı şirketin davacıdan olan alacağına karşılık mahsup edildiğini ve cari hesapta herhangi bir alacağın mevcut olmadığını, davacı tarafın icra inkar tazminatının haksız olduğunu ve kabulünün mümkün olmadığını, bu nedenlerle fazlaya ilişkin her türlü dava, talep, beyan hakları ve tüm yasal haklar saklı tutarak davanın reddine, davacının %20 den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin İstanbul … İcra Müdürlüğü … esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itiraz dilekçesi özetle; Takibe konu borcun sadece 108,93-TL’lik kısmını kabul ederek takibe konu borcun geri kalan kısmına(10.054,81-TL) ve bu kısma tekabül eden vekalet ücreti, masraflara ve tüm ferilere itiraz ettiklerini, 108,93-TL asıl alacak, bu kısma tekabül edel 4,42-TL tahsil harcı, 108,93-TL vekalet ücreti ile 32,34-TL icra masrafının icra müdürlüğü hesabına bugün ödeneceğini beyan etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, MAHKEMECE YAPILAN NİTELENDİRME VE VARILAN SONUÇ :
Dava; taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında sözleşmeye dayalı fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine vaki kısmi itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. Davacı tarafından davalı aleyhine ilk olarak Konya… İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası ile 07/04/2015 tarihinde başlatılan Genel Haciz yolu ile ilamsız icra takibinde; 10.065,00 TL asıl alacak ve 98,74 TL işlemiş faiz alacağı olmak üzere 10.163,74 TL’nin, asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte tahsili talep olunmuş, ödeme emri davalıya 17/04/2015 tarihinde tebliğ olunmuş, davalının süresinde yaptığı 20/04/2015 tarihli yetkiye ve borca itirazında yetki itirazının alacaklı vekilince kabulü üzerine dosya yetkisizlik kararıyla İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… Esasına kaydı yapılmış; bahsi geçen dosyadan gönderilen ödeme emri davalıya 06/10/2015 tarihinde tebliğ olunmuş , davalının süresinde yaptığı 12/10/2015 tarihli kısmi itiraz üzerine takip itiraza uğrayan miktar yönüyle durmuş ve buna göre itirazın iptali istemli dava da hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır.
Tarafların Hukuk Muhakemeleri Kanunu uyarınca hasrettikleri delilleri toplanmıştır. Ön inceleme duruşmalı yapılarak tarafların iddia ve savunmaları, uyuşmazlık konusu, tarafların üzerinde anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, dava şartlarının bulunup bulunmadığı, ilk itiraz olup olmadığı, tarafların sulh olup olamayacakları ortaya konulmuş ve yargılama ön inceleme duruşmasında tarafların da onay verdikleri uyuşmazlık nitelendirmesi ile sonuçlandırılmıştır. Mahkememizce bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş olup, alınan 26/05/2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Taraflar arasında sürekli ticari ilişkiyi kuran çerçeve sözleşmeli taşıt sözleşmesine dayalı 3 adet karayoluyla eşya taşımasının yapıldığı hususunda ihtilaf bulunmadığı, davacının alacak iddiası konusu 3 taşıma için ayrı ayrı fatura düzenlendiği ve bunardan bakiye alacağı takip konusu ettiği, bu çerçevede bakiye asıl alacak iddiası 10.065,00-TL alacağının taşıma senedi niteliğinde kabul edilmiş navlun faturaları ile ispatlandığı, davalının takas mahsup konusu ettiği gerek akaryakıt yansıtması, gerkese hasar zararı yansızması bedellerinin davacı sorumluluğunda olduğunu ispatlayamadığı iade faturanın gerçek manada fatura hükümlerini havu olmayacağı, davacının bu miktar için takip tarihinden ticari temerrüt faizi talep edebileceği, daha önce temerrüt hususunun sabit olmadığı tespitlerinde bulunulmuştur.
26/05/2017 tarihli bilirkişi incelemesinde taraf ticari defterleri incelenmeden rapor oluşturulması sebebiyle hükme elverişli kabul edilmemiş; öncelikle davacı şirket kayıtlarının incelenmesi bakımından davacı şirket adresi itibariyle Konya Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmış, talimat mahkemesinden alınan bilirkişi raporunda özetle; Davacı yasal defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin yevmiye defterlerinin kapanış tasdiklerinin HMK 222/2 maddesine uygun olarak yasal sürelerinde yapıldğı, işletme defterlerinin kapanış tasdiklerine tabi defterlerden olmadığı, davacı yasal defterlerindeki Gelşr-Hasılat kayıtlarının yeterli açıklık ve netlikte yapılmadığı, gelirlerin kimden elde edildiğinin belli olmadığı, açıklamaların faturalı hasılat faturalı satış olarak yapıldığından davalıya verilenhizmete ilişkin tüm fatura bedellerinin davacı yasal defterleri içeriğinden tespitinin mümkün olmadığı, davalı tarafından davacıya 11 adet iade faturası düzenlendiği ve davalı beyanlarına göre işbu iade faturası bedellerinin davacıya olan borç miktarından mahsup edildiği, ancak iş bu iade faturalarının 2015 yılı iade faturalarının tamamının (3 adet) 2013 ve 2014 yılı iade faturalarından 5 adet iade faturasının davacı yasal defterlerinde kayıtlı olmadığı, davacı yasal defterlerinde kayıtlı olmayan 8 adet iş bu iade faturalarının davacıya tebliğ edildiğine ve iade faturalarında taraflarca mutabakata varıldığına, davacı tarafından kabul görüldüğüne ilişkin olarak herhangi bir belge ibrazında bulunulmadığı, davalının dava dosyasına ibraz ettiği iade faturalarından 2013 yılına ait 1 adet iade faturasının (901,72-TL), 2014 yılına ait 2 adet iade faturasının (1.795,57 ve 2.080,34) davacı yasal defterlerinde kayıtlı olduğu, işbu 3 adet iade faturaları açısından davalı beyanlarının davacı aleyhine doğrulandığı, taraflar arasında imzalandığı ve taraflarca kabul gördüğü anlaşılan 2013 yılı tarihli taşıt sözleşmesinde yakıt limiti aşımı ve hasar bedeli yansıtma hususunda herhangi bir düzenleyici maddenin olmadığı, davacının davalıyı takip öncesinde temerrüde düşürüldüğüne dair herhangi bir bilgi ve belgenin dava dosyası içeriğinde bulunmadığı ve ilgili taşıt sözleşmesinde fatura bedellerinin ödenmesine ilişkin olarak kesin bir tarihin belirtilmemiş olduğu, işbu sebeple davacı tarafından takip öncesinde işleyecek faiz talebinin takdirinin mahkemeye ait olduğu, davacı tarafından 2015 yılında davalı adına düzenlenen ve davalı beyanlarından da davalı tarafça kabul gördüğü anlaşılan 3.855,00-TL +3.855,00-TL+4.130,00-TL tutarlı 3 adet fatura bedelinden toplam 11.840,00-TL tutarından, 10.054,81-TL sinin davacı yanca işbu davaya konu edildiği, takdiri ve kabulü mahkemeye ait olmak üzere davacı yasal defterleri üzerinden ve dava ve takip dosyası içeriğinden yapılan tespitler doğrultusunda takibe ve dava konu edilen tutardan dolayı takip ve dava tarihi itibariyle davacının davalıdan alacaklı olduğu bildirilerek rapor sunulmuştur.
Davalı kayıtlarının da incelenmesi bakımından mahkememizce bilirkişiden raporu alınmasına karar verilmiş, alınan 26/12/2018 tarihli raporda özetle; “… Toplam tutarı 11.840 TL olan faturaların davalı şirket ticari defterlerinde de kayıtlı olduğu, davalı şirket ticari defterlerinde kayıtlı olup da davacı şirket defterlerinde kayıtlı olmayan ve takas mahsup konusu edilen 31/01/2015, 28/02/2015 ve 18/03/2015 tarihli akaryakıt yansıtması, hasar zararı yansıtması faturalarındaki bedellerin davacı sorumluluğunda olduğunun ispatlanamadığı, 31/01/2015 tarihinde yapılan 7.710 TL tutarındaki ödeme, takip konusu 31/01/2015 tarihli, … ve 3.855 TL tutarlı fatura ile takip konusu olmayan 31/01/2015 tarihli, … ve 3.855 TL tutarlı faturaya istinaden yapıldığı anlaşıldığından ödeme tutarının 3.855 TL tutarındaki kısmının hesaplamada dikkate alındığı ve davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 7.985 TL alacaklı olduğu” bildirilerek rapor sunulmuştur. Takip dosyasına yapılan kısmi itirazın ve tarafların rapora karşı itirazlarının değerlendirilmesi bakımından bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiş, alınan ek raporda bilirkişi kök raporuyla aynı yönde gerekçelerle davacının 7.985 TL alacaklı olduğu bildirilerek rapor sunulmuştur.
Taraflar arasında …Noterliği’nin 04/12/2013 tarih ve …yevmiye numaralı Taşıt Sözleşmesi akdedilmiştir. Takip dosyasında borcun sebebi olarak davacı yanca keşide edilen 31/01/2015 tarihli … seri numaralı, 3.855 TL tutarlı, 28/02/2015 tarihli … seri numaralı, 3.855 TL tutarlı, 28/02/2015 tarihli … seri numaralı, 4.130 TL tutarlı faturalar gösterilmiştir. Taraflar arasında taşıt sözleşmesi kapsamında ticari ilişki bulunduğu noktasında ihtilaf bulunmamakla, uyuşmazlık ticari ilişki kapsamında davacının alacaklı olup olmadığı ve miktarı noktasında toplanmıştır. Taraflar arasındaki sözleşmeye istinaden davalı şirketten … plakalı araca ilişkin taşıtmatik ve günlük sefer bilgileri celp edilmiştir. Ulaştırma ve lojistik alanında uzman bilirkişiden alınan raporun tarafların ticari defterleri incelenmeden tanzim edilmiş olması ve bundan mütevellit alacak ilişkisinin doğru tespit edilememiş olması sebebiyle tek başına hükme elverişli kabul edilmemiştir. Bu kapsamda tarafların ticari defterlerinin de incelenmesi gerekmekle; öncelikle davacının ticari defterlerinin incelenmesi bakımından talimat mahkemesinden rapor alınmış, ulaştırma ve lojistik alanında uzman bilirkişiden rapor alınmış olması da dikkate alınarak bu defa davalı kayıtlarının da incelenmesi bakımından mali müşavir marifetiyle bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Alınan raporda davalı tarafın takas mahsup savunmasına konu 31/01/2015, 28/02/2015 ve 18/03/2015 tarihli akaryakıt yansıtması, hasar zararı yansıtması faturalarındaki bedellerden davacı yanın sorumluluğunun bulunmadığının, ayrıca 31/05/2013 tarihli 901,72 TL tutarlı, 31/10/2014 tarihli 1.795,57 TL tutarlı ve 30/11/2014 tarihli 3.855 TL tutarlı faturaların da takip tarihinden önce düzenlenmiş olması ve bedellerinin davacı sorumluluğunda olmadığının tespit edilmiş olması, davalı yanın usul hükümleri kapsamında bu yöndeki savunmalarını uygun delillerle ispatlayamamış olması sebebiyle yerinde görülmemiştir. Davalı yanca 31/01/2015 tarihinde yapılan 7.710 TL’lik ödemenin takip konusu edilen faturalardan 31/01/2015 tarihli …seri numaralı ve 3.855 TL tutarlı faturayı kapsaması, takip konusu diğer faturalara istinaden ödeme yapıldığının ispatlanamamış olması sebebiyle davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 7.985 TL alacaklı olduğu, davalı yanca takip dosyasında kabul edilen 108,93 TL dikkate alınarak davacının 7.876,07 TL alacak isteminin yerinde olduğu, işlemiş faiz talebine yönelik takip tarihinden önce davalının temerrüde düşürüldüğüne yönelik bir delil sunulmaması sebebiyle bu yöndeki istemin yerinde olmadığına kanaat getirilmekle neticede davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir. Diğer yandan takip/dava konusunun likit fatura alacağı olması, iki fatura bedeliyle uyumlu şekilde alacak isteminin yerinde görülmesi ve itirazın da haksız olması karşısında kabul edilen alacağın %20’si oranında hesaplanan icra inkar tazminatını da içerir şekilde aşağıdaki hüküm fıkrası oluşturulmuştur.

H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın KISMEN KABULÜ ile,
1-Davalı yanın İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına vaki kısmi itirazının 7.876,07-TL asıl alacak yönüyle İPTALİNE, takibin itiraza uğramayan 108,93-TL asıl alacak ile birlikte toplam 7.985,00-TL üzerinden, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesi suretiyle kaldığı yerden DEVAMINA, fazlaya ilişkin istem yerinde görülmediğinden REDDİNE,
2-Kabul edilen alacağın %20’si nispetinde hesap ve takdir olunan 1.575,21-TL İcra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 538,01-TL nisbi ilam harcından peşin alınan 171,72-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 366,29-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davacının ilk dava açılırken peşin olarak yatırdığı 171,72-TL harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacının yaptığı 40,30-TL ilk masraf, 1.500,00-TL bilirkişi ücreti, 317,60-TL posta gideri, 500,00-TL talimat bilirkişi ücreti, 14,00-TL talimat posta masrafı olmak üzere toplam 2.371,90-TL’nin red ve kabul oranına göre 1.857,94-TL’nın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, arta kalan kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davalının yaptığı 4,30-TL vekalet harcı ve 10,00-TL posta gideri olmak üzere Toplam, 14,30-TL yargılama giderinin red ve kabul oranına göre 2,94-TL ‘nin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE, arta kalan kısmın davalı üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 2.725,00-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 2.178,74-TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
8-Tarafların yatırdığı gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde taraflara İADESİNE,
Dair; Taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip

Hakim …