Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/196 E. 2018/810 K. 04.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2015/196 Esas
KARAR NO : 2018/810
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/02/2015
KARAR TARİHİ : 04/09/2018
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Alacak davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
AÇILAN DAVA VE İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirketin müvekkil firmaya şifahen yapmış olduğu başvuru ile 166 adet çanta cinsi mal talep ettiğini müvekkili şirket tarafından imal edilen ürünlerin perakende satışının mümkün olmadığı bir seferde en az 600 ürün satışı yapılabileceğini belirtiğini, bunun üzerine karşı tarafın onayı ile 600 adet çanta siparişi alındığını davalı tarafça ürünlere yönelik 1.500,00 TL avans (kapora) ödendiğini akabinde malların sorunsuz olarak teslim edildiğini, ve taraflar arasındaki iş bu ticari alım-satım gereği talep edilen ürün değerini karşılayan 18/11/2014 tarihli … numaralı 5.437,44 TL bedelli fatura düzenlendiğini, ve faturanın 18/11/2014 tarihinde davalı yana teslim edildiğini, davalı şirketin malın teslim tarihinden tam 7 gün sonra…Noterliğinin 25/11/2014 tarih ve …yevmiye numarası ile malların ayıplı olduğunu müvekkiline yapmış olduğu ilk başvuruda talep ettiği kadar miktarı yani 166 adet çantayı ukdesinde tuttuğunu kalan malları ve faturayı iade ettiğini, ve sözleşmeyi feshettiğni taraflarına bildirdiğini, taraflarınca … Noterliğinin 27/11/2014 tarih ve …sayılı ihtarnamesi ile davalının keşide etmiş olduğu ihtarnameye cevap olarak ürünler ayıplı olsa idi dahi karşı tarafın usulüne uygun ayıp bildiriminde bulunmadığı ve ihtarnamede iddia edilen hususların kabul edilmediğini karşı tarafa ihtar edildiğini, ayıp bildirimin süresinde yapılmadığını haklı davalarının kabulünü 3.937,44 TL bakiye fatura alacağı ile 634,67 noter masraf alacağının davalıdan tahisili yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesi gerektiğini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI TALEPLER:
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davacı şirkketten 500 adet çanta cinsi mal sipaiş edildiğini ve söz konusu mallara ilişkin 1.500 TL ön ödeme yapıldığını, müvekkili şirketin 500 Adet sipariş vermesine rağmen 600 adet ürün için fatura kesildiğini ve müvekkili şirkete gönderildiğini bu durumun faturayı iade sebebi olduğunu, müvekkiline gösterilen malların gelen mallar ile aynı olmadığını, malların ayıplı olduğu ihbarının süresi içeresinde davacı tarafa bildirildiğini, buna rağğmen müvekkili şirketine herhangi bir dönüş yapılmadığını, bunun üzerine müvekkilinin … Noterliğinin 25/11/2014 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ele faturaya istinaden ödenmiş olan 1.500,00 TL avans bedelini karşılan ve ayıplı olmasına rağmen 166 Adet malı kullandığını fakat ayıplı olması sebebiyle kalan bu miktar dışındakı malları ve faturayı iade ettiklerini sözleşmenini feshedilmiş olacağını bildirdiğini, faturanın davacı şirkete iade edildiğini, teslim edilmek üzere hazır edilen malların davacı tarafça iade alınmadığını, sonuç olarak davacı tarafın hakkaniyet ve hukuka bağdaşmayan afaki iddialarının yargılama sırasında yerinde olmdaığı ve taleplerinin haksız olacağını davanını esastan redinini yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, MAHKEMECE VARILAN NİTELENDİRME VE SONUÇ:
Tarafların Hukuk Muhakemeleri Kanunu uyarınca hasrettikleri delilleri toplanmıştır.
Ön inceleme duruşması yapılarak tarafların iddia ve savunmaları, uyuşmazlık konusu, tarafların üzerinde anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, dava şartlarının bulunup bulunmadığı, ilk itiraz olup olmadığı, tarafların sulh olup olamayacakları ortaya konulmuş ve yargılama ön inceleme duruşmasında tarafların da onay verdikleri uyuşmazlık nitelendirmesi ile sonuçlandırılmıştır.
Somut olayda hukuki ihtilaf davacının ürün imalatı anlaşmasına uygun davranıp davranmadığı, ürün teslimi yapıp yapmadığı, ürünlerin ayıplı olup olmadığı ve buna göre de takip tarihi itibari ile alacaklı olup olmadığı ve miktarı noktasında toplanmaktadır.
Davalı yanca Amerikan pazarında kullanılmak üzere ve içinde organik ürünlerin bulunacağı bir ambalaj konsepti belirlenmiş ve buna göre kraft kağıttan imal edilme ve içinde sepere denilen ayırıcı bir bölümün olacağı karton kutular sipariş edilmiştir. Yazılı bir sözleşme olmamakla birlikte tarafların yazışmalarından üzerinde anlaşılan ürünün niteliği anlaşılmaktadır.
Sipariş tarafların üzerinde uzlaştıkları numune üzerinden imal edilecektir.
Davacı yanca ilk parti tesliminde ürünlerin kraft ambalaj olmayıp oluklu mukavva kullanıldığı, seperesiz olduğu anlaşılmıştır. Kutu iç rengi de yeşil değil beyaz olarak imal edilmiştir.
Ürünlerin bu hali ile istenilen ve uzlaşılan nitelikte olmadığı ve açık ayıplı olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle derhal ayıp ihbarı ve eğer sözleşmeden dönülmek isteniyor ise ürünlerin kabul edilmemesi gerekecektir.
Davalı yan ise bunun yerine ; peşin ödeme miktarını karşılayacak kadar ürünü elinde tutup ve kabul edip, diğer ürünleri teslim almama yoluna giderek sözleşmeden dönme iradesini açığı vurmamıştır..
Zira bu durumda ürün kabulü yapılmaması gerekir idi.
Borçlar Kanunu taraflara eser sözleşmesi ile ilgili ayıp durumunda bir kısım ürünleri ( ücreti ödenen) olduğu gibi kabul edip, ödemesi yapılmayan ürünleri kabul etmeme gibi karma nitelikte bir hak tanımamıştır. Aksi takdirde MK 2. Maddeye aykırı bir eylem hukuken kabul edilmiş olacaktır.
Ürünler kabul edlilmeyecek nitelikte bir ayıba sahip ise sözleşmeden dönülebilir , aksi takdirde ayıp oranında bedel indirimi talep edilebilir.
Alınan rapor ve ek rapora göre ürünlerin kabul edilmeyecek derecede ayıplı olmadığı , kullanılan malzeme farkı ve eksik sepere nedeni ile ve davalı yanın bir kıım ürünleri kabul edip kullanması da nazara alınarak artık sözleşmeden dönme yerine bedel indirimi seçeneğinin hakkaniyete ve somut olaya uygun düşeceğini ve % 50 indirim oranının uygun olacağını görüş olarak bildirmiştir.
Ürünler kişiye özel logolu ürünler olup zaten davacı yanca yeniden değerlendirilmesi imkanı da bulunmayan ürünlerdir.
Tüm bu hususlar birlikte değerlendiriliğinde,ürünlerdeki ayıbın derecesi, kullanıma uygunluk oranı, ürünlerin bir kısmının bu hali ile alınıp kullanılması ve bu nedenle uğranılan bir zarardan bahsedilmemesi nedeni ile hakkaniyete uygun olarak bakiye borçtan % 40 oranında tenzil ile davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
( Davacının dava dilekçesinin sonuç kısmında faiz talebi yazılı değil ise de, ilk sayfadaki talep özetinde alacağa faiz istedikleri yazılı olmakla faize de hükmedilmiştir.)
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulüne, 2.603,39 TL nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, dava tarihinden itibaren avans faiz uygulanmasına, fazla ilişkin istemin reddine,
2-Alınması gereken 177,84-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 78,09 TL kısmından mahsubu ile bakiye 99,75 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye GELİR KAYDINA,
3-Tarafların dava sonucundaki haklılık oranına ve harçtan davada kısmen de olsa haksız çıkan davalının sorumlu olması gerektiği prensibine göre yapılan oranlama uyarınca peşin harç ve başvuru harcı toplamı 116,39-TL, posta gideri 91,00 TL, bilirkişi ücreti 1.100,00 TL ki toplam 1.307,39 TL’nin 744,43-TL kısmının davalıdan alınıp, davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı yan davada kendini vekille temsil ettirmiş olmakla; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.180,00 TL nispi ücreti vekaletin davalıdan alınıp, davacıya VERİLMESİNE,
5-Davalı yan davada kendini vekille temsil ettirmiş olmakla; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinnin 13/2 maddesine göre hesaplanan 1.968,72 TL ücreti vekaletin davacıdan alınıp, davalıya VERİLMESİNE,
6-HMK 120.maddesi gereğince; davacı yanca yatırılan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair: Davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda kesin olmak üzere karar verildi.
Katip …
Hakim …