Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1426 E. 2019/389 K. 07.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/1426
KARAR NO : 2019/389

DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 02/12/2014
KARAR TARİHİ: 07/05/2019

Davacı yanca davalı yan aleyhine açılan davanın yapılıp sona erdirilen açık yargılaması sonunda,
AÇILAN DAVA VE İDDİA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 18/04/2014 tarihinde … (…) ve 19/05/2014 tarihinde … (…) rüzgar türbini kurulum projeleri için sözleşme imzaladıklarını, 13 personelini … ‘ye ve 5 personelini de … projesinden ayrıldığını ama sözleşme gereği davalının sorumluluğunun devam ettiğini, … res projesinde ise başlangıçta 13 olan müvekkilini personelinin daha sonra 16’ya çıktığını, davalı yetkilisinin 01/07/2014 tarihinde kendilerine e-mail attığını ve 7 personel haricindeki çalışanlarının sahadan çekilmelerini istediğini, davalının 04/07/2014 tarihinde attığı başka bir e-mailde ise tek başlarına devam edeceklerini ve kalan 7 personelin de sahadan çekilmelerini istediklerini, dolaysıyla bunun davalı tarafın tek taraflı ve haksız bir şekilde sözleşmeyi feshettiği anlamına geldiğini, müvekkilinin sözleşmenin feshinden sonra davalının işi devam ettirdiğini, işin me kadar süreceği bilinmediğinden kardan zararlarının ne kadar olduğunun da bilinemediğini, ayrıca sözleşmeye güvenerek dava dışı Nordex firması ile 20 personellik bir anlaşmadan da mahrum olduklarını, açıklanan nedenlerle; şimdilik 100.000.-TL’nin davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI TALEPLER:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; … projesinden ayrıldıklarından dolayı sözleşmeden doğan bir sorumluluğun kendilerine yüklenemeyeceğini, … res projesinin ise Ağustos 2014 ‘te bittiğini, davanın açıldığı tarihte proje süresinin ne zaman bittiğinin belli olduğunu, her iki projeyi de alt yüklenici firma olarak kendilerinin yürüttüklerini, sadece ihtiyaç halinde personel temini için davacı ile bir sözleşme imzaladıklarını ve dolaysıyla sözleşmenin tazminat konusunda bir bağlayıcılığının bulunmadığını, 01/07/2014 tarihinden itibaren davacıya 7 personel haricindeki çalışanlarını çalıştırmayacaklarını bildirdiklerini, davacının bütün personelin çalıştırılması konusunda ısrarlı tutumu nedeniyle sözleşmenin feshine ve ayrıca diğer firmalar ile imzayamamış olduğu olası sözlemeden kaynaklı doğacak zararlara da davacı tarafın bizzat kendilerinin sebep olduğunu belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, MAHKEMECE VARILAN NİTELENDİRME VE SONUÇ:
Tarafların Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu uyarınca hasrettikleri delilleri toplanmıştır.
Ön inceleme duruşması yapılarak tarafların iddia ve savunmaları, uyuşmazlık konusu, tarafların üzerinde anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, dava şartlarının bulunup bulunmadığı, ilk itiraz olup olmadığı, tarafların sulh olup olamayacakları ortaya konulmuş ve yargılama ön inceleme duruşmasında tarafların da onay verdikleri uyuşmazlık nitelendirmesi ile sonuçlandırılmıştır.
Somut olayda hukuki ihtilaf davacının sözleşmenin feshi nedeni ile davalıdan tazminat talep edip edemeyeceği ve miktarı noktasındadır.
Sözleşmeye konu işlerle ilgili tüm dökümanlar getirilmiş, sözleşme ve ekleri dosyada bulundurulmuştur.
Akdi ilişki, çerçevesi ve akdi ilişkinin fesih ile sona erdiği hususu ihtilafsız olup, ihtilaf bu fesih durumunun davacı açısından tazmini gerektirir bir koşulda gerçekleşip gerçekleşemediği noktasındadır.
Konuda uzman bilirkişi kurulu eliyle alınan rapor ve ek raporlar ile idddia ve savunma karşılıklı olarak irdelenmiş ve rapor ve birden fazla ek raporalınmıştır Buna göre ;
Davalı … İle davacı … arasında imzalanan ve davaya konu olan iki sözleşmenin (… ve … projeleri) ile ilgili olarak yapılan incelemede ;Sözleşmelerin ilk sayfası: İş bu sözleşme, … Şti (bundan böyle …olarak adlandırılacak) ile … (bundan sonra … enerji olarak adlandırılacak) arasında …(bir diğerinde … yazıyor) montaj, demontaj, bakım ve devreye alma çalışmaları kapsamında, … isteği üzerine hizmet vermek amacı ile karşılıklı imza altına alınarak kabul edilmiştir.
Madde 2. …Enerji’nin yükümlülükleri
2.a: Iş bu sözleşmede belirtildiği üzere, … Enerji, türbin montajı, demontajı ve bakımının yapılması ve sonlandırma çalışmalarında hizmet vermek ile yükümlüdür.
2.t: Hava muhalefeti vb nedenlerle sahaya çıkılmadığı günler 5 çalışma saati üzerinden değerlendirilir.
Madde 4. Yürürlülük ve Sona Erdirme: İş bu sözleşme taraflarının imzalarına müteakip olarak yürürlüğe girer ve montaj ve bakım işleri tamamlanana kadar sürer.
Ana raporda ; taraflar arasında hizmet tedarikine ilişkin sözleşmenin davalının iddia ettiği gibi sadece gerektiğinde hizmet alımı yapıldığını değil aksine devamlı bir iş üzerine sözleşme yapılmış olduğunu göstermektedir. Ayrıca hava muhalefeti nedeniyle çalışma olmadığı durumlarda sözleşme maddesine uygun davranılıp davacıya ödeme yapılmış olması bu durumu teyit ettiği Dava dosyasında mevcut olan 02.06.2014 tarihli imzasız tutanağa göre davalı şirket ile asıl işveren arasında imzalanan … projesi sözleşmesi 28 Mayıs 2014 tarihinde asıl işveren tarafından tek taraflı olarak feshedildiği , Buna müteakip hem davalı şirket hem de davacı şirket … proje alanında çalışan elemanlarını çekmiş, daha sonra bu davacı şirket elemanlarından bir kısmı davalının yüklenici firma olduğu diğer proje olan Zenen Bahçe Res projesinde çalışmaya başladığı , Davalı şirketin elinde olmayan nedenler ile sözleşme asıl işveren tarafından tek taraflı olarak feshedilmiş olması, sonrasında gerek davalı gerekse davacı uyum içinde hareket etmiş olması ve başka projede çalışmaya devam etmiş olması sözleşmenin karşılıklı feshedilmiş olmasına veya kendiliğinden sona ermiş olmasına yeterli bir delil teşkil ettiği ve dolayısıyla davacının … projesinde yaşamış olduğunu iddia ettiği zarar davalıya yüklenemeyeceği beyan edilmiştir. Ayrıca davalı ile davacı şirket arasında … projesi için imzalanan sözleşme ise davalı şirket tarafından geçerli bir gerekçe olmadan tek taraflı olarak feshedilmesi ve bu durum nedeni ile davacı şirketin mağduriyet yaşadığı ve buna davalının neden olduğu hususunun açık olduğu ancak Sözleşmelerde çalıştırılması öngörülen personel sayısı ve niteliği hakkında herhangi bir bilgiye yer verilmemiş olması ve Davacının iddia ettiği bir diğer husus olan Nordex firması ile 20 personellik bir anlaşmadan mahrum kalmaları konusunda ise herhangi bir delil sunmadığı da beyan edilmiştir.
… Enerjinin çalışacak eleman tedarik etmekle yükümlülüğünün olduğu anlaşılmaktadır. Tedarik sözleşmeleri ya başlangıçta miktarı belirlenmiş, ya da ihtiyaca göre belirlenecek ürünün/himmetin teslimi borcu yükleyen sözleşmelerdir. İhtiyaca göre belirlenecek ürüne/ hizmete ilişkin sözleşmelere tedarik sözleşmeleri denilmektedir. Tedarik sözleşmeleri olarak anılan bu sözleşmelerde edimin kapsamına alıcının ihtiyaçları cevap vermektedir. Böylece edim sonucu zaman içinde geçen süreye bağlı olarak düzenli sürekli bir biçimde artma karakteri göstermektedir (Ö. Seliçi, Borçlar Kanununa Göre Sürekli Borç İlişkilerinin Sona Ermesi, İstanbul, 1977, s. 15). O halde sözleşme doğrultusunda davalı ihtiyaç kadar elemanı talep etmek hakkına sahiptir. Ancak sözleşme gereği belirlenen işin yapılmasında tüm ihtiyaç duyulan elemanların davacıdan alınması gerekmektedir. Davalının davacının belli bir sayının sabit olmasını talep etmesi karşısında bu isteği yerine getirmeyerek sözleşmeyi sona erdirdiği iddia edilmektedir.
Davalının sözleşme konusu işin tamamlanmasına kadar eleman tedarikini davacıdan yapma yükümlülüğü bulunmaktadır. Davalı işin devamına kendi kusuru olmadan devam etme olanağı olmadığını (kusursuz imkansızlık) ispatlamadığı sürece davacıdan eleman tedarik etme borcu altındadır. Her ne kadar davacının sayı garantisi istediği belirtilmekte ise ve bu husus sözleşmede olmadığından ancak ihtiyaç kadar elemanın davacıdan istenmesi sözleşmeye uygunsa da, davalının davacıyı eleman bulma konusunda temerrüde düşürmeden sözleşmeyi feshetmesi haksız fesih sayılır. Davalı sözleşme konusu işin tamamını davacı elemanları ile tamamlamak borcuna aykırılı hareket ettiğine göre davacının işin bitirilmesi halinde sahip olacağı net karı istemesi mümkündür. Davalıdan alınacak olan bedel o iş için vermesi gerekli olan ücret değil, davacının tüm masrafının düşülmesinden sonra elinde kalacak olan net kardır. Davacı ancak bu süre zarfında başka bir iş yapma imkanına kavuşmuşsa yani elemanları burada çalıştırarak kar elde etmişse bunun tenkis edilmesi gerekir (BK. m. 52). Bu hesabın yapılması işin fesih anında işin ne kadarının yapıldığı ve davacının bu işten ne kadar kar ettiği ortaya konularak bir oranlama yapılmalıdır.Davacının başka bir firma ile iş yapamamasından doğan zararı da istediği görülmektedir. Davacı kar mahrumiyeti istediğine göre artık bu zararı talep edemez. denilmiştir.
Sözleşmenin haklı veya haksız nedenle feshi konusunda bilirkişilerin yaptığı yorum ve vardıkları sonuçla alakalı olarak yapılan davalı itirazları ile davacının tazminat hesabına yönelik itirazları ciddi görülmekle ek raporlar anlınmıştır.
Ek raporlarda davacının önceki gerçekleşen dönem içinde(iş başlangıcından 5/7/2014 tarihine kadar ) davacının davalıya ortalama katkısı hesaplanarak, davacının 23/11/2014 tarihine kadar elde etmesi muhtemel gelir rakamın ve bu dönem içinde katlanması gereken maliyet / gider rakamının (davacı tarafından net ve denetime elverişli olarak ortaya konulması) hesap edilmesi. Ve Aynca bu dönem içinde davacının, mahrum kaldığını beyan ettiği ancak mali inceleme de beyanın aksine gelir elde ettiği anlaşılan Nordex firmasından elde ettiği 56.189,85.-TL.lik kazancın tenkis edilmesi gerektiği değerlendirilmiştir.
Sözleşmeye göre davalı yan davacıdan çalışan tedarik edecektir. Çalışan sayısının asgari miktarı sözleşmede kararlaştırılmamıştır. İhtilaf da davacının sahada gereken miktardan daha fazla personeli hazır bulundurması ve bunların ücretinin talep edilmesinden kaynaklanmaktadır. Fazla personel için puantaj cetvellerinde 0 ibaresi ile ödeme yapılmadığı somut vakıası karşısında gerek sözleşmede ve gerekse tarafların teamülü açısından davacının hazır bulundurduğu tüm elemanlara ödeme yapılması gerektiği gibi bir uygulama da dosyaya yansımamış hatta yazışma içerikleri incelendiğinde sorunun davacının gerektiğinden fazla elaman tedariki ve ücret beklentisinden kaynaklandığı görülmüştür.
Bu durumda feshin haksız bir fesih olduğu da söylenemeyecektir. Bu nedenle davacının sözleşmenin 2. Ve 3. Maddesinde çerçevesi çizilen iş kapsamında davalı yandan personel adedi açısından bir taahhüt almadığı aksine davalının ihtiyacını bildirdikçe ihtiyaca uygun nitelik ve nicelikte eleman tedariki işini üstlendiği , çalışma ihtiyacı olmayan miktarda eleman tedari ike işin maliyetinin yükseltiilmesine davalı yanın katlanmak zorunda olmadığı nedenle haklı bir fesih olduğu kanaati ile açılan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle ve dosya içeriğine göre;
1-Yerinde görülmeyen davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 44,40 TL ret harcından peşin alınan 1.707,75 TL harcın mahsubu ile fazla yatırılan 1.663,35 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı tarafından yapılan 18,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınıp, davalıya VERİLMESİNE ,
5-Davalı yan davada kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 10.750,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınıp, davalıya VERİLMESİNE,
6-HMK 120.maddesi gereğince; taraflarınca yatarılan gider avansı ile varsa delil avansının arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde taraflara İADESİNE,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK’nun 341/1 vd.maddeleri uyarınca; gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliyesi Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.

Katip …

Hakim …