Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/715 E. 2020/377 K. 14.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2014/715
KARAR NO:2020/377

DAVA:Tazminat (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 18/09/2014
KARAR TARİHİ: 14/09/2020

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Tazminat (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
DAVA :
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında akdedilmiş olan 25/11/2010 tarihli ve 5 yıl süreli otogaz LPG bayilik sözleşmesi akdedildiğini, davalının sözleşme hükümlerini kısmen veya tamamen ihlal ettiğini ve mubayaa ettiği otogaz bedellerini ödemediğini ve 10 günden fazla bir sürede …’dan otogaz ikmal etmediği durumlarda, …’ın işbu anlaşmayı ve eklerini tek taraflı olarak feshetme hakkına haiz bulunduğunu peşinen kabul ettiğini, sözleşmeye göre bayinin anlaşmanın feshine sebep olması halinde …’ın maruz kaldığı zarar, ziyan tutarı ile anlaşmanın sonuna kadar hesap edilmek üzere mahrum kalınan kâr karşılığını tazminatın ve cezai şartın davacı tarafından birlikte talep edebileceği, kâr mahrumiyetinin bir önceki yıl aylık otogaz satış ortalaması esas alınarak beher ton için 500,00-USD’nin MB efektif satış kuru karşılığı TL üzerinden hesaplanacağı davalı tarafından kabul ve taahhüt edildiğini ve dava tarihinde 5.000,00-TL hesaplanan kâr mahrumiyeti bedelinin ödenmesini, davalının otogaz ikmalini durdurması üzerine davacı tarafından noterlik aracılığıyla ihtarname keşide edilerek fesih işleminin yapıldığını, davalının sözleşmeye konu fesih tarihinde 50.000,00-USD olan cezai şartın TL karşılığını ödemeyi kabul ettiğini ancak aynı ihtarnameye dahil edilmesine rağmen ödemediğini ve ihtarname tebliğ tarihinden itibaren işleyecek ticari faizin de ödenmesini, davalı yanın aldığı ariyetlerin mutat kullanımdan kaynaklanan yıpranma bedellerini nakden ödemeyi; ödemediği her gün için 100,00-USD cezai bedel ödemeyi kabul ettiğini, aynı ihtarname ile ariyetlerin iadesinin; aksi takdirde gecikme bedelinin ödenmesinin talep edildiğini ancak ödenmediğini ve dava tarihine kadar hesaplanmış olan 1.000,00-TL kullanım bedelinin ödenmesini, ariyetlerin iadesinin mümkün olmaması halinde bedellerinin tahsilini, asıl alacağa temerrüt tarihinden itibaren hesaplanacak reeskont faizinin de ödenmesini, vekalet ücreti ile yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; Davacının dava dilekçesi ekinde belgelerini vermesi gerektiğini ve durumun HMK 121. Maddesine aykırılık teşkil ettiğinden usul yönünden davaının reddi gerektiğini, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin 5 yıllığına 25/11/2010 tarihinde imzalandığını, davacı tarafından sözleşmenin dava dilekçesine konu ihtarname ile süresinden önce haksız bir şekilde kötü niyetli olarak tek taraflı feshedildiğini, davalı şirketin tek taraflı fesihten ötürü maddi ve manevi zarar uğradığını ve itibarının zedelendiğini, tüm bunların davacının kötü niyetli olduğunu gösterdiğini, davacının talep edilmesine karşın mal ikmalinde bulunmadığını, netice olarak kötü niyetli olarak yapılan ihtarnamelerde davacının tüm iddialarının haksız ve dayanaktan yoksun olduğunu ileri sürerek davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dosyada delil olarak; dava dilekçesi ve ekleri, cevap dilekçesi ve ekleri, cevabi yazı içerikleri, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bulunmaktadır.
Dava, bayilik sözleşmesinden kaynaklanan, kar mahrumiyeti, malzeme ve teçhizat bedelleri ile cezai şart alacağının tahsili istemlerine ilişkin maddi tazminat davasıdır.
Mahkememizde açılan dava öncelikle, görev, yetki, taraf sıfatı ve diğer dava şartları açısından incelenmiş ve mahkememizin görevli ve yetkili olduğu ve ayrıca diğer dava şartlarının da bulunduğu anlaşılmış olduğundan davanın esasına geçilmiştir.
Tarafların Hukuk Muhakemeleri Kanunu uyarınca hasrettikleri delilleri toplanmıştır.
Ön inceleme duruşması yapılarak tarafların iddia ve savunmaları, uyuşmazlık konusu tarafların üzerinde anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, dava şartlarının bulunup bulunmadığı, ilk itiraz olup olmadığı, tarafların sulh olup olamayacakları ortaya konulmuş ve yargılama ön inceleme duruşmasında tarafların da onay verdikleri uyuşmazlık nitelendirmesi ile sonuçlandırılmıştır.
Somut olayda hukuki ihtilaf, davacının sözleşmeye dayalı bayilik ticareti nedeni ile maddi zarar durumunun oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise hak ettiği tazminat miktarı, davalı yanın kusur durumu ve buna göre talep edebileceği tazminat miktarının ne olduğu noktasında toplanmaktadır.
Davalı şirketin, sözleşmesinin feshine dayanak olarak gösterilen gerekçelerinin; davalının otogaz borcunun ödenmemiş olması ve uzunca bir süre otogaz ikmalinde bulunmaması olduğu anlaşılmıştır.
Bu bağlamda, dava konusu somut olaya ilişkin olarak, taraflarca sunulan deliller ile başka yerden getirtilmesi gereken tüm deliller toplanmış, gelen yazı cevapları dosyamız içerisine katılmış ve taraf iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi amacıyla bilirkişi heyetinden kök ve ek raporlar alınmıştır.
Bilirkişi heyetinden alınan kök ve ek raporların incelenmesinde özetle de; “Davacıya ait 2010-2011-2012-2013 yılı ticaret defterlerinin usulüne uygun tutulmuş olduğu açılış tasdikleri yasal süresinde olduğu, aynı şekilde ilgili defterlerin kapanış tasdiklerinin yasal süresi içerisinde yapılmış olduğu ve sonuç olarak davacı defterlerinin T.T.K. Hükümlerine göre kendi lehine delil olma özelliğine sahip olduğu, taraflar arasındaki sözleşme ve protokol hükümlerine göre davacı tarafın talep edebileceği cezai şart tutarının 50.000,00-USD olduğu, davacının cari hesap yönünden alacaklı olduğu tutarın 33.120,56-TL olduğu, davalıya verilen ariyetlerin davacının malın bütünleryici parçası haline gelen eklemleri malı eski haline getirmek kaydıyla söküp alma hakkı olduğu davalı tarafından sözleşmeye göre iade borcunun olduğu düşünüldüğünde bunların öncelikle ayın olarak iade hakkı olduğu, Mahkemenin gecikilen beher gün için 100,00-USD cezai şart ödenmesi yönünde karar vermesi durumunda bu yöndeki hesaplanan cezai şart tutarının 14.800,00-USD olduğu, davacının bayilik ilişkisinin sözleşme süresi boyunca devam etmesi durumunda mal satışı yapabileceği, taraflar arasındaki sözleşmenin 6/d maddesi hükümlerine göre davacı tarafın talep edebileceği kâr kaybı tutarının toplam 282.876,30-USD olduğu, davacının dava dilekçesinde kâr mahrumiyet olarak 5.000,00-TL talepte bulunmuş olup davalıya ödenmesi gereken kâr mahrumiyeti tutarı ile ilgili nihai kararın Mahkemeye ait olduğu, hesaplanan cezai şart tutarlarının zaten borca batık olan şirketin ekonomik mahvına sebep olacağı, davacının faiz ve benzeri taleplerinin Mahkemenin takdirinde olduğu sonuç ve kanaatine varılarak” raporlar tanzim edilmiştir.
Mahkememizce alınan bilirkişi heyeti raporlarının denetlenmesinde, raporların hukuki yönleri ayrık olmak üzere, yapılan tespitler bakımından ayrıntılı ve gerekçeli olduğu anlaşıldığından, hükme esas alınmalarına karar verilmiştir.
