Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/517 E. 2018/310 K. 16.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2014/506 Esas
KARAR NO : 2018/267
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 05/01/2010
BİRLEŞEN 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN
2016/802 ESAS 2016/903 KARAR SAYILI DOSYASI
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 02/08/2016
KARAR TARİHİ : 05/04/2018
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Alacak davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
ASIL D A V A /
Davacı vekili Mahkememize sunduğu dava dilekçesinde; davalı şirketin büyük hissedarı arasında yapılan 29/12/2007 tarihli sözleşmeye istinaden hisse devrine karşılık olarak iskanı alınmış fabrika binasının 3/4 hissesinin ve … plakalı aracın kaydının devredilmesini ve tapu tescilini müteakip ayda 10.000-TL kira ödenmesi gerektiğini, müvekkilinin kendisine devredilecek fabrika binasına imara aykırı eklendi olduğunu ve imar alınmasının mümkün olmadığını öğrendiğini, vaadedilen malın ayıplı olduğunu ve ayıbın gizlendiğini, sözleşmenin anonim şirket hisse devir ve temlik sözleşmesi olarak nitelendirmenin şeklen mümkün olmadığını, çünkü şirket hisse oranı, bu hisse karşılığının ödenmiş olması, devreden ve devralanın açıkça belli olmadığını, yönetim kuruluna gayrimenkul satışı için genel kurulca verilmiş bir yetki bulunmadığını ileri sürmekte ve sözleşmenin geçersizliğinin tesbiti ile aynı tarihten itibaren geçerli olmak üzere müvekkili adına tesciline, bu mümkün olmaz ise hisselerin 29/12/2007 tarihindeki rayiç değeri üzerinden ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı vekili tarafından verilen cevap dilekçesinde özetle;davacı ile şirket ortağı olan … arasında akdedilen sözleşmenin tarafı olmadığını, davanın öncelikle husumet yönünden reddi gerektiğini, taraflar arasında tahkim sözleşmesi bulunduğunu ve davanın tahkim yolu ile çözülmesi gerektiğini, davacının şirketteki gayrimenkulün imara aykırı durumunu bilmediğini ileri sürerek sözleşmeyi feshetmesinin hakkaniyete uygun olmadığını, gayrimenkulün satışına ilişkin olarak 23 Haziran 2009 tarihli toplantıda karar alındığını, gayrimenkulün 3/4 hissesinin devrini yapmaya hazır olduğunu davanın reddini talep etmiştir.
Birleşen İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/802 Esas sayılı dosyasında;
D A V A /
Davacı yanca davalılar aleyhine açılan davada davalı … ile …şirketindeki hisse devri konusunda anlaşma yaptıklarını bu anlaşmaya göre davacının hisselerini devir ettiğini, …’nun da bu devir işlemi nedeniyle Passat Model bir araç ile davaya konu … adresinde kain 411 ada 5 parselde kayıtlı gayrimenkulun 3/4 hissesinin iskanının alınarak müvekkiline devri hususunda anlaşmaya varıldığını, bu hususta devam eden derdest dosyalarının bulunduğunu anlaşma şartlarının davalı yanca ihlal edildiğini iskan noksanlığı hususunun giderilemediği ve bu nedenle müvekkilinin araziden faydalanamayacak olduğunun anlaşıldığını ancak bu aşamada ödeme yapan davacının hisse devir anlaşması nedeniyle zararının bulunduğunu bu nedenle iskansız olarak dahi olsa fabrika binasının 3/4 oranındaki payının devrinin davalı adına olan kaydının iptali ile müvekkili adına kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı vekili cevaplarında bu davanın birleşen diğer davadaki tahkim şartını ortadan kaldırmak için kötü niyetli açıldığını zira davacının bu şekilde taleplerinin çeliştiğini, önceki davada devrettiği hisselerinin bedelini talep ederken tapu iptali tescil davası adı altında bu defa sözleşmeyi ayakta addederek karşı edimin ifasını talep ettiğini, davanın kötü niyetli açıldığını ve reddi gerektiğini savunmuştur.
G E R E K Ç E /
Asıl davada talep; 29/12/2007 tarihli Paylaşım Sözleşmesi nedeniyle şirkete devredilen hisselerin rayiç bedelinin faizi ile birlikte davalıdan tahsili istemine ilişkin olup, birleşen davada yine hisse devri işlemi sebebiyle … ada, 5 sayılı parseldeki hissenin davacı adına tesciline karar verilmesi istemine ilişkindir.
Dosyamızla birleşen İstanbul… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında tefrik kararı verilmiş ve … Esası alan dosyada mahkememizce HMK 12/1. Maddesinde yer alan kesin yetki kuralı nedeniyle ve Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yetkili olduğundan bahisle yetkisizlik kararı verilmiş anılan Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi de… Esas Karar sayılı ilamı ile taşınmazın mahkememiz yargı çevresi içerisinde kaldığı gerekçesiyle yetkisizlik kararı vererek her iki kararın kesinleşmesi üzerine Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 20/06/2016 gün ve … Esas Karar sayılı ilamı ile taşınmazın Arnavutköy sınırları içerisinde kaldığı belirtilerek mahkememiz yargı yeri olarak belirlenmiştir.
Yine dosyamızla birleşen İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının da dosyamızdan tefrikine karar verilmiş, tefrik sonucu mahkememizin … Esasını alan dosyamızda 2015/30 Karar sayılı ilamla (yanlar arasındaki sözleşmede tahkim şartı bulunduğundan ve davanın konusu da tahkime elverişli bulunmakla davalı yanın tahkim itirazı doğrultusunda mahkememiz davada görevli olmadığından davanın usulden reddine karar verilmiş, 04/01/2016 tarihinde de karar kesinleşmiştir.
Davacı yana yukarıda belirtilen usulden red kararında yer verildiği üzere ve sözleşmedeki tahkim şartı sebebiyle tahkimde dava açması için birden çok kez olmak üzere süre verilmiştir. Mahkememizde görülmekte olan asıl ve birleşen davalıların görülüp sonuca bağlanabilmesi, sözleşmede yer alan tahkim şartı doğrultusunda davacı tarafça tahkimde açılacak dava sonucunda verilecek karara bağlı bulunmaktadır.
Ancak davacı tarafça verilen süreler içerisinde ve ayrıca kesin sürede, sözleşmedeki tahkim şartına rağmen tahkimde dava açılmamıştır. Buna karşın davacı taraf İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının davalarımız bakımından bekletici mesele yapılmasını talep etmiş olmakla birlikte, bekletici mesele istemine konu bu dosyada talebin; şirketteki usulsüz işlemler nedeniyle şirkete kayyum tayinine ilişkin bulunduğu, bu itibarla davalarımızdaki talepler bakımından bekletici mesele yapılmasını gerektirecek bir durumun bulunmadığı gibi ayrıca anılan mahkemece 10/10/2017 gün ve … Karar sayılı ilamla davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği görülmüştür. Sözleşmedeki tahkim şartı nedeniyle yapılacak tahkim yargılaması davalarımız açısından bekletici mesele niteliğinde olacaktır öyle ki sözleşme kapsamında edimlerin ifası ya da ademi ifası ve taraflar açısından bunun sonuçları ancak (ve tahkim şartı nedeniyle) tahkim yargılaması sonucunda ortaya çıkacaktır. Davacı tarafça sözleşmede yer alan tahkim şartı karşısında ve 2011/330 Esas sayılı birleşen dosya yönünden yukarıda açıklandığı üzere tarafların sözleşmeyle üstlendikleri edimlerin gereği gibi ifa edilip edilmediği buna göre sözleşme kapsamında karşılıklı olarak talep edebilecekleri hususların neler olabileceği, yapılacak tahkim yargılaması sonucunda ortaya çıkacak olup bu nedenle sözleşmedeki tahkim şartı doğrultusunda tahkime başvuru davalarımız açısından da ön şart teşkil ettiğinden ve davacıya bu kapsamda verilen sürelere rağmen tahkime başvurulmamış olması karşısında asıl ve birleşen davanın ön şart yokluğu nedeniyle reddine ilişkin aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın Ön Şart yokluğu nedeniyle REDDİNE,
2-Asıl davada; Alınması gereken 35,90-TL harcın peşin alınan 445,50-TL’den mahsubu ile fazla yatan 409,60-TL ‘nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
2-a-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
2-b-Davalı tarafından yapılan 22,93 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE,
2-c-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve taktir olunan 3.600,00-TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalı yana VERİLMESİNE,
3-Birleşen davada; Alınması gereken 35,90-TL harcın peşin alınan 683,10-TL’den mahsubu ile fazla yatan 647,20-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-a-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
3-b-Davalı tarafından yapılan vekalet harç ve pul gideri 11,90 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE,
3-c-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve taktir olunan 4.750,00-TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalı yana VERİLMESİNE,
4-Taraflarca HMK 120 madde gereğince yatırdıkları gider ve delil avansından kalan miktarın karar kesinleştiğinde talep halinde taraflara İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Başkan …
Üye …
Üye …
Katip …