Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1075 E. 2021/455 K. 14.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2016/1075 Esas
KARAR NO:2021/455 Karar

DAVA:Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ :03/11/2016
KARAR TARİHİ:14/06/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı )davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetl; 27/05/2021 tarihinde davalı …ş. Ye kaza tarihini kapsayan 05/12/2015/ 05/12/2016 tarihleri arasında geçerli … numaralı ZMMS ile sigortalı olan … plaka numaralı ticari taksi sürücüsü dava dışı …’nin … Caddesi üzerinde bulunan ışıklarda kırmızı ışık yanarken geçmesi sonucu yaya konumundaki müvekkiline çarptığını ve müvekkilinin yaralanarak geçici ve sürekli iş gücü kaybına uğradığını, … Eğitim ve Araştırma Hastanesinin 16/05/2016 tarihli Engelli Sağlık Kurulu Raporuna göre %8 oranında sürekli olarak maluliyete uğradığının tespit edildiğini, fazlaya dair haklarının saklı kalması kaydıyla şimdilik 100,00 TL geçici iş göremezlik ve 100,00 TL sürekli işgöremezlik tazminatının sigorta şirketine başvuru tarihleri olan 10/08/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı … şirketinden poliçe limitleri ile sınırlı olmak kaydı ile tahsilini ön inceleme ile birlikte müvekkilinin sosyal ekonomik durumunun araştırılması, … plaka numaralı aracın trafik kaydının istenilmesini, SGK müzekkere yazılarak kaza nedeni ile rücuya tabi ödeme yapılıp yapılmadığının sorulmasını, … Eğitim ve Araştırma Hastanesinden müvekkiline ait tedavi evraklarının istenilmesini, müvekkilinin geçici ve sürekli iş gücü kaybı zararının hesaplanması için hesap bilirkişisine gönderilmesini …. Asliye Ceza Mahkemesinin… Esas sayılı dosyasının celbini, Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı … şirketinden tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davaya konu kazaya karışan aracın müvekkili sigorta şirketinde …Numaralı Karayolları Trafik kanunun ZMSS gereğince sigortalı olduğunu, dava konusu zararlara ilişkin olarak sorumluluğu poliçe limiti (Sakatlanma ve Ölüm Kişi Başına 268.000,00TL) ile sınırlı olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve zarar nispetinde olduğunu, kabul anlamına gelmemekle kazaya sebep olan olayda öncelikle kusur durumunun tespitinin gerektiğini, davacı sigortalı araç sürücüsüne raci kusur ve zararı kanıtlamasının gerektiğini, kanıtlanmaması halinde müvekkili şirketin sorumluluğunun olmadığını, davacı vekili müvekkilinin daimi sakatlığının bulunduğu iddiası ile müvekkili şirketten sakatlık tazminatının talep ettiğini, kabul anlanımına gelmemek kaydıyla davacının herhangi bir sosyal sigorta kurumuna bağlı olup olmadığının araştırılmasını bir sigorta kuruluna bağlı olması halinde bu kurum tarafından yapılan ödemeler şirketlerinden talep edilemeyeceğini, aleyhine açılan davanın reddini yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini savunmuştur.
DELİLLER DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dosyada delil olarak; dava dilekçesi ve ekleri, cevap dilekçeleri ve ekleri, beyan dilekçeleri, cevabi yazı içerikleri, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı bulunmaktadır.
Mahkememizde açılan dava öncelikle, görev, yetki, taraf sıfatı ve diğer dava şartları açısından incelenmiş ve mahkememizin görevli ve yetkili olduğu ve ayrıca diğer dava şartlarının da bulunduğu anlaşılmış olduğundan davanın esasına geçilmiştir.
Davaya konu somut olayda, davalı … şirketinin, … plakalı aracın kaza tarihi itibariyle ZMM sigortacısı olduğu anlaşılmıştır.
Dava, trafik kazası nedeniyle oluşan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda hukuki ihtilaf ise; davacının kaza nedeni ile sürekli ve geçici maluliyetinin bulunup bulunmadığı, varsa oranı, tarafların kusur durumu, tarafların meydana gelen zarardan sorumlu olup olmadıkları ve davacının maddi tazminat talep edip edemeyeceği, edebilecek ise miktarının ne olduğu noktalarında toplanmaktadır.
