Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/849 E. 2018/619 K. 26.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2015/849
KARAR NO : 2018/619
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/08/2015
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında bir kısım gıda maddelerinin alım satım konusunda satım sözleşmesi uyarınca anlaştıklarını iş bu ticari ilişkinin 2010 yılına kadar devam ettiğini, davalının müvekkilinden almış bulunduğu gıda maddelerinin bir kısmının bedellerini ödediğni bakiye 12.404,00 TL tutarındaki miktarı ödemediğini, iş bu bakiyenin ödenmesi yönünde İstanbul … İcra müdürlüğünün … sayılı dosyası ile icra takibe başladıklarını davalının icra takibine yapmış olduğu itirazla takibind durduğunu, davalının borca itirazında haksız ve kötü niyetli olduğunu haksız ve kötü niyetli icra takinin iptaline kaldığı yerden devamı ile birlikte her türlü talep hakları saklı kalmak ve %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı yan üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle : Müvekkili şirketin 25/12/2015 tarihinde dosyadan haberdar olduklarını süresi içerisinde dilekçe sunduklarını,davacı tarafından açılan davanın haksız olduğunu, taraflar arasında yazılı bir cari hesap sözleşmesinin bulunmadığını, davacının cari hesaba dayalı olarak yaptıkları takibin geçersiz olduğunu, müvekkili ile davacının uzun yıllardır ticaret yaptıklarını davacıdan ürün ve hizmet aldıklarını alınan hizmet ve ürün bedellerinin ödendiğini, davacının tahakkuk ettirerek kendi defterlerine alacak kaydettiği faturaların müvekkilinin kayıtlarında olmadığını, davacının fiktif faturalar kesmek ve sadece kendi kayıtlarına almak sureti ile müvekkilini borçlu hale getirdiğini, müvekkilinin bedeli ödenmemiş hiç bir faturasının bulunmadığını, müvekkilinin defterlerinin incelenmesi sureti ile durumun ortaya çıkacağını, davacının cari hesaptan kaynaklanan alacak miktarı yönünde müvekkiline hiçbir bildirimde bulunmaksızın kendi kayıtlarındaki cari hesap bakiyesi üzerinden takibe geçtiklerini, yapılan takibin haksız ve yersiz olduğunu, davanın haksız ve kötü niyetli olması nedeni ile reddi gerektiğini, davacı tarafın takip miktarının %20 aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminat ödemesine yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, MAHKEMECE VARILAN NİTELENDİRME VE SONUÇ:
Tarafların Hukuk Muhakemeleri Kanunu uyarınca hasrettikleri delilleri toplanmıştır.
Ön inceleme duruşması yapılarak tarafların iddia ve savunmaları, uyuşmazlık konusu, tarafların üzerinde anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, dava şartlarının bulunup bulunmadığı, ilk itiraz olup olmadığı, tarafların sulh olup olamayacakları ortaya konulmuş ve yargılama ön inceleme duruşmasında tarafların da onay verdikleri uyuşmazlık nitelendirmesi ile sonuçlandırılmıştır.
Somut olayda hukuki ihtilaf davacının davalıdan takip tarihi itibari ile alacaklı olup olmadığı noktasındadır.
Davalı kayıtları mahkememiz nezdinde muhasip incelemesine tabi tutulmuş; alınan raporda davalı defterlerinde takibe konu edilen cari hesabı oluşturan faturaların bulunmadığı , diğer tüm faturaların kayıtlı olduğu ve ödenmiş olduğu anlaşılmıştır.
Davacı kayıtları ise talimat yolu ile incelenmiş olup, davacı kendi kayıtlarında ise 12.204,00 TL alacaklı durumdadır.
Davacı yana ilgili faturaları ve irsaliyeleri sunmak üzere mehil verilmiş ancak davacı yan bu faturaların irsaliyelerini sunmamış ve davalıya tebliğine ilişkin de belge sunmamıştır.
Salt fatura düzenlenmesi alacağın varlığını kanıtlamayacağından fatura içeriği malın tesliminin de kanıtlanması zorunludur. Özellikle de böyle taraf kayıtlarının örtüşmediği durumlarda daha önemlidir. Davacı yan bu konuda yani mal teslimi ve fatura tebliği konusunda belge bilgi sunamamış olmakla davanın kanıtlanamadığının kabulü zorunlu görülmüştür.
Davacının kendi kayıtları ve ticari ilişkinin varlığı nedeni ile takip haksız ise de kötüneyitli sayılmayacağından davalı yanın kötüniyet tazminatı talebinin de reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle ve dosya içeriğine göre;
1-Yerinde görülmeyen davanın REDDİNE,
2-Takibin kötü niyetli olduğu yönünde de ispat bulunmadığı nedenle de kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
3-Alınması gereken 35,90 TL ret harcının peşin alınan 208,42 TL kısmından mahsubu ile karar kesinleştiğinde ve talep halinde fazla yatırılan 172,52 TL davacı yana İADESİNE,
4-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davalı yan davada kendini vekille temsil ettirmiş olmakla; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.180,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınıp, davalıya VERİLMESİNE,
6-HMK 120.maddesi gereğince; davacı tarafından yatırılan gider avansının arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair; davalı vekilinin yüzüne karşı davacı yanın yokluğunda HMK’nun 341/1 vd.maddeleri uyarınca; gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliyesi Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi
Katip …
Hakim …