Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/338 E. 2023/738 K. 18.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2014/338 Esas
KARAR NO:2023/738

DAVA:Menfi Tespit
DAVA TARİHİ:18/09/2014
KARAR TARİHİ:18/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin 53 yıldır akaryakıt sektöründe faaliyet gösterdiğini, davacı ile davalı arasında 15/10/2004 tarihinde Akaryakıt Bayilik Sözleşmesi akdedildiğini ve 14/10/2010 tarihinde sona erdiğini, …. Noterliğinin 12/02/2010 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile davalı tarafından Rekabet Kurumunun 12/03/2009 tarihli duyurusuna istinaden … ile … Petrol …. A.Ş. arasındaki dikey ilişkinin zamanından çnce sonlandırılması zorunluluğunun ortaya çıkacağını, …’ın davacı şirkete 159.180,00 TL inkişaf bedeli ödemesi yaptığını, 15 gün içinde …’a ödeme yapılmasını, …’a ait olup davacı elinde bulunan tüm teçhizatların iade edilmesinin ihtar edildiğini, davacı şirket tarafın dan ihtara karşı …. Noterliğinin 02/03/2010 tarih ve … yevmiye no ihtar ile cevap verildiğini, …. Noterliğinin 25/05/2010 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile 15/10/2004 tarihli Akaryakıt Bayilik Sözleşmesinin 3. Maddesi hükmü uyarınca tek taraflı olarak davacı tarafından feshedildiğini, işbu ihtarname ile … ofisi elinde bulunan ve Petrol Ofisine ait olan ve ariyeten davacı şirket elinde bulunan malzeme ve teçhizatlara teminat olarak verilen tanzim ve vade tarihi olmayan … emrine keşide edilmiş olan keşidecisi … Petrol…. A.Ş. olan 180.000,00 TL bedelli bononun ihtarnamenin başlangıcından itibaren 7 günlük süre içerisinde davacı şirkete teslimi talep edilmiş ise de ihtara cevap verilmediği gibi söz konusu bononun da iade edilmediğini, ariyeten davalı Petrol Ofisinin yedinde bulunan ve malzeme teçhizata teminat olarak verilen 15/10/2004 tarihli Akaryakıt Bayilik Sözleşmesinin feshedilmiş olması nedeniyle bedelsiz kalmış olan 180.000,00 TL bedelli borçlusu davacı şirket olan, alacaklısı … olan bonodan dolayı borçlu olmadıklarının tespitine, söz konusu bononun bedelsiz kalması nedeniyle davacı şirkete iadesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ile müvekkili şirket arasındaki bayilik ilişkisinin sona erdiğini, davacının müvekkili davalı şirkete verdiği 210.000,00 TL bedelli bononun olduğunu, müvekkilinin davacıya borcu olmadığını, Rekabet Kurulu kararları nedeniyle taraflar arasındaki bayilik ilişkisinin süresinden önce sonlandırıldığını, taraflar arasındaki ilişkinin süresinden önce sonlanması nedeniyle davacıya ödenen kalemlerden geçersiz kalan bakiye süreye isabet eden bedelin ve söz konusu bedelin dava tarihine kadar davacı yedinde kaldığı sürede iktisap sayesinde elde ettiği ya da elde etmesi beklenen semerelerin karşılığının davacıdan tahsili için …. ATM … Esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, haksız ve hukuka aykırı olarak açılan davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
Davacı yanca, taraflar arasında akdolunan Akaryakıt Bayilik Sözleşmesi, Bono sureti, ihtarnameler ibraz olunmuş; …. ATM’nin … Esas sayılı dosyası celbedilmiştir.
…. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas (Bozma öncesi … Esas) sayılı dosyası incelendiğinde, dava; Taraflar arasında mevcut hukuksal ve ekonomik ilişkinin (dikey anlaşmanın), Rekabet Kurulunun tebliğ ve kararları nedeniyle öngörülenden daha erken tarihte sonlanmasından dolayı ortaya çıkan davacı alacağının tahsili talepli olduğu, Mahkemece 27/12/2012 tarih … esas 2012/348 karar sayılı karar ile; “Davanın Reddine” dair karar verildiği, davacının temyizi üzerine dosya Yargıtaya gönderildiği, Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2013/12142 Esas, 2013/19778 Karar, 12/12/2013 tarihli ilamı ile mahkeme kararını bozarak dosyayı mahkemesine gönderdiği, 2014/86 Mahkemece usul ve yasaya uygun Yargıtay bozma ilamına uyularak yargılamaya devam edildiği , 16/02/2016 tarih 2014/86 esas 2016/89 karar sayılı karar ile “Davanın kısmen kabulü ile; 87.394,44 TL’nin dava tarihi olan 29/12/2010 tarihinden itibaren yürütülecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, ayrıca 3.907,61 TL’nin de davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine” dair karar verildiği, Davacı vekilinin temyizi üzerine dosyanın Yargıtay’a gönderildiği, Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 23/03/2017 tarih 2016/15324 esas 2017/2391 karar sayılı ilamında: ” Davacı vekili taraflar arasındaki sözleşmenin Rekabet Kurulu kararı uyarınca süresinden önce sona ermiş olması nedeniyle başlangıçta ödenen inkişaf bedelinin bakiye süreye tekabül eden kısmı yönünden davalının sebepsiz zenginleştiğini iddia ederek, semeresi, KDV’si, faizi ve faize uygulanacak KDV ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı taraf somut olayda intifa tesis edilmediğini ve davacının talebinin yerinde olmadığını savunmuştur. Mahkemece kök ve ek rapor alınmış, her iki raporda da intifa tesis edilmediği açıklandığı halde mahkemece davacı taraftan davalıya ödenen inkişaf bedelinin intifa tesis edilmiş olsaydı kalan süreye tekabül eden kısmının tahsili yönünde hüküm oluşturulmuştur. Somut olayda intifa hakkı tesis edilmemiş olduğundan böyle bir değerlendirme yapmak doğru olmadığı gibi inkişaf bedelinin intifa ile bağlantısı olmadığı gözetilmeden yazılı gerekçelerle hüküm kurulması da doğru görülmemiştir. Mahkemece yapılacak iş, iddia ve savunma çerçevesinde yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılıp davalının itirazları da değerlendirilecek şekilde ayrıntılı ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınarak deliller hep birlikte değerlendirilip, varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesinden ibaret olmalıdır.” gerekçesi ile mahkeme kararını bozduğu, mahkemenin … esasına kaydının yapıldığı, Yargıtay Bozma ilamına uyularak bilirkişi heyetinden ek rapor alındığı, mahkemece davanın reddine karar verildiği, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 25/04/2022 tarih, 2021/1341 Esas, 2022/3358 Karar sayılı ilamı gereği mahkeme kararının onandığı, karar düzeltme isteminin reddi üzere kararın 05/10/2022 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
Kesinleşmesi beklenilen ve Mahkememizdeki yargılamanın esasına etki edecek …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas … Karar sayılı kararı incelendiğinde; 25.12.2001 tarihli Ek Protokolde davalı/Bayinin davacı/PO lehine tesis etmeyi taahhüt etmiş olduğu 15 yıl süreli intifa hakkının tesis edilmemiş olduğu, davacı/PO tarafından davalı/Bayiye, intifa hakkının tesisi talebini içeren bir ihtar çekilmek suretiyle, davalı/Bayi intifa hakkı tesis etmesi hususunda uyarılmadığı gibi, intifa tesis etme borcunun ifasında temerrüde de düşürülmemiş olduğu; sonrasında davacı/PO ile davalı/Bayi arasında yeni bir Protokolün akdedilmiş olduğu; işbu yeni Protokolde, davalı/Bayinin 15 yıl süreli intifa hakkı tesis etme yükümlülüğündün söz edilmemiş olduğu; söz konusu intifa hakkı tesis edilmemiş olmasına rağmen, davalı/Bayi ile davacı/PO arasında 15.10.2004 tarihli Bayilik Sözleşmesi akdedilmiş olduğu, Rekabet Kurulu Tebliğleri ve kararları gereğince de, Bayilik Sözleşmelerinin en fazla 5 yıl süreli olarak yapılması gerekmekte ise de taraflar arasındaki bayilik akdi ilişkisinin 5 yıldan fazla bir süre boyunca devam ettiği ve davalı tarafından yatırım destek primi adı altında kesilmiş bir faturanın mevcut bulunmadığı, hususları dikkate alındığında; davalı/Bayi’nin davacı/PO lehine 15 yıl süreli intifa hakkı tesis etme yükümlüğünden tarafların örtülü (fiili) anlaşması ile vazgeçilmiş olduğu Davacı/PO tarafından davalı/Bayiye, 25.07.2005 tarihinde, davalı/Bayinin kestiği KDV dahil 187.832,40 TL faturasına istinaden, 187.832,40 TL inkişaf bedeli ödemesini talep hakkının mevcut olmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde,
… Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas … Karar sayılı kararı dikkate alındığında davalı şirketin davacı bayi ile yapmış olduğu bayilik sözleşmesi kapsamında alacağı olduğunu ispatlayamadığı sabit olduğundan alacak davasının reddine karar verildiği, dolayısı ile davacı bayinin dava konusu ettiği ve bayilik sözleşmesi kapsamında verilmiş bulunan … A.Ş.’nin lehdar olarak gösterildiği 180.000,00 YTL bedelli tanzim ve vade tarihi boş olarak düzenlenmiş senedin (dosyada arasında bulunan senet fotokopisinden senedin kambiyo senetlerinden olan bono vasfını taşımadığının unsurları eksik olduğundan anlaşılmış olup yazılı delil başlangıcı niteliğindedir) bedelsiz olduğu kesin karar ile anlaşıldığından davacı şirketin … A.Ş tarafından keşide edilen, … tarafından ön yüzü kefil sıfatıyla imzalanan, … A.Ş.’nin lehdar olarak gösterildiği 180.000,00 YTL bedelli tanzim ve vade tarihi boş olarak düzenlenmiş senet nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ile bedelsiz kalan senedin davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; Davacının “… A.Ş tarafından keşide edilen, … tarafından ön yüzü kefil sıfatıyla imzalanan, … A.Ş.’nin lehdar olarak gösterildiği 180.000,00 YTL bedelli tanzim ve vade tarihi boş olarak düzenlenmiş senet nedeniyle BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE, bedelsiz kalan senedin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
2-Alınması gereken 12.295,80-TL nispi karar ve ilam harcından peşin olarak yatan 2.‭673,00‬-TL harcın mahsubu ile eksik kalan ‭‭‭9.622,80TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 2.673,00TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 28.800,00-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacının yaptığı ilk masraf ‭‭17,15 TL, posta gideri 2‭‭‭4,5‬0 TL olmak üzere toplam ‭‭41,65‬ TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
6-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, HMK’nın 341/1 ve 345. maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.18/10/2023

Katip …
e-imzalıdır .

Hakim …
e-imzalıdır .