Bu bağlamda, dava konusu somut olaya ilişkin olarak, taraflarca sunulan deliller ile başka yerden getirtilmesi gereken tüm deliller toplanmış, gelen yazı cevapları dosyamız içerisine alınmış, ATK’dan maluliyet raporu ile bilirkişi heyetinden Aktüer ve Kusur raporları alınmıştır. Davacı yanın toplanan tüm tıbbi belgeleri ile Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 3. İhtisas Kurulu’ndan aldırılan 17/05/2017 tarihli raporunda özetle;
“… 1960 doğumlu …’un 27/11/2015 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanması, kaza tarihinde yürürlükte olan 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde olmadığından sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı,
İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3(üç) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunur.” şeklinde tespitler yapıldığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili tarafından ATK 3. İhtisas Kurulu’ndan aldırılan 17/05/2017 tarihli rapora yönelik itirazlar sonucu mahkememizin 18/11/2019 tarihli celsesinde verilen ara kararla, dosyanın ATK Genel Kuruluna gönderilerek davaya konu kazada davacının kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmelik hükümlerine uygun olarak herhangi bir sürekli maluliyetinin doğup doğmadığı hususunun araştırılarak ayrıntılı rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verildiği, iş bu kerre ATK İkinci Üst Kurulu tarafından 06/03/2018 tarihli raporun tanzim edildiği mahkememize gönderildiği, iş bu raporun incelenmesinde özetle;
“… … oğlu 1960 doğumlu …’un 27/11/2015 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı Ayak parmak kırığına neden olan yaralanması, kaza tarihinde yürürlükte olan 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde olmadığından sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı,
İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3(üç) aya kadar uzayabileceği,
Özürlülük kavramıyla meslekte kazanma gücünün faklı kavramlar oldukları, kişinin kendinde mevcut kazayla ilgili olan olmayan tüm hastalıklarının değerlendirildiği, araların bağlantı bulunmadığı oy birliği ile mütalaa olunur.” şeklinde tespitler yapıldığı anlaşılmıştır.
ATK İkinci Üst Kurulu tarafından tanzim olunan 06/03/2018 tarihli rapora ilişkin olarak, gerek davalı yan itirazları ve gerek se raporun res’en denetlenmesi sonucu, raporun kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmelik hükümlerine uygun olarak tanzim edilmediği anlaşıldığından mahkememizin 10/03/2020 tarihli celsesinde verilen ara kararla, dosyanın ATK Genel Kuruluna gönderilerek, kazanın olduğu 27/11/2015 tarihinde yürürlülükte bulunan “özürlülük ölçütü sınıflandırılması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporları hakkındaki yönetmelik” hükümleri esas alınmak suretiyle davacının kaza sonucu sürekli maluliyetinin bulunup bulunmadığının tespiti ile rapor düzenlenmesinin istenilmesine” karar verildiği, iş bu kerre de ATK İkinci İhtisas Kurulu tarafından 20/07/2020 tarihli raporun tanzim edildiği mahkememize gönderildiği, iş bu raporun incelenmesinde özetle de;
“… … oğlu, 1960 doğumlu, …’un 27/11/2015 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen ayak parmak yaralanmasının, 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu dolayısıyla;
1.Kişinin tüm vücut engellilik oranının %0(yüzdesıfır)olduğu,
2.İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3(üç) aya aya kadar uzayabileceği,
3.Başka birisinin sürekli veya geçici bakımına muhtaç durumda olmadığı oy birliği ile mütalaa olunur” şeklinde tespitler yapıldığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili tarafından her ne kadar ATK’dan alınan 20/07/2020 tarihli rapora yönelik itirazlarda bulunulmuş ise de, ATK İkinci İhtisas Kurulu’ndan alınan 20/07/2020 tarihli raporun, dosya kapsamına uygun, ayrıntılı ve gerekçeli olduğu anlaşıldığından davacı vekilinin talebinin reddine karar verilmiş ve mahkememizin 22/02/2021 tarihli ara kararı ile dosyanın, kusur konusunda uzman …ile aktüer uzmanı …’ya tevdii ile; davaya konu somut olayda 01/06/2018 tarihinde meydana gelen kazada taraflara atfedilecek kusur oranlarının oranlı olarak tespiti ile davacının talep edebileceği tazminat oranın belirlenerek, gerekçeli ve denetime elverişli rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiş, bilirkişi heyeti tarafından da 10/03/2021 tarihli rapor tanzim edilerek mahkememize ibraz edilmiş olup, raporun incelenmesinde özetle de; “Ticari araç sürücüsü …’nin kırmızı ışıkta geçmiş olması durumunda kazanın meydana gelmesinde %100 oranında kusurlu olacağı, kendisine yeşil ışık yanarken yoldan gelen araçların durduğunu da gördükten sonra yola adımını atan …’a ise kazanın meydana gelmesinde kusur izafe edilemeyeceği, yaya …un kırmızı ışıkta geçmiş olması durumunda ise kazanın meydana gelmesinde %75 oranında kusurlu olacağı, sürücü …’nin ise yayaların yoğun olarak kullandığı trafik ışıklarına hızını düşürerek dikkatli ve tedbirli şekilde yaklaşmamaktan dolayı %25 oranında kusurlu olacağı, davacı … ‘nin hesaplanan Geçici İş Göremezlik zararının; Davalı Tarafın %100 (YüzdeYüz) Kusurlu olduğu Esas Alınarak 3.605,83 TL olduğu, Davalı Tarafın %25 (YüzdeYirmiBeş) Kusurlu olduğu Esas Alınarak 901,46 TL olduğu” şeklinde tespitler yapılmıştır,
Davacı vekili tarafından, 05/04/2021 tarihli talep arttırım dilekçesi ile 10/03/2021 tarihli bilirkişi raporunda dava dışı araç sürücüsünün %100 kusuruna göre tespit olunun miktarlar üzerinden dava değeri 100,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatı ve 3.605,83TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 3.705,83-TL’ye çıkartılmış ve harcı da yatırılmıştır.
Davacı vekili tarafından her ne kadar talep arttırım dilekçesi ile 10/03/2021 tarihli bilirkişi raporunda dava dışı araç sürücüsünün %100 kusuruna göre tespit olunun miktarlar üzerinden dava değeri arttırılmış ise de, davacının katılan ve dava dışı araç sürücüsü …’nin de sanık olarak yer aldığı …. Asliye Ceza Mahkemesi’nin, itiraz edilmeksizin kesinleşen … Esas-… Karar sayılı ceza dosyasına ilişkin gerekçeli kararda tespiti yapılan “Dava açan iddianamede, kırmızı ışık ihlal edildiği ve eylemde bilinçli taksir koşularının bulunduğu öne sürülmüş ise de; olaydan sonra kaza tespit tutanağı tanzim edilmediği, olayın görgü ve kamera kaydı olmadığı ve sonrası keşifle de bunun belirlenmesi elverişli görülmemekle bu iddia delillenmemiş sanığa yöneltilen bu yöndeki şüphe aşılamamkla lehine yorumlanmış ve anılan artırım nedeni uygulanır görülmemiştir” şeklindeki kesinleşen maddi olgu karşısında, dava dışı sürücünün kırmızı ışıkta geçtiğinin kabul edilemeyeceği anlaşıldığından, davanın 10/03/2021 tarihli rapor ile belirlenen 901,46 TL yönünden kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Tüm bu açıklamalar ışığında, taraf ve iddia ve savunmaları, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporları ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
Mahkememizce görülüp karara bağlanan davanın, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat (sürekli ve geçici iş göremezlik) istemine ilişkin olduğu, 6098 sayılı TBK’nın 54. maddesinde, vücut bütünlüğünün ihlali halinde mağdurun malvarlığında meydana gelmesi muhtemel olan azalmanın ve dolayısıyla maddi zararın türlerinin; tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar şeklinde düzenlendiği, bu bağlamda, taraf iddia ve savunmaları doğrultusunda tüm delillerin toplandığı, toplanan tüm deliller ve mahkememizce alınan kusura, maluliyete ve zarar miktarına ilişkin tüm raporlar birlikte değerlendirildiğinde de, davalı … şirketine sigortalı … plakalı aracın sürücüsü …’nin meydana gelen kazada % 25, davacı …un ise kazanın meydana gelmesinde %75 oranında kusurlu olduğu, meydana gelen kaza sonucu, mahkememizce Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 2. İhtisas Kurulundan alınan ve dosya kapsamına uygun olduğu anlaşılan 20/07/2020 tarihli maluliyet raporu ile davacı …un, 0/03/2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu dolayısıyla da, kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu, .İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3(üç) aya aya kadar uzayabileceği ve ayrıca kusur ve maluliyet durumu birlikte değerlendirilmek suretiyle alınan aktüer raporu ile de davacının zararının hesaplandığı, ayrıca hükme esas alınan, ATK maluliyet ile Kusur ve Aktüerya ve hekim raporlarının ayrıntılı, gerekçeli ve hüküm kurmaya da elverişli olduğu ve hükme esas alınmalarına karar verildiği bu haliyle yapılan değerlendirmede de, davacının davasının yukarıdaki gerekçelerle kısmen kabulüne ve 901,46 TL geçici iş göremezlik tazminatının 23/08/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi (… plakalı aracın ticari taksi olması nedeniyle) ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ve fazlaya ilişkin istemin de reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-901,46 TL’nin 23/08/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
3-Alınması gereken 61,58 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 29,20 TL ve ıslahla alınan 60,00 TL olmak üzere toplam 89,20TL den mahsubu ile arta kalan 27,62 TL harcın davacıya İADESİNE,
-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 89,20 TL harç parasının davalıdan alınarak, davacıya ÖDENMESİNE,
4-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 29,20-TL yargılama gideri ile yargılama aşamasında yapılan bilirkişi ücreti ve ATK fatura bedeli toplamı 2.926,35 TL ve 240,50 TL dosya masrafı( tebligat müzekkere) olmak üzere toplam 3.196,05-TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 639,21-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya VERİLMESİNE, geriye kalan kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davacı yan davada kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2 göre hesaplanan 901,46 TL ücreti vekaletin davalıdan alınıp davacıya VERİLMESİNE,
6-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/3 maddesi uyarınca hesap ve taktir olunan 901,46.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya VERİLMESİNE,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı yanın yokluğunda HMK’nun 341/2 vd. maddeleri gereğince; miktar itibariyle KESİN olmak üzere kararverildi.14/06/2021

Katip …

Hakim …