Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/124 E. 2021/45 K. 27.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2015/124 Esas
KARAR NO:2021/45

DAVA:TAZMİNAT (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:13/12/2013
KARAR TARİHİ:27/01/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Tazminat (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili; taraflar arasında 17/08/2012 tarihli acentelik sözleşmesinin imzalandığını, müvekkilinin bu sözleşme gereği sorunsuz olarak çalışmalarını yürüttüğünü, davalıya güvenerek portföyünü açtığını, önemli müşterilerinden … Ltd. Şti. ile ilgili olarak davalıdan yükleme- boşaltma teminatı dahil bir teklif istediğini, ancak bu teminatın verilmeyeceğinin belirtilmesi üzerine müşterisine istenen şartlarda poliçenin yapılamayacağına dair olumsuz yanıt verildiğini, bilahare aynı firmaya başka bir acente aracılığı ile … Karayolu Taşıma sorumluluk sigortası yapıldığını ve yükleme boşaltma teminatının da verildiğini, davalının bu tavrı nedeniyle müvekkilinin uzun yıllardır çalıştığı müşterisini kaybettiğini, davalıya müşterinin kaybedilmesi, yeni poliçe yapılması nedeniyle elinde bulunan 3 aylık … poliçesinin iptal edilmesi neticesinde oluşan zararın karşılanması amacı ile …. Noterliğinden ihtarname keşide edildiğini,, davalının cevabi ihtarnamede gerçeğe aykırı beyanlarda bulunudunu, müvekkilinin 4 yıldır düzenli poliçelerini yaptığı müşterisi karşısında iş bilmeyen, beceriksiz konumuna düşmesinin yanı sıra … poliçesinin iptali nedeniyel 5.614 TL komisyon iadesi yapmak zorunda kaldığını, ticari itibarının ciddi şekilde zedelendiğini, davalının olumsuz tavırları nedeniyle portföyünü kaybettiğini, müvekkilinin portföy kaybının sadece bu müşterisi açısından yıllık 400.000- 450.000 TL arasında olduğunu, … sigora poliçesinin iptali nedeniyle 5.614 TL iade komisyon, … Arcılık Ltd. Şti tarafından akdedilen poliçe bedeli üzerinden hesap edilen 44.887 TL komisyon, müşterisi karşısında düştüğü durum nedeniyle manevi zararına karşılık şimdilik 20.000 TL manevi tazminat zararı bulunduğunu beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile taraflar arasındaki acentelik sözleşmesinin haklı sebebe dayalı olarak fesih edilmesi nedeniyle 10.000 TL denkleştirme tazminatı, 10.000 TL maddi tazminat, 20.000 TL manevi tazminatın faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, delil olarak acentelik sözleşmesi, e-posta dökümleri, poliçe, ihtarname, müşteriye ait geçmiş yıl poliçeleri, ticari kayıtlar, tanık, keşif ve bilirkişi incelemesine dayanmıştır.