Sonuç olarak, yapılan yargılama, toplanan deliller, alınan bilirkişi heyeti raporları ve tüm dosya kapsamına göre yapılan değerlendirmede;
Mahkememizce görülüp karara bağlanan davanın, bayilik sözleşmesinden kaynaklanan, kar mahrumiyeti, malzeme ve teçhizat bedelleri ile cezai şart alacağının tahsili istemlerine ilişkin maddi tazminat davası olduğu, mahkememizce dava konusu somut olaya ilişkin olarak, taraflarca sunulan deliller ile başka yerden getirtilmesi gereken tüm delillerin toplandığı, gelen yazı cevaplarının dosyamız içerisine katıldığı ve taraf iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi amacıyla bilirkişi heyetinden kök ve ek raporlar alındığı, alınan raporlar sonucu davacı tarafın talep edebileceği cezai şart tutarının 50.000,00-USD, davacının cari hesap yönünden alacaklı olduğu tutarın 33.120,56-TL, gecikilen beher gün için 100,00-USD cezai şart ödenmesi yönünde karar vermesi durumunda bu yöndeki hesaplanan cezai şart tutarının 14.800,00-USD ve davacının bayilik ilişkisinin sözleşme süresi boyunca devam etmesi durumunda mal satışı yapabileceği, taraflar arasındaki sözleşmenin 6/d maddesi hükümlerine göre davacı tarafın talep edebileceği kâr kaybı tutarının da toplam 282.876,30-USD olduğu ve ayrıca hesaplanan cezai şart tutarlarının zaten borca batık olan şirketin ekonomik mahvına sebep olacağının tespit edildiği, alınan aporlarının denetlenmesinde de, raporların hukuki yönleri ayrık olmak üzere, yapılan tespitler bakımından ayrıntılı ve gerekçeli olduğunun anlaşıldığı ve hükme esas alınmalarına karar verildiği ve davacı yanın dava açmakta haklı ve hukuki yararının da bulunduğu anlaşıldığından, taleple bağlı kalınarak 5.000,00 TL kar mahrumiyeti bedelinin, 7.963,05 TL malzeme ve teçhizat (ariyet) bedelinin, ve ariyetlerin (malzeme ve teçhizatların) geç tesliminden kaynaklanan 1.000,00 TL cezai şartın, 08/01/2014 tarihinden itibaren işleyecek reeskont avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, yine davacı tarafından her ne kadar 50.000 USD cezai şart talep edilmiş ise de, iş bu cezai şartın zaten borca batık olan davalı şirketin ekonomik açıdan mahvına sebep olacağı anlaşıldığından, davacının 50.000 USD cezai şarta ilişkin isteminin, %70 oranında hakkaniyet indirimi yapılarak 15.000 USD yönünden kısmen kabulüne karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Davalı Yönünden, Reddedilen Cezai Şarta Yönelik Vekalet Ücreti ve Yargılama Giderlerine İlişkin Değerlendirme:
Davaya konu somut olayda, 50.000,00 USD cezai şarta ilişkin olarak her ne kadar davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiş ise de; yasal düzenleme gereği; yani TTK’nın 22 inci ve TBK’nın 182 inci maddelerinden kaynaklanan hakkaniyet ve takdiri indirimler nedeniyle, davanın kısmen reddine karar verildiğinden, yapılan indirimden dolayı reddedilen kısım için davalı yararına vekalet ücreti takdir edilmemiş ve ayrıca yargılama giderleri yönünden de, aynı sebeple taraflar arasında paylaştırmaya gidilememiş ve aşağıdaki şekilde hüküm fıkrası kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABUL VE KISMEN REDDİ İLE;
1-Taleple bağlı kalınarak 5.000,00 TL kar mahrumiyeti bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, davacının kar mahrumiyetine ilişkin fazlaya yönelik haklarının SAKLI TUTULMASINA,
2-7.963,05 TL malzeme ve teçhizat (ariyet) bedelinin temerrüt tarihi olan 08/01/2014 tarihinden itibaren işleyecek reeskont avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Taleple bağlı kalınarak ariyetlerin (malzeme ve teçhizatların) geç tesliminden kaynaklanan 1.000,00 TL cezai şartın temerrüt tarihi olan 08/01/2014 tarihinden itibaren işleyecek reeskont avans faizi ile birilkte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, davacının iş bu alacak kalemine yönelik fazla ilişkin haklarının SAKLI TUTULMASINA,
4-Davacının 50.000 USD cezai şarta ilişkin isteminin, %70 oranında hakkaniyet indirimi yapılarak 15.000 USD cezai şart tazminatının temerrüt tarihi olan 08/01/2014 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/A maddesi uyarınca USD döviz cinsine kamu bankalarının bir yıl vadeli mevduat hesabına uyguladıkları en yüksek faiz oranı ile birlikte fiili ödeme günündeki efektif satış kuru üzerinden davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE, fazlaya ilişkin cezai şart isteminin REDDİNE,
5-Alınması gereken 3.687,03 TL nispi karar ve ilam harcının peşin alınan 1.919,80 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.767,23 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye GELİR YAZILMASINA,
-Davacının dava açılırken peşin olarak yatırdığı 1.919,80 TL harç parasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacının yaptığı yargılama giderlerinden başvuru harcı 25,20 TL, posta gideri 422,00 TL, bilirkişi ücreti gideri 4.400,00 TL olmak üzere toplam : 4.847,20 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı yan davada kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 7.816,75 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Tarafların HMK 120 madde gereğince yatırdıkları gider avansından kalan miktarın karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
9-HMK Yönetmeliğinin 58/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın ve hükmün taraflara tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı yanın yokluğunda HMK’nun 341/1 vd. maddeleri uyarınca; gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliyesi Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.14/09/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır