Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/900 E. 2021/936 K. 22.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2015/900 Esas
KARAR NO:2021/936

DAVA:ALACAK ve TEMİNAT SENEDİNİN İADESİ
DAVA TARİHİ:03/09/2015
KARAR TARİHİ:22/12/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan alacak ve teminat senedinin iadesi istemli davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının, davacı ile imzalamış olduğu … Bölge Müdürlüğüne bağlı … Acentesinin işletilmesine yönelik 29/01/2010 tarihli Acentelik Sözleşmesini, aynı tarihli Ek Protokolü, aynı tarihli Ek Protokol niteliğindeki Cari Hesap Sözleşmesi ve Alt Kira Sözleşmesini 04/09/2014 tarihi itibariyle feshettiğini, feshin haksız olduğunu, zira ihtarnamede bahsedilen fesih sebeplerinin davalının fesih ihtarında bahsettiği gibi “güven sarsıcı, ‘… Kargo’ya kısmen dahi olsa zarar verebilecek eylem ve işlemler” olmadığını, 04/09/2014 ihtarnamenin tebliğ tarihinde devir işlemlerine başlandığını ve devam ettiğini, fesih sebeplerinin davacının acenteliğine son vermek için üretilen bahaneler olduğunu, ticari hayatın olağan akışında olabilecek şeyler olduğunu, davacının kastı bulunmadığını, müvekkilinin fesihten kaynaklanan 43.669,49-TL lik asıl alacağını davalıdan almak için … 28. İcra Müdürlüğünün … sayılı esas dosyası ile icra takibi başlattığını, ancak 04/09/2014 tarihinden alacağın icraya konduğu tarihe kadar (11/02/2015) ve dahi dava tarihine kadar davacının alacakları konusunda davalı ile bir türlü mutabakata varamadığını, nihayetinde davalının takip konusu alacağın sadece 17.238,63-TL’sini kabul ettiğini ve ödediğini, kalan asıl alacak olan 26.430,86-TL için de kısmi itirazda bulunduğunu ve icra takibini durdurduğunu, davacının … 6. Asliye Ticaret Mahkemesi … esası ile itirazın iptali davası açılmasına sebep olduğunu, eldeki dava konusunun davacının ödemiş olduğu yatırım katkı payının iadesi istemine ilişkin olduğunu, acentelik sözleşmesinin 13. Sayfasında isim hakkı başlığı altında 37. maddede düzenlenen bedelin 31/03/2011 tarihinden 31/05/2014 tarihine kadar aylık taksitler halinde davacıdan tahsil edildiğini, sözleşmeyi haksız olarak fesheden davalının bedeli iade etmesi gerektiğini, ayrıca davacının sözleşmenin imza aşamasında 5. Madde uyarınca davalıya 50.000 USD bedelli teminat senedi verdiğini, davalının senedi iade etmediğini, beyanla, davacıdan yatırım katkı payı adı altında kesilen 83.621,71 TL’nin fesih tarihinden itibaren işleyecek olan avans faizi ile birlikte ödenmesini, davalının uhdesinde tuttuğu 50.000(Elli bin)ABD doları tutarlı teminat senedinin iadesini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalıya tahmilini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil şirket ile davacı arasında 29.01.2010 tarihinde imzalanmış olan Acentelik Sözleşmesi, Acentelik Sözleşmesi Ek Protokolü, Cari Hesap Sözleşmesi niteliğindeki Ek Protokol ve Alt Kira Sözleşmeleri ile davalı şirketin … (…) İrtibat Bürosu (Şubesi)’nin acente olarak davacıya devredildiğini ve davacının işletmesine bırakıldığını, Türk Ticaret Kanununda açıkça tarif edildiği üzere, acentelik ilişkisi güvene dayalı bir ilişki iken davacı acentenin faaliyet göstermiş olduğu bu dönem içerisinde müvekkili şirket yetkilileri tarafından yapılan denetimlerde suistimaller yaptığının tespit edildiğini, tüm uyarılara rağmen kurumsal yapıya ve imzalanan Acentelik Sözleşmesine uygun hale getirilmeyerek sulistimallere devam edildiğinin tespit edildiğini, buna istinaden davacı acentenin yapılan kasa kontrollerinde muhatabın cari çalıştığı Bapaş, Profil, Efes Pazarlama, Oasis Medikal firmalarına ait süspanda bekleyen faturaları 13.08.2014 – 20.08.2014 – 27.08.2014 tarihlerinde müşterilerinden tahsil edilmemesine rağmen sistemden tahsil düşüşlerinin yapıldığını, Yönetmelik, Genel Müdürlük ve Bölge Müdürlüğünden gelen talimat yazıları gereği birimin tüm faaliyetlerini kapsayacak şekilde hazırlanması gereken aylık çalışma programının Eylül, Kasım, Aralık 2013 ve Mart 2014 aylarının hazırlanmadığını, Ağustos, Ekim 2013, Ocak, Şubat 2014 aylarının da hazırlanıp iletilmediğini, devir kargoları açıklamalarının mevcut durumu yansıtacak şekilde sisteme işlenmediğini, devir kargo kontrollerinin sağlıklı bir şekilde yapılmadığını, … plakalı araçların şirket standartlarında logo ve giydirilmesinin yapılmamış olduğunu, acentelik süresince toplamda 10 uyarı/ihtar/yansıtma cezası alınması gibi pek çok işleyişe aykırı husus ve daha pek çok işleyiş hatası belirlenmiş olup böylece davacının gerek müvekkili şirket yönetmeliği gerekse de Acentelik Sözleşmesi hükümlerine açıkça aykırı hareket ettiğinin tespit edildiğini, söz konusu hususların tespit tutanağı ile tespit edildiğini, acente sahibi ve müdürü davacı tarafından da tespit tutanağı imza edilerek sübut bulduğunu, bunun üzerine, müvekkili şirket tarafından acenteye ihtarname gönderilmek ve ihtarnamede fesih gerekçeleri de açıkça belirtilmek suretiyle mezkur Acentelik Sözleşmesi ve eklerinin müvekkil şirket tarafından 29.08.2014 tarihinde haklı nedenle tek taraflı olarak feshedildiğini ve acentelik ilişkisine son verildiğini, buna karşın davacının müvekkili şirket aleyhine işbu (haksız) tazminat davasını ikame ettiğini ve 83.621,71.11 yatırım katkı payı bedelinin ve müvekkili şirketin uhdesinde tuttuğunu iddia ettiği 50.000.USD tutarlı teminat senedinin iadesini talep ettiğini, taraflar arasındaki delil sözleşmesi uyarınca davalı şirketin ticari defter ve kayıtlarının kesin delil olduğunu, tanık deliline başvurulmasına muvafakatlerinin bulunmadığını, sözleşmelerin haklı nedenle feshedildiğini, sözleşmenin 37. Maddesi uyarınca yatırım katkı payının davacıya iadesinin mümkün olmadığını, davacının müvekkili şirkete teminat senedi verdiği iddiasının gerçek olmadığını, iddiasını ispatlaması gerektiğini, beyanla, davanın reddini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
G E R E K Ç E /
Dava, yatırım katkı bedeli olarak ödenen bedel ile teminat senedinin iadesi istemine ilişkindir.
Davacı yanca dava dilekçesi ekinde, 29/01/2010 tarihli acentelik sözleşmesi, ek protokolü, cari hesap sözleşmesi, alt kir sözleşmesi, yatırım katkı payına ilişkin faturalar, fesih ihtarnamesi ve acenteliğe ilişkin bir kısım kayıtlar ibraz edilmiştir. Davalı vekilince 22/03/2016 tarihli delil dilekçesi ekinde acentelik sözleşmesi ve ekleri, zeyilnameler, muvafakatname, şirket içi yazışmalar, tutanaklar, ihatarnameler ibraz edilmştir.
.. 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin … sayılı esasından verilen yetkisizlik kararı üzerine…. Asliye Ticaret Mahkemesinin … sayılı esasından yargılamasına devam olunan dava dosyası ile Mahkememizin … Esas sayılı dava dosyasına ilişkin kayıtlar dosyamız arasına alınmıştır.
Celbedilen dava dosyalarının incelenmesinden, …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasının davacısının …, davalısının … … Taş. A.Ş olduğu, dava konusunun taraflar arasındaki acentelik sözleşmesi kapsamında oluşan cari hesap ilişkisinden kaynaklı bakiye alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki kısmi itirazın iptali istemine ilişkin olduğu; Mahkememizin … Esas sayılı dava dosyasının davacısının … … Taş. A.Ş, davalısının … olduğu, dava konusunun acentelik sözleşmesine aykırılık nedeniyle cezai şart istemine ilişkin olduğu; Mahkememizin … Esas sayılı dosyasının…. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
Tarafların usulüne uygun olarak bildirdikleri delilleri toplanmış, taraflarca sunulan dilekçe ve belgeler ile getirtilen kayıtlar incelenmiş, bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Mahkememizce görevlendirilen mali müşavir ile taşıma uzmanı bilirkişilerden oluşan heyet tarafından tanzim olunan 19/03/2018 tarihli raporda; … Kargo’nun sektördeki itibarı ve büyüklüğü göz önüne alınırsa 10 yılda bir markasını yenilemekte olduğu, davalının davacıya kesmiş olduğu isim hakkı (Yatırım Katkı Payı) bedellerinin en az 15 yıl kullanım hakkı bulunduğu, davacı acentenin 2010- 2014 yılları arasında isim hakkını kullandığı, geriye kalan 10 yıllık isim hakkı bedelini kullanmadığından bu bedelin davacıya ödenmesi gerektiği, davacıya 11.09.2015 dava tarihi itibariyle 55.747,80 anapara + 13.730 faiz olmak üzere toplam 69.477,80.TL Yatırım Katkı Payı bedelinin geri ödenmesi gerektiği, davacının, davalıya acentelik sözleşmesinin 5.maddesinin 5. Paragrafında yazılı olarak belirtilen 50.000 USD tutarlı teminat senedi verdiğini belirttiği, davacının bu senedin teminat senedi olması nedeniyle iadesini talep ettiği, davalı … Kargo firmasının dava dosyasına sunulan bilgi ve belgelerden anlaşılacağı üzere acentelik sözleşmesi hükümlerini birebir uyguladığının görüldüğü, sözleşmeye istinaden çekilen ihtarların bunu gösterdiği, sözleşme gereği böyle bir teminat senedi alınmışsa senedin iade edilmesi kanaatine ulaşıldığı bildirilmiştir. Rapora itirazlar noktasında aynı bilirkişi heyetinden alınan 08/01/2019 tarihli ek bilirkişi raporunda, kök rapordaki tespitler tekrar edilmiştir.
Teminat senedinin iadesine ilişkin talebin harçlandırılmadığı anlaşıldığından 12/02/2020 tarihli celsenin 1 numaralı ara kararı ile davacı vekiline harç ikmali yapılması noktasında ihtaratlı kesin süre verilmişse de, harç ikmali yapılmadığından, teminat senedinin iadesine ilişkin talep bakımından dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir.
Dava dosyasında aynı bilirkişi heyetinden alınan 19/03/2018 tarihli kök ve 08/01/2019 tarihli ek raporlar feshin haklı nedene dayanıp dayanmadığı irdelenmeden hazırlandığından ve bu haliyle uyuşmazlığın aydınlatılması noktasında yeterli görülmediğinden yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş; mali müşavir, lojistik alanında uzman ve sözleşmeler alanında uzman bilirkişilerden oluşturulan heyet tarafından hazırlanan 01/03/2021 tarihli raporda; davalı … Kargo tarafından gerçekleştirilen feshin haklı olduğu, davacı …’ın yatırım katkı payının iadesini talep edemeyeceği, davacının davalıya verildiği ileri sürülen 50.000 (Ellibin) ABD doları tutarlı teminat senedinin iadesini talep edebilmek için senedi teslim ettiğini yazılı delille ispat etmesi gerektiği tespitlerinde bulunulmuştur. Dava dosyasında görevlendirilen önceki bilirkişi heyetinin 19/03/2018 tarihli kök ve 08/01/2019 tarihli ek raporlarındaki tespitlerinin ve 01/03/2021 tarihli rapora yönelik itirazların da irdelenip değerlendirilmesi noktasında alınan 19/08/2021 tarihli ek raporda; mahkeme görevlendirmesi gözetilerek yapılan ek inceleme ve değerlendirmeler neticesinde, haklı sebeple feshedilen acentelik sözleşmesi ve taraflar arası akdi ilişki gereği, davacının “isim hakkı kullanım katkı payı ödeme iadesi” taleplerinin somut olay ve dosya kapsamında uygun olmadığı, kök rapordaki sonuç ve kanaatin devam ettiği; yeni bir değerlendirme ve kanaat hasıl olmadığı bildirilmiştir.
Davacı yanca taraflar arasındaki acentelik sözleşmesinin davalı şirket tarafından haksız olarak feshedildiği iddia olunarak sözleşmenin 37. Maddesi uyarınca davalı şirkete ödenen yatırım katkı payı bedelinin iadesi talep olunmuş; davalı yanca ise sözleşmenin haklı nedenle feshedildiği, sözleşme hükmü uyarınca iade şartlarının oluşmadığı savunulmuştur.
Taraflar arasındaki acentelik sözleşmesinin davalı şirket tarafından keşide edilen 01/09/2014 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile feshedildiği sabit ve ihtilafsız olup, uyuşmazlık sözleşmenin feshinin haklı nedene dayanıp dayanmadığı ve davacı tarafından ödenen yatırım katkı payının iadesinin gerekip gerekmediği noktalarında toplanmıştır.
Dava dosyasında alınan 19/03/2018 tarihli kök ve 08/01/2019 tarihli ek raporlarda davacı yanca talep edilebilecek bir miktar yatırım katkı payı bedeli hesaplaması yapılmışsa da, taraflar arasındaki sözleşme hükümleri ve bu kapsamda feshin haklı nedene dayanıp dayanmadığı irdelenmeden hesaplama yapıldığından, anılan raporlar hüküm kurmaya elverişli kabul edilmemiştir. Farklı bilirkişi heyetleri tarafından düzenlenen 01/03/2021 tarihli kök ve 19/08/2021 tarihli ek raporlardaki tespitler ile 19/03/2018 tarihli kök ve 08/01/2019 tarihli ek raporlardaki tespitler, sonucu itibariyle farklı yönlerde olup, raporlar arasında çelişki oluştuğu düşünülebilecekse de, sonradan oluşturulan heyette önceki bilirkişi heyetinden farklı olarak sözleşmeler alanında uzman bir bilirkişinin de olması ve feshin haklı nedene dayanıp dayanmadığının detaylı olarak irdelenmiş olması sebebiyle ilk oluşturulan bilirkişi heyetinin kök ve ek raporlarındaki tespitlerinin eksik irdeleme ve değerlendirmeye dayalı olarak tanzim edildiği, bu nedenle de çelişkiden bahsedilemeyeceği değerlendirilmiştir.
Sözleşmenin feshine ilişkin olarak, 01/03/2021 tarihli raporda; 8.02.2012 tarihinde yapılan kontrolde 233,16 TL tutarındaki 26 adet faturanın birimde bulunmadığının tespit edildiği ve tutanağın kontrol eden …, davacı … ve … tarafından imzalandığı, 05.01.2013 tarihinde yapılan kontrolde 23 adet fatura ve karşılığı 338,41 TL’nin birimde bulunmadığının tespit edildiği ve tutanağın davalının bölge müdür yardımcısı … ve davacının çalışanı … tarafından imzalandığı, 21.08.2013 tarihinde yapılan denetim sonucunda 10 adet fatura 115,36 TL evrak ve nakdin olmadığının tespit edildiği ve tutanağın davalının bölge müdür yardımcısı …, davacı … … ve davacının çalışanı … tarafından imzalandığı, 03.04.2014 tarihinde … acente müdürlüğünde yapılan denetim sonucunda aşağıdaki hususların tespit edildiği ve tutanak altına alındığı: “1. Yönetmelik, Genel Müdürlük ve Bölge Müdürlüğünden gelen talimat yazıları gereği birimin tüm faaliyetlerini kapsayacak Ģekilde hazırlanması gereken aylık çalışma programının Eylül, Kasım, Aralık 2013 ve Mart 2014 aylarının hazırlanmadığı, Ağustos, Ekim 2013, Ocak, ġubat 2014 aylarına ait sonuçlarınında hazırlanıp iletilmediği, 2. Devir kargoların açıklamalarının mevcut durumu yansıtacak şekilde sisteme bazılarının (…) işlenmediği, sabah ile akşam düzenli olarak devir kargo kontrollerinin sağlıklı yapılmadığı, 3. Prensip ve Talimat Yazıları Klasörünün güncel durumda bulunmadığı, 4. Kurye el terminallerinin (mc 75) sahada 2 adedi aktif bir şekilde kullanılmakta ancak, 1 adeti şubede işleyiş için tutulmakta olup, Dolphin el terminali batarya Ģarj probleminden dolayı kullanılamadığı, (Ocak- Şubat- Mart 2014 ayı kullanım ortalaması % 95,22) 5. Yazı Takip, SAP İş Zekası, DYS, Akademi Programlarına girişlerin günlük olarak yapamadığı ve yayınlanan yazıların zamanımda okunmadığı, çıktıların personele tebliğ edilmediği, aynı zamanda kayıt altına alınıp klase edilmediği, ( Nisan 2014 itibariyle 60 adet okunmayan yazı bulunduğu) 6. Genel Müdürlük talimat yazısı gereği Müşteri Hizmetleri Sorumlularının gerçekleştirmesi gereken Tele-Pazarlama faaliyetlerinin aksatılarak gerçekleştirildiği, (Şubat 2014 ‘te 45 adet müşteri görüşmesi yapıldığı ve e-posta ile Bölge Müdürlüğü’ne iletildiği) ve Kurye personele C grubu müşterilerin zimmetlenmediği, 7. Yönetim Değerlendirme Dosyasının düzenlendiği ancak eksik kayıtların olduğu, (Ocak ve Şubat ayları) 8. AT Hazırlık sürelerinin standart sürenin zaman zaman üzerine çıktığı, (Denetim günü 90 dk çıkmış olup, kasa kapatma probleminden dolayı süre uzaması olduğu) 9. Acente Müdürü bizzat kendisinin yapması gereken işleri, takip edilmesi gereken konulan mahiyetine delege ettiği için işleyiş ile sistemdeki yenilik ve uygulamaların dışında kaldığı, bu nedenle yönetim zafiyeti oluştuğu, …plakalı araçların … Kargo standartlarında logo ve giydirilmesinin yapılmadığı, 11. Personellerin kıyafetlerini giydiği ancak … personelin giymediği, 03.04.2014 tarihli tutanağın davalının bölge müdür yardımcısı … ve davacı … tarafından imzalandığı, 18.02.2012, 05.01.2013, 21.08.2013 ve 03.04.2014 tarihli tutanakların davacı ve/veya çalışanları tarafından imzalandığı ve davacının dosyaya söz konusu tutanaklarda belirtilen hususların aksini ispat edecek nitelikte bir delil sunmadığı, dosya kapsamından davacının G3 yetki belgesi almadığı, davacının savunma olarak davalı şirketin diğer acentelerinin de G3 yetki belgesi almadığını ileri sürdüğü, davalının diğer acentelerinin G3 yetki belgesi alıp almamış olmasının davalı ile üçüncü kişiler arasındaki hukuki ilişkiyle ilgili bir husus olduğu, sonuç olarak yukarıda belirtilen hususların taraflar arasındaki güven ilişkisini önemli derecede sarsıcı ve sözleşmenin devamını çekilmez kılıcı nitelikte olduğu ve feshin haklı olduğu tespitlerinde bulunulmuştur. Rapora karşı yapılan itirazların değerlendirilmesi noktasında alınan 19/08/2021 tarihli ek raporda da itiraz sebepleri irdelenerek kök rapordaki tespit ve kanaatler muhafaza edilmiştir. Anılan raporların teknik, ayrıntılı ve taraflar arasındaki sözleşmeler ile dosya kapsamına uygun olarak hazırlanmış olması nedeniyle Mahkememizce de benimsenmiş ve hüküm kurmaya elverişli kabul edilmiştir.
Taraflar arasındaki 29.01.2010 tarihli Acentelik Sözleşmesinin isim hakkına ilişkin bölümünün yatırım katkı payı bedeli ve ödenmesi başlıklı 37. maddesinde aynen; “Acente, … Kargoya, Yatırım katkı payı bedeli olarak ekli cari hesap sözleĢmesinde belirtilen tutardaki peşin bedeli ve kalan ödemeyi 36 ayda ve cari hesap sözleşmesindeki formüle uygun olarak ödeyecektir. Buna ilişkin hükümler ek protokolde yer almıştır. İş bu bedel 1 (bir) defaya mahsus olarak alınacak ve sözleşme süresi boyunca bir daha talep edilmeyecektir. İş bu bedel “acente”nin haklı feshi hariç, hiç bir hal ve şartta iade edilmeyecek olup bu husus “acente”nin açık ve seçik gayri kabili rücu kabulündedir. Acentenin haklı feshine dayalı olarak iadenin gerekmesi durumunda, faiz, cezai şart vs. niteliğinde hiç bir fer’i ödeme yapılmayacak ve acenteden isim hakkı olarak alınan bedel, iade tarihinde aynen Euro cinsinden acenteye iade edilecektir.”, Acentelik Sözleşmesi Ek Protokolü madde 9-2/a’ya göre: “İş bu protokolün ve acentelik sözleşmesinin … kargo tarafından haklı nedenle feshi durumunda veya acentenin kendi isteği ile acentelikten vazgeçmesi halinde acente kazanmış olduğu mülkiyet hakları dışında başkaca bir talepte bulunamayacak ve özellikle isim hakkı ve araç ve demirbaş malzeme bedeli olarak ödediği bedellerin, devirler henüz yapılmamış olsa bile, kısmen dahi iadesini isteyemeyecektir…” düzenlemelerine yer verilmiştir.
Mezkur sözleşme hükümlerinde neticeten davalı şirket tarafından sözleşmenin haklı sebeple feshi halinde davacı acentenin yatırım katkı payının iadesini talep edemeyeceği kararlaştırılmıştır. Tarafların karşılıklı imzalarını taşıyan tutanaklar ile belgeye bağlanan ve bilirkişi raporunda ayrıntısına yer verilen davacı eylemlerinin taraflar arasındaki güven ilişkisini önemli derecede sarsıcı ve sözleşmenin devamını çekilmez kılıcı nitelikte olması nedeniyle davalının sözleşmeyi feshinin haklı nedene dayandığı kabul edilmiş; bu bağlamda, davacı tarafından yatırım katkı payının iadesinin talep edilemeyeceği sonuç ve kanaatine varılarak , yatırım katkı payı adı altında tahsil edilen bedelin iadesi talebine ilişkin açılan davanın reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Davacı yanca dava dilekçesinde yatırım katkı payının iadesiyle birlikte davalı şirkete verildiği iddia olunan 50.000 USD bedelli teminat senedinin iadesi de talep edilmişse de, bu talebe ilişkin harç ikmali yapılmadığından ve verilen kesin süreye rağmen harç eksikliği giderilmediğinden 07/10/10/2020 tarihli celsenin 1 numaralı ara kararı ile teminat senedinin iadesine ilişkin talep bakımından dosyanın Harçlar Kanunu’nun 32. ve HMK’nun 150. maddeleri uyarınca işlemden kaldırılmasına karar verilmiş; dosyanın işlemden kaldırıldığı tarihten itibaren 3 aylık yasal sürede harcı ikmal edilmek suretiyle dosya yenilenmediğinden teminat senedinin iadesi talepli davanın HMK’nun 150/1- 5. maddeleri uyarınca açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekmiştir.
Tüm bu nedenlerle, aşağıdaki şekilde hüküm kurularak yargılama sonuçlandırılmıştır.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Yatırım katkı payı adı altında tahsil edilen bedelin iadesi talebine ilişkin açılan davanın REDDİNE,
2-Teminat senedinin iadesi talepli davanın HMK’ nun 150/1- 5. maddeleri uyarınca AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
3-Alınması gereken118,60-TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 1.428,05-TL’ndan mahsubu ile fazladan yatırılan ‭1.309,45‬-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
4-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davalının yaptığı 1.200,00-TL bilirkişi ücreti ve 100,00-TL posta gideri olmak üzere toplam 1.300,00-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
6-Davalı vekille temsil olunduğundan, yatırım katkı payının iadesi talepli açılan dava bakımından karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 11.670,82-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
7-Davalı vekille temsil olunduğundan, teminat senedinin iadesi talepli açılan dava bakımından karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 5.100,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
8-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
9-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, HMK’nun 341/1 ve 345. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.22/12/2021

Katip …
e-imzalıdır .

Hakim …
e-imzalıdır .