Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1111 E. 2022/756 K. 21.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2016/1111 Esas
KARAR NO:2022/756 Karar

DAVA:Tazminat (Kartel oluşumundan kaynaklandığı iddia olunan zararın Tazmini davası)
DAVA TARİHİ:16/11/2016
KARAR TARİHİ:21/11/2022

Yukarıda tarafları yazılı, Tazminat (Kartel oluşumundan kaynaklandığı iddia olunan zararın Tazmini) davasının mahkememizde yapılan yargılaması sonunda;
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin 08/01/2010-06/09/20211 tarihleri arasında … Bankasından 7 adet taşıt kredisi kullandığı, Rekabet Kurulunun 08/03/2013 tarihinde aldığı … no.lu kararla aralarında davalı … Bankasının da bulunduğu 12 bankanın 21.08.2007-22.09.2011 döneminde; mevduat, kredi, ve kredi kartı hizmetleri alanında rekabete aykırı eylemde bulunduğunu tespit ettiği, … 2. İdare Mahkemesinin Rekabet Kurulu Kararının iptaline yönelik bir bankanın talebini reddettiği ; Danıştay 13. Dairesi tarafından yapılan temyiz incelemesi sonucu İdare Mahkemesinin kararını onadığını, 12 bankadan biri olan davalı … Bankası’nın da yukarıda belirtilen 7 adet krediyi kullandırırken olması gerekenin üstünde bir faiz oranı belirleyerek müvekkilini zarara soktuğunu, Rekabet Kanununun 57. Maddesi uyarınca fazla tahsil edilen bedelin hesaplanması ve faizi ile birlikte bankadan tahsilini, ayrıca Rekabet Kanununun 58. Maddesi uyarınca fazladan tahsil edilen bedelin 3 katı da tazminata hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Rekabet kurulu kararı hakkında … 12. İdare Mahkemesi nezdinde açılan ve yargılaması devam eden davanın bekletici mesele yapılmasını, dava konusu kredilerin ticari kredi olmasından dolayı Rekabet Kurulu soruşturmasının kapsamının dışında kaldığını, davacının talebinin 15/07/2015 tarihinde zamanaşımına uğradığını, davacının iddia ettiği gibi Rekabet Kurulunun kararına bağlı bir zararın söz konusu olmadığını, davanın reddi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dosyada delil olarak; dava dilekçesi ve ekleri, cevap dilekçesi ve ekleri, Rekabet Kurulunun 08/03/2013 tarihli, 13-13/198-100 sayılı kararı, … 2. İdare Mahkemesi’nin 05/12/2014 tarih ve … Esas-2014/1395 Karar sayılı kararı, Danıştay 13. Dairesinin 16/12/2015 tarih ve 2015-2447 Esas-2015/4606 Karar sayılı onama kararı, Danıştay 13. Dairesinin 21/05/2019 tarih 2016/4614 Esas-2019/1786 karar sayılı Israr kararı, … 2. İdare Mahkemesi’nin 19/07/2019 tarih ve 2019/1105 Esas-2019/1461 Karar sayılı kararı, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 31/05/2021 tarih 2019/2391 Esas-2021/1106 karar sayılı kararı, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 24/02/2022 tarih 2021/3647 Esas-2022/660 karar sayılı kararı, … 2. İdare Mahkemesi’nin 24/02/2022 tarih ve 2021/3511 Esas-2022/663 Karar sayılı kararı, cevabi yazı içerikleri ve tüm dosya kapsamı bulunmaktadır.
Mahkememizde açılan dava öncelikle, görev, yetki, taraf sıfatı ve diğer dava şartları açısından incelenmiş ve mahkememizin görevli ve yetkili olduğu ve ayrıca diğer dava şartlarının da bulunduğu anlaşılmış olduğundan davanın esasına geçilmiştir.
Dava, Rekabet Kurulunun 08/03/2013 tarihli, 13-13/198-100 sayılı kararına istinaden, 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un 57 ve 58. maddeleri uyarınca, rekabet yasağına aykırı davrandığı beyan olunan davalı bankanın eylemi nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir.
Bu bağlamda, dava konusu somut olaya ilişkin olarak, taraflarca sunulan deliller ile başka yerden getirtilmesi gereken tüm deliller toplanmış, gelen yazı cevapları dosyamız içerisine alınmış, ön inceleme duruşması yapılarak tarafların iddia ve savunmaları, tarafların üzerinde anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, dava şartlarının bulunup bulunmadığı, ilk itiraz olup olmadığı, tarafların sulh olup olamayacakları ortaya konulmuş ve yargılama ön inceleme duruşmasında tarafların da onay verdikleri uyuşmazlık nitelendirmesi ile sonuçlandırılmış ve ayrıca taraf iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi amacıyla bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor alınmıştır.
Eski Banka Müdürü bilirkişi Yrd. Doç. Dr. …, Eski Banka Şube Müdürü bilirkişi …, Eski Banka Şube Müdürü bilirkişi Doç. Dr. …’den oluşan bilirkişi heyetinden alınan 29/11/2017 tarihli raporun incelenmesinde özetle;”Dava konusu ticari taşıt kredilerini Rekabet Kurulu Kararı kapsamında değerlendirmek gerektiğini, Rekabetin ihlal edildiği dönem için bankaların mevduat ve ticari kredi faiz oranlarında net faiz marjında ve kar marjında, konjonktürel hareketlerin dışında bir kırılma gözlenmediğini, davacı müşteriye bankacılık sektörü ortalamasının üzerinde faiz oranıyla kredi kullandırıldığını, aradaki farkların Merkez Bankası Reeskont faiz oranı ile 15.11.2017 tarihine getirilmiş toplam tutarının 64.168,00-TL olduğunu ancak müşteriye kullandırılan kredinin rekabet ihlali mi yoksa davacı müşteriyle banka arasında sadece o kredilere yönelik varılan mutabakatın sonucu mu olduğu hususundaki kanaatin sayın mahkemeye bırakıldığını” bildirmişlerdir.
Bilirkişi heyeti raporuna yönelik itirazlar sonucu dosya daha önce raporu düzenleyen heyete tevdi edilmiş ve bilirkişi heyeti tarafından 18/04/2018 tarihli ek rapor tanzim edilerek mahkememize ibraz edilmiş olup, ek raporun incelenmesinde özetle; “Rekabet Kurulu Kararının ticari kredileri de kapsadığını, dava konusu kredilerin de rekabetin ihlal edildiği dönemde kullandırıldığını, dava konusu ticari taşıt kredilerinin, piyasa faiz oranı olarak referans alının ve Merkez Bankası tarafından ilan edilen “bütün bankalar tarafından o hafta içinde yeni kullandırılan TL ticari kredilere uygulanan ağırlıklı ortalama faiz oranının” üzerinde olduğunu, ticari taşıt kredileri için ayrıca açıklanan bir göstergenin olmaması ile birlikte ifade edilen referans faiz oranının ticari taşıt kredileri için makul bir gösterge teşkil ettiğini, rekabetin ihlal edildiği dönem için ticari kredi faiz oranlarında konjonktürel hareketlerin dışında bir kırılma gözlenmediğini, dosya içeriğinden referans alınan faiz oranı ile karşılaştırıldığında davacı müşteriye bankacılık sektörü ortalamasının üzerinde faiz oranıyla kredi kullandırıldığını, aradaki farkın rekabetin ihlalinden veya ticari hayatın işleyişinden kaynaklanması konusundaki kanaatin sayın mahkemeye bırakıldığını” bildirmişlerdir.
Mahkememizin 02/07/2018 tarihli celsesinde; “Davalı banka açısından taşıt kredileriyle ilgili rekabet kurulu kararında bahsedilen hadiseler dava dışı … Bankası çalışanları ve davalı banka çalışanları arasında geçen yazışmalara dayanıyor olmakla, … Bankası dışında … Bankası, …, …, …, … Bankası, … ve … müzekkereler yazılarak davacı yanın kullandığı kredi türü ve miktarı da belirtelerek uygulanan taşıt kredisi faiz oranlarının sorulmasına, faiz oranları geldiğinde davalı yan itirazlarının değerlendirilmesi açısından günsüz olarak ek rapor alınmasına” karar verildiği, dosyanın yeniden bilirkişi heyetine tevdi edildiği, bilirkişi heyeti tarafından da iş bu kerre 02/11/2019 tarihli 2. ek raporun tanzim edilerek mahkememize ibraz edildiği anlaşılmış olup, 2. Ek raporun incelenmesinde özetle de;”Rekabet Kurulu Kararının ticari taşıt kredilerini de kapsamakta olduğunu, Rekabet kurulunun incelemiş olduğu ve kararına dayanak yaptığı belgelerin Kurul dışındaki bir mercii tarafından yeniden tek tek incelenmesi veya ürün bazında sorumluluk değerlendirilmesinin yapılmasının Kurul Kararına uygun olmadığını, bankalardan temin edilen ticari taşıt kredisi faiz oranlarının referans olarak alınmasının uygun olmayacağını, diğer bankalar tarafından gönderilen oranların ilan edilen tabela oranlarını veya Merkez Bankasına bildirilen maksimum oranları yansıtmakta olduğunu özellikle ticari kredilerde ilan edilen oranlar ile fiili kullandırımlar arasında büyük farklılıklar olabileceğini, bankaların bildirdiği oranların hem kendi aralarında hem … Bankası’nın oranından oldukça farklı olduğunu, ayrıca rekabet ihlal edilmeseydi uygulanacak oranlarının belirlenmesi amaçlandığından rekabeti ihlal ettiğine karar verilen ve sektörde büyük paya sahip bankalardan temin edilen oranların, referans olarak kullanılmasının uygun olmayacağı” kanaatine vardıklarını bildirmişlerdir.
Tüm bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde de;
Mahkememizce görülüp karara bağlanan davanın, Rekabet Kurulunun 08/03/2013 tarihli, 13-13/198-100 sayılı kararına istinaden, 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un 57 ve 58. maddeleri uyarınca, rekabet yasağına aykırı davrandığı beyan olunan davalı bankanın eylemi nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkin bulunduğu, mahkememizce bilirkişi incelemesine ilişkin ara karar kurulduğu, tarafların aralarında imzaladıkları kredi sözleşmeleri ve diğer hususlar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırıldığı ve raporlar alındığı, alınan raporlar sonucu az yukarıda yazılı hususların tespit edildiği, bu haliyle yapılan değerlendirmede de; davaya konu somut olayda, davanın dayanağını oluşturan Rekabet Kurulunun 08/03/2013 tarihli, 13-13/198-100 sayılı kararının iptali istemiyle … … Bankası A.Ş. tarafından … 2. İdare Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası üzerinden iptal istemli dava açıldığı, yapılan yargılama sonucu 05/12/2014 tarih 2014/1395 Karar ile davanın reddine karar verildiği, kararın dosyamız davalısı ilgili dosya davacısı … … Bankası A.Ş. tarafından temyiz edildiği, temyiz incelemesini yapan Danıştay 13. Dairesi, 16.12.2015 tarih ve 2015/2447 Esas-2015/4606 Karar sayılı kararı ile … 2. İdare Mahkemesi’nin “dava ret” kararının onanmasına karar verdiği, onama kararına karşı banka tarafından karar düzeltme talebinde bulunulduğu, karar düzeltme talebini inceleyen Danıştay 13. Dairesi tarafından, 21.05.2019 tarih ve 2016/4614 Esas-2019/1786 Karar sayılı karar ile karar düzeltme isteminin kabulüne ve … 2. İdare Mahkemesinin 05/12/2014 tarih ve 2014/136 Esas-2014/1396 Karar sayılı kararının bozulmasına karar verdiği, bozma kararı sonrası … 2. İdare Mahkemesi tarafından, 19.07.2019 tarih ve 2019/… Esas-2019/… Karar sayılı kararı ile Danıştay 13. Dairesinin bozma kararına uymayıp, önceki kararda ısrar ederek davanın reddine karar verdiği, kararın … … Bankası A.Ş. tarafından temyiz edilmesi üzerine Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu tarafından 31.05.2021 tarih ve 2019/2391 Esas-2021/1106 Karar sayılı karar ile … 2. İdare Mahkemesi 19.07.2019 tarih ve 2019/… Esas-2019/… Karar sayılı ısrar kararının bozulmasına karar verildiği, bozma kararına karşı Rekabet Kurulu tarafından yapılan karar düzeltme talebinin de Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 24.02.2022 tarih ve 2021/3511 Esas-2022/663 Karar sayılı kararı ile reddedildiği ve dosyanın yeniden … 2. İdare Mahkemesi’ne gönderildiği ve bozma kararı üzerine yeniden yargılama yapan … 2. İdare Mahkemesi tarafından 29.04.2022 tarih ve 2022/917 Esas-2022/966 Karar sayılı karar ile dava konusu işlemin iptaline karar verildiği, bu haliyle yapılan değerlendirmede de; Rekabet Kurulunun 08/03/2013 tarihli, 13-13/198-100 sayılı kararına istinaden, 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkındaki Kanun’un 57 ve 58. maddeleri uyarınca, rekabet yasağına aykırı davrandığı beyan olunan davalı bankanın eylemi nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkin olarak açılan iş bu davada, dava konusu tazminat alacağının dayanağı olan Rekabet Kurulunun 08/03/2013 tarihli, 13-13/198-100 sayılı kararının iptaline karar verildiği anlaşıldığından davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 80,70-TL harcın karar ve ilam harcından peşin ve tamamlama harcı olarak yatırılan 1.096,31-TL-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.015,61-TL harcın davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama masraflarının sarf eden davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama masraflarınında talep olmadığından sarf eden davalı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davalı yan davada kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/4. maddesine göre taktir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp, davalıya VERİLMESİNE,
6-HMK 333 maddesi gereğince taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde re’ sen yatıran yanlara İADESİNE,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı yanın yokluğunda HMK’nun 341/1 vd. Maddeleri uyarınca; GEREKÇELİ KARARIN TEBLİĞİNDEN İTİBAREN İKİ HAFTA İÇERİSİNDE mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İSTANBUL BÖLGE ADLİYESİ MAHKEMESİ NEZDİNDE İSTİNAF KANUN YOLU AÇIK OLMAK ÜZERE karar verildi. 21/11/2022

Katip …

Hakim …