S A V U N M A /
Davalı vekili; davacı acentenin sözleşme ilişkisine kendisinin son verdiğini, acentenin, poliçe teklifi sırasında bilgi ve belgeleri tam ve doğru şekilde iletmemesi, daha sonra talep edilen bilgileri ise hiç iletmemesi ve konuyu takipsiz bırakması neticesi poliçenin yapılmadığını, bunun sorumluluğunun acentenin kendisinde olduğunu, sigorta şirketi olarak konuyu takipsiz bırakmadıklarını acenteye müşterinin…’dan … şirketine geçişi sırasında teminatın daraltılması sebebi olarak müşterinin hasar geçmişinin bilgi olarak talep edildiğini, acente tarafından bu konuda mevcut poliçe nedeniyle hali hazırda ayda 4 hasar yaşandığı, 2.500 TL üzerindeki hasar adedinin yıllık 7-8 adet olduğu ve bunların da yükleme boşaltma sırasında olduğunun bildirildiğini ancak bu hasarların miktar ve boyutları istenmesine rağmen geri dönüş ile bilgi vermediğini, olaydan 2 ay sonra bir başka acente … Sigorta Ltd.Şti acenteliği tarafından aynı portföy ile ilgili sigorta talep edildiğini, bu talepte davacı acenteninkinden % 90 fazla kapasite talep olunarak, araç başına teminat limitinin de % 50 düşürüldüğünü ve bu acente tarafından yapılan teklifin davacı acentenin teklifinden farklı olduğunu, bu nedenle iki acenteye farklı uygulama yapıldığı iddiasının doğru olmadığını, poliçeleri bir başka şirketten yenilemesine engel olunmadığını ve neticede bir hak kaybına neden olunmadığını beyanla açılan davayı kabul etmediklerini, öncelikle yetki itirazları bulunduğunu, yetkili mahkemelerin İstanbul Mahkemeleri olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
G E R E K Ç E /
Dava, taraflar arasında imzalanan 17/08/2012 tarihli acentelik sözleşmesinin feshi nedeniyle uğranılan maddi zararların, denkleştirme zararlarının ve manevi zararların tazmini istemine ilişkindir.
Dava dosyasında …. Asliye Ticaret Mahkemesi, 24/04/2014 tarihinde … Esas … Karar sayılı kararıyla … Asliye Ticaret Mahkemelerine yönelik olarak yetkisizlik kararı vermiş, davacı vekilinin temyiz yoluna başvurması üzerine Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, 03/11/2014 tarihinde 2014/15574 Esas, 2014/16588 Karar sayılı kararıyla hükmün onanmasına karar vermiştir. Kararın kesinleşmesi ve davacı vekilinin talepte bulunması üzerine dosya mahkememize tevzi edilmiş ve yukarıda belirtilen esasa kaydı yapılmıştır.
Tarafların usulünce bildirdikleri tüm delillerin toplanması akabinde, davacı yanın tazminat taleplerine yönelik olarak tarafların ticari defter ve dayanak kayıtlarına yansıyış şeklini tespit bakımından bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, davacı yanın adresi itibariyle öncelikle ….Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… Talimat dosyasından bilirkişi raporu alınmıştır. Davacı kayıtlarına yönelik alınan raporda; davacı ile davalı arasında 17/08/2012 tarihli sözleşme ile kurulan acentelik ilişkisinin davacının …. Noterliğinin 18/11/2013 tarihli ihtarnamesi ile feshedildiği, davalının davacının acentesi olduğu başka bir firmaya 3 yıldır yurtiçi nakliye sigortası akdetmesine aracılık ettiği dava dışı … isimli firma ile ilgili yükleme ve boşaltma teminatı dahil teklifini doğru değerlendirmediği, davalının başka bir acentesi olan … firması aracılığı ile yükleme ve boşaltma teminatını da özel şart olarak vermek suretiyle adı geçen firma ile sigorta akdi yapılmasına sebebiyet veren davranışının davacı ile aynı iş kolundaki başka bir acente arasında rekabet oluşturması, davacının müşterisinin ve portföyünün bir başka acenteye gitmesine neden olduğu, davacı yanın taraflar arasındaki acentelik sözleşmesini fesih etmekte haklı olduğu, bir kısım zarara uğradığı, bu tespite göre acentenin denkleştirme tazminatı talep hakkının doğduğu, taraflar arasındaki ticari ilişki döneminden kaynaklı karın tespiti gerektiği, davacı yanın üst üste 2 yıl bir başka acente aracılığı ile düzenlenen uyuşmazlık konusu poliçe dolayısıyla 85.500.00-TL komisyon kaybettiği ve yine davacı yanca 5.624.00-TL komisyonun dava dışı acente tarafından tanzim olunan poliçenin iptal edilmiş olması nedeniyle … A.Ş’ ne iade edilmiş olduğu tespitlerinde bulunulmuştur.
Talimat yoluyla alınan bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, rapora karşı beyan ve itiraz sürelerinin dolması akabinde bu kez davalının ticari defter ve dayanak kayıtlarının da incelenmesi suretiyle davacı yanın tazminat taleplerinin yerinde olup olmadığı ve miktarının tespiti noktasında bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir. Mahkememizce görevlendirilen bilirkişi heyeti tarafından sunulan 21/09/2016 tanzim tarihli bilirkişi raporunda; davalı … A.Ş.’nin, davacı acente … üzerinden verdiği teklif ile diğer acentesi …. Hiz. Ltd. Şti.’nin aracılığı ile …. Şti adına tanzim olunan poliçeler arasında geçen kısa zaman süresi ve aynı sigortalı için … nakliyeci sorumluluk teminatı sunulmuş olması nedeniyle davacının zarara uğradığını, davacı acentenin, davalı … A.Ş.’nın dışında farklı 5 (beş) sigorta şirketi ile çalışmasının ve tek bir sigorta şirketi üzerinden müşterileri için teminat ve menfaat sağlamamasının davalının davranışını haklı göstermeyeceğini, taraflar arasındaki sözleşmenin davacı tarafından ihbar süresine uyulmadan haklı olarak feshedildiğini, …. Şti adına … A.Ş tarafından tanzim olunan 05.11.2013-03.01.2014 vadeli … sayılı poliçenin iptali sebebiyle iade olunan 5.614.00-TL komisyona dair talebin haklı olduğunu, davacının müsbet ve menfi zarar kapsamında oluşan maddi zararlarının ispatı halinde buna göre tazmin edilmesi gerektiğini, davacının bu hususa ilişkin davalı şirket kayıtlarının dosyaya ibrazı halinde hesap olunmasının mümkün hale gelecek portföy tazminatını talep edebileceğini ve bu tazminata dava tarihinden itibaren ticari faiz uygulanması gerekeceğini, davacı acente …ın talep ettiği manevi tazminatın takdirinin mahkemeye ait olduğu tespitlerinde bulunulmuştur.
Rapora yönelik itirazların değerlendirilmesi ve davalı yanın ticari defterlerinin de incelenmesi noktasında bilirkişi heyetinden ek rapor alınmasına karar verilmiş, 24/10/2017 tarihinde sunulan ek raporda; taraflar arasındaki sözleşmenin davalı sigorta şirketinin etik olmayan davranışından dolayı davacı tarafından ihbar süresine uyulmadan haklı olarak feshedildiği, davalı sigorta şirketinin ve davacı acentenin müşteri kaybında iki tarafın da sorumlu olduğu, davacının oluşan maddi zararlarından dolayı hak ettiği portföy tazminatının 8.852,57-TL olduğu tespitlerinde bulunulmuştur.
19/02/2018 tarihli duruşmada, verilen rapor iddia ve savunma ile mahkeme taleplerini ek raporla da karşılamamış olmakla; yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınması yönünde ara karar oluşturulmuş, 10/09/2018 tarihli duruşmada yeniden bilirkişi heyeti oluşturulmuştur. Bilirkişi heyeti tarafından sunulan 08/10/2019 tanzim tarihli bilirkişi raporunda; davacı acentenin, davalı sigorta şirketinin etik olmayan davranışlarından dolayı acentelik sözleşmesini haklı olarak feshettiği, davacının dava dışı … Ltd. Şti tarafından üretilen poliçenin komisyon bedeli kadar 42.750-TL zarara uğradığı, sözleşmenin feshinden sonra … tarafından düzenlenen … sayılı poliçe nedeniyle de davacının zarara uğradığının kabulü halinde bu poliçenin komisyon bedeli olan 42.750-TL nin de davacı zararına ekleneceği, davacının …’dan … poliçe no ile üretilen poliçenin iptali nedeniyle 5.614,00-TL komisyon kaybının (prim iade) olduğu, sözleşme süresi içinde üretilen poliçeler nedeniyle davacının hak ettiği portföy tazminatı tutarının 9.015,16-TL olduğu, … tarafından düzenlenen poliçeye ait komisyonun da bu hesaba dahil edilmesi gerektiği yünündeki talebin kabulü halinde portföy tazminatının üst sınırının 34.069.32-TL artarak 43.084.48-TL olacağı, davacı …ın manevi tazminat talebinin mahkemenin takdirinde olduğu tespitlerinde bulunulmuştur.
Bilirkişi raporuna yönelik itirazların irdelenip değerlendirilmesi bakımından alınan 04/09/2020 tanzim tarihli ek bilirkişi raporunda; kök rapora yönelik itirazlar ayrıntılı olarak değerlendirilmiş, bilirkişi heyeti itirazların değerlendirilmesi sonucunda kök rapordaki tespitlerinde herhangi bir değişiklik olmadığını bildirmiştir.
Davacı vekili 01/12/2020 tarihli dilekçesi ile, maddi tazminat talebini 42.750,00 TL olarak, denkleştirme tazminatı talebini de 43.084,48 TL olarak ıslah etmiş ve eksik harcı ikmal etmiştir.
Davalı vekili ıslaha karşı hak düşürücü süre ve zamanaşımı yönünden itirazda bulunmuşsa da dava 6100 sayılı HMK’nun 107. maddesi uyarınca belirsiz alacak davası olarak açılmıştır. Belirsiz alacak davasında süreler tüm talepler bakımından kesildiğinden ve 18/11/2013 fesih tarihine nazaran 13/12/2013 tarihinde açılan davada denkleştirme tazminatına yönelik 1 yıllık hak düşürücü süre ve 10 yıllık zamanaşımı süresi henüz dolmadığından davalının sürelere yönelik itirazı yerinde görülmemiştir.
Yapılan yargılama neticesinde ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında akdedilen 17/08/2012 tarihli sözleşme ile acentelik ilişkisi kurulduğu, davacı acentenin …. Noterliğinin 18/11/2013 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile sözleşmeyi feshettiği, davaya konu uyuşmazlığın sözleşmenin feshinin haklı nedene dayanıp dayanmadığı, haklı nedene dayanıyor ise sözleşmenin feshi nedeniyle davacının uğradığı maddi ve manevi zararlar ile denkleştirme zararlarının tazmini isteminin yerinde olup olmadığı noktasında toplandığı anlaşılmıştır. Davacı, dava dışı müşterisi … Ltd. Şti ile dava dışı… A.Ş arasında 12/04/2011- 12/04/2012 ve 12/04/2012- 12/04/2013 vade tarihli, ve yine dava dışı … A.Ş arasında 13/01/2013- 03/01/2014 vade tarihli … Karayolu Taşıma Sorumluluk Sigorta Poliçesi akdedilmesine aracılık etmiştir. Dava dışı … Ltd. Şti’ne yönelik olarak davacı acente tarafından davalı sigorta şirketinden teklif talebinde bulunulmasının istendiği, davalı sigorta şirketi tarafından verilen teklifte yükleme boşaltma teminatının bulunmaması sebebiyle yeniden sigorta poliçesi tanzim edilemediği, ancak devam eden süreçte davalı sigorta şirketinin dava dışı … Ltd. Şti adına dava dışı … Ltd. Şti aracılığı ile yükleme boşaltma teminatını da içerir şekilde sigorta poliçesi tanzim ettiği anlaşılmıştır. Halihazırdaki poliçe teminatları davalı şirket tarafından teklif edilmediğinden sigorta sözleşmesi akdedilmeyen dava dışı … Ltd. Şti’ne yönelik olarak teminat tutarları farklı olsa da aynı yöndeki … Karayolu Taşıma Sorumluluk poliçesinin dava dışı … Ltd. Şti acenteliği tarafından tanzim edilmesi nedeniyle davalı sigorta şirketinin aynı sektördeki başka bir acente ile arasında rekabet oluşturduğu ve davacının müşterisinin ve portföyünün başka bir acenteye gitmesine neden olduğu, davacının davalının etik olmayan davranışları nedeniyle sözleşmeyi feshetmesinin haklı nedene dayandığı kabul edilmiştir. Dosyada alınan bilirkişi raporlarında davacının aracılık ettiği dava dışı … A.Ş ile dava dışı … Ltd. Şti arasındaki sigorta poliçesinin iptali sebebiyle davacının prim iadesinden kaynaklı 5.614,00 TL komisyon kaybı oluştuğu tespit edilmişse de davacı yanca dava ve ıslah dilekçesinde bu yöndeki zarara ilişkin talepte bulunulmadığından bu hususta değerlendirme yapılmamıştır. Davalı sigorta şirketinin davacı acenteden gelen teklif talebini doğru bir şekilde değerlendirmemesi sebebiyle davacı acente, farklı sigorta şirketleri nezdinde poliçe üretmek suretiyle portföyünde bulundurduğu dava dışı … Ltd. Şti ile davalı şirket veyahut da başka bir sigorta şirketi nezdinde yeniden poliçe üretme imkanından mahrum kalmış ve bu yöndeki mahrumiyet nedeniyle maddi zararı oluşmuştur. Dosyada yapılan bilirkişi incelemelerinde dava dışı … Ltd. Şti tarafından üretilen 05/11/2013- 05/11/2014 tarihli poliçenin komisyon bedelinin 42.750,00 TL olduğu tespit edilmiş olmakla davacının ıslaha konu 42.750,00 TL zarar talebinin yerinde olduğu kabul edilmiştir. Denkleştirme istemini düzenleyen 6102 sayılı TTK’nun 122. maddesinde; “(1) Sözleşme ilişkisinin sona ermesinden sonra; a) Müvekkil, acentenin bulduğu yeni müşteriler sayesinde, sözleşme ilişkisinin sona ermesinden sonra da önemli menfaatler elde ediyorsa, b) Acente, sözleşme ilişkisinin sona ermesinin sonucu olarak, onun tarafından işletmeye kazandırılmış müşterilerle yapılmış veya kısa bir süre içinde yapılacak olan işler dolayısıyla sözleşme ilişkisi devam etmiş olsaydı elde edeceği ücret isteme hakkını kaybediyorsa ve c) Somut olayın özellik ve şartları değerlendirildiğinde, ödenmesi hakkaniyete uygun düşüyorsa, acente müvekkilden uygun bir tazminat isteyebilir. (2) Tazminat, acentenin son beş yıllık faaliyeti sonucu aldığı yıllık komisyon veya diğer ödemelerin ortalamasını aşamaz. Sözleşme ilişkisi daha kısa bir süre devam etmişse, faaliyetin devamı sırasındaki ortalama esas alınır.” düzenlemesine yer verilmiştir. Sözleşmenin davacı acente tarafından haklı nedenle feshedilmiş olması ve davacının müşteri portföyündeki … Ltd. Şti ile davalının diğer bir acentesiyle sigorta ilişkisi kurması nedeniyle denkleştirme tazminatı istem koşullarının oluştuğu sonucuna varılmıştır. Bu kapsamda 08/10/2019 tanzim tarihli bilirkişi raporunda sözleşme süresi içerisinde üretilen poliçeler nedeniyle davacının talep edebileceği portföy tazminatı tutarının 9.015,16 TL olarak hesap edilmiş olması ve TTK’nun 122/2. maddesine göre ise denkleştirme tazminatının hesabına ancak alınan komisyon bedellerinin dahil edilebilecek olması sebebiyle davacının denkleştirme tazminatına yönelik isteminin 9.015,16 TL yönüyle yerinde olduğu, davacı açısından mahrum kalınan kara yönelik maddi zarar kabul edilmişse de dava dışı … Ltd. Şti tarafından üretilen poliçeden kaynaklı komisyonun davacı tarafından alınan bir komisyonmuşçasına denkleştirme zararına dahil edilmesi yasanın açık hükmü karşısında mümkün olmadığından bu yöndeki fazlaya ilişkin istemin ise yerinde olmadığı kabul edilmiştir. 6098 sayılı TBK’nun 58. maddesine göre; “Kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar para ödenmesini isteyebilir.” Manevi tazminat istenebilmesi için bir kısım şartların gerçekleşmesi gereklidir. Bu şartlar ise; şahsiyet haklarına saldırı olması, saldırının haksız olması, saldırı nedeniyle kişilik haklarının zarara uğraması, zarar verenin kusurlu olması ve zarar ile saldırı arasında illiyet bağının bulunmasıdır. Somut olayda davalı yanın davacının müşterisine yönelik teklif talebini doğru bir şekilde değerledirmeyip, yükleme ve boşaltma teminatlarını kapsama almadan teklifte bulunması, müşteri tarafından da bu durumun kabul edilmemesi sonucu davacıyı poliçe üretme imkanından mahrum bırakması, ancak aradan geçen 2 aylık süreçte aynı müşteriye diğer bir acentesi aracılığıyla davacıya tanımadığı imkanları da kapsar şekilde yani yükleme ve boşaltma teminatını da içerir şekilde teklifte bulunup poliçe tanzim edilmesi şeklindeki eyleminde kusurlu olduğu, eylemin haksız olduğu, önceki dönem poliçesinin bu nedenden iptalinin davacının itibarını zedelediği, oluşan durumun acentelik faaliyetleri bakımından kişilik haklarına saldırı sonucunu doğurduğu ve manevi tazminat istem koşullarının oluştuğu, ancak manevi tazminatın bir zenginleşme aracı olmaması, davalı yanın eylemlerindeki kusurun ağırlığı ve itibar zedelenmesine ilişkin başkaca somut bir nedene ve delile dayanılmaması karşısında davacının manevi tazminat talebinin takdiren 5.000,00 TL yönüyle yerinde olduğu kabul edilmiştir. Öte yandan tazminat miktarlarının faiziyle birlikte tahsili talep edilmişse de başlangıç tarihine ilişkin ayrıca bir beyan ve talep olmadığından faiz başlangıç tarihi dava tarihi olarak kabul edilmiş, maddi tazminatlara işin ticari iş olması sebebiyle avans, manevi tazminata ise yasal faiz yürütülmesi gerektiği sonuç ve vicdani kanaatine varılmış, tüm talepler bakımından aşağıdaki şekilde hüküm kurularak yargılama sonuçlandırılmıştır.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Maddi tazminat taleplerine yönelik davanın KISMEN KABULÜ ile, 42.750,00-TL maddi tazminat ve 9.015,16-TL denkleştirme tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bu yöndeki fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Manevi tazminat talebine yönelik davanın KISMEN KABULÜ ile, takdiren 5.000,00-TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bu yöndeki fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
3-Alınması gereken 3.877,63-TL nisbi ilam harcından peşin ve ıslah harcı olarak alınan 1.833,10- TL’nın mahsubu ile eksik kalan 2.044,53-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davacının peşin ve ıslah harcı olarak yatırdığı 1.833,10-TL’nın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacının yaptığı ilk masraf 34,55-TL, 6.100,00-TL bilirkişi ücreti, 1.251,00-TL posta gideri ücreti olmak üzere toplam 7.385,95-TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre 3.961,51-TL ‘nın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, arta kalan kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Maddi tazminat yönünden davanın kabul edilen miktarı üzerinden karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 7.529,47-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Maddi tazminat yönünden davanın reddedilen miktarı üzerinden karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 5.110,40-TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
7-Manevi tazminat yönünden davanın kabul edilen miktarı üzerinden karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.080,00-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Manevi tazminat yönünden davanın reddedilen miktarı üzerinden karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.080,00-TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
9-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
10-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; taraf vekilleri yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere herhangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.27/01/2021

Katip …
e-imzalıdır .

Hakim …
e-imzalıdır .