Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1056 E. 2021/13 K. 19.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2016/1056 Esas
KARAR NO :2021/13

DAVA: Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 28/10/2016
KARAR TARİHİ: 19/01/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan alacak davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacılar vekili tarafından sunulan dava dilekçesi ile özetle, müvekkil şirketlerin tıbbi cihaz üretimi ve satımı iştigal ettiklerini, ürettikleri ve marka haklarına sahip oldukları ultrason cihazları, müvekkillerinden … Ltd. Şti. Tarafından ithal edildiği gibi paralel ithalat kurallarına uygun olarak üçüncü kişilerce de Türkiye Cumhuriyetine ithat edilebildiğini, davalı şirketin müvekkillerine ait cihazları paralel ithalat ve üçüncü kişilerden temin etmek yoluyla sattığını, ancak bunu yaparken cihazlar üzerindeki etiketler üzerinde tahrifat yaparak eski model cihazları yeni modeller gibi müşterilerine sunduğunu, cihaz içerisinde bulunan yazılımı haksız biçimde aktif hale getirerek müşterilerine sunduğunu ve bu suretle müvekkili şirket ile haksız rekabete girdiğini beyan ederek, ihtiyati tedbir taleplerinin kabul edilerek davalının uhdesinde bulunan tüm … markalı ultrason cihazları üzerindeki tasarruf yetkisinin engellenmesini, davalının eylemlerinin haksız rekabet olduğunun tespiti ile meni, haksız rekabet sonuc oluşan maddi durumun ortadan kaldırılmasını, müvekkillerinin fazlaya ve manevi tazminat ilişkin hakları saklı kalma kaydıyla, müvekkillerinin uğramış olduğu ve haksız rekabetin sona ereceği güne kadar uğrayacak olduğu zararı açısından şimdilik 10.000 TL maddi tazminatın, davalının haksız rekabet teşkil eden eylemlerinin başladığı tarihlerden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsilini, uğramış oldukları zararın tespit edilememesi veya zarara uğramadıklarına kanaat getirilmesi veya davalının haksız rekabet sonucu elde ettiği kazanç miktarının müvekkillerinin uğramış olduğu zarardan fazla olduğunun anlaşılması durumunda TTK 56/1-e uyarınca tazminat miktarı olarak davalının elde etmesi mümkün görülen menfaat miktarına hükmedilmesine, hükmün kesinleşmesinden sonra mahkeme kararının masrafı davalıdan alınarak tirajı en yüksek üç gazetede ilan verilmesini, yargılama giderleri ile vekillik ücretinin de davalı şirkete yükletilmesini talep etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı vekili cevap dilekçesinde, … markalarının ve bu markayı taşıyan cihazlar üzerindeki yazılımlar üzerinden hak sahibi olmayan, gerekse Türkiye ye ithal edilmiş olan ürünleri iç piyasaya arz etme yetkisi ve iznine sahip olmayan, kısaca dava olma sıfıatına sahip olmayan davacılar tarafından , davalı müvekkilinin davacılar tarafından kendisine yöneltilmiş olan itham ve eylemlerinin hiçbirisini gerçekleştirmediğini, davalı müvekkil şirketin haksız rekabet teşkil edecek bir eylemi mevcut bulunmadığını, dolayısıyla daacılar açısından meydana gelmiş herhangi bir zararın sorumlusu olmadığını, davacı vekilinin maddi tazminat talepleri de haklı bir hukuki temele dayanmadığı için davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacılar tarafına tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
G E R E K Ç E /
Dava; Haksız rekabetin tespiti, meni, haksız rekabet sonucu oluşan maddi durumun ortadan kaldırılması ve maddi ve manevi tazminat istemlerine ilşkindir.
19/01/2021 tarihli celsede; davacı vekili, davalı taraf ile sulh olduklarını davalarını geri çektiklerini, yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını, davalı vekili ise davacı taraf ile sulh olduklarını, davayı geri almayı kabul ettiklerini, yargılama giderleri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını beyan etmişlerdir.
Davacı vekilinin vekaletnamesinin incelenmesinde sulh ve davayı geri almaya dair yetkisini bulunduğu, davalı vekilinin vekaletnamesinde sulh, ibra ve davayı kabule dair yetkisinin bulunduğu görülmüştür.
6100 sayılı HMK’nun 123. Maddesinde; davacının hüküm kesinleşinceye kadar, ancak davalının açık rızası ile davasını geri alabileceği, bu takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği düzenlenmiştir.
Taraf vekillerinin beyanları ve HMK’nun yukarıda açıklanan 123. Maddesine göre yapılan değerlendirme sonucunda; Davacı tarafça, davanın geri alınması, davalı tarafın geri almaya muvafakat etmesi nedeniyle davanın açılmamış sayılmasına dair aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın geri alınması nedeniyle AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının davacılar tarafından peşinen yatırılan 170,78 TL den mahsubu ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA, fazla yatırılan 111,48 TL nin karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacılara iadesine,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama masraflarının talep olmadığından kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Tarafların beyanı doğrultusunda karşılıklı olarak vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-HMK 120. Maddesi uyarınca taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısımların karar kesinleştiğinde ilgililerine resen iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.19/01/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır