Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1249 E. 2018/120 K. 26.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2015/1249 Esas
KARAR NO : 2018/120
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/12/2015
KARAR TARİHİ : 26/02/2018
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan menfi tespit davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesini özetle; müvekkili şirketin yaklaşık 25 yıldır sektörde faaliyet gösterdiğini, Türkiye’nin en önde gelen sigorta acentelerinden birisi olduğunu, yine bünyesinde 10’dan fazla Enerji, Maden, Taahhüt sektörlerinde yurtiçi ve yurt dışında yatırımları olan saygın ve Türkiye’nin önde gelen firmalarının yer aldığı şirketleri barındıran bir şirketler topluluğunun şirketlerinden birisi olduğunu, müvekkili şirketin sigorta poliçesi tanzim ettiği müşterilerinden olan alacaklarına karşılık olarak aldığını, olayın adli makamlara intikal etmiş olduğunu, müvekkil şirket eski çalışanlarından … isimli şahsın, davaya konu çekle birlikte onlarca çeki müvekkil şirket kasasından aldığını, müşterilerden teslim aldığı bir kısım çekleri de müvekkili şirkete teslim etmeyerek muhtemelen 3. Kişilere verdiğinin anlaşılmış olduğunu, ilgili şahıs hakkında 03.11.2015 tarihinde …Polis Merkez Amirliğine şikayette bulunduğunu, ilgili şahıs hakkında, İstanbul Anadolu … Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile dava açılmış olduğunu, olay ilk bakışta adi bir hırsızlık ve güveni kötüye kullanma olarak değerlendirilirse de ortaya çıkan belge ve bilgiler, olayın boyutunun düşünülenden daha farklı olduğunu göstermekte olduğunu, şirket bünyesinde yapılan araştırmalarda şikayete konu çekler dışında birçok müşteri çekinin ve şirket çekinin de kayıp/çalıntı olduğu anlaşıldığını, müvekkili şirketin çalıntı çeklerinden bir kısmı 3. Şahıslar tarafından bankaya ibraz edildiğini ve tahsil edilmeye çalışılmış olduğunu bu çeklerde yapılan incelemede çeklerdeki imzaların müvekkili şirkete ait olmadığı görüldüğünü, yalnızca şirket personelinin değil, şirket dışından bir kısım kişilerinde bu eylemlere iştirak ettikleri anlaşılmış ve söz konusu çeklerle birlikte, olaya karışan tüm kişiler hakkında olayın tüm yönleriyle araştırılması ve ilgililer hakkında adli işlemlerin yapılmasını teminen olduğunu, davaya konu çek İstanbul …İcra Md. … esas sayılı dosyası ile icra takibine konulduğunu, dava konusu çekin konu olduğu İstanbul … İcra Md. …Esas sayılı İcra takibinin durdurulmasını, icra kasasına ödenen bedellerin alacaklı/davalıya ödenmemesini, müvekkili şirketin davalılara borçlu olmadığının tespiti ile dava konusu çekin istirdadı ile müvekkili şirkete iadesini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesini özetle; müvekkilin hamili bulunduğu 23.11.2015 tarihli ve … nolu çekin tahsili amacıyla İstanbul … İcra Md. … E. Sayılı dosyası ile … Şti. 2- … Şti. 3-…Şti. Aleyhine ilamsız takip başlatılmış olduğunu, takibin tarafları arasında davacı şirket olmayıp davacıdan herhangi bir alacak talebinde bulunulmamış olduğunu, bu nedenle davanın öncelikle husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesini, dava konusu davacı … A.Ş. Çalışanı … tarafından sahte imza ile cirolandığı ileri sürülmekte olduğunu, müvekkili tarafından çek iyiniyet ile davacı tarafından belirtilen konulardan habersiz şekilde ciro alınmış olduğunu, çek … A.Ş.’ nın kaşesi ile aralanmış olduğundan müvekkilin sahte imzayı anlamasının mümkün olamayacağını, dava konusu çekin davacıdan çalınmış olması ne müvekkilin alacağını, ne de davacının sorumluluğu etkilemeyeceğini, cironun davacının kaşesi ve imzası ile yapılmış olduğunu,müvekkilin imzasının gerçek olup olmadığını bilmesinin mümkün olamayacağını, iyi niyetli hamil olan müvekkilin haklarının korunması gerekmekte olduğunu beyan ederek açılan haksız davanın öncelikle usulden devamla esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
G E R E K Ç E /
Bilirkişi raporuna göre; davacı tarafça ibraz edilen yasal defterlerin uyarınca davacı lehine delil niteliğinin bulunduğunu, davacı yasal defter kayıtlarına göre davalı…’nun 25.12.2015 tarihi itibari ile 512.729,84-TL’ si alacaklı olduğunu, davacının diğer davalı … ile herhangi bir ticari ilişkisinin bulunmadığı, diğer bir ifadeyle davacının davalılara borçlu olmadığını, davalı … vekili ile yapılan mail yazışmasında, müvekkilinin …le ticari liişkisinin bulunmadığı …’nun çeki müvekkiline olan şahsi borcu için verdiğine dair beyanı ile ilgili değerlendirme ve takdirinin mahkemeye ait olduğunu, dava konusu …A.Ş. … Şubesi Muhataplı 23.11.2015 keşide tarihli 4.000,00-TL çekin dava dışı …Şti. Nin 19.08.2015 tarihinde alınmış olduğunu, söz konusu çekin davacı tarafça ciro edilmemiş olduğunu, diğer bir ifade ile davacı defterlerinde davacının portföyünde kayıtlı olduğunu, dönem sonunda kayıp olduğuna dair kayıt oluşturulduğunu, dava konusu çekin dosyada mübrez olan çek fotokopisinde davacının kaşe ve kaşe üzerinde imza ile birlikte cirosu bulunmasına karşına davalı …’in yapmış olduğu icra takibinde de davacının takip yapılanlar arasında olmamasına ilişkin değerlendirme ve takdirin mahkemeye ait olduğunu, davalı vekiline defterlerin ibrazı konusunda ihtar verdiği verilen süreye karşın davalının defterlerini ibraz etmediğini, davalının defter ve belge ibraz etmemesine ilişkin değerlendirme ve takdirin mahkemeye ait olduğunu belirtmiştir.
Dava konusu uyuşmazlık Davalının davalılara … A.Ş. … Şubesi,… Seri Nolu 4.000,00 TL bedelli, 23.11.2015 tarihli, …Şti. Tarafından keşide edilen çek bakımından borçlu olup olmadığı noktasında toplanmakla;
Ticari defterle ilgili olarak; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) hükümlerine göre: Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2).Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması ve defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4). Nitekim Yargıtay …Hukuk Dairesi Esas No : …, Karar No : … sayılı ilamında ” Bir taraf kendi defterlerine delil olarak dayanmış ise karşı tarafın ticari defterlerine dayanılmamış olsa da karşı taraf defterlerinin incelenmesi zorunludur. Çünkü tarafın ticari defterleri yasada belirtildiği üzere karşı tarafın ticari defterleri ile uyumlu olduğu takdirde lehine delil olabilecektir. Karşı taraf defterleri incelenmediği takdirde dayanan tarafın kendi defterindeki kayıtların lehe delil olması mümkün değildir. Davacının da bu durumu bilerek ticari defterlere delil olarak dayandığı ve karşı tarafın ticari defterlerinin de incelenmesini istediği kabul edilmelidir.” görüşüne yer verilmiştir.
Defter incelemesi bakımından davacı ve davalı … vekilinin hazır bulunduğu duruşmada inceleme için gün tayin edilip hazır bulunan taraf vekillerine defterlerin hazır edilmemesi halinde bu delille dayanmaktan vazgeçmiş sayılacağı ihtaratı yapılmıştır, diğer davalı … bakımından ise bilirkişi raporları tebliğ edilmiş olmasına karşın herhangi bir itiraz ve kayıt sunulmamış olması ve davaya da cevap verilmemesi, davacının yedinde bulunan dava konusu çekin elinde olmayan sebeplerden dolayı kaybına dair savcılık soruşturması bulunuyor olması ve yukarıda yer alan bilirkişi raporundan da anlaşılacağı üzere kendinden sonra ciro zincirinde ciranta olarak görünen davalı … isimli şirket ile ticari ilişkisi olduğuna dair kayıt olmaması ve defterlerin davacı lehine delil teşkil etmesi, dosyada yer alan çek fotokopisinin arka yüzünde çekin bankaya ibrazına dair herhangi bir şerh olmaması, davalı … tarafından çekin tarihinde bankaya ibrazı halinde daha kolay bir şekilde çekin tahsil edilme imkanı var iken çek tarihinden yaklaşık 1 ay sonra doğrudan çekin icraya koyulmasının hayatın olağan akışına aykırı olması, ayrıca Müslüm tarafından başlatılan mezkur takipte kendinden önce ciranta olarak görünen … isimli şahıs hakkında takibe girişilmemiş olması, bunun dışındaki ciranta ve keşideci hakkında takip yapılmış olması, çek hakkında zayii nedeniyle iptal davasında verilen ödeme yasağı gereği ibrazı halinde çek hakkında bankaca işlem yapılacağının bu itibarla davalı … tarafından biliniyor olduğunun kabulü gerektiği ve bu suretle davalı …’ün çekin iktisabında ağır kusurlu olduğu ve iyi niyetli olmadığı kanaatine varılmakla bu sebeplerle davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile,
2-Davalının davalılara … A.Ş. … Şubesi, … Seri Nolu 4.000,00 TL bedelli, 23.11.2015 tarihli, … Şti. Tarafından keşide edilen çek bakımından borçlu olmadığının TESPİTİ ile çekin İSTİRDATINA,
3-Alınması gereken 273,24-TL harçtan peşin alınan 68,31-TL harcın mahsubu ile bakiye 204,93-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davacının peşin olarak yatırdığı 68,31-TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
4-Davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 2.180,00 TL ücreti vekaletin davalılardan alınıp davacı tarafa VERİLMESİNE,
5-Davacının yaptığı ilk masraf 39,05-TL, bilirkişi ücreti 1.000,00-TL, posta gideri 179,05-TL olmak üzere toplam 1.258,05-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
6-Tarafların HMK 120 madde gereğince yatırdıkları gider avansından kalan miktarın karar kesinleştiğinde talep halinde taraflara İADESİNE,
Dair; davacı vekili ile Davalı … vekili yüzüne karşı, diğer davalı yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır