Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1261 E. 2018/1161 K. 06.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/1261 Esas
KARAR NO : 2018/1161
DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 29/12/2015
KARAR TARİHİ: 06/12/2018
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Tazminat davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili tarafından Mahkememize verilen dava dilekçesinde özetle; … Belediyesi …Müdürlüğü tarafından ihale edilen ve müvekkil şirketlerin taahhüdü altına yapılan Avrupa Yakası 2 Kısım Atıksu Tünel İnşaatı işi kapsamında … Mahallesinde yer alan 7 binalı Kamerhan Sitesindeki 49, 51 ve 53 numaralı binalarda meydana gelen hasarlar sebebiyle, bina sahipleri tarafından müvekkili şirketlere ve … ye meydana gelen hasarların giderilmesi için davalar açıldığını, söz konusu davaların birleşerek İstanbul… Asliye Ticaret Mahkemesinin…esas sayılı dava dosyası üzerinde görüldüğünü, ihbar olunan sigorta şirketinin erdiği cevaplarda 3.şahıs sigorta poliçesi ve limiti olan bir milyon TL’ye itirazı olmayıp, sadece limit dahilinde sorumlu olacağı yönünde beyanda bulunup, E-120 Klozu ile sorumlu olacağı yönünde bir itirazının da olmadığını, davalının daha öncede benzer olaylarda 3.şahıs mali mesuliyet poliçesi kapsamında ödemeler yaptığını, buna rağmen zadece E/120 Klozu kapsamında ödeme yapılabileceği yönündeki beyanı karşısında dava açılmasının zorunlu hale geldiğini, fazlaya dair tüm talep ve dava vs haklarının saklı kalması kaydıyla sigorta uzmanı konusunda bilirkişi seçilerek dava konusunda ayrıntılı bir bilirkişi raporu aldırılmasını, İnşaat Tüm Riskler Sigortası 3. Şahıs Hukuki Sorumluluk teminatı ve limiti olan her bir olayda maksimum 1.000.000,00 TL ‘nin, sunulacak tesbit bilirkişi raporuna göre bu mümkün olmaz ise davalının da zaten kabulündeki E-120 klozu kapsamında 250.000-TL’ nin 11/01/2012 olay tarihinden itibaren davalı sigorta şirketinden faiz ve ferileriyle birlikte tahsiline, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı vekili tarafından Mahkememize verilen cevap dilekçesinde özetle; yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, poliçeye Vibrasyon(Titreşim), Taşıyıcı Elemanlarının Zayıflaması veya Kaldırılmasına İlişkin Teminat Klozu olarak E-120 Klozunun eklendiğini, hasar E-120 Klozu içerisinde değerlendirilse dahi, klozda sayılan şartları haiz olmadığından teminat dışı olduğunu, Yerleşik Yargıtay İçtihatları doğrultusunda sigorta şirketinin temerrüdünün talep edilen tazminat için hasarın teminat kapsamına girip girmediğini incelemeye yeterli belgelerle ihbar tarihinden başlandığını, ihbarda bulunulmadan dava ikame edilmesi halinde sigorta şirketi bakımından dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerektiğini, davacının müvekkili şirkete başvurmadan ve temerrüde düşürmeden bu davayı açmış olduklarını bu nedenle dava tarihinden önceki bir tarihten itibaren faiz talebinin Yerleşik Yargıtay İçtihatları doğrultusunda mümkün olmadığını, haksız ve mesnetsiz davanın reddine, aksi takdirde talep edilen tazminat miktarının sigorta şirketinin sorumluluğunda olup olmadığını ve gerçek zarar miktarının tespiti için bilirkişi incelemesi yaptırılmasına, müvekkili şirket yönünden dava tarihinden önceki bir tarihten itibaren faiz talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
G E R E K Ç E /
Talep, … Belediyesi …Müdürlüğü tarafından ihale edilen ve davacı şirketin taahhüdü altına yapılan Avrupa Yakası 2 Kısım Atıksu Tünel İnşaatı işi kapsamında …Mahallesinde yer alan 7 binalı Kamerhan Sitesindeki 49,51 ve 35 numaralı binalarda meydana gelen hasarlar sebebiyle, bina sahipleri tarafından davacı şirkete ve … den meydana gelen hasarların giderilmesi sebebiyle tazminat istemine ilişkindir.
Dava değerine nazaran, eksik harç 28.06.2016 tarihli makbuzla ikmal ettirilmiştir.
Davalı yanın yetki itirazı sigorta sözleşmesinin 22.maddesinde yer alan şart uyarınca yerinde görülmeyerek ve taraf vekillerinin de hazır bulunduğu celsede reddedilmiştir.
Dava dışı …Belediyesi … Genel Müdürlüğü tarafından ihale edilen ve davacı yanın taahhüdü altında yapılan İstanbul Yenikapı-Silahtar (…) arasındaki Avrupa Yakası 2 Kısım Atıksu Tünel İnşaatı davalı sigorta şirketi tarafından 15/12/2008-15/12/2011 inşaat işleri ve 15/12/2011-15/12/2012 bakım devresi olmak üzere 15/12/2008-15/12/2012 tarihleri arasında geçerli olan … 6 nolu inşaat All Risk Sigorta Poliçesi ile sigorta edilmiştir. Davaya konu sigorta poliçesi 48.492.642,00 YTL inşaat proje bedeli ve 250.000.000,00 YTL kamplar ve depolar olmak üzere toplam 48.742.642,00 YTL sigorta bedeli üzerinden sigorta edilmiş olup ayrıca poliçede “poliçe süresince maddi/bedeni ayrımı olmaksızın her bir olayda maksimum 1.000.000,00 YTL olmak üzere toplamda 5.000.000,00 YTL) üçüncü şahıs hukuki sorumluluk teminatı bulunmaktadır. Poliçenin 14. sayfasında yer alan Üçüncü Şahıslara Karşı Sorumluluk Sigortası Klozu’nun C.2/A maddesinde “herhangi bir mülkün ya da yapının vibrasyon veya taşıyıcı, destek veya payandalarının zayıflatılması veya kaldırılması nedeniyle meydana gelecek bedeni veya maddi zararların” aksine sözleşme yoksa teminat dışında kalacağı ifade edilmiş, sigortalının bu hasarlarının da sigorta teminatı kapsamına alınması amacıyla 01/06/2010 tarihinde 06 nolu Zeyilname/Poliçe Eki ile tanzim edilmiş ve E-120 Klozu denilen “vibrasyon (titreşim) taşıyıcı elemanlarının zayıflaması veya kaldırılmasına ilişkin teminat klozu poliçeye eklenmiştir. E-120 Klozu’nda poliçe teminatı poliçe süresince maddi/bedeni ayrımı olmaksızın her bir olayda maksimum 250.000,00 TL olmak üzere toplamda 1.000.000,00 TL’lik ayrıca olay başına minimum 25.000 USD olmak üzere hasarın %20’si oranında muafiyet mevcut olup, bu kloz ile poliçede ve ekli zeyilnamelerde yer alan diğer hükümler saklı kalmak şartıyla ve sigorta ettirilen tarafından taraflarca kararlaştırılmış olan ek primin sigortacıya ödenmesi koşuluyla, işbu poliçenin 2. bölümünde yer verilen teminatın; titreşimler ve taşıyıcı elemanların kaldırılması sonucu temellerin zayıflaması nedeniyle oluşacak hasarları kapsayacak şekilde genişletildiği ancak bu teminatın geçerli olabilmesi için hehangi bir yapı veya tesiste, arazi bölümünde maddi hasar veya sorumluluk nedeni olacak tam veya kısmi bir çöküntünün gerçekleşmesi ve yapı sözleşmesi gereği inşaat faaliyetinin başlamasından önce söz konusu taşınır/taşınmaz mallar ve arazi parçasının sağlam durumda olduğu ve hasarları önleyici tedbirlerin alınmış olduğunun belirlenmesiyle talep edilmesi halinde sigorta ettirilen tarafından, masrafı kendisine ait olmak üzere söz konusu taşınır/taşınmaz malların sağlamlığının inşaat faaliyetlerinin başlamasından önce bir raporla tespit edilmesi gerekeceği ve yapı (inşaat) işinin doğasından ya da tarzından doğan ve kaçınılmaz olan kayıp ve zararlar ile, taşınır/taşınmaz malların ve yapının stabilitesini etkilemeyen veya kullanıcıları tehlikeye düşürmeyen yüzeysel (sathi) hasarlar ve sigorta süresince gerekli olduğu için yapılmış olan hasarı önlemeye ya da en aza indirmeye yarayan giderler bakımından sigortacının tazminat yükümlülüğünün yok sayılacağı ifade edilmiştir.
Dava konusu olayda tünel inşaatı söz konusu olup öncelikle bunun açıklanıp değerlendirilmesi gerekmektedir. Davaya konu olan proje; …Tünel İnşaatıdır. İnşaatta TBM (Tünel Açma Makinesi) kullanılmaktadır. 17/01/2012 tarihli ve mahkemece yerinde yapılan inceleme sonucunda belirtildiği üzere tespiti yapılan üçüncü şahıslara ait binaların zemin çökmesine bağlı olarak hasarlandığı belirtilmiştir. …Üniversitesi tarafından sunulan 30/03/2012 tarih 368 sayılı raporda da; projedeki … Atık Su tünelinin 4,60 m çapında olan Tünel Açma Makinesi ile açıldığı belirtilmiş ve bu raporda bazı bölgelerde tünel üzerindeki zemin yükseklikleri: 6+145.00 km-40,44 m, 6+165.00 km-31,76 m, 6+185.00 km-22,89 m, 6+205.00 km-20,88 m, 6+225.00 km-18,09 m, 6+240.00 km-18,50 m, 6+262.00 km-20,55 m, olarak belirlenmiştir. Bölgenin genel yerleşim planı, tünelin güzergahı ve hasar tespiti yapılan binaların konumu da bu rapor ekinde verilmiş olup TBM ‘nin zeminden yüksekliği güzergah boyunca yaklaşık 18 m ile 40 m aralığında değişmektedir. Tünel Açma Makineleri çeşitli toprak ve kaya tabakalarının dairesel kesit çizerek kazmaya yarayan ve ön kısımda yer alan döner bir kesici kafa ile kazı yaparken arka bölümünde yer alan itki silindirleriyle de kazı esnasında ilerleme işlemini gerçekleştiren makinelerdir. Bu makineler tünel yüzeyine betonarme segment döşeme işlemi de yaptığında, açılan tüneller yüzeyi döşenmiş halde tamamlanmaktadır. Bu da zaten güvenliği sağlayarak ilerleyen, kazı ve tünel kaplamasını aynı zamanda yapan bir tünel açma metodu olup kazılan materyal, konveyör ile makinenin arka kısmına aktarılmakta, hafriyatta buradan raylı veya motorlu araçlarla tünel dışarısına taşınmaktadır. EPB (Basınç Dengeleyici Tip) tünel açma makineleri, üzerinde tek sıra itki silindirleri bulunan tek kalkanlı tünel açma makineleri olup, yumuşak ve karışık zeminlerde kullanılan EPB tip makineler basınç dengeleme özelliği ile günümüzde şehir hatlarında gerçekleştirilen tünel açma işlemlerinin olmazsa olmaz makineleri olarak kabul edilmekte ve tünel derinliğine bağlı olarak değişen zemin basıncı, tünel üzerinde bulunan toprak ve yeraltı sularının kazı yüzeyinde meydana getirdiği basınç olup, kazı materyalini, kesici kafa arkasında yer alan kazı odasında biriktirilmesi ile kazı yüzeyinde oluşan zemin basıncı dengelenmekte ve bu sayede kendini tutamayan zeminlerin basınç etkisiyle kesici kafa boşluklarından içeri kontrolsüz olarak girmesi veya kesici kafa önüne yıkılması önlenmektedir. Zemin basıncının dengelenemediği beklenmedik durumlar, yeryüzünde çökmelere sebep olmakta, bu durum yerleşim yerinde bulunan yapılara büyük zararlar verebilmekte, basınç düşmesi yüzey çökmelerine neden olurken, denge basıncının zemin basıncından yüksek olması da yüzeyde kabarmalara sebep olmaktadır. Bu bilgilerin …Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi…tarafından sunulan rapordaki tespitlerle birlikte değerlendirildiğinde hasarın kök sebebinin tünel inşaatı çalışması olduğu kesindir. Yine sigorta eksperi tarafından da belirtildiği üzere binalarda oluşan deformasyonların zemin çökmesi hasarı, tünel aynasında meydana gelebilecek bir göçüğe, zemin koşullarındaki ani ve beklenmedik bir değişime, su cebi, su haznesi çıkmasına, bir kuyu ile karşılaşılmasına, bir boşalma ile karşılaşılmasına, bağlı oluşabileceği anlaşılmaktadır. Zeminin yaklaşık 22 m. altında ve 4,6 m. çapında tünel açma makinesinin mevcut zemin şartlarındaki çalışmasının titreşiminin zemine ulaşması ve binalarda titreşim siyareti sebebiyle oturma ve hatta geometrisinin bozulmasına sebep olup olamayacağı bakımından; TBM kazılarında tünel aynasında sert masif bir kaya yoksa ve bu kaya yukarıya herhangi bir süreklilik olmaksızın devam etmiyorsa binalara TBM kazısından kaynaklı bir titreşimin kolay kolay sirayet edemeyeceği, zemin kum-hil gibi masif olmayan kaya sınıfına dahil edilemeyecek derecede ayrışmış ise bu tip zeminlerde titreşim yüzeye ulaşmadan kendi içinde sönümlenecek olmakla binalardaki hasarların yukarıya sirayet eden bir titreşim vasıtasıyla oluştuğunun kabulünün mümkün olmadığı sonucuna varılmaktadır.
Üçüncü Şahıs Hukuki Sorumluluk Hasarının TBM’nin (Tünel Açma Makinesi’nin) titreşimi sebebiyle binaların taşıyıcı sistemlerine ulaşması ve binalarda oturmaya, hasarlara sebebiyet vermesi savının ispatı bakımından da TTK’nın 409/2. maddesi uyarınca; sigorta şirketi tarafından, yukarıda bilirkişi kurullarının ve sunulan diğer raporda kapsamındaki tespitlerin aksine, somut bir teknik veri ve delil sunulamamıştır. TBM makinesinin destek zayifeti olmadan güvenlikli ve betonarme segment koyarak ilerleyen ve yaklaşık 22 m derinlikte faaliyet gösteren konumu da dikkate alındığında titreşimlerin yukarıya sirayeti ve zeminde önemli bir oturuma oluşturması ile taşıyıcı sistemleri etkilemesinin söz konusu olamayacağı bu durumda olayın E-120 Klozu ile ilgisini olmayıp, tipik bir Üçüncü Şahıs Mali Mesuliyet Hasarı ve sigorta teminatı olduğunu ortaya koymaktadır. Diğer yandan payanda kavramı ile binaların taşıyıcı sistemi kavramları bakımından da değerlendirme yapıldığında; binaların taşıyıcı sistemi, dava konusu betonarme binalarda temeller, kolonlar, perdeler, krişler, döşemeler olarak özetlenebilecek olup, yapıya düşey (döşeme, kriş, kolon, eşya, insan, kar vb ağırlıklar) ve yatay (deprem, rüzgar kuvveti, toprak, sıvı basıncı vb) yükler etki etmekte olup, taşıyıcı sistem bu kuvvetleri zemine ulaştıran ve yapıyı ayakta tutan betonarme iskelet olup, betonarme taşıyıcı sistem döşeme, kriş, kolon, perde ve temel elemanlarından oluşmaktadır. Payanda, bir duvarı tutmak, yıkılmayı önlemek için yanlamasına dayatılan destek olarak tanımlanmaktadır veya bir direğin ya da babanın üzerine konan kriş ya da aşığı alt yanlardan beslemek için direkten ya da babadan, açık ya da krişe verevlemesine konulan destek olarak da adlandırılmaktadır. Gövde ile temeli bağlayan ve böylece sistemi daha sağlam ve daha çok yük taşır konuma gelmesine sağlayan kama şeklindeki destek elemanları payanda olarak adlandırılmaktadır. TBM tünel inşaatı sonucu oluşan binalardaki üçüncü şahıs hasarı ile “taşıyıcı, destek veya payandalarının zayıflatılması veya kaldırılması nedeniyle meydana gelecek bedeni ya da maddi zararlar” istisna maddesinin ilişkilendirilmesi mümkün değildir. Poliçede yer alan Üçüncü Şahıs Hukuki Sorumluluk Sigortası Klozu’nda teminatın kapsamı; sigortanın yürürlüğü esnasında sigortalanmış olan inşaat ve montaj işlerinin infası sebebiyle meydana gelen bir olay neticesinde üçüncü şahısların ölmesi veya bedeni zarara uğraması, üçüncü şahıslara ait mal ve kıymetlerin ziya ve hasara uğraması sebebiyle poliçede gösterilen sıfat faaliyet ve hukuki münasebetlerinden dolayı, kendisine karşı üçüncü şahıslar tarafındna ileri sürülecek zarar ve ziyan taleplerinin sonuçlarına karşı hukuki sorumluluk hükümleri çerçevesinde ve belirtilen hal ve özel şartlar göz önünde tutularak belirtilen teminat limitleri dahilinde temin edileceği ifade edilmiştir. 15/06/2010 düzenleme tarihli ve 10/06/2010 başlangıç tarihiyle poliçeye eklenen E-120 Klozu’nda taşıyıcı elemanların zayıflaması kısmı da yer almamaktadır. Yine klozun açıklaması da zeyilnamede bulunmamaktadır. Yukarıda belirtildiği üzere betonarme taşıyıcı sistemler ile payanda arasındaki fark düşünüldüğünde, poliçede yer almayan taşıyıcı elemanların zayıflaması cümlesi ve sadece payanda desteğinin zayıflaması tabiri sigortacı açısından bu kloz ile ilgili savunmalarının yerinde olmadığını da göstermektedir. E-120 Klozu, Münih Re 120 Klozu’nu işaret etmekle, dava konusu olayla ilgili değildir. Diğer yandan davalı sigorta şirketi, r… yukarıda belirtilen koşullar çerçevesinde sigortalamış ve teminat vermiş olup, poliçesinde bina tespit formları yaptırılması müeyyidesi veya çatlak analizi talebi de bulunmamaktadır. Projeyi ve riskleri inceleyip, buna göre hesapladığı prim bedelini de sigortalıdan tahsil ederek sigorta sözleşmesi taraflar açısından geçerlilik kazanmıştır. Bahsi geçen sitedeki 49, 51 ve 53 nolu binalarda meydana gelen hasarlar sebebiyle, bina sahipleri tarafından davacı şirketlere karşı açılan davaların İstanbul … Asliye Hukuk Mahkemesinin…Esas sayılı dosyasında birleştirilmiş ve toplam bedel de 3.000.000,00 TL’nin üzerinde bir rakam olarak belirlenmiş bulunmaktadır. Açıklanan bu durum karşısında; uygulayıcı şirketten alınan 18.09.2017 tarihli, İstanbul Üniversitesi İnşaat Mühendisliği bölümü öğdetim üyesinden alınan 20.09.2017 tarihli, TBM Alman Üretici Firmasından alınan 25.09.2017 tarihli, yine öğretim üyesi tarafından tanzim olunan 29.09.2017 tarihli bilirkişi raporu ve uzman görüşleri ile, mahkememizce alınan son iki bilirkişi kurulu raporu kapsamlarına göre, olayın E-120 klozunun hasarda uygulanmasının mümkün olmadığı, illiyet bağı, miktar ve iki milyon Liranın üzerindeki ödemeler de dikkate alınarak ve zararın poliçe teminatı kapsamında kaldığının kabulü ile ve %10 muafiyete ilişkin poliçe hükmü de gözetilerek, ayrıca dava öncesinde sigorta şirketinin temerrüde düşürüldüğüne dair bir belge ve delil de mevcut olmamakla dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesine ve buna göre tazmini gereken miktar 900.000,00-TL olmakla, bu miktara dava tarihinden itibaren (ve faizin niteliğine dair talep şekli dikkate alınmak suretiyle) faiz işletilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak davanın kısmen kabulüne ilişkin aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, 900.000,00-TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiz ile birlikte davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine,
Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Alınması gereken 61.479,00 TL nisbi ilam harcından peşin alınan (4.269,50 TL ilk peşin harç+12.808,12 TL tamamlama harcı=) 17.077,50 TL harcın mahsubu ile eksik kalan 44.401,50 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacının ilk dava açılırken peşin olarak yatırdığı (ilk peşin harç ve tamamlama harcı toplamı) 17.077,50-TL harç giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Davacının yaptığı ilk masraf 39,35 TL, 9.000,00-TL bilirkişi ücreti, 335,50 TL posta gideri olmak üzere toplam 9.374,85 TL yargılama giderinden red ve kabul oranına göre 8.437,37-TL’ sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 49.950,00- TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalının yaptığı 11,10-TL (vekalet pulu +vekalet harcı) yargılama giderinin red ve kabul oranına göre 1,11 TL ‘nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, kalan kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 10.750,00-TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
7-Taraflarca HMK 120 madde gereğince yatırdıkları gider/delil avansından kalan miktarın karar kesinleştiğinde taraflara İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK’nun 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.
Başkan
Üye
Üye
Katip