Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/528 E. 2021/471 K. 17.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2015/528 Esas
KARAR NO :2021/471

DAVA:Alacak
DAVA TARİHİ:20/05/2015
KARAR TARİHİ:17/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesi ile; …. Şti.’nin bir aile şirketi olduğunu, hisse devrinden önce müvekkili …’nun % 85, eşi davalı …’nun % 5, kızı müvekkili …’nun % 5, oğlu davalı …’nun temsil ve ilzama yetkili olduğu … İnş. San. ve Tic. A.Ş.’ninde % 5 oranında hisse sahibi ve şirket ortakları olarak görev yaptıklarını, …. Noterliği’nin 16/03/2011 tarih ve 9007 sayısı ile onaylı ortaklar kurulu kararı ile müvekkillerinden …’nun hissesinin tamamınını, oğlu davalı …’nun eşi …’na, müvekkili …’nun da hissesinin tamamını davalı …’nun temsil ve ilzama yetkili olduğu … İnş. San. ve Tie. A.Ş.’ye devrederek ortaklıktan ayrıldıklarını, müvekkillerinden … ve …’nun … Mahallesi, … Caddesi, … Sitesi, No: 41 … – … adresinde yer alan … ada, 5 parsel sayılı İntisan İnş. San, ve Tic. Ltd. Şti.’ne ait taşınmazın hisse devir sözleşmesinden sonra üçüncü kişilere yapılacak satışından doğan kazançtan kendi hisselerine düşen bedelin ödenmesi şartıyla hisselerini devrettiklerini ve davalılar ile bu şekilde anlaşmaya vardıklarını, davalı … ve davalı … tarafından hisse devir sözleşmesinden önce her iki müvekkilinin de sahte imzalan atılmak suretiyle, söz konusu tarih itibari ile şirkette müdür olarak görev yapmakta olan müvekkili …’nun şirket müdürlüğü görevine son verildiği, temsil ve ilzam yetkisinin kaldırıldığı ve …’nun müdür olarak tayin edildiğine dair 14/04/2009 tarihli sahte ortaklar kurulu kararı alındığını, şirkete ait taşınmazın sahte belgelere dayanılarak satıldığını, müvekkili tarafından davalılara …. Noterliği’nin 03/04/2012 tarih ve 05634 yevmiye nolu ihtarnamesinin gönderildiğini, ancak müvekkillerinin hisselerine düşen bedelin ödenmediğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik müvekkili … için 10.000,00-TL, müvekkili … İçin 10.000,00-TL alacağın ihtarname tarihi olan 03/04/2012 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 25/02/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile davacı … yönünden talebini 1.216.171,86-TL’yü yükseltmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesi ile; müvekkilinin aile şirketinde % 5 hisseye sahip olduğunu, ancak şirket işleriyle ilgilenmediğini, bahsedilen konularla ilgili bilgisi olmadığını, müvekkilinin 4-5 yıl önce şirketten gönderilen karar defterini imzaladığını, müvekkilinin eşi davacı …’nun, üzerine kayıtlı birçok mal varlığını müvekkilinin rızası olmaksızın kızının üzerine devrettiğini, oğluna ve eşine mal bırakmamak için kötü niyetli hareket ederek bu davayı da boşanmayan müvekkilini mağdur etmek ve cezalandırmak için açtığını, oğluna ait şirketle herhangi bir ilgisinin bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesi ile; dava konusu şirketin bir aile şirketi olduğunu, mevzuat gereği ortak sayısını tamamlamak üzere tüm aile üyelerinin ortak olarak gösterildiğini, ticari faaliyetin tümünün işin gerçek sahibi olan müvekkili tarafından yürütüldüğünü, davacıların gerçek ortak olmadığını, doğal olarak şirket işleyişiyle hiçbir ilgileri bulunmadığını, şirkete ait taşınmazın muvazaalı olarak devredildiği iddiasının tamamen dayanaksız olduğunu, anılan taşınmazı satın alanların ekonomik zorluğa düştüğünü, bu nedenle taşınmazı hisse devirlerinin olduğu tarihten önce müvekkiline ait şirkete iade ettiğini, bu davanın asıl nedeninin davacılardan …’nun eşi …’na açtığı boşanma davasının sonuçsuz kalması ve oğlu …’nun anılan davada babasının haksızlıklarını belirtmesi olduğunu, diğer davacı …’nun dava açma nedeninin ise müvekkilinden haksız para istemi olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce, …. Ağır Ceza Mahkemesi’nin … E., … K. Sayılı dosyası, …’nin ticaret sicil kayıtları, şirket pay ve karar defterleri, hisse devrine ilişkin olarak yapılan …. Noterliği’nin 16/03/2011 tarih ve … ve … yevmiye nolu sözleşmeler, … ile … arasında düzenlenen 21/03/2011 tarihli “Taahhütname”, taraflarca birbirlerine gönderilen ihtarnameler, … Aile Mahkemesi’nin …/… E., …/… K. Sayılı kararı, nüfus kayıtları, İstanbul, …, Merkez Mahallesi, 8621 ada, 5 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydı ile yapılan satış ve devirlerine ilişkin resmi senetler dosyamız arasına alınmış, İstanbul, …, Merkez Mahallesi, 8621 ada, 5 parsel sayılı taşınmaz üzerinde keşif de yapılmak üzere bilirkişi heyetinden rapor temin edilmiş, tarafların beyanları değerlendirilmiştir.
…. Ağır Ceza Mahkemesi’nin … E., … K. Sayılı dosyasının incelenmesinden, sanıklar … ve … hakkında resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından cezalandırılması talebiyle dava açıldığı, yapılan yargılama sonunda sanık …’nun her iki suçtan beraatine, sanık …’nun dolandırıcılık ve özle belgede sahtecilik suçlarından cezalandırılmasına karar verildiği, karara karşı yapılan istinaf başvurusu üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 22. Ceza Dairesi’nin 25/04/2019 tarih ve 2019/1407 E., 2019/1061 K. Sayılı kararı ile; sanık …’nun beraatine yönelik verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine, sanık …’nun cezalandırılmasına yönelik verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, sanık … hakkında babası katılan …’na yönelik dolandırıcılık suçun nedeniyle verilen kararın kaldırılarak TCK 167/1-b ve CMK 223/4-b maddeleri gereğince ceza verilmesine yar olmadığına, Sanık …’nun katılan …’na yönelik dolandırıcılık suçu nedeniyle verilen kararın kaldırılarak, süresi içinde şikayet yapılmadığı gerekçesiyle TCK’nun 73/1., CMK’nun 223/8. maddesi gereğince düşmesine, sanık …’nun özel belgede sahtecilik suçu nedeniyle cezalandırılmasına karar verilmek suretiyle hükmün düzeltilmesine karar verildiği, verilen kararın kesinleşmiş olduğu anlaşılmıştır. Yine ceza mahkemesi dosyasının incelenmesinden, dosya kapsamında … Laboratuvarı Müdürlüğü tarafından düzenlenen 07/12/2016 tarihli “Uzmanlık Raporu” ile, …. Noterliği’nce düzenlenmiş 15/04/2019 tarihli … yevmiye nolu ve 14/04/2009 karar tarihli …karar nolu belgedeki … ve … adına atılan imzaların bu şahıslara ait olmadıkları tespit edilmiştir.
Mahkememizce tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmiştir. Buna göre; …’nin bir ali şirketi olduğu davacılardan …’nun şirketteki 850.000,00-TL’lik hissesinin(% 85) tümünü …. Noterliği’nin 16/03/2011 tarih ve … yevmiye nolu hisse devir sözleşmesi ile davalı oğlu …’nun eşi …’na devrettiği, yine davacılardan …’nun şirketteki 50.000,00-TL’lik hissesinin(% 5) tümünü …. Noterliği’nin 16/03/2011 tarih ve 08974 yevmiye nolu hisse devir sözleşmesi ile davalı kardeşi …’nun sahibi ve yetkilisi olduğu … … Anonim Şirketi’ne devrettiği, yapılan bu devirlerin şirket pay defterine işlendiği ve ayrıca ticaret sicil gazetesinde de ilan edildiği, hisse devirlerinin geçerli bir şekilde yapılmış olduğu anlaşılmıştır. Davacı … ile davalı … arasında düzenlenen 21/03/2021 tarihli “Taahhütname” başlıklı belge ile; …, …, … Mahallesi, 8621 ada, 5 parsel sayılı …’ne ait taşınmazın hisse devir sözleşmesinden sonra yapılacak satışından doğan kazancın emlak rayiç bedeli üzerinden % 85 payın davacı …’na verileceği kararlaştırılmıştır. Yani hisse devir sözleşmesi ile davacı …’nun % 85 oranındaki payını devretmesi karşılığında bu hisselerin bedelinin …’na, taşınmazın satışından elde edilecek gelirden ödeneceği kararlaştırılmıştır. Tapu kaydı ve resmi satış senetlerinin incelenmesinden, …, …, … Mahallesi, 8621 ada, 5 parsel sayılı taşınmazın, hisse devir sözleşmesi ve taahhütname başlıklı belgenin düzenlenmesinden önce, … tarafından 31/12/2010 tarihinde … Limited Şirketi’ne satıldığı, bu şirket tarafından taşınmazın 15/02/2011 tarihinde …’na satıldığı, … tarafından da 17/02/2011 tarihinde… Sanayi ve Dış Ticaret Limited Şirketi’ne satıldığı görülmüştür. Ticaret Sicil kayıtları ile …’nin karar defterlerinin incelenmesinden şirketin …. Noterliği’nin 15/04/2019 tarihli … yevmiye nosu ile onaylanmış 14/04/2009 karar tarihli …karar sayılı kararı ile …’nun şirketteki müdürlük görevine son verildiği ve şirkete müdür olarak 10 yıl süreyle …’nun atandığı yönünde karar alındığı anlaşılmıştır. …’nun şirketin müdürü ve temsilcisi sıfatıyla şirkete ait taşınmazı hisse devir sözleşmelerinden daha önce dava dışı üçüncü şahıslara satmış olduğu anlaşılmıştır. …. Ağır Ceza Mahkemesi’nin … E., … K. Sayılı dosyası kapsamında yapılan yargılama sırasında … Laboratuvarı Müdürlüğü tarafından düzenlenen 07/12/2016 tarihli “Uzmanlık Raporu” ile, …. Noterliği’nce düzenlenmiş 15/04/2019 tarihli … yevmiye nolu ve 14/04/2009 karar tarihli …karar nolu belgedeki … ve … adına atılan imzaların bu şahıslara ait olmadıkları tespit edilmiş ve davalı …’nun özel belgede saptecilik suçundan cezalandırılmasına karar verilmiş ve bu karar kesinleşmiştir. Mevcut duruma göre … ile … arasında düzenlenen 21/03/2021 tarihli taahhütnamede konu edilen şirkete ait taşınmazın satışının yapılması sonunda bedelin % 85’nin davacı …’na verilmesi, taşınmazın usulsüz işlemlerle hisse devri sözleşmesinden daha önce üçüncü kişilere satılmış olması nedeniyle söz konusu olamayacaktır. Davalı … tarafından, davacı …’nun, kendi eşi …’na devrettiği hisselerin bedelinin ödendiğine ilişkin dosyaya bir delil sunulmamıştır. Her ne kadar hisse devir sözleşmesinde davacı …’nun devrettiği hisselerin bedelini aldığı yazılı ise de, … ile … arasında düzenlenen 21/03/2011 tarihli “Tahhütname” başlıklı yazılı belge ile hisselerin bedelinin şirkete ait taşınmazın satışından elde edilecek paradan karşılanacağının kararlaştırılması karşısında, hisse devir bedelinin ödenmesi hususunda tarafların bu şekilde anlaştıkları sonucuna varılmıştır. Bu nedenle, şirkete ait olup, hisse devir sözleşmesinden daha önce üçüncü kişilere devredilen taşınmazın değerinin tespiti hususunda mahallinde keşif yapılmış ve konusunda uzman bilirkişiden taşınmazın değeri ile ilgili olarak rapor temin edilmiş, taşınmazın değeri, hisse devir oranı ve davacı vekilin ıslah dilekçesi doğrultusunda davacı … tarafından davalı … aleyhine açılan davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davacı … tarafından davalı … hakkında da dava açılmış ise de; bu davacı tarafından …’na devredilen bir hisse bulunmaması, bu davalının taahhütname başlıklı belgenin tarafı olmaması, ceza yargılaması sonunda beraat etmiş olması nedeniyle, davacı tarafın bu davalıdan talep edebileceği herhangi bir alacağın bulunmadığı anlaşıldığından davacı … tarafından davalı … aleyhine açılan davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı … tarafından davalılar aleyhine dava açılmışsa da, davacı …’nun hisse devir sözleşmesi ile hisse devir bedelini nakden aldığını beyan etmiş olması, …’nun 21/03/2011 tarihli taahhütname başlıklı belgenin tarafı olmaması, hissesini davalılara devretmemiş olması dikkate alınarak bu davacı tarafından her iki davalı aleyhine açılan davanın reddine karar verilmiştir.
Tüm bu nedenlerle aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı … tarafından davalılar aleyhine açılan davanın REDDİNE,
2-Davacı … tarafından davalı … aleyhine açılan davanın REDDİNE,
3-Davacı … tarafından davalı … aleyhine açılan davanın KABULÜ ile; 1.216.171,86-TL alacağın 10.000,00-TL’sinin 03/04/2012 tarihiden, 1.206.171,86-TL’sinin ıslah tarihi olan 25/02/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı …’ndan alınarak davacı …’na verilmesine,
4- Alınması gerekli 83.076,69-TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin harç olarak yatırılan 341,55-TL ile ıslah harcı olarak yatırılan 20.598,40-TL olmak üzere toplam 20.939,95-TL harcın mahsubu ile bakiye 62.136,74-TL harcın davalı …’ndan alınarak Hazineye gelir kaydına,
5- Davacı tarafından peşin harç olarak yatırılan 341,55-TL ile ıslah harcı olarak yatırılan 20.598,40-TL olmak üzere toplam 20.939,95-TL harcın davalı …’ndan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6- Davacılar tarafından yapılan ve 27,70-TL başvurma harcı, 4,10-TL vekâlet harcı, 888,50-TL tebligat, müzekkere ve posta gideri, 2.250,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.170,30-TL yargılama giderinin davalı …’ndan alınarak davacı tarafa verilmesine,
7- Davacı … kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi AAÜT gereğince belirlenen 75.366,02-TL vekâlet ücretinin davalı …’ndan alınarak davacı …’na verilmesine
8- Davalı …, davacı … tarafından açılan davada kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi AAÜT gereğince belirlenen 4.080,00-TL vekâlet ücretinin davacı …’ndan alınarak davalı …’na verilmesine,
9- Davalı …, davacı … tarafından açılan davada kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi AAÜT gereğince belirlenen 4.080,00-TL vekâlet ücretinin davacı …’ndan alınarak davalı …’na verilmesine,
10- 6100 Sayılı HMK’nun 333. maddesi gereğince, davacılar ve davalılar tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; davacılar vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.17/06/2021

